• 5601
    boşuna türkiyedir galatasaray demiyoruz. ne yazık ki canım ülkem ile aynı kaderi paylaşan kişilerdir. üzerinde çok büyük bir ölü toprağı vardır ve ne yazık ki bir türlü atamamaktadır. nasıl ki ülkemin başına birisi musallat olmuş ve bin bir türlü hile ve düzenbazlık ile ülkeyi iyiden iye felakete sürüklüyorsa, galatasarayın başındaki kişi de aynı şekilde koskoca camiayı felakete sürüklemektedir ve ne güzel ülkemin insanları ne de bizler yani galatasaray taraftarı hiç bir şekilde buna karşılık veremiyor ve adeta bile bile göz yumuyoruz.

    yazıklar olsun bize.
  • 5603
    bugun o tribunde maca giden, evinde dekoder alip digiturke para kazandiran, storedan alisveris yapan, kimi transfer etmisiz diye gazetelerin web sitelerine hit kazandiran, hala icinde bir umut ile ama tudor kondusyon, gomis abi verkac yapcan tak gol, hava toplarinda maiconun adami belli gibi seyleri aklinin kiyisindan geciren adam gozumdr galatasarayli falan degildir. galatasarayli adam bugun kombine almaz, galatasarayla ilgili herseyi dondurur, 1 allahin kurusu para klube kazandirmaz, 1 gram ilgi klube gostermez. gostermezki gorun nasil kopek oluyor o klubde ki baskandan futbolcusuna teknikdirektorune herkes lutfen stada gelin, storeda indirim yaptik para verin diye. ama siz son topa kadar boyle desteklerseniz daha cok osterjunburglara elenir burada sinir krizi gecirirsiniz.
  • 5606
    biliyorum bu başlığı sol tarafta bu hengamede görüp açmayacaksınız bile. bizimle ilgili bir şey yazılmış, hemen hemen içinde her birinizi eleştiren cümle olacaktır diye hadi len ordan egosuyla okumayacaksınız. şu anda iki ön yargım var ve biri bu yazdığım, diğeri aşikar dursun hıyarı. hatta o ön yargıdan çıktı, içinden geçtik yargının.

    diyeceğim şu. belgesellerden izledim ben neuchatel maçlarını, arif'in manchester'a golünü, terim'in efsaneleştiği zamanları, fedakar yönetim insanlarını, derwall'i, kalli'yi... bu kadar başarıyı, zorluğu, şampiyonluksuz 14 seneyi görmüş galatasaraylı abileri, amcaları görünce biz ne kadar şımarığız diyorum. ne gördük oğlum biz benim yaşım 25. ben kendimi bildim bileli, galatasaray bir kaç sene haricinde ortalığın ... koymuş. benim başarısızlığa tahammülümün olmamasının normal olması lazım. buna okeyim.

    benim kendime ve siz akran ve kardeşlerime kızdığım, kudurduğum şey; hiçbir zaman doğruları zamanında görememe, görse de kıçını kaldırmama, transfer çılgını olma, fm sempatizanı olup gerçeği simülasyon olarak görme, elindeki oyuncunun ismini yüzünü eskitme, sabırsızlık, malına ağzıyla bile sahip çıkamama durumları.

    şu halimize bir bakalım, s.kmişim belhandayı abi, benim takımımı üst gömlek yapan oyuncular gitmiş, bu acıyla yaşarken, belhandayı eleştirmekle mi uğraşayım. ada'mın bir günahı da yok. hepimiz ordan burdan meslek sahibi olan insanlarız. yeni işimizde ortama baktığımızda demez miyiz, abi ne sikimsonik bir ortam la bu diye.

    belhanda maçı aldıracak sayıları bulsa ooo ne iyi topçuymuş ha diyecek miydik? diyecektik. işte burada saklıyız. bu zamana kadar günü kurtaran herkesi kral ettik. sneijder hep günü kurtarsın istedik, drogba akhisar'ı devirdiği gibi chelsea'yi, mancini her maçı alsın, aysal hep transfer yapsın istedik. her oyuncuyu bunlar doğrultusunda izledik, algısını yönettik, yapamayınca da linç ettik. şimdi belki bunu yazarken kendime de kızıyorum ama basiretsiz, yeteneksiz olduklarını göreve geldikten sonra anlayabildiğimiz adamları da bu doğrultuda izledik ve sonuç olarak onlar da yapamıyor. herkes değişti, herkes gitti, bunlar da gidecek. ama biz buradayız. ömrümüz yettiğince takım muhabbetlerinde başka takım mı var lan tutacak diyeceğiz. dolayısıyla o tribünler bir şekilde dolmalı, bi topu süremeyen, topa basamayan, topla koşmayı unutan oyunculara özgüvenini geri kazandırmamız gerekiyor. özlediğimiz günlere geri dönmek için, 90 dakikaları alt etmemiz gerekiyor. 1 sene avrupasızlık özgüvenli, düzgün olma yolunda bir takımı rahatlatır. varsın olsun bu akşam tvde en sevdiğiniz diziyi izlemeyin. yarın akşam izleyin. sabır abi!

    bizim malımızı satıyorlar, oyuncu alıyorlar. illa ki bir şey yapmak istiyorlar. bunlar gidene kadar sahaya çıkan 11+3 çocuğu meze etmeyelim. nefret ettiğim carole dahil, her maç yeniden kendilerini ıspat etmek için çıkacaklar. bu da var olmayan ama belki olur dediğim sistemimizin oyunda işlemesini geciktirecek, ekstrem hareketler ve çıkışlar yapmalarına neden olacak. bkz. sabri sarıoğlu...

    özetle ben bizi beğenmiyorum. 8yılda bir şampiyon olan takımın taraftarı başarısızlığa alışmıştı. tiner koktular. biz de naftalin kokmayalım.
  • 5607
    keşke kimse evimizdeki bir sonraki maça gitmese ve tribüne koskoca " dursun varsa biz yokuz ! " diye bi pankart yaptırsak. çünkü aslolan galatasaray'dır. galatasaray'ı bu boşbulunmuş şahıstan kurtarmak için yapabileceğimiz tek şey bu.
    bu adam kanser ve takımın tüm organlarına yayılıyor. önünü kesmezsek toparlanamayacak bir hal alır. maça gitmeyin store'dan ürün almayın. aslolan galatasaray sözünü yanlış yere çekmeyin. siz maça gitmeye devam eder, store'ları boşaltırsanız aslolan dursun olmuş olur bunu anlayın.
    çocuğunuza matematik kursu aldırsanız ama hocası zerre matematik bilmese, aslolan eğitimdir deyip devam eder misiniz ?
  • 5609
    sneijder gitti takımı destekleyelimciler gitsin bu sene maçlara. kaç kere yazdık sol bek, sağ bek, orta saha, stoper lazım diye. ama cahil dursun ne yaptı, gitti takımın en güçlü bölgesine belhanda'yı aldı. belhanda'ya haksızlık yapmayacımlar da desteklesinler takımı bu sene. alın belhanda'nız da sizin olsun. benim takımım bu kadar kötü yönetilemez. iki senedir ne kombine ne forma alıyorum, bu dursun gidene kadar da almayacağım.

    20 temmuz 2017 galatasaray östersunds fk maçında gitgide şuhursazlaşan, cahilleşen, fenerbahçe taraftarına benzeyen bir kitleye dönüşmüş galatasaray taraftarları. takım yüzyılın en rezalet yönetimiyle, hocasıyla sahada rezil oluyor, koordine bir şekilde yönetim istifa tezahuratı yapılamıyor. yazıklar olsun size.
  • 5610
    gerçek galatasaray taraftarı son düdük çalana kadar kimseyi ıslıklayamaz. ıslıkladığı kişinin karaktersizliğinden kaynaklanmaz bu durum, o dandik karaktersiz futbolcunun taşıdığı şanlı formadan kaynaklanır, o formayı hagi'ler giymiştir,tugay'lar, bülent'ler,tafarel'ler, elmander'ler, prekazi'ler giymiştir. rengi sarı ve kırmızıdır ve asla ıslıklanamaz. eğer o forma yanlış ellere düşmüşse bunun sorumlusu o yanlış eller değil yönetimdir. o forma son düdüğe kadar gırtlaklar patlayıncaya kadar desteklenir-desteklenmelidir her zaman. ya o maça gitmeyeceksin teknik direktörü, başkanı ve o formayı taşıyan karaktersizi görmemek için, yada gittiğinde o tarihin hakkını vereceksin 12.adam olarak. maç biter istediğin tepkiyi verirsin, forma almazsın, sosyal medyada her türlü eleştirini kendi karakterinin izin verdiği ölçülerde ortaya koyarsın, hatta ve hatta kombinen varken o sezon maça gitmezsin o kalibresiz başkana, yönetime tepkini göstermek için. ama asla metin oktay'ın giydiği, turgay şeren'in giydiği o asil forma sahadayken o takımı ıslıklayamaz, demoralize edemezsin. maalesef yıllar geçtikçe, bizler yaşlandıkça herşey anlık, önemsiz ve özensiz hale geliyor. dün gece maçı izlerken çok üzmüştür beni ve eminim benim gibi gerçek bir çok galatasaray sevdalısını.
  • 5611
    bizim taraftarın çoğunda da sıkıntı var. hala tudor gitsin, yenisi gelsin diyen var. yahu hiç mi akıllanılmadı? kaç senedir kaç kişi geldi geçti, takıma ne katabildi? asıl sorunun hala teknik direktörde olduğunun düşünülmesi asıl problemimiz. teknik direktör şu an öncelikli sorunlardan biri değil, bunu herkesin anlaması gerekiyor. asıl sorunlar;

    1-küçük olsun bizim olsuncu liseci zihniyet : taraftarın en büyük hedefi bunların elinden galatasaray'ı kurtarmak olmalı. bir ara galatasaray halka açılsın diye ciddi kamuoyu oluşturulmuştu, herkes unuttu şimdi, her tarafta dile getirilmeli bu sıkıntı ve ilk çözülmesi gereken konu olarak görülmeli.

    2-dursun aydın özbek yönetimi: nereden tutsan elinde kalır. hem sportif, hem de yönetim açısından vasatın altında performans göstermektedir. her hafta başka hata ile karşımıza çıkmaya devam ediyorlar. yukarıda bahsettiğim liseci zihniyetin ürünüdür ayrıca. onlardan kurtulamadığımız sürece diğer dursun aydın özbekler galatasaray'ın başkanı olarak rezilliğe devam eder.

    3-sorunlu kadro yapısı: aslında istenilse en kolay halledilecek sorunlardan biri. ama verilen yüksek kontratlar ve çözüm yerine yapılan medya algıları bunu da büyük sorun olarak devam ettirmekte.

    4-ffp: uefa ile illaki yeni anlaşma yapılacak. bu kadar harcamalar falan karşılıksız kalmayacaktır. fenerbahçe ve beşiktaş gibi oyuncu satmadan alamazsın anlaşması filan yapılırsa o zaman bittiğimizin resmidir. takıma bakınca kaç tane satınca para kazanabileceğimiz oyuncu var elimizde? genç piyasası olabilecek oyuncular yerine 29 yaş ve üstü oyunculara koşuyoruz, kısa vadede yarar sağlar belki ama uzun vadede kulübün altına ffp ile koyulan dinamit olarak bize geri döner.

    5-teknik direktör seçimleri: belki de en son bakmamız gereken sorunlardan biri taraftar olarak. yukarıda bekleyen sorunlar çözüme kavuşmadıkça yönetimler takım başarısızken kovar, başkasını getirir ama kendileri yönetmeye devam eder. bizde hala yok lucescu gelsin, fatih terim yuvaya dönsün filan diye söylenip dururuz.

    vallahi kim ne düşünür bilmem ama futbol artık tamamen endüstri haline geldi, parayı ve başarıyı kulüp reklamını iyi yapanlar, show yerine iyi futbol oynamayı seçen ve başarı isteyen kulüpler kazanıyor. ffp daha öne çekilebilir ama 1 ve 2 numara galatasaray'a çelme takan en büyük sorun. bana kalırsa taraftar olarak bu sorunların bilincinde olmamız gerekiyor, her kötü sonuçta teknik direktör gitsin, başkası gelsinle son 5 yıldır bir çözüm olmadığını anlamamış olmamız lazım.
  • 5612
    son 4 sezonda gorev alan 6 teknik direktorun hepsini tam 1 sezon tamamlamadan istifaya davet eden, ve bu cagrisina su ana dek her seferinde karsilik bulan topluluk. mancini, prandelli, hamzaoglu, denizli, riekerink bu tezahuratlardan sonra kovuldu. simdi de sira tudor'da.

    daha komigi...
    herkes biliyor ki tudor bu saatten sonra lige 10 galibiyetle girsin, 11. macta yenilsin, istifasi istenecek.
    herkes biliyor ki tudor sonrasi gelen adam da sampiyonluk kacinca yuhalanacak ve istifasi istenecek.
    herkes biliyor ki galatasaray 2018/2019 sezonuna tudor'dan sonra gelen teknik direktorden sonra gelen teknik direktorle girecek.

    galatasaray'in taraftara da "hoop beyler n'oluyoruz? istifa filan yok, hoca devam ediyor." diyecek bir yonetime ihtiyaci var, acil.
  • 5614
    akıllanmayan taraftardır. başına gelenler hep bu yüzden gelmiştir. ülkenin profiliyle oldukça özdeştir. hala daha "terim gelsin, arda'yı da yanına alsın" diyenler var yahu. balıkların bile hafızası daha sağlam muhtemelen.

    sorun hafıza değil aslında. galatasaray filan değil derdi bu kişilerin. maksat goygoy olsun. "büyük kaptan arda turan" goygoyu yapsın. "imparator fatih terim" diye bağırsın. "kral burak yılmaz" sloganları atsın. arada sokakta ya da statta şansı olursa bunlarla fotoğraf çektirsin, imza alsın. tek derdi bu. yoksa galatasaray'ı düşünen kişi bu adamların kulübün kapısının etrafında dolaşmasını istememesi lazım.

    böyle taraftara özbek biraderler filan iyi bile. daha beterleri gelmese bari.
  • 5615
    pireye kızıp yorgan yakandır. takımdaki çöplüğün kazandığı ücrete bakıp sinirleniyor "ulan bu adam bu parayı alıyorsa gelecek adam daha fazla alsın tabi batacaksak bunlarla batalım" mantığıyla düşünüyor. ne biliyoruz gelecek adamın da çöp çıkmayacağını? hadi çöp çıkmadı diyelim ama verdiğimiz paradan daha azına oynayacakken neden fazlasını verelim? neden yanlışı doğruya çevirmek yerine, yanlışı yanlışla düzeltmeye çalışarak galatasaray'ın parasını sokağa atalım?

    illa bir adama çok para vereceksek bunun kıstası selçuk, yasin, tolga vs. değil oynadığı oyun olmalı.
  • 5617
    https://www.youtube.com/...cFhML_Bg&t=2m56s

    dünya üzerinde taraftarını bu kadar siklemeyen başka bir kulüp yoktur. yazıktır galatasaray'a ve bizlere!

    mevcut düzende dursun özbek sadece piyondur. tudor ise sadece rahatsız edici bir kıldır, tüydür. sorunlarımız daha kronik, daha büyüktür ve galatasaray gittikçe menfaatçi, yalaka, hain, işbilmez insanların elinde yok olmaktadır.

    ben artık bu kadar yozlaşmayı kaldıramıyorum. artık enerjimi başka şeylere kanalize etmenin zamanı geldi diye düşünüyorum. biraz zor olacak ama geç kaldım bile. 29 yaşındayım, bunu söyleyeceğim aklıma gelmezdi ama taraftarlığımı askıya alıyorum. spordan da uzak kalmam gider nba, premier lig falan izlerim. ruh sağlığım için böylesi daha iyi. benden de şimdilik bu kadar, hoşçakalın.
  • 5618
    2017-18 sezonu bugün başlıyor. takımda yönetimden, tudor'a, transferlerden, formalara beğendiğimiz beğenmediğimiz şeyler, ayrı düştüğümüz konular da olsa sezon artık açılıyor. medyayı biraz takip ediyorum da: fb 30'luk transferlerine, graz maçındaki kötü futboluna rağmen göklere çıkartılıyor. keza bu sezonbaşı oynadığı hiçbir hazırlık maçını kazanamayan, süper kupa'da torku'ya yenilen beşiktaş, sezonun en büyük favorisi gösteriliyor. galatasaray ile ilgili yorumları dinliyor musunuz bilmiyorum? toplama bir takım, tudor 3. haftayı göremez, vakit kaybetmeden terim gelmeli, belhanda sneijder'in yerini dolduramaz, ışık vermiyor bu takım...bu ve benzeri yorumlar. çünkü bu tatlısukurnazları iyi biliyorlar ki gs fena takım kurmadı ve ciddi bir tehdit oluşturacak potansiyele sahip. keza fernando ve n'diayle ile hertha maçının * ikinci yarısında oynadığımız 20-25 dakikalık futbol bile bu takımın ileride neler yapabileceğini açıkça gösteriyor ki daha feghouli ve bir sol bek bekliyoruz.

    dedim ya beğendimiz, beğenmediğimiz kişiler şeyler de olsa biliyoruz ki taraftar olarak bizim için hepsinin üzerinde aslolan galatasaray'dır. kulup bu sezon için ciddi bir maliyet altına girerek hepimizin beklediği o yenilenme hareketini büyük ölçüde gerçekleştirdi. sabri-hakan b.- semih- ched gibi pek çok isimle yollar ayrıldı, şu anki takımda tek kalan selçuk da hızla yedeğe doğru gidiyor. herhalde geçen sezon sonu şimdiki kadroyu sözlüğe yazsak hepimiz mariano'lu, gomis'li, fernando'lu, maicon'lu, belhanda'lı bu takıma büyük hayranlık duyardı. çok iyi bilinir ki bu tür yeni kurulan takımlarda özgüven ve takım bütünlüğünün oluşması büyük handikaptır ve süreç ister. verilecek en büyük destek de sabır ve moraldir. taraftarla kenetlenmedir. bizim taraftar olarak görevimiz bu yeni takıma sonuna kadar destek olmak, yapılan yatırıma ve bu değişime bu şekilde katkı sağlamak diye düşünüyorum. yoksa medyanın ve gs düşmanlarının da istediği gibi 2 kötü sonuçta takım yerden yere vurmak, sil baştan işlere kalkmak bir çuval inciri berbat etmekten başka işe yaramayacak. bu oyunlara gelmeyelim. lig başlarken bir kere daha hatırlatmak istedim. zaman kenetlenme zamanı: buradan herkese naçizane çağrım olsun.
  • 5620
    aralarından bazısının yönetim ve tudor gitsin diye takımın başarısızlığını istediği taraftar. ya arkadaş ben sizi anlamıyorum ya. abi galatasarayın başında kim olursa olsun ben başarılı olmasını isterim. efendim dursun bir sene daha dururmuş. mesele başarısızlıksa, skandalsa dursun bugüne kadar envai çeşidini yaptı. gitti mi? hayır. o halde saf mısınız bu işlerin böyle olduğunu düşünecek kadar. hangi maç olursa olsun, gazozuna da olsa tuttuğum takımın, içinde bulunduğum oluşumun kazanmasını isterim. kazanmak için meşru zeminde ne gerekiyorsa yapmasını isterim. dursun, tudor mudor sikimde değil ben galatasaray'ı her zaman en üstte görmek isterim.
  • 5623
    2017-2018 sezonunda kurulmus ve hala da kurulan efsane kadronun tadini cikarmali artik. butun konsantrasyonunu sevgisini, ilgisini ve destegini bu takima vermeli. basinin ortaligi karistirmak icin duygusal taraftan yaptigi tacizlere dusulmesin. cok dinamik, hirsli ve akilli bir takimimiz var. degerini bilelim keyfini cikaralim derim ben. hayiflanacak degil cosacak gurur duyacak zamanlari yasiyoruz ve belli ki daha da yasayacagiz.
  • 5624
    14 ağustos 2017 galatasaray kayserispor maçı sonrasında dünyanın en mutlu insanları oldular. her birine loto çıksa ancak bu kadar mutlu olurlardı. güzel oyuna, mücadeleye, tutkuya, hırsa, isteğe, başarıya o kadar susamışlar ki dün geceki maçta ve sonrasında gözlerine bakmalıydınız. ne ödemeleri gereken kredi, ne işlerinin zorluğu ve yoğunluğu ne de günlük sıkıntılar umurlarındaydı. galatasaray eze eze iyi oynayıp galip geldi ve ilerisi için oldukça ışık verdi ya hepsi için bu yeterdi. uzuuuuun zaman sonra ilk defa sabah uyandığımda aklıma ilk olarak dünkü maç geldi. renkdaşlarımın da benzer şeyleri yaşadığını düşünüyorum. dilerim mayıs ayında kazanacağımız şampiyonlukta bu entry i bulup editlerim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın