• 7501
    bunlar futbolu bilir, basketbolu bilir, kimin nerede oynayacağını bilir, kimin ne zaman oynatılması gerektiğini, kimin kaçıncı dakikada çıkması gerektiğini bilir, kimin transfer edilmesi gerektiğini bilir, kimin transfer edilmemesini bilir, kim nerede oynasın bilir, takım nasıl oynaması gerekir bilir. bunlar firavun...

    artık rahat bırakalım bazı konularda hocayı. böyle bir adam bir daha gelmeyecek. böyle bir efsane çok çok az kulübün başına gelir. artık şu adamı rahat bırakın. belki bu sene ilk defa tamamen kendi kadrosunu kuracak hoca. ffp belası yüzünden adam akıllı oyuncu alamadı, sattığı kadar aldı, forvet alınamadı,ndiaye lig ortasında gitti, istenen takım bir türlü kurulamadı, bu sene bir şeyler deneyelim dediler tecrübeli,kiralık takım kuruldu olmadı. ama artık kısmen kendi kadrosunu kurabilecek hoca. tudorun takımından hiç oyuncu kalmayacak neredeyse önümüzdeki sezon. bırakalım bir sezon daha hoca rahatça oynatsın takımı. ondan sonra zaten takıma zarar verdiğini hissederse kendisi istifa edecek kadar da merttir hoca merak etmeyin.
  • 7502
    https://www.instagram.com/...?igshid=ku5wmspg56m9

    son yıllarda futbolcularımıza sosyal medya aracılığıyla akıl almaz şeyler yazıldıktan sonra nihayet bir grubu akıllanmış.

    maicon pereira roque' nin geri döndüm yazdığı fotoğrafın altına genel olarak olumlu şeyler yazılmış. futbolcuların kafalarında oluşan zaten beni burada istemiyorlar düşüncesi ile daha fazla para koparmasının önüne geçiliyor.
  • 7504
    nasıl yapılır, nasıl çözülür bilmiyorum ancak içindeki bir grup yangıncı, kendini bilmez, bencil, salt başarı odaklı, tüketim manyağı kesimden kurtulması gereken taraftar topluluğu.

    ne futbol bilirler, ne taraftarlık bilirler, ne de hadlerini bilirler. futbolcunun eşini sosyal medyadan taciz ermek nedir ? kaç defa yaşandı bu sayamadım .pek tabi ülkedeki genel bir hadsizlik durumu bu . herkes kendini bu mecralarda ali kıran baş kesen sandığı için aslında bizim taraftara da çok yüklememek gerek bunu.

    stada gelir maç sonuna kadar elinde telefon, maçı izlemez instagrama fotoğraf çeker, onu yapmadığı zamanlarda mıy mıy arabesk tezahüratlar , sevmeeee sevmeee beynimizi yer.

    transfer dönemi gelir klasik duyumcuların peşlerine takılır, abi şu geldi mi , bu gitti mi, şu gelirse taraftarlığımı askıya alırım, şu giderse maça gelmem. gelme ulan zaten sen! her sene artarak geliyor bu tipler, heryerdeler.

    otur üzerine sosyolojik tez yaz. ciddi bir malzeme var. sorsan en çok o galatasaraylıdır ama. taraftarlığına toz kondurmaz. bazen diyorum şöyle bi 5 10 sene şampiyon olmayalım bu laleler bi çekilsin, bi temizlensin ortalık. başakşehiri falan tutsunlar mesela. ne hoş olurdu..
  • 7506
    fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür bireylerden oluşan taraftar topluluğu. kimisi maçta 90 dakika yüksek sesle takıma destek olmayı tercih ederken kimisi de maçta bir ayrıntıyı dahi kaçırmamak için dikkatle maçı izler. kimisi senede bir geliyorum, bir anı olsun diye elinde twlefonla hazır beklerken kimisi her hafta burdayım gerek yok diye düşünür. kimisi arda turan'ı isterken kimisi takıma zarar vereceğini düşündüğünden istemez. bu kadar geniş bir yelpazesi olan kitlenin tamamından aynı şekilde davranmasını istemek despotluktur. galatasaray taraftarı ise bu despotluğa mahal vermez.
  • 7507
    her geçen gün biraz daha artan yozlaşmadan nasibini alan taraftar grubudur. diğer takım taraftarlarında olduğu gibi. bir kaç like uğruna anneannelerini, babaannelerini rencide eden, bir kaç izlenme uğruna kendi kafasında yumurta kıran, türlü şebeklik yapan insanlar aynı zamanda bir takımın taraftarı. bunların taraftarlığı da bu kadar oluyor. özetle değişen ve yozlaşan galatasaray taraftarı değil içinde yaşadığımız toplum.
  • 7508
    tamamen afaki ve geçerliliğini kaybetmiş cümlelerle savunulan taraftar. aynı 'biz çok büyük ülkeyiz, çok kudretliyiz'e benzetiyorum bu 'fikri hür vicdanı hür' taraftar savunmasını. taraftar kendisinin ne olduğunu unuttu. bir güç odaği olarak konumlandırmak istiyor kendini. istediği gitsin, istediği gelsin, hepsi hemen olsun istiyor. herkesi eleştirebiliriz bu değil mesele. bu taraftar artık istemedikleri kişilere mobbing yapıyor resmen ve fikri hür kısmı da şurda direkt taca çıkıyor: bunları iddia eden bile anında aforoz ediliyor.

    sene içinde belhanda'ya dair iyi bir şey dediğin anda ya futboldan anlamadığın ilan ediliyordu entry yoluyla ya mesaj kutun doluyordu. şimdi adamın başlığını açıp okurken utanıyorum. gerekirse bedava gitsin, bir dakika görmek istemiyorumlar havada uçuşuyor. paşama bak, göz zevki bozulmasin diye galatasaray zarara da girsin sıkıntı yok. hayatınıza doğrudan dahli olmayan, sadece futbolu için birinden bu denli nefret etmek bir hastalık arkadaşlar.

    fikri hür'deki 2. cephe arda turan tabi. hasbelkader gelsin artık nolacaksa olsun deyip akpli, fenerbahçeli, trol ilan edilmeyen biri kalmadı sözlükte. adam kitap okuduğu için de bağış yaptığı için de yerden yere sokuluyor ve hepimiz okuyoruz bunları. ben bu gerçeklik karşısında afallıyorum artık. herkes kin ve nefret yarışması yapıyor.

    marcao'nun karısını, falcao'nun karısını, diagne'yi sosyal medyadan taciz ediyorlar. çünkü hep değişim lazım. hep istedikleri olmalı. mariano eyt reis, selcuk pastacı, saracchi çöp, belhanda çöl bilmemnesi, feghouli uyuşuk, onyekuru bencil, diagne psikopat, hoca taktikten ve transferden anlamaz... taraftar? taraftar 10 numara ya.
  • 7509
    ülke genelindeki 25 yaş altı kesim gibi çabuk tüketen, her şeyi duyan ama aslında bilmeyen, bilginin kökenine bakmadan medyada dile getirilen her şeyi takip eden taraftar yüzdesi ile yeni türkiye’ nin yüzü olan her konuda itaatkar, sorgulamayan ve kendileri gibi olmayan herkese düşman kesilen taraftar yüzdesi birleşince ciddi derecede çekilmez bir hal alıyor tıpkı ülkenin geri kalanı gibi.
    maalesef galatasaray taraftarı da türkiye cumhuriyeti vatandaşlarının bir alt kümesi olduğu için, ülkenin sosyolojik durumu ile taraftarın sosyolojik durumu aynı.
    gerçek bir eğitim ve farkındalık oluşmadığı sürece bu topraklarda herhangi bir şey değişmez, değişemez. dolayısı ile sadece küçük bir yüzdelik dilim farkındalık sahibi, mantıklı, gerçekçi ve sorgulayan yapıda olsa da sesleri gün geçtikçe azalacak ve çürüme gittikçe artacak.
    galatasaray taraftarı da diğer tüm kitleler gibi davranıyor ve davranacak da ancak ve ancak galatasaray camiasının öyle ya da böyle sultani kavramının olması, baskın ve güçlü bir başkan ile yönetim kurulunun gelmesi, tribünlerin tarikat artığı taraftar grubu ve liderlerinden temizlenmesi olasılıkları bir araya gelirse bu süreci daha hızlı atlatabiliriz.
  • 7510
    2020 yılında, teknoloji çağında kendi oyuncusunu sürekli ve sürekli değersizleştirip akabinde büyük paralara satılmasını bekleyen taraftar grubudur. kendi yönetimini o oyuncuyu istemeyiz bu oyuncuyu istemeyiz diye sosyal medyada baskılayıp rakip yönetimlerin ekmeğine yağ sürer. böyle devam ettikçe uzun yıllar komik paralara giden oyuncular görüp kahrolmaya mahkumuz. başarıya öyle alışmışız ki ufacık başarısızlıkta hemen oyunculara "galatasaray seviyesinde değil" i yapıştırıveririz. ne seviyeymiş arkadaş bu ya.

    yapmayın arkadaşlar. oyunculara ailelerine böyle saçma sapan şeyler yapmayın. yönetimi zor durumda bırakmayın. bir salın, valla bir salın.
  • 7511
    internet, sosyal medya, skor arsizligi eski donemlerde olsaydi nasil refleks gosterirdi diye devamli merak ettigim taraftar. metin oktay'a sampiyon yapmiyorsan sinema filmlerinde ne isin var derlerdi, 14 sene sampiyon olunamayan yillarda kaptan fatih terim'e defol denilirdi, psg maci sonrasi hayrettin'in ailesine instagramdan olum tehdidi mesajlari giderdi ve daha nicesi.
  • 7512
    fikri hür, vicdani hür diye savunulmasını anlayamadığım yozlaşmış taraftar grubu. bütün kulüplerde bu durum var ama bizde bu durum çok daha fazla. yeni nesil eski nesil olarak da görmüyorum ama son derece şımarık, egoist, her şeyi biliyor gözüküp aslında bi bok bilmeyen, kendini taraftar zanneden küçük hıncallarla doldu ortalık. bir fikrin fikir olabilmesi için öncelikle geçerliliği ve insanlığa faydası olunması lazım. dün mesela bir arkadaş arda'nın vermiş olduğu bir röportajda kitap okumasıyla ilgili aklınca dalga geçip bi de ''bakın ben kitap okuyorum'' temalı entry girmiş. arda başlığında bunu yazdım ama sağolsun yönetim o yazıyı tutup benimkini silmiş. arda konusuna girmek istemiyorum ama gerçekten girilesi bir konu çünkü bu taraftar topluluğunun asıl çıldırdığı noktalardan birisi arda. bir nevi turnusol görevi görmekte kendisi. bu kulüpte oynamış, kulübe tonla para kazandırmış, kazandırdığı parayla 2011-2012 kadrosunun kurulmasına yardımcı olan, bizim içimizden çıkan bir oyuncu için hatalar yaptı diye sanki kulüp tapulu mallarıymış gibi sürekli her gün başlığına gelip günde 3 öğün entry sıçmak fikir olmuyor arkadaşlar. arda'nın siyasi görüşünün tam tersi istikametindeyim, görüştüğü, takıldığı ya da sevdiği kişileri yolda görsem yolumu değiştiririm ama sırf sizin görüşlerinize uymuyor diye her gün başlığını kirletip ego tatmini yapamazsınız. yaptığı hataların muhattap kişileri bilal meşe, fatih terim ya da şarkıcı berkay. fatih terim kendisini affetti, berkay olayı zaten başlı başına yalan yani sizin sandığınız gibi berkayın karısına falan sarkmadı (buna inanan kebapçı selo'ya da inanır). mahkemede zaten kapandı o muhabbet. silah kullanmasından dolayı ceza alması gerekiyordu ama almadı. bence de alması gerekiyordu ama bunda yapabileceğin bir şey yok. git ver savcıya dilekçeni çeksin o zaman cezasını. bilal meşe olayına gelince; arda o konuda sonuna kadar haklıdır ama tepkisi yanlıştır. bu kadar yani. sizin sıçtığınız girdiler tamamen şehir efsanesi yani. yok galatasarayın teklifi komikmiş falan. herif kaç kere söyledi olayın aslını ama hala küçük hıncallar tatmin olmadı. en iyisini onlar biliyor ya kesin demiştir aq. ya böyle bir kafa yok cidden. bir yalana o kadar inanırsan gerçek olarak görme ihtimali o kadar da artar. sizin durumunuz da böyle gerçekten.

    sadece arda ile bitmiyor üstelik yahu. diagne, falcao, selçuk o bu şu. yani eleştirilir anlarım da sizin entry sıçmalarınızı kaale alırsak kadroda adam kalmaz. bi muslera var sanırım sıçmadığınız ama onda da şüpheliyim. 2016'ya falan dönelim kesin vardır. tamam o zaman bütün herkesi gönderelim yeniden kuralım kadro. fm'de taptığın adamları getirelim. terim'i de gönderelim tabi, bu beyzadelerimiz sevmiyor çünkü terimi. e minimum 70 80 milyon euro parayı nasıl bulacağız? çıkart ver hadi? daha maça gelemeyen adam galatasarayın geleceğini kurtaracak. hem de twitter'dan ya da sözlükten. kaçak yayınla maç seyredip 3 senede 1 aldığı formayı almayı bırakıp galatasaraylılığı askıya alırım diye tehdit etmesini bilir ama. e siktir git o zaman baba afedersin?
  • 7513
    kendi adima konusuyorum; milyonlarca euro para alip giydigi formanin agirliginin farkinda olmayan futbolculara duydugu nefreti hakli buldugum taraftardir.

    benim icin bu futbolcu grubuna girenlerin en yakin örnegi feghouli’dir misal. en son oynanan trabzonspor macinda gördügü kirmizi karttan sonra isterse takimi tek basina sampiyon yapsin, kendisi benim icin yok hükmündedir.
  • 7514
    insan beyni üç bölümden oluşur. en altta r kompleksi (reptilian-sürüngen lobu) ortada m kompleksi (maymunlarla ortak atalarımızın lobu) ve en üstte h kompleksi. (homosapiens lobu) genç yaşlarda en etkin, en aktif lob r lobudur. yani sürüngen (reptilian) lobu.

    sürüngen lobunun üç özelliği vardır:

    1-korunma iç güdüsü
    2-saldırganlık, linç ve şiddet içgüdüsü
    3-her şeyi siyah-beyaz (olayları vesaire) görüp değerlendirme iç güdüsü.

    bu nedenledir ki 13-26 yaş aralığında r kompleksi gençleri çok etkiler. şiddetin ve saldırganlığın doruğa eriştiği dönemdir. bu dönemde kendisini frenleyebilenler başlarını belaya sokmadan ikinci döneme geçebilir aksi halde hapishane, uyuşturucu, mafya, içki vs. tuzağına düşerler.

    27-35 yaş aralığında insan d kompleksini daha aktif kullanmaya başlar. maymun iştahlılık en bariz özelliktir. m yani monkey lobu etkin olduğunda kişi zevk aldığı şeylerin peşine takılır. ekonomik bağımsızlığını kazanmışsa bu yaş aralığında insan dünyayı gezmeye ya da kadınların peşinde gününü gün etmeye çok yatkındır. özetle hayatını zevk peşinde koşarak yaşar.

    35 üstü insanlarda artık h kompleksi etkin olmaya başlar. plan yapma, mantıklı düşünme, olayları analiz edip yeni sonuçlar çıkarma, güzel sanatlar ve edebiyat, bilimsel araştırmalar ve keşifler bu çağda başlar.

    bu nedenle taraftarlarımızın olaya bakışı ve yaptıkları değerlendirmelerde beyinlerinin hangi kompleksini kullandıkları çok önemli. r kompleksini kullanan taraftarların linçe yönelmesi, istek ve arzularına aykırı bir durumda hakaret ve küfre başvurması bundandır. küfür ve hakaret aslında sözlü şiddettir. dolayısıyla sözlük ve twitter’da, r kompleksinin etkisinde olanların hakaret ve küfürlerini bu açıdan değerlendirmek gerek. onları uyarmak ve bu hislerinin kaynağını tanıtıp tuzağa düşmelerini önlemek gerek.

    taraftarların bir kısmının saldırgan tutumlarını tamamına mal etmemek, toptancı bakış ile değerlendirmemek gerek. taraftarı bölüp ayrıştırmaktan uzak durmak gerek. özellikle 13-26 yaş grubunu tahrik edecek “yangıncı taraftar” gibi nitelemelerden uzak durmak gerek. kısacası bilime kulak vermek gerek.
  • 7515
    2018-2019 stsl sezonunda devre arası yönetim beceriksizliğininde katkısıyla diagne diye haykırmış 6 ay sonra tü kaka demiş ve rekortmen gol kralını kiraya verdirmiş, 2019-2020 stsl sezonu öncesi yine yönetimin beceriksizliğinin katkısıyla falcao diye yaz boyunca inlemiş fakat sakatlığının etkisiyle beklenen verim alınamamış bu seferde ona tü kaka denir olmuş, football manager oyununun etkilerinden olsa gerek bir futbolcunun yollanmasını yeni bir kadronun yapılanmasını çok kolay görür olduk. belhanda’yı satışa sununca onlarca kulüp kapımızda yatacak diye bekliyoruz. senin takımında bugün elle tutulur en kolay satabileceğin oyuncu luyindama onunda sakatlığı sonrası ne vereceği meçhul bonservis bedeli de bu nedenden dolayı beklenen rakamların altında kalacaktır. pandemiden dolayı kulüpler stadyum gelirleri, forma satış gelirleri, reklam gelirleri vb. kalemlerden dolayı ciddi zarar gördüler. döviz kuru desen rekor üzerine rekor kırıyor. böyle bir dönemde maliyeti yüksek oyuncu almayı bırakın elimizde sözleşmesi yüksek oyunculardan gerekirse bonservissiz kurtulmak bile mantıklı harekettir, beşiktaş’ın burak yılmaz örneğindeki gibi belki yeri dolmayacak bonservis kazanamayacaklar fakat kulüplerin ekonomileri çökmüş durumda fenerbahçe devre arası transfer yapamadı, trabzonspor uefa’ya gidemedi, beşiktaş elindeki maliyetli oyuncuları serbest bırakıyor, biz ise ligde en çok maaş veren takımız ve uefa’ya gidiyoruz gelirlerden mahrum kaldık. maicon’u satabildiğimiz maximum seviye bu çünkü oyuncu arap topraklarında şu eleştirilebilir bu oyuncuyu zamanında satmak yerine niye böyle kiraladık denilebilir hak veririm. yönetime en azından bu pandemi sürecinde biraz rahat verilmesi gerektiğini düşünüyorum mali açıdan uzun aradan sonra kar açıkladık bu yönetimde şampiyonluk desek 3 senede 2 şampiyonluk kazandılar, pandemi dönüşü başkanın rahatsızlığını görüyoruz, geçen yaz falcao diye haykıranlar bu sene gitsin diye haykırıyorlar. hatırlatmak isterim ki sneijder devre arası geldiğinde pek bir katkı sağlamamıştı, sezon başı kampından sonra gerçek sneijder’i görmüştük, eğer mali şartlar bu döviz kuruyla el veriyorsa bu kadar istediğimiz adamın arkasında bir sene daha durmamız gerek. geçen sene isimlerle şampiyon olunmadığını transferlerle şampiyon olunmadığını gördük. appiah, tuncay, kezman, alex’li kadro şampiyon olamadı bu ligde keza biz geçen sezon çok alternatifli bir kadro kurmuştuk özellikle orta sahada ama sezon bittiğinde orta sahada ömer bayram asist kralı olarak görüldü. yönetime baskı yapmamak gerektiğini düşünüyorum. fatih hocaya destek verilmesi gerektiğini düşünüyorum. bu yönetim maalesef baskıda daha çok hata yapıyor.
  • 7521
    yellowfriday'ler, tükenen kombineler, satılan formalar, takım kaybettiğinde dahi havaalanında karşılayan taraftarlar, durumu iyi olmasa bile gs store'un boktan tasarımlı tişörtlerini alan öğrenciler...

    siz bu takıma asıl emeği verdiniz. tribünde taraftar olmayınca nasıl oynadığımızı gördünüz.

    şimdi susun ve kabullenin. çünkü siz galatasaraylısınız. emre belözoğlu'nu bile alsak susup kabulleneceksiniz. itiraz edemezsiniz yoksa siz zaten hiç galatasaraylı olmamışsınız demektir. boşverin paralarınızı akıtın kulübe, sağdan soldan hayır kurumu olarak topladığımız oyuncuların cebine gider. gidecek zaten sizin göreviniz bu, doyurun abilerinizi. itiraz edemezsiniz ! yoksa siz hiç galatasaraylı olmamışsınız demektir.

    paranız önemli değilse sıkıntı yok, zaten karakter sadece bir kelime. o gün karaktersiz denilenler bugün omuzlarda taşınır. sizi buraya getiren yeteneğiniz burada tutacak olan ise karakterinizdir demiş delinin biri. inanmayın. karaktersiz de olsa futbolcunun sahipleneceksin ey galatasaraylı. yoksa sen zaten hiç galatasaraylı olmamışsın demektir. aramızda yerin yok.

    (!)

    hadi len ordan !
    bu takım babanızın çiftliği değil, sırf gönül işleri olsun diye transfer yapılmaz, yaptırılmaz !!
  • 7522
    icardi gelse havalimanında karşılarlar.
    c ronaldo gelse gökyüzünde karşılarlar.
    burak yılmaz hala kral bu sözlükte.

    hepsi özel hayatında arda'dan daha mı masum? ama güç arda'ya yetiyor. adamın gs tv'de röportajını izledim. adam acayip mutlu, heyecanlı! izlemediyseniz izleyin bence. adamın yüzündeki heyecanı görün.

    (bkz: arda turan'ın galatasaray'a transferi)
  • 7523
    son günlerde çok çok küçük bir bölümünün arda turan'ın galatasaray'a transferini meşrulaştırmak için karakterini felipe melo ile kıyaslamaktan tutunda büyük resmî görerek "arda'nın galatasaray'ın hakkını saha dışında savuncağına dair" pek çok parlak ve çeşit çeşit fikir ortaya atan taraftar grubu.

    arkadaşlar kasmayın allah aşkına gerçekten gerek yok böylesi şeylere çünkü komik oluyor bu çabalar. fatih hoca siyasi ve sosyal çevresi hatrı için arda'yı galatasaray'a zorla getirdi. bu kadar net.
  • 7524
    pandemi dönemi ve ekonomik etkileriyle baraber biraz pragmatist düşünmesi gereken taraftar grubudur. bonservis vererek oyuncu alamıyorsun kadronda eksikler var ve altyapın eksiklerini dolduramıyor ise bonservisi elinde olan ve sana saha içinde saha dışında bi şekilde faydası dokunacak her oyuncuyu kabullenmek zorunda olduğunu kavraması gereken taraftar topluluğudur.
  • 7525
    aşağıdaki yazıyı yazmadan önce hayatımda hiç ak parti'ye oy vermediğimi ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde muharrem ince'ye oy attığımı belirteyim de fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür ama sadece kendi görüşüne hürcüler linçlemesin.

    öncelikle tanım girelim. homojen yapıda olmayıp güzel ülkem türkiye gibi heterojen olan güzel insanlar. bu güzel insanların bir kısmı hayatı sosyal medya ve sözlükten ibaret sanıyor. bu platformlara bakıp arda turan'ı taraftarın çoğunluğu istemiyor sanıyor. yanlış bir düşünce. hayat sosyal medya ve sözlüklerden ibaret olsa oy verdiğim muharrem ince şu an cumhurbaşkanımızdı. hal böyleyken arda konusunda çoğunluk ardacılarda bile olabilir. arda umrumda bile değil. gereğinden fazla linçlemesine rağmen yaptıkları ile belki bunu da hak ediyordur. beni üzen ortak değeri galatarasay olan insanların birbirlerini biatçı, midesiz, sen arda'yı savundun, sıkıyönetim mahkemelerinde melo'yu savunmadın mı? bunlar sneijder devleti taraftarları diye ayrışması. hayatımda sadece liseci galatasaraylılara laf ettim. bakın liseli değil liseci. o da beni seni ötekileştirip galatasaray'ın tek sahibi kendileriymiş gibi davranmalarından dolayı. tartışmalar fikir alışverişinden çıkıp hakarete, aşağılamaya giderse sadece mevcut siyasi iktidarda değil ona muhalefet tüm kesimlerde, ifade özgürlüğü var ama sonrasında olacaklara karışamamam anlayışının hakim olduğunu gösterir. bu hem galatasaray'ımız için hem de türkiye'dir galatasaray anlayışından ötürü ülkemiz ve gelecek için üzücü bir vaziyettir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın