• 1163
    51 saat... bundan 51 saat önce, beşiktaş kulübü'nün resmitelevizyon kanalında sık sık yorumcu olarak konuk edilen burhan akdağ eboue için "eboue'yi hafta içi national geographic'te çok görürsün." ifadelerini kullandı ve utanma duygusunu henüz kaybetmemişler için büyük bir utanç vesilesi oldu.

    o andan bu ana kadar geçen 51 saat içinde ne oldu?

    2. saatin içindeyken burhan akdağ telegol'e bağlandı. özür dilediği bölümlerde meseleyi şartlara bağlayarak özür diledi ve "duyuyorum dava edenler var. bu söz her yere çekilebilir. ben orada eboue'ye aslan da demiş olabilirim, sahada aslan gibi mücadele eden tek oyuncu diye... ya da yılan gibi kıvrıldığını ifade etmek için yılan da demiş olabilirim." diye ekledi. içinde bulunduğu durumun acınasılığını daha da artırarak... http://www.aktifhaber.com/...ozur-diledi-3781.htm

    19. saatte beşiktaş kulübü'nden bir açıklama geldi. burhan akdağ'ın kulüple hiçbir bağlantısının olmadığı ve bjk tv genel müdürü tuğrul yenidoğan'ın galatasaray'dan özür dilediği belirtildi. açıklamanın sonuna "ağır tahriklerde bulunan" melo, eboue ve engin baytar'la ilgili galatasaray kulübü'nden açıklama beklendiği da eklendi. http://www.bjk.com.tr/...uz_den_aciklama.html

    45. saatte galatasaray resmi sitesinden, ali dürüst'ün "bazı yanlış anlaşılmalar derbiyi gölgelemesin" dediği ve yanlış anlaşılmalardan dolayı üzüntülerini bildirdiği açıklamada, burhan akdağ'ın eboue'ye yaptığı ırkçı saldırıya değinilmedi. http://www.galatasaray.org/...rtaj/haber/11720.php

    yine 45. saatte yelda kırçuval isimli sunucu twitter hesabında şu fotoğrafı paylaştı ve burhan akdağ'ın -muhtemelen- televizyonculukla ilgili bir bölüm okuyan gençlerin sorularını yanıtladığını bildirdi. http://twitter.com/...097448767488/photo/1

    bunlar söylenenler. bir de söylenmeyenler var. söylenmesi gerekenleri söyleyemeyenler var. bu ülke sporunun en büyük iki medya kuruluşu ligtvve ntvsporvar mesela; hiçbir şekilde bu ırkçı saldırıya değinmeyen utanmazlar... ve maalesef galatasaray spor kulübü var; başkasının oyuncusuna yapılmış olması halinde dahi ses çıkartması gereken bir olayda, kendi oyuncusuna yapılmış olmasına rağmen ses çıkaramayan...

    ses çıkarılmadı. ahlaksızlığa ses çıkaramayacak kadar hesapların adamları olanlar; yine bir sürü hesap yaptılar. hesapların sonunda çıkan sonuç, üç maymunu oynamalarını gerektirdi. görmemişlerdi, duymamışlardı, bilmiyorlardı... üstelik mazeretleri vardı. zaten şike soruşturması sebebiyle ortam yeterince gerilmişti. daha fazla germenin anlamı yoktu. türk futbolunun marka değeri şike soruşturmasıyla birlikte iyice düşmüştü. uluslararası kamuoyunda bir de ırkçılıkla gündeme gelinirse marka değeri nasıl korunacaktı?

    beşiktaş kulübü'nün de mazereti vardı. kulüple ilgisi yoktu burhan akdağ'ın. o iğrenç sözlerin sarf edildiği yerin resmitelevizyon olmasının bir önemi yoktu. maç önü ve maç sonu programların kadrolu yorumcusu burhan akdağ hasbelkader çıkmıştı o ekrana(!) bütün bunlara rağmen bir de özür dilenmişti. daha ne olsundu?

    burhan akdağ'ın bile vardı mazereti. bir namludan çıkan mermi geri dönmezdi, bir de ağızdan çıkan söz... ama dava etmek isteyen de varsa; o sözler her yöne çekilebilirdi. burhan akdağ eboue'nin aslan olduğunu ima etmiş olabilirdi mesela.

    herkesin mazereti vardı. bundan tam 51 saat önce, bu topraklarda insanlık bir kez daha öldürüldü. mazereti olanların hepsi el ele verdiler; insanlığın ortadaki cesedini kimseler görmeden gömmeye azmettiler. hakkaniyeti unuttular; menfaatler vardı onlar için. insanlığı unuttular; marka değeriydi onlar için önemli olan... 51 saattir onlar için önemli olanlar için çabaladılar ve cesetten kurtulmaya odaklandılar. kurtulmaya çalıştıklarının insanlıkları olduğunu çoktan unutmuş bir halde... görmeyerek, duymayarak, bilmeyerek...

    hepsinden ayrı ayrı utandım 51 saat boyunca. bu ülkede yaşamaktan, bu insanlarla aynı havayı solumaktan, adaletsizliğimizden... burhan akdağ'ın cezasız kalacak olmasından tam 51 saat boyunca utandım. burhan akdağ gibi bir canlının bir grup gencin dersine girip, onların sorularını yanıtlayabilmesinden, sanki hiçbir şey olmamış gibi hayatına devam edebilmesinden utandım. kahreden suskunluğumuzdan utandım.

    ama en çok da galatasaray'ın bu oyunun bir parçası edilmesinden, bu sessizliğe suskunlukla katkı yapmasından utandım. 51 saat boyunca "birazdan yapılır açıklama herhalde. kulübün resmitelevizyonundan yapılmış açıklama, ortalığı birbirine katarız. hesabını sorarız. hem galatasaray'ız biz; bir kültür uzantısıyız. şike konusunda bütün ülkeye spor ahlakı dersi vermiş asil bir kulübüz." diye umutlandım. ama umutlarımın bittiği yerde, ben galatasaray'dan değil belki ama galatasaray'ı yönetenlerden, onu temsil etmekle görevli olanlardan da utandım.

    milyon dolarlarınızı kaybetmeyeceksiniz. marka değeriniz olduğu yerde duruyor. endüstri haline getirip içine ettiğiniz futbolunuz da sizin. masa başlarında, lobilerde, şık plazalarda insanların duygularından nasıl para kazanılabileceğini hesap etmeye devam edin siz. bravo!.. bu ülkenin en büyük kulüplerinden birinin resmi televizyon kanalında bir insan, ten renginden dolayı aşağılanmış mı? bu suretle insanlık mı öldürülmüş? ne olacak canım; milyon dolarlardan, marka değerinden kıymetli mi sanki?.. yöneticisi, basın-yayın kuruluşları, federasyonu verirsiniz el ele; kurtulursunuz insanlığın cesedinden...

    hem ocak ayı yaklaşıyor; filanca kanal üç transfer haberiyle yine amacına ulaşır. bugün susan yöneticileri yıldız futbolcuların imza törenlerinde görün hele siz... nasıl da caka satarlar, nasıl da her soruyu cevaplama gayretinde olurlar. patlatırsın transfer bombalarını, ondan sonra kim hatırlar burhan akdağ'ı, ırkçılığı, öldürülen insanlığı...

    utanıyorum. en çok da, aidiyet duyduğum tek kurumun 51 saattir konuyla ilgili tek bir açıklama yapmamasından utanıyorum. sorumluluk sahiplerinin sorumsuzluklarından, galatasay tarihi ve duruşu karşısında, sıradan bir galatasaraylı olarak ben utanıyorum.

    umarım konuyla ilgili kulüpten bir açıklama yapılır. bu saatten sonra açıklamada sadece "utanıyoruz." yazsa yeterli. çünkü şüphe duyduğum şey; hala utanabiliyor olup olmadığımız...
  • 4704
    yazmayayım yazmayayım diyorum ama, insan dayanamıyor bu haysiyet ve onurdan uzak kalmış kitleyi görünce. nereden başlayayım bilemiyorum, size bağırmaya.
    wesley sneijder'i göndermek istiyorsunuz, maçanız yemiyor, bizans oyunları yapıyorsunuz? yolda görse kariyeri önünde eğilecek topçuları, wesley'den değerli ilan ediyorsunuz.
    yaklaşık 3 senedir, yapamadığınız transferleri ne hikmetse bu sene yapmaya çalışıyorsunuz. tam da riva peşkesinin üzeri kapansın, kasaya girecek, başka kasalara gidecek paralar konuşulmasın diye ahaliye bir parmak bal çalıyorsunuz.
    ilk yılınızda da görevli olan cenk ergün, gidip serdar gürler'i transferini beceremiyor, ne hikmetse bugün gomis'i alıp gelebiliyor. 2 sezon önce transfer ettiğin oyuncunun evraklarını yetiştiremeyenler, nasıl oluyorsa bu yıl hemen hemen her şeyi doğru yapıveriyorlar.

    sabri, donk, emrah başsan, de jong, serdar, cavanda'ya ödenen paralar görünmüyor, nasıl oluyorsa belhanda yıldız oluveriyor. wesley ibizada tatil nasıl yapar oluyor? bugün wesley sneijder kap bildirimi gelse, karşılamak için bu saatte evinden kaçacak adam, wesley sneijder gitsin diye aziz yıldırım'ın paralı köpeklerinin ağzıyla salyalar akıtıyor.

    size çok kızgınım ama size inanan, günübirlik transferlere tav olan taraftara daha çok kızgınım. siz yolunuzdasınız. nasılsa " ben bu adama kefilim" deseniz bile 20 milyon zararı kasadan çıkarsanız bile hesabını soran yok. size bu fırsatı veren galatasaray taraftarına yazıklar olsun.

    yok floryayı yıkarız, yok federasyon başlarına yıkılır. gördük, kimin üzerine ne yıkıldı, kim dik, kim yamuk gördük. adamlar bariz şike yaptıkları belli olmalarına rağmen taraftar gücüyle, lobiyle şikenin üzerini örttüler, sizinle 4. yıldız yarışına girdiler. buna sizi inandırdılar, meşru yaptılar yarışı. yediniz. galatasaray yönetimleri sizlere yedirdi dostlar. afiyet olsun.

    adamlar sizi değiştireceğiz dediler, 3 yönetim değişti ,gelen adam rivayı peşkeş çekti. avrupanın bu ülke çapında kurulu en iyi kadrosunu bir anda yıktılar. yabancı kontejanını getirdiler, tarık çamdal'ı sana aldırdılar. sen diyorsun ki belhanda, gomis.

    sarayın onayı olmadan bu ligde kıl kıpırdamaz, sen geçen sene çalınan 20 puanını konuşma,galatlarasaray formasına ihanet edenlerin aldığı milyonları konuşma, 3 transferi konuş. yazıklar olsun sana galatasaray taraftarı.

    şu var; sizi taktir ediyorum, yönetimdeki ve arkasındaki ağalar. kandırıyorsunuz bu taraftarı. elbet bitecek işiniz galatasaray'ın parasıyla. yiyin efendiler yiyin, aksırıncaya tıksırıncaya kadar yiyin.

    ben fikri hür, vicdani hür bir galatasaraylıyım. bu yönetim gitse de, belhanda gelmese de, sneijder kalsa da galatasaraylıyım. ben sadece gerizekalı değilim. afiyet olsun.
  • 5344
    eğer taraftarın oyuncu ıslıklamasını istemiyorlarsa profesyonel taraftarlık sistemine geçebilirler. maasli taraftarlık yaptırıp istedikleri şekilde bagirtabilirler. hic olmadı cast ajanslarına haber ucursunlar 25.000 figüran bulurlar iki haftada. amigo olarak kadın programlarından bir iki elemanla anlaşıp verilecek tepkileri kartonlara yazıp taraftarı yönlendirmeleri de mümkün olur.*

    adam para vermiş, show business bir olayın izleyicisi olmak istiyor. show'dan beklediğini alamazsa tepki gösterir. bu her sektörde böyle. hem para verip hem moral veren taraftar olmamalı. parayı verene moral verecek sahadaki oyuncu.

    yönetim taraftari konsolide etmeye çalışmak yerine fatih hocanın hata yapıyor olma ihtimalini değerlendirmeli.
  • 5565
    6 şubat depreminden sonra lige zorunlu ara verildi. tekrar başlamasıyla beraber;
    11 mart 2023 galatasaray kasımpaşa maçı
    17 mart 2023 konyaspor galatasaray maçı
    ve 1 nisan 2023 galatasaray adana demirspor maçında rakiplerimize net kırmızı kartlar çıkmadı.
    ayrıca 19 mart 2023 alanyaspor fenerbahçe maçında osayi-samuel kırmızı kart görmedi.
    2 nisan 2023 fenerbahçe beşiktaş maçında fenerbahçe lehine skandal bir penaltı çalındı.
    bunca açık müdahaleye rağmen 9 puan farkı ioe öndeyiz, 1 maç fazlamızla beraber.
    ben her zaman ilahi adalete güvenmişimdir.
    diğer yandan yönetimle ilgili bir şey yapmadıkları görüşüne pek katılmıyorum.
    kasımpaşa maçından sonra lale orta’nın beinsports yorumcularına yaptığı baskı ve görüntü ekletme olayı yönetim sayesinde ortaya çıktı.
    çok daha fazla detay var ama gizli kalması önemli.
    diğer yandan adana demirspor maçından sonra erden timur’un sezon sonu konuşacağız açıklamasından itibaren yapılan açıklamalar rastlantı değil.
    özellikle fırat aydınus’un (hiç sevmem) yaptığı açıklamaları buna bağlayabiliriz.
    lale orta’nın beinsports’ta hugh dallas ile beraber yaptığı yayında açıklamaları tesadüf değil.
    erden timur o açıklamaları laf olsun diye yapmadı.
    ama ne olursa olsun yönetim işi sıkı tutmalı. daha 9 hafta var ve bunlar her türlü pisliği yapabilir.
  • 4968
    19/20 sezonunda kendilerine büyük nankörlük ediliyor.
    adamların bütçesi sıfır.

    sana nzonzi, seri, babel, emre mor ve jimmy durmaz gibi türkiye'de müthiş etkili olacak isimler almışlar.

    forvet hattında 30 gol atmış diagne var. adam satılmadı. olabilir. real madrid bale'e, psg neymar'a, juve dybala'ya, barcelona coutinho'ya alıcı bulamadı şu güne kadar. futbol bu evdeki hesap çarşıya uymayabilir.

    ancak galatasaray'ın kadrosu hazır. tek sorun geç biraraya geldi takım afrika kupası nedeniyle. bir kaç haftaya kalite farkı kendini gösterecektir.

    bir falcao transferi yüzünden denmedik laf kalmadı bu kadar başarılı bir yönetime. ben dua ediyorum falcao gelmesin diye. çünkü mubasebeci taraftarım. 33 yaşındaki bir oyuncuya 17-18 milyon eu bağlamak bence saçmalık. elimizde taş gibi forvet var.

    camia olarak mevcut kadro ile nasıl başarılı olacağımıza, diagne ile nasıl bir oyun yapısını sahaya yansıtacağımıza ve ffp'deki 1,5 milyon eu açığı nasıl kapayacağımıza konsantre olalım. falcao diye diye arsızlaşmanın anlamı yok. olmuyorsa olmuyor. yok o fotoğraf paylaşmış, yok bu bilmemne demiş. hazımsızlığın yarattığı enerjiyi dışa vurmanın bahanesi bu. bu taraftar her halükarda söylenecekti. nitekim geçmişte hep söylendi. ben yürütülen başarılı transfer politikası yüzünden yönetimi alkışlıyorum. umarım en kısa zamanda ufak bir satış yapıp ffp'deki açığı kapar sonra da transferi bitirdik sezona hazırız açıklamasını yetkililerin ağzından duyarız.
  • 5721
    futbol takımındaki yapılanmayı yönetim değil de erden timur üstünden okumak gerekiyor.
    açıkcası ben dün gece tete başlığına yazmıştım.
    (bkz: #3688439)
    şimdi gelelim benim tahmin ettiğim erden timur planına.
    yapılan transferler içinde icardi’yi bir kenara koyamıyorum.
    çünkü belli ki ona bir plan anlatılmış.
    iyi ve kaliteli bir kadro kuracağız diye söylenmiş.
    2022-2023 sezonunda şampiyon olduk, bence güçlü de bir oyunumuz vardı ama belli ki daha kaliteli bir kadro kurulmak istenmiş.
    bu kaliteli kadronun en bariz örneği angelino
    bence.
    topu ayağına aldığında boş işi yok denecek kadar az.
    sonradan oyuna giren zaha’yı zaten anlatmaya gerek yok.
    tete için de aynı kalitede oyuncu diyebiliriz.
    bakın dün akşamki maçta* kalite eksikliğimiz net görülüyor.
    barış, berkan ve hatta kerem çok sevdiğim oyuncular.
    daha da gelişip iyi yerlere gelecekler hiç şüphem yok ama bazen bazı yerlerde yetmiyor.
    işte onun için özellikle şampiyonlar liginde ve 3. olup elenirsek avrupa liginde kalite olsun isteniyor.
    bu işin saha içi tarafı, diğer taraftan bide sonraki kısmı var.
    zaniolo örneği var taze taze önümüzde.
    şimdi zaha, tete ve angelino zani örneğinde olduğu gibi tekrar avrupa’ya pazarlanabilecek isimler.
    diğer yandan mevcut kadromuzdan da kaliteli oyuncularımız var.
    biz transfer yaparken son kurşunumuzu atmadık arkadaşlar.
    gelecek senenin geliri şimdiden hazırlanıyor opsiyonlu satışlarla.
    zani, yunus, morutan vs vs.
    mesela zaha şampiyonlar liginde fena bir performans verse, sıkıntılı premier lig takımları devre arası 15-20 verip çat diye almak ister.
    böyle örnekleri çoğaltabiliriz.
    sürece bakarken böyle de bakmak gerek diye düşünüyorum.
    tabii bunlar hep teoride olan şeyler, pratikte olur olmaz onu bize zaman gösterecek.
  • 5191
    beşiktaş : elektrik faturasını ödeyemiyoruz diyen başkanları orta saha, sağ bek ve forvette eksiklerimiz var demişti. iyi veya kötü, beğenirsin yada beğenmezsin ama elektirik faturasını ödeyemeyen yönetim ;

    vincent aboubakar, valentin rosier, josef de souza, bonus olarak da rachid ghezzal adlı arkadaşı alıp getirdi.

    tranzonspor : sörloth gidince başkanları forvet eksiğini gidereceğini söyledi. djaniny ve afobe birlikte imzaladı.

    fenerbahçe : tek tek saymayacağım eksik olan bütün bölgelerini giderdiği gibi transferin son anlarında farklı oyun varyasyonları ve daha fazla alternatif için gidip bir tane oyun kurucu kanat bir tane de pivot santrafor getirdiler. perotti, kemal ademi.

    4 aydır yapması gereken 1 tane kanat, 2 tane orta saha transferi iken ;

    verdiği sözü tutmayan, yapacağını defalarca söyleyip, transfer döneminin kapanmasına 20 saat kala hala daha yapmayan, camia ve taraftarını her transfer dönemi aptal ve kandırılacak yığınlar olarak gören tek bir yönetim var. ne olduğu yazmak istemiyorum ama bu beceriksizlik değil başka bir şey.
  • 593
    --- alıntı ---
    türk ve japon şirketleri arasında bir kürek yarışı düzenlenmesine karar verildi. her iki takımda performanslarının en üst düzeyine varabilmek için uzun ve zorlu bir hazırlık döneminden geçti.büyük gün geldi ve iki takımda kendini hazır hissediyordu..
    japonlar yarışı bir kilometre farkla kazandılar....
    yarış sonrası türk takımı çok sarsılmıştı.türk şirket yönetimi yarışın açık farkla kaybedilmesinin nedeninin bulunmasına karar verdi.yapılan araştırmalar,analizler ve uzun çalışmalar sonucu hata bulundu ve çözüm önerisi getirildi. japonların takımında 8 kişi kürek çekiyor,1 kişi dümencilik yapıyordu. türk takımında ise 1 kişi kürek çekiyor,8 kişi dümeni kullanıyordu. 9 kişilik türk takımı japonlarla bir yarış yapmak üzere yeniden yapılandı. yeni yapılanma şekli şöyleydi; 4 dümen müdürü, 3 bölgesel dümen müdürü, kürek çekmekle görevli kişinin performansından sorumlu bir dümen yöneticisi, ve kürek çekme elemanı.
    ikinci yarışı japonlar iki kilometre arayla kazandılar.tepesi atan türk şirketi yönetim kurulu hemen harekete geçti;yarışın kaybedilmesinden sorumlu tutulan kürekçi kovuldu ve müdürlere sorunun çözümüne olan katkılarından dolayı ikramiye verildi.
    --- alıntı ---

    tanim: hem dümencide iş yok, hem kayıkta, yinede kürekçinin işine son vererek çözüm arayan müdürler topluluğu.
  • 3489
    sezon boyunca en önemli maçlara biz gittik, yagmur demedik camur demedik,metro yok dediler sikerim metrosunu takım şampiyon olsun biz çile cekeriz dedik, takım yenildi moral vermek için yanımıza çagırdık,stadyumdan cıkmadık, eskisehirde okuyan birisi olarak bıraktım derslerimi cimbom ne zaman cagırsa atladım geldim. galatasaray üzüldügünde en cok biz üzüldük , biz agladık. okula giderken , kafede otururken , sevdigimiz kızla bulusurken onları hiç düşünmedik, aksam mac nolur aceba diye düşündük. hayatımızı verdik ulan, olmadı.

    şimdi çıkmıs bize biletleri ev fiyatına veriyorlar, tamam dedik ulan ona da tamam. ben yemek yemem 1 hafta dedim galatasaray'a feda olsun, hele dedim 4. yıldızı takarsak sormayın keyfimize.

    o da yetmedi ucuz biletleri sadece göstermelik cıkarttınız , sadece 1 kategoriden cıkarttınız ona da tamam dedik, o da yetmedi simdi o kategoriden bilet de alamıyoruz hata veriyor. simdi söyleyin bana başkanım, abrürrahim abim,

    bu maçı tribünde izlemeyi en cok biz mi hak ediyoruz , yoksa biletileri dagıttıgınız o sponsorlar mı , yoksa karaborsacılar mı , tek amacı instagrama fotograf atmak olanlar mı ? yoksa siz mi ?
  • 5281
    kendileri iş adamları olduğu ve 2020-21 ara transfer dönemi sonuna geldiğimiz için çok önemli bir stratejiyi söylemek istiyorum.

    bir pazarlığın, iş anlaşması görüşmesinin zaman kısıtı vardır. ihtiyaçlarımız eğer bizi zaman bazında kısıtlamasaydı, sonsuza kadar oturup konuşulabilirdi, tartışılabilirdi.

    kaba tabirle, yemek yiyeceksin bir restorana gittin, saat 10'da kapanıyorken sen 09:30'da hala siparişi vermediysen yüksek ihtimal eve aç gidersin. çünkü dükkan kapanır. o gece aç geçer, eşin çocuğun aç uyur.

    transfer sezonu 1 gün sonra bitiyor. sadece odaklanılan irfan can kahveci için tüm zaman ve enerji harcanmamalıdır.

    ali koç başkan olarak kendisi gidip göksel gümüşdağ'dan istediği 10 milyon euro ve 1 futbolcu verdiği yerde, takımdan okan'ın kovulup bir anda aykut kocaman gelmişken, bizim bekletilme sebebimiz net şekilde zamanımızı harcatmak ve ortada bıraktırma girişimidir. zamanımız sadece 1 gün ve geçerse artık geri döndürülemez.

    birincisi, o paralar irfan'a verilmez. oraya odaklanmayı bırakın yoksa ortada kalırız.

    ikincisi, alternatifleri direkt bünyemize katmalıyız.
    sağ tarafta yedlin kesin olmalı.
    orta tarafta tottenhamdaki fernandez alınabiliyorsa iyi olur, veya bu minvalde bir oyuncu.
    ortaya bir sert isim gerekli eğer bu malatyalı youssef olursa kötü olmaz, kısa dönem ihtiyacı görür şartları da zorlamaz. tabi ekonomik ve zaman koşulları gereği bu çözümü söyledim yoksa yakışanı o değil.

    fener, başakşehir cephesi mutabık, anlaşmış durumda bizi ortada bırakacaklar. pazar akşamı fenerin irfanı aldığı bizim cephenin zamanı tükettiği ama kimseyi alamadığı ve alternatifi olmaması sonucu olarak demoralize edilmemiz istenen durum.

    sonrasında bu hafta başakşehir maçı ve fener maçı var, bu seride bize darbe vururlarsa; fatih hocanın açıkça isteyip yönetimin işi becerememesi soğukluğa sebep olur, mayıs seçimi ve hocanın sözleşme belirsizliği bizi kötü durumlara sokar.

    irfan can bize bir pusudur, kazanılsa bile maliyetli bir tuzak. zamanı tüketmeyin, alternatif oyuncuları alın ve oyunu bozun. kendi medyaları, ülkeyi ve camiaları beklentiye sokup fener kazandı demek istiyor. buna gerek yok, akşama alternatiflerin kap'larını dizin geçin. söz sahada söylenir.

    yıl bitip, kazanan biz olursak ffp bittiği için gönlümüzdeki takımı kurarız. emin olun bu pazarlıkta biz de 10 milyon euro vericez desek, ali koç'un 12 milyon diyecek egosu var ama bizim sokağa atacak paramız yok. boşa harcayacak zamanımızsa hiç yok.
  • 5103
    günü 10 milyon liralık sponsorluk anlaşmasıyla kapayan yönetim. yarın birgün rakipler sporcularına maaşlarını ödeyemezken bazı şeylerin değerini daha iyi anlayacağız. şampiyonlar ligi ve tribün gelirlerinin olmadığı üzerine bir de pandemi nedeniyle kriz ortamında kulübe 1 lira bile sponsor bulunmasının önemi ilerleyen günlerde ortaya çıkacak. umarım arttırarak devam ederler.
  • 5105
    günü; rakibimizin yaptığı 4 flaş transfere hemen cevap niteliğinde transferler yapmadan geçirdiği için eleştiri alan yönetimimiz. sözlükte 18 yaş sınırı getirilmeli, çünkü bu eleştiriyi ben ilkokul sıralarında falan yapardım herhalde. yönetimi son 2 senedir çok kez eleştirdim ama allah aşkına bu nedir?

    rakiplerimizin yaptığı transferleri * * * *flaş transfer olarak gören arkadaşlara "veteran futbolcudan flaş transfer olması için eski dünya starı olması gerek" demek isterdim. 2 tane veteran, 1 tane paragöz, 1 tane bu lig için güzel transfer görüyorum.
  • 5385
    hangi akla hizmet galatasaray'a transfer olmuş bir futbolcuya, galatasaray atkısı yerine ultraslan atkısı takma iznini veriyorlar anlamadım.

    sergio oliveria yada leo dubois ikilisinden birinde yine ultraslan atkısı vardı, dikkatimi çekti yanlışlık vardır dedim ama demek yokmuş.

    kim bunlar ve ne hakla galatasaray isminin önüne geçmeye çalışıyorlar.

    atkıları onları temsil eder her sarı kırmızı atkı galatasaray demekse yeni transfere kayserispor atkısı takalım, edirnespor atkısı takalım madem galatasaray ismi ön planda olmayacak bu ultraslan denilen tayfanın prim kasmasına hiç gerek yok.

    gerçek yüzleri için işinizi doğru yapın zaten anlarsınız.

    ben bu tayfanın atkısını galatasaray futbolcusunda görmek istemiyorum, sizde yönetim olarak bunu dile getirin lütfen.
  • 5870
    7 ocak 2024 galatasaray konyaspor maçında farkettiğim bir şey var ki taraftarın biraz gazı kaçmış.
    inançsızlık vs değil ama ateşlemek gerekiyor taraftarı.
    mesela iyi bir orta saha transferi olur.
    erden timur’un çıkıp bir basın toplantısı düzenlemesi olur.
    çok fazla sessiz kalındı ve bu taraftara da yansımış durumda.
    bir silkinme gerekiyor anlayacağınız, umarım erden bey çok geç kalmaz.
  • 5181
    2020-21 sezonu itibariyle basariz bulmadigim yonetim. pandemi var, dunya tarihinin en agir krizlerinden biri yasaniyor. sampiyonlar ligi gelirleri bu sene yok. taraftar gelirleri bu sene yok. seneye de olmayabilir. bein sports yayin haklari sozlesmesini ucuzlatmaya calisiyor, tv gelirleri tehlikede, ki zaten kuru sabitlemis durumdalar. normal kurdan dusuk odeme yapiyor adamlar. bununla birlikte kulubun temel harcama kalemi olan an euro 9,15'lerde geziyor, yarin ne olacagi mechul. kriz daha da derinlesebilir.

    fenerbahce gibi limitleri degisik yollarla gecemeyiz, kulube havadan paralar sokmayiz, kulturumuzde yok. 3 buyukler arasinda en iyisi olmamiza karsin kulup bogazina kadar borc icinde. elimizde de kurdan dolayi her gun agirlasan sozlesmeler var.

    yapilacak sacma hamleler kulupleri batirir. muhtemelen fenerbahce'nin basina da koc birakinca bu gelecek. gelecegimiz adina varsin bugun transfer yapilmasin. ben kendilerinden raziyim.
  • 5182
    kulübün bugününü değil geleceğini de dusunerek harcama yapan yönetimdir. evet adam satma konusunda kısmen başarısız olabilirler ki bu anlamda da cok suçlamıyorum. zira köpekbalıkları sadece alımda degil satışta da devredeler muhtemelen.
    ffp, limit vs varken de kesinlikle bize ceza yedirecek hareketler yapmıyorlar ki bundan da memnunum zira bize ceza aldirmak için ellerinden geleni yapıyorlar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın