• 3378
    ulan biz günlük hayatımızda galatasaray'a laf geldiği zaman tanıdık tanımadık kim olursa olsun dövecek gibi üzerine gidip ağız dalaşına girip bu kulübün kendi çapımızda hakkını savunuyoruz. yeri geliyor deplasmana gitmek için, maça gitmek için sevdiklerimizle kavga edip mücadele içine giriyoruz. insanlar kalkıp voleybola destek için lodoslu havada feribotlara binip çanakkale'lere edirne'lere deplasmanlar yapıyor. sutopu maçlarına gidip, gündüz 12'lerde engelsiz aslanların maçlarını kaçırmıyor siz bu insanların yaptıklarını resmen görmezden gelip her branşta bizim başımızı öne eğiyorsunuz. galatasaray taraftarının başı skorla, sahadaki sonuçla hiçbir zaman eğilmez ama siz bu kulübün hakkını savunamazsanız o zaman bizim de söyleyecek birşeyimiz kalmaz. bu taraftar bütün bunları ellerinde hiçbir güç olmadığı halde yapıyor.

    ama sizin elinizde güç var, ortalığı ayağa kaldıracak materyaller var ama siz gidip tek kelime edemiyorsunuz. bu kulübün, taraftarın, sporcunun hakkını koruyamıyorsunuz. neden korkuyorsunuz? kimden korkuyorsunuz? bu taraftar sizden spanoulis'i, marjanovic'i istemiyor. istediği tek şey karşı tarafın hakkını koruyacağınıza sporcularının hakkının korunması.

    en basiti diyorsunuz ki "futbolda transfer yapmayacağız" buna bile herkes eyvallah çekiyor, kimse transfer istemiyor herkesin tek istediği masaya yumruğunuzu vurmanız ama siz elinizin acımasından mı korkuyorsunuz neden korkuyorsunuz cidden anlam veremiyoruz. biz resmi siteye girip haber okuyalım derken reklam bannerları görmekten gına geliyor, onu al bunu al şuna üye ol demesini biliyorsunuz.

    beyler artık kimse resmi siteden yapılan "galatasaray spor kulübünden açıklama" metinlerini yemiyor, gaza gelmiyor, çünkü kimse artık size inanmıyor ve siz bunu 3 aylık bir sürede sağladınız hepinizi teker teker tebrik ediyoruz. o 2 sene önce yazılan ve taraftarın aylarca ruhunu okşayan "kontrolünü kaybetmiş bu zatı muhatap almayacağız" açıklamasını bile unutup aziz yıldırım'ın avukatı oldunuz. muhatap olmayı bırak resmen adamın avukatı oldunuz.

    sizden artık hiçbirşey beklemiyoruz. lütfen 3 ay hiç açıklama yapmadan koltuğunuzda oturun ve 3 ay sonra lütfen gidin.

    biz galatasaray'ı yönetecek insanlar bekliyoruz. galatasaray'ın hakkını savunacak insanlar istiyoruz.
  • 3380
    yöneticilerimiz ve kulübün ileri gelenleri adına sadece taraftar sıfatına sahip bir kimse olarak utanç duyuyorum. umarım bir an önce defolup gidersiniz de fikir, feraset, vizyon sahibi yöneticileri başımızda görme fırsatı doğar. galatasaray spor kulübünün basketbol, futbol, voleybol, su topu, atletizm, diğer amatör branşlar diye ayrı ayrı yönetimlere sahip olmasını diliyorum. futbol kulübüne hakan şükür, basketbol kulübüne ergin ataman*, voleybol kulübüne rahmetli paidar demir gibi baştan aşağı sırf karakterden oluşan adamlar başkanlık yapsın. galatasaray'a gönül verenleri muhasebe yapmaktan kurtarsınlar.*
  • 3385
    ne şampiyonluk umrumda, ne de skorlar.

    basketbol takımının geldiği nokta, basına verilen saçma sapan küçük düşürücü demeçler, hiçbir şekilde dik duruş sergilememe gibi tavırlar yüzünden artık bir an önce haziran gelsin ve bu yönetim pılını pırtısını toplayıp gitsin istiyorum.

    cesare prandelli'ye maaşını ödemeyip, gelecek yönetime ödetmeye çalışan bir zihniyet zaten bu kulübü ne kadar yönetebilir ki.

    akılları ermiyor mu bu adam tazminat davası açsa o parayı 3-4 misli alabilir, del bosque örneğinde yaşanmadı mı bu?

    işte bu sebeplerden dolayı benim sarı kırmızıma, benim parçalıma sahip çıkamayan medya şaklabanlarının derhal terk etmesi gerekir bu kulübü.

    ancak hazirana kadar bekleyeceğiz mecburen.
  • 3386
    koca camiayı rezil eden yönetim.
    yalakalıkları zaten birey olarak her birini silmeme neden oldu.
    ama arkadaş ya şu basketbol şubelerini kapatın ya da adam gibi finansmanını sağlayın.
    her gün bir kriz, her gün bir rezalet.
    borsada zorla değerini düşürüyorlar hisselerimizin.
    şaka gibi önümüzdeki günlerde hisse satışı yapmayı planlıyor bu adamlar.
    ben merak ediyorum. acaba kulübü birine peşkeş çekme derdindeler mi?
    çünkü yaşananlar normal değil. tayyip'e bu kadar yalakalık yapan adamlardan ben her şeyi beklerim. insan düşünmeden edemiyor bunları. ister komplo teorisi diyin ister başka bir şey... biri galatasaray'ın marka değerini yükselten sneijder'le uğraşır gün aşırı, biri 3 günde bir sporcu kaybeder basketbolda. en basiretsiz yönetim bile, en zor zamanında idare etti bu durumları. ergin ataman'ın isyanı boşa değil. ortada bir art niyet olduğuna inanıyorum ve bu art niyetin amacının da hisseleri taban fiyatına indirmek olduğunu düşünüyorum. bir galatasaraylıya blok hisse satışı yapıcaz gibi laflar da boşuna değil zira.
  • 3390
    günü kurtarmak adına kurulmuş bir yönetimdir. özhan canaydın'ın kara yıllarını yaşamış kadar yaşım var malesef ve o yönetimden daha kötü değildir.

    bu şu an ki yönetimi savunacağım manasına gelmesin. bu yönetimde berbattır ancak burada lafım bu başlık altında bu yönetime giydirip ünal aysal ve bülent tulun'u pas geçenleredir. bu yönetim demeçlerini bir kenara bırakırsak neyi ne kadar kötü yapabilir? tabi ki hiç bişeyi ve bu borç yükü ve sıkışmışlık ünal aysal'ın galatasaray'a mirasıdır.

    gelelim diğer konulara yönetim stratejisi, ben malum şahıs ve onun temsil ettiği siyasi iradeden nefret eden bir kişiyim ancak türkiye'de işler malesef böyle yürüyor. bugün yıldırım demirören'in kötü olduğunu kimse bilmiyor mu? herkes biliyor ama onu orada tutan başka şeyler var. velhasıl bu konunun galatasaray ile ilgisi vergi borçları ve yediği 100 milyon liralık cezadır. ünal aysal döneminde yenilen bu cezanın faturası sözlükte neden aysal'a kesilmedi bilemiyorum. yönetim önce bu kavga ortamını geri adım atarak da olsa bitirerek psikolojik ve medya manasında rahatlamak istedi ki başardı bunu. ancak galatasaray kulübü başkanı olduğunu unutan duygun yarsuvat'ın saçma sapan beyanatları bence çokça büyük tepkiler doğurdu. mesela soruyorum. bu saçma beyanatlar olmasa genel çoğunluğun görüşü kötü ama hazirana kadar idare ediyorlar işte olacaktı. başkan büyük hata yaptı. şu an onu o koltukta tutan tek şey mayıs'a kadar orada olacak olmasıdır. ben seçimi adnan öztürk'ün kazanmasını istiyorum ancak camiada farklı dinamikler var ve adnan öztürk hepsine rest çekmiş gibi bir hali var. en azından ben demeçlerinden onu anlıyorum.

    mali yönden paraların ödenememesi konusuna gelirsek bakın arkadaşlar gideri gelirinden 150 milyon lira fazla olan bir yapı zaten nasıl ödeme yapacaktı ki? ünal aysal nakit akıştaki bu sıkışmayı görerek rivayı değerlendirme isteğini gündeme getirdi ve haklı olarak sert bir tepki gördü. e o da kimse kusura bakmasın ama zora gelemeyip kulübü yüz üstü bırakıp gitti. tekrar para konusuna gelirsek yönetimin stratejisi kredi çekmeden küçülmeye giderek borçları azaltmaya çalışmak veya aynı seviyede tutmak. yalnız bu stratejide eksik bir nokta var. 150 milyonluk açığı öyle 5-6 futbolcu göndererek kapatamazsın. galatasaray adına şöyle bir sevindirici gelişme var ki 60 milyon liralık hisse satışıyla bütçenin dengeleneceğini açıklandı. yani aradaki zarar 60 milyon lira seviyesine indi fikrine tam manasıyla ulaşmasak da buna yakın bir şeye ulaşabiliriz. olumlu bir gelişmedir bu. yönetim olarak son 5-6 senede var bu hata. (yeni stada geçtiğimizden beri) diğer amatör branşlardaki farkın galatasaray'ın yeni stadla birlikte artan futbol gelirlerinden kapatırız düşüncesi.

    burada yönetimin kendi stratejisine bağlı kalmasının tek yolu pamuk eller cebe yönetimidir. burada zamanında uzun yıllar gsyiad başkanlığı yapmış ismail sarıkaya'nın bu operasyonda başı çekmesi gerekmektedir. balolarda törenlerde ön saflarda yer almasını biliyorsunuz. yıllardır istediğiniz şeyi, yani yönetime girme hayalinizi de gerçekleştirdiniz. şimdi sıra sizde gerekeni yapmanız gerekmektedir. abdürrahim albayrak da galatasaray için şunu yaparım bunu yaparım uçak alırım demeyi bırakıp artık elinizi cebinize atma zamanı gelmiştir.

    ben genel olarak yönetimlere çakacağım bir konudur bu. arkadaşım sponsor ayağına gelmez. sen gideceksin. bugün galatasaray'ın fenerbahçe'den hiç bir eksiği yoktur. ancak diğer branşlarda sponsor açısından çok geriyiz. bunun içinde sponsorların kapısında yatacak gerekirse kendi kişisel ilişkilerini kullanacak insanlara ihtiyacımız var.
  • 3392
    tarihin gorup gorebilecegi belki de en basiretsiz galatasaray yonetimi. baska kuluplerin yoneticileri yeri geliyor hakem odasi basiyor, mactan once hakemleri ariyor, mactan sonra tff ve mhkyi atese atacak demeclerde bulunuyor, biz de ise futbolcularimiz sahada hakemler tarafindan mimlenip, olur olmadik sekilde cezalandiriliyor, ligin seyrini degistircek hakem hatalari nedense hep rakiplerin lehine oluyor, amatorlerde basketciler kac aydir paralarini alamayip antremanmana cikmayip, takimdan kacmaya calisiyor, bir allah'in kulu da cikip noluyor beyler, nerede yanlis yapiyoruz diye sormuyor? umarim bu yonetici guruhuna mayis ayinda, bir daha donmemeleri kaydiyla elveda deriz.
  • 3396
    galatasaray'ın maçlarını bile doğru düzgün izlemedikleri için beşiktaş'ın, fener'in şikelerinden habersiz olması muhtemel yönetim. gelirken emanetçi yönetim demişlerdi. meğerse kulübe kayyum atamışlar, haberimiz yok. bu gidişle kadıköy deplasmanında bizi harcarlar muhteremler. aslında hacıosmanoğlu'nun dilinden konuşacaksın bunlarla.
  • 3399
    ünal aysal yönetimi en azından kahpe medyanın yalanlarına karşı kamuoyu bilgilendirmesi yapar, taraftarı bilinçlendirirdi, bunlarda o da yok. meydanı iyice boş bıraktılar, sanki galatasaray'dan sorumlu değillermiş gibi. hiç ya, adamlar koca bir hiç.

    duygun yarsuvat yönetimi gördüğüm en rezil, en aciz ve en utanç verici yönetimdir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın