• 1576
    transfer konusunda geçen sene gördük ki beceriksiz fakat şanslılar. adı geçen hiçbir oyuncuyu transfer edemeyip, onların yerine alınan tüm oyuncuların olumlu katkı yapmaları sonucu bu beceriksizlikleri göze batmadı. ama bu böyle devam etmeyecektir. eğer hedeflerin büyükse, ihtiyacın olan mevkiye ihtiyacın olan oyuncuyu almak zorundasın. alternatif oyuncu almakla büyük takım olunmaz.

    stopere, kanatlara ve forvete ciddi anlamda kaliteli 4 transfer gerekiyor. ne yaşlı ujfa ne de canımız ciğerimiz genç semih' le devler ligi götürülemez. emre çolak ve engin baytar' ın oynadığı kanatlardan mucize beklenemez. topu üç direğin arasından geçirecek adam gibi bir golcü olmadan bu takım rahat edemez.

    hadi ünal başgan, güldür yüzümüzü.
  • 1577
    son söylenecek cümleyi ilk söyleyelim galatasaray yönetimi ayakta tutan tek isim fatih terim'dir. sene başında yönetim bazında bülent tulun daha sonra adnan öztürk tartışmaları, şike sürecinde izlenen pasif yol son olarak da basketbol şubesinde yaşanan rezalet ve sezon içerisinde yaşanan küçüklü büyüklü çok olay. tüm bunların üzerine örten tek etken terim'in 2011-2012 sezonunda yarattığı şampiyon takımdır. ünal aysal, hoca'ya iyi baksın.
  • 1578
    şike yapanlar takır takır transfer yaparken, hala hiç bir alakamız yokken uefa'dan gelecek olan habere göre transfer yapacağını söyleyen yönetim. uefa'nın ne zaman karar vereceği belli mi ? değil. ne yapacağız ağustos'un sonuna kadar herhangi bir karar açıklanmazsa transfer yapmayacak mıyız. sonra bu yavaş davranmanın faturasını riera transferleriyle ödüyoruz.
  • 1580
    futboldan anlamadığını ilk gün açıklayan bir başkana sahip yönetimdir.

    hadi başkanı futboldan anlamıyor, anlayan tek bir yönetici de mi yok?

    senin şampiyonlar ligine katılacağın aylar öncesinden belliyken, takımdaki eksiklerin üç aşağı beş yukarı ortadayken, sezon bitmiş haftalar geçmiş, hala transfer politikan bile net değil. yok hoca ile görüşeceğiz, yok listemiz hazır, yok uefa' nın kararı, yok ebesinin nikahı ulan..

    elin şikeci takımı kimseyi siklemiyor sezon ortasında 10 milyon euro' ya golcü alıyor. sezon bitiyor direk transfere başlıyor. sen hala bik bik bik..

    geçen sezon ki transfer beceriksizliğine rağmen en ufak bir ders alınmamış. önceki yönetimin anlaştığı bir elmander, forlan reyes falan derken zar zor alınan bir ujfa, tamamen kapalı kutu olarak gelen bir melo, aynı şekilde engin baytar vs.. bu adamların sezon içinde yaptıkları katkı fatih hoca' nın başarısı, yönetimin ise şansıdır..

    ama şans hep bizimle mi olacak?

    şimdi uefa' nın kararı beklenir, sonra euro 2012 bitsin diye beklenir, sonra sezonun başlamasına 1 hafta kala tuttuğunu getir. böyle büyük takım olunmaz..

    parayı basıp muslera' yı nasıl getiriyorsan diğer transferleri de öyle yapacaksın.. tamam bonservisi elinde oyuncuları da takip et.. ama bunu transfer politikası yaparsan sıçarsın.

    allah fatih terim' e ve bizlere yardım etsin.
  • 1583
    çok şükür ki galatasaray taraftarının çoğunluğu gibi ateşli ve telaşlı insanlardan değil fazlasıyla rasyonel bireylerden kuruludur. uefa kararlarını beklerken bir yandan transfer görüşmelerini yapmakta ve son imzaları atmadan önce ay sonundaki kararların kesinleşmesini beklemektedirler. haziran günü maçlara veya sezon hazırlıklarına da başlamayacağımıza göre en doğru tutumu sergilemektedirler. kararlar açıklandıktan sonra beklenmeyen bir durum yaşanması halinde pişman olacakları bir hamlede bulunmamak istemeleri oldukça mantıklıdır.

    rakip yönetimlerin hamlelerini kendilerinden önce yapması hamle sırası bize geldiğinde rakiplerin atacak kurşununun kalmaması anlamına gelir. şu sıralar eli güçlü olan taraf olarak karşı yakanın çırpınışlarını izlemektedirler.

    ayrıca kendilerinin geçen sezon gerçekleştirmiş olduğu bir kaç transfer için; (bkz: fernando muslera), (bkz: emmanuel eboue), (bkz: tomas ujfalusi), (bkz: engin baytar), (bkz: felipe melo), (bkz: selçuk inan), (bkz: johan elmander)
  • 1584
    "ama bizim yönetim de şunları aldı" demek yersizdir, o transferler yapılırken fatih hoca'nın neler çektiğini görmezlikten gelmek demektir bu.

    melo transferi yüzünden az kalsın "benden bu kadar" diyecekti fatih terim. istifa noktasına getirildi. selçuk transferini yönetim falan yapmadı, fatih terim ve hasan şaş'ın müthiş özverisi vardı. devamlı olarak selçuk'u ikna etmeye çalıştılar ve çabaları sonuç verdi. (parayı yönetim verdi falan demeyin nolur). eboue transferinde fatih terim'in ısrarcı tavrı etkili oldu. ben demiyorum abdürrahim albayrak diyor. "fatih hoca olmasaydı eboue'yi bu paraya alamazdık" diye.

    bir de genellikle "adnan polat yönetimi mi gelsin" şeklinde karşı eleştiriler geliyor, mevcut yönetimi eleştirince. yahu 107 yıllık galatasaray'ı adnan polat gibileriyle mi değerlendiriyorsunuz? o adam tarihimizde bir kara lekeydi. "beyaz"la karşılaştırmak yerine, "kara" olanı seçip ünal aysal'ı ve ekibini aklama çabası neden? napalım şükür mü edelim ünal aysal'a?

    bu arada şubat-mart ayında yazdığım için içim çok rahat. tekrarlayabilirim ki, 2011-2012 sezonu şampiyonluğu fatih terim ve o güzelim ekip sayesindedir.
  • 1586
    kendilerine olan eleştirileri anlayamadığım yönetimdir. fenerbahçe transfer yapıyormuş, bizim yönetim bekliyormuş bık bık.
    galatasaray direk şampiyonlar liginde oynayacak, uefadan ceza gelmezse tüm ülkeye. peki fenerbahçe'nin şampiyonlar liginde oynayacağına inanan fenerbahçeli olmayan herhangi bir aklı selim kişi varmı? fenerbahçenin transfer politikasıda doğal olarak, sadece türkiyede oynayacakları için, günü kurtarmaya yönelik transfer yapmaktadırlar.
    galatasaray'ın geçen yıl yaptığı transferlere bakıldığında, rieara hariç oldukça başarılıydı. fatih hoca da zaten söyledi, genç, başarıya aç, yetenekli ve takımda dengeleri bozmayacak oyuncu alacağız diye. bu özelliklerde adam almak için, yüksek meblağlarda transfer ücreti ödenir. uefa'nın kararları belli olmadan, büyük paraları riske atmanın anlamıda yok sadece türkiye liginde oynarsak. bu sebepten ötürü yönetimimiz gayet mantıklı hareket etmektedir.
  • 1588
    yapılan eleştirilere tepkiler doğmuş ama kritik nokta şu:

    başkan ünal aysal'ın pilav günü'nde "uefa'nın alacağı kararlar bizim için çok önemli" açıklaması yapmasıyla, sözkonusu kararlarda dünyanın başına çökmesi gereken fenerbahçe'nin transfer açıklaması üstüste gelince bir tepki olması normal.

    bizim uefa kararlarından bu denli çekiniyor olmamızı açıkçası anlayamıyorum.
  • 1589
    fenerbahçe yönetiminin, kadıköy'de kaldırdığımız kupanın, metris'te yatan başkanının sızısını dindirmek için yaptığı dirk kuyt transferine istinaden başarısız bulunan yönetimimiz. galatasaray'ın düşen borçlarından, sezon başında takımın başına getirilen teknik ekipten, gelen şampiyonluktan taraftarımızın haberi yok sanırım.el insaf...
  • 1591
    kendilerine karşı yapılan eleştiriler sadece bu seneyle ilgili değildir. geçen sene kimler kimler kap'a bildirildi de alınamadı? mesele orada. taraftar ister istemez geriliyor çünkü galatasaray'da alışkanlık oldu bu son haftaya kadar bekleyip formsuz adamları toplamak.

    bir de 1 senedir ceza bekleniyor o yüzden yavaş hareket ediyoruz deniliyor, ceza meza yok kardeşim, biz işimize bakalım bütün ülkeye ceza gelse bile biz her türlü bir yolunu bulup avrupa'ya gideriz. ihtarnameler, siteden yapılan duyurular, yapılan haberler ve göstermiş olduğumuz tutum ortada. korkacak hiçbir şeyimiz yok. takım 35.000 seyirci ortalamasına oynamış, şampiyon olmuşuz, şampiyonlar ligine gidiyoruz basalım parayı en yararlı oyuncuyu alalım. avrupa'da başarı istiyorsak alternatif yol yok.
  • 1593
    zaman zaman fenerbahçe yönetimi olmadıkları için eleştirilen topluluk..

    avrupa'dan men cezası gelme olasılığı %90'lardayken ve ligden düşürülme ihtimali söz konusuyken transfer yapmak bizim için değil karşı taraf için mümkün olabilir. galatasaray'da zengin başkan gelsin transfer yapsın mantığı olmaz. moussa sow'un bonservisini fenerli iş adamları karşıladı. galatasaray'da da böyle bir şey olmasını isteyen varsa* ya taraftarı olmak için çok yanlış bir kulüp seçmişler ya da galatasaray'ı hiç tanımamışlardır.

    yönetimin uefa'dan gelecek kararı beklemesi eleştirilebilir, tartışılabilir ama ben açıkçası cezalardan etkilenmezsek ciddi isimlerin transfer edileceğini düşünüyorum. şampiyonlar ligi'nde kozumuz olacak büyük isimler. bence yönetim avrupa'ya gidememe ihtimalini düşünerek şimdiden orta karar transfer yapmak istemiyor, o nedenle bekliyorlar. eğer gelecek cezalar bizi de etkilerse bu büyük isimlere gerek kalmayacak, ciddi bir mali yük oluşturacaklar bize. üstelik kapıda financial fair play mevzusu var. nakit borcun belli bir seviyeyi geçmeyecek diyor. diyor allah diyor.

    demem o ki biraz sabredip bekleyelim, ben eminim bugün dirk kuyt'ın galatasaray'a transferi açıklansaydı yönetime haklı olarak giydiren bir sürü kişi çıkacaktı forvet forvet dediğiniz bu muydu diye*? şayet cezalardan etkilenmezsek; şampiyonluk gelirlerini, store kombine vs. satışlarını, daha da önemlisi şampiyonlar ligi'nden gelecek net parayı da düşündüğümüzde, transferin son günü albert riera kalitesinde oyuncular görürsek herkesten çok ben sallayacağım bu yönetime.
  • 1594
    yemin ediyorum şu galatasaray taraftarının sabırsızlığı beni çıldırtıyor . transfer politikası belli değil diyenler , hala niye transfer olmadı , yok o niye olmadı bu niye olmadı diyenler , yönetim aciz diyenler ... nerden biliyosunuz transfer politikasını bu takımın? nerelerden öğreniyorsunuz bana söyleyin ben de öğreniyim artık . belki gizli bir şekilde 10 tane futbolcuyla konuşuldu . belki beşiyle anlaşıldı ama daha iyisini almak için bekleniyor nerden biliyorsunuz ? klübün kasasındaki parayı tek tek siz sayıp kasaya koydunuz sanki maddi durumu nerden biliyorsunuz ? kaldı ki geçen sene riera, yiğit ve sercan hariç nokta atışı transferler yapıldı . yabancılardan aldığımız verim ortada . bu sene yönetim daha da tecrübeli . sadece temkinli davranılıyor gayet normal . fenerbahçe'nin çöpe atabileceği parası çok olabilir bizi ilgilendirmez bu .

    ben de istiyorum transfer olmasını ama daha haziran'ın 3'ü . yapmayın etmeyin . azıcık sabır .
  • 1595
    bir yandan, hiçbir suçu ya da en ufak bir dahli olmadığı şike davası yüzünden uefa'nın vereceği karar acaba bizi de kapsar mı? korkusuyla hareket eden yönetim ve bu davanın 1. numaralı şüphelisi konumundaki fenerbahçe'nin sanki hiçbir korkusu ya da çekincesi yokmuş gibi transfer yapmaya başlaması , galatasaraylı taraftarların haklı olarak isyan etmesine neden oluyor. suçlu psikolijisiyle hareket edilmesi beni de kızdırıyor sanki roller yer değiştirmiş gibi. bu kadar temkinli davranmak transfer konusunda yönetime zemin kaybettirebilir. uefa'nın vereceği kararı ne zaman açıklayacağını tam olarak bilen varsa beri gelsin? bildiğim kadarı ile daha bizdeki tahkim kurulu kararı çıkmadı. örneğin; karar temmuz ayı sonlarına doğru verilirse o zamana kadar hep ''en kötüsü' düşünülerek mi hareket edilecek? bu açıdan düşünmek gayet mümkünken diğer yandan da, transferin başlamasıyla birlikte hala hiç ses soluk çıkmadığına göre demek ki uefa, hala ''tüm'' takımları cezalandırma olasılığını güçlü bir seçenek olarak masada tutuyor çünkü sen-ben transferin gecikmesinin yaratacağı sıkıntıların farkındaysak yönetim bu sıkıntıları çok daha önceden hesaplamıştır ve hala buna rağmen adım atmıyorsa durumlar ciddi demektir. yönetim bu konuda öngörüden ziyade bence, girişilen birtakım faaliyetlerden edindiği intiba sonucu ve somut bilgilerden hareketle ''bekle gör'' politikasını izlemekte olduğunu düşünmekte gayet olanaklı.

    http://www.radikal.com.tr/...mp;ArticleID=1087931

    belirsizlik her koşulda en kötüsüdür. yönetimin ,uefa'nın vereceği karara göre transferi şekillendireceği, buna uygun bir a ve b planı olduğunu düşünüyorum fakat henüz bir kararın çıkmaması yönetimin elini kolunu bağlamış durumda. avrupa'dan men kararı gelirse büyük bir maddi kaynaktan yoksun kalınacağı için eldeki imkanlar dahilinde düşük maliyetli oyuncular ya tutarsa mantığı içinde takıma katılması hatta yüksek maaşlı kimi oyuncuların elden çıkarılması gündeme gelebilir çünkü bu takım seneye şampiyonlar ligi'ine mutlaka katılacağı hesaplanarak kurulmuştu. uefa'nın uzun süreli, tüm takımları men etmesi durumunda türkiye'süper liginde ilk üçe oynayacak bir kadro yeterli olacağından yüksek maliyetli oyuncuların transfer edilmesi (hamit, gökhan töre gibi yerli oyuncularda bu gruba dahil) mali kriterler bakımından ilerisi için yıkıcı sonuçlar doğurabilir. kimse arzu etmez ama böyle bir karar çıkması durumunda bu yasaklı süreyi en az hasarla atlatmak için akıllı adımlar atmak gerekiyor ilerisini düşünmeden , sanki şampiyonlar ligi'nde oynuyormuşcasına paraları saçmak ancak koyabildiği en büyük ideali kendi liginde şampiyon olabilmek olan, transferleri bazı yerlerden gelen ''talimat''lar sonucu kulübe hibe edilen paralarla gerçekleştiren bunları yaparken de hiçbir ciddi planı-programı olmayan kulüplerin işidir.

    son tahlilde , ben kendi adıma ünal aysal - fatih terim ikilisine güvenmeyi seçiyorum.
  • 1596
    şike davasında tff ve uefa ne karar verirse versin mutlaka yerli transferini erkenden yapmalılar. burak yılmaz, umut bulut, gökhan töre, ömer toprak, sercan saraer, egemen korkmaz ve hamit altıntop gibi futbolcuları almalılar. şike davasında avrupa yasağı gelirse mecburen yerli futbolcularla oynamak zorunda kalacağız. bu yüzden ne kadar kaliteli yerli varsa almalıyız. hem böylece yabancı transferini minumum sayıda yaparız. en kalitelilerini alırız.
    tabikide bunları düşünmüşlerdir ve gerekeni yapacaklardır. biz taraftar olarak hatırlatalım.
  • 1597
    yönetimi eleştirenlere laf atmadan önce dönüp bazı şeyleri hatırlamak gerekiyor. ligin bitmesine 1 hafta kala ünal aysal çıkıp pazartesiden itibaren yeni transferlerimiz açıklanacak dediğinde de belirtilmişti bazı çekinceler. geçen yaz da ne zaman bu tarz açıklamalar yapsa gerçekleştiremedi. sevdiğimiz, saydığımız, güven duyduğumuz bir yönetimimiz var şu anda ama açıklama yapıyorsan bunun arkasını getir ki kafamızda soru işareti oluşturma, ya da açıklama yapıp boşa beklenti yaratma. ben pazartesi açıklanacak demesiyle eyvah temmuza kadar transfer yapamıyoruz dedim içimden. yoksa herkes farkında transfer sezonunun daha 3.gününde olduğumuzun, sadece belirsizlik can sıkıyor. en azından melo hakkında net bir bilgimiz, bir girişimimiz olsaydı.

    ayrıca hakikaten uefa kararını bekliyorsak bu da beni üzer. ben hiç bir şekilde galatasaray'ın ceza alacağını düşünmüyorum, alırsak da bunu yönetimimize bağlarım. uefa kalkıp da tüm ülkeye ceza veremez, en azından ilk etapta öyle bir ceza verse de bunu kendi adımıza kaldırırız, benim içim rahat bu konuda. ama anlaşılan yönetimimizin değil, bu da ayrı bir soru işareti.

    taraftar olarak bazı şeyleri aştık, takımımız da belli bir kadro kalitesine sahip, kalkıp da ronaldinho falan beklemiyoruz allah'a şükür. yapılacak bazı nokta atışlarımız ve rotasyonumuzu sağlamlaştıracak yerli oyuncu takviyelerimiz olacak, bu belli bir şey. ve de geçmiş senelerde yaptığımız hataları unutup, bu takviyeleri yaz kampından önce getirmelerini bekliyoruz sadece. hakikaten çok bıktık sezonun ilk devresi bitmek üzereyken hala daha kötü oynayan transferimize, 'abi kampı kaçırdı hazır değil, sabredin' geyiklerinden. bu yıl 1. haftadan itibaren hazır bir kadro görmek istiyoruz, bunun için de uefa kararını ya da euro12'yi beklemenin lüzumu pek yok, turnuvada da parlayan oyuncu alabileceğimizi sanmıyorum, genelde o tür oyuncular yüksek miktarlara devlere gidiyor zaten. daha zamanımız var, bekliyoruz, kampa kadar bunları yapacaklarına inanıyoruz, ama gerçekleşmezse de eleştirilmeleri kaçınılmaz olacak.
App Store'dan indirin Google Play'den alın