• 5936
    bu ıslıklama olayına kim neden takıyor bu kadar birisi açıklasın bana lütfen. lan adamlar milyonlarca euro alıyor. senin hayatında göremeyeceğin parayı bir ayda kazanıyor, sen niye dertleniyon bu kadar hele bi anlatın. yahu maç içinde adamlar .ikine bile takmıyor ıslıklanmayı, maç bitince gece kulübüne gidip kulüpten aldığı milyon euroları çatır çatır yiyecekler.

    sen asgari ücretinle ya da babandan aldığın harçlıkla hadi en iyi olasılıkla kazandığın 3-5 k ile boşuna üzülüyosun. hem bu taraftar ne yapsın peki, nasıl göstersin tepkisini. beyaz mendil mi sallasın? ayıp ediyorsunuz tarık bey diye tezahürat mı yapsın? ne yapsın cidden bu taraftar.

    az bile yapmaktalar. daha fazlasını hak eden çok topçu var takımda. halı sahada olsa benim takımımda olsa döverim takımın yarısını. taraftar ıslıklamış. bak sen.
  • 2945
    derhal kendine gelip basından lisecileri atması gerekendir. asıl sorunu mu istiyorsunuz. iyi fuybol mu istiyorsunuz. hocanın aklını ve tüm takımı karıstıranlar orda derhal bir pankart veya bir slogan ile takımdan uzaklastırılmalılar !

    kendinize gelin gerçekleri görün. bu adamlar bu klüpten gitmeden ne hocamızın bası kurtulacak ne de galatasaray hangi hocayı getirse egoları yüzünden onların bası kurtulacak !
  • 3754
    futbolcusunu koruyup kollamayan, vasıfsız yöneticilere sahip olmasına rağmen herhangi bir tepki göstermeyen ve medyanın gücünü tamamen fenerbahçe'nin elinde tutmasında rol oynayan, stadda takımını uyutan ve artık yavaş yavaş siyaseti işe karıştırarak, atatürk edebiyatı yaparak karşı kıyıdaki takıma sempati besleyen takım taraftarıdır.

    not: atatürk'ün partisine oy atıyorum.
  • 3914
    (bkz: 10 haziran 2014 galatasaray fenerbahçe basketbol maçı)'nı sözlük tayfasıyla birlikte pota arkasında izledik. ben sakin kalan, neyin ne olduğunu bilen bir adamımdır her zaman. zaten ceza sınırındayız, olayın koptuğu yer neresi? 10 sayı önde olduğumuz ve obra'nın teknik faul aldığı an. ee be kardeşim siz mal mısınız? öndeyiz amk önde. neymiş obra pravoke ediyormuş, eder tabi amk sizin gibi adamları bulsam bende ederim. orada yapacağın şey çok basit, hemen hakemi baskı altına alıp teknik faul çaldıracaksın. ki onuda yaptık, sonra yabancı madde niye atıyorsun sahaya? üçlü çekiyorsun sonunda ananın ...na koyayım fenerbahçe diyorsun, öne geçiyorsun momentumu eline almışın şikeci ibneler siktirin gidin diye başlıyorsun. kusura bakmada sonra ağlayıp, zırlamayacaksın ceza aldık diye. maçta arkadakilerle kaç kere diyaloğa girdim abicim küfür etmeyin gerek yok diye ama adam anlamıyor, basketle alakası fener maçlarından ibaret. şimdi yapması gereken yönetimin o yabancı maddeyi sahaya atanları bulup bir daha salonlara sokmamak. takımın yapması gereken yarın ki maçı kazanmak. bizim yapmamız gereken yarın takıma bir uğurlama yapıp, abdi ipekçi de olan maçta salonun içerisi kadar dışına da adam toplamak.
  • 10181
    (bkz: 9 ağustos 2024 galatasaray hatayspor maçı)
    gerekeni yapması elzem olan taraftardır. bina sallanıyor yıkılıp yıkılmayacağını yapacaklarıyla tayin edecektir.
    maçtaki taraftar futbolcusuna, teknik ekibine her ne olursa olsun destek çıkıp yönetimine okları çevirebilirse bence doğru olanı yapar. dursun efendi ve çetesinin üzerine rakiplerin üzerine çöktüğümüz gibi çökmemiz lazım.
  • 4942
    maç boyunca desteğini esirgemeyip istenen sonuç alınmasına rağmen (yenilmemek/uefa kupasına kalış hedefi), bitiş düdüğüyle birlikte, takımını ıslıklayıp oynanan oyunu protesto etmiştir.

    ben futbolcu olsam, kendimi şanslı sayarım. 'en az benim kadar futbolun her yönüne dikkat eden birileri destekliyor beni, aklı başında, duruşu olan insanlar destekliyor.' diye düşünürüm. belki takım otobüsünde hislenip ağlarım falan.

    bu protestoya selam ediyorum.
  • 6174
    her mağlubiyet sonrası boynunu bükmemesi gerekiyor. ilk kez maç kaybetmiyoruz, son kez de değil. hatta şampiyonluğu alamasak da ilk olmayacak. önümüzde sadece 6 hafta var. bu 6 haftada takımın arkasında dik durmamız lazım. sene sonunda ne olursa olsun sezonun muhasebesi yapılır, alınması gereken kararlar alınır, yapılması gereken eleştiriler yapılır. bazı şeyleri, üzüntülerimiz de dahil olmak üzere, şimdilik sezon sonuna ertelememiz gerekiyor.
  • 2682
    içinde kronolojiden bağımsız belli başlıklarda haklarında fikir yürütülebilecek bir takım kimseler barındaran gruptur.

    bu entry bu bir takım kimseler referans gösterilerek icra edilmiştir.

    ilk ve en belirgin özellikleri, puan kaybedilen ilk maçta ağızları sulanarak takıma, hocaya, münferiden herhangi bir futbolcuya giydirmek için sırada beklemeleridir. ki eleştirilerinin kesinlikle içi de altı da boştur, çok deneysel bir dayanakları yoktur yani. laf olsun diyedir.

    bir çoğu iyi gün dostudur. takım önemli bir maçı kazandığı zaman oturaklarını yırtarlar ama az biraz kötü oynasa ve kaza bela puan kaybetse ilk yırtınanlar yine onlardır.

    hepsi teker teker asrın teknik direktörleridir. bir maç yerin dibine soktukları futbolcu ertesi maç kadroda yoksa ve takım puan kaybettiyse kesinlike bundan sebeptir.yani tutarsızlardır bir yerde.

    beğenileri başarı odaklıdır. bir futbolcu herhangi bir maçta 3 gol attığı zaman yeniden kral ilan edilirken, gol atamadığı ilk maçta yine bu seçiciler tarafından tahtından indirilmektedir. ayarsızlardır yani bir yerde.

    tarafsız olmak adı altında en düzeysiz rakipten bile daha düzeysiz olabilirler dönem dönem. tarafsızlardır bir yerde. böyle taraf olunmaz çünkü. ama taraftar olmak taraf olmaktır ya zaten bu bilinç yoktur onlarda. aynı zamanda bilinçsizlerdir de bir yerde.

    bu entry'de dikkate değer kısım ise şudur ki; tüm senaryolar takımın kötü gidişi ya da puan kaybı durumları baz alınarak örneklendirilmiştir. serbest çağrışım; iyi gününde zaten sempatizan bile taraftardır.

    gerçi içinde bulunduğumuz süreçte galatasaray futbol takımı'nın da ciddi bir parmağı vardır. e be kardeşim sen bu bir takım taraftarların daha sezon başlamadan beklentilerini bu kadar yüksek tutmalarına sebep olursan onlar da her puan kaybında aynı naneyi yerler. bunların derdi senin puan kaybın falan değildir aslında, fener ile puan farkını bir miktar eritmiş olmandır. adamlar senden ilk yarı şampiyonluğu garantilemeni bekliyordu ama sen 11. hafta itibarıyla alt tarafı lidersin yani daha birşeyi garantileme emareleri yoktur yani. kusura bakma sen en büyük kabahatlisin.
  • 8280
    madem 3 yıllık yapılanma diye bir konu var ;
    * seneye muhtemelen plajda top oynayacak feghoulinin ilk 11 de ne işi var.
    * neden sezon basında terim ghezall i istiyorum dedi.
    * 3 yılın ilk sezonunun yarısı gecti neden ortada ileri dogru giden bir şey yok
    * neden sezon basında terim ben 3 yılı lig icin demedim avrupa icin dedim derken şimdi ligde basarı beklemeyine dondu
    * ayrıca ligde sampiyon olmamak bir şey, orta sıraya tutunmaya çalışmak başka bir şey
    bir kısmı diye soran taraftartır.
    bir kısmı da terim ne yaparsa dogru yapar diye geri kalan herseyi goz ardı eden taraftardır, muhtemelen aynı taraftar turkiyenin cin benzeri ekonomi modelinin de calısacagına inanan taraftardır.
  • 4810
    şu sıralar en azından kulübe olan ilgisizliğine kızamıyorum.

    hiç bir galatasaray taraftarı bilal için, jem karacan için forma almak zorunda değil. hiç bir taraftar bu adamlar için stada gitmek zorunda değil.
    kulübü taraftar yönetmez. ancak kulübü yönetenler o kulübü var eden taraftarı belli mantık sınırları içerisinde kaale alır.
    mesela bakarsın, taraftar ibrahimovic'i istiyor. dersin ki bütçem yetmiyor. transferi mantıksız. ayağımı yorganıma göre uzatmalıyım. o yüzden de alamıyorum. buna okey.
    ama taraftar sana diyor ki; kadronun büyük kısmı çöp. artık çöp futbolcuya gerek yok. bilal'i alma. jem karacan'ı alma. ben kulübe, bu transferleri yaparak parayı çarçur edesin diye dişimden tırnağımdan arttırıp kazandırmıyorum. işte bu noktada taraftarın sesine kulağını tıkayıp o iki adamı alırsan maddi olarak sağa sola para saçacak kadar rahatsın demektir. ibrahimovic'i almıyorum diyemezsin.

    dolayısıyla galatasaray taraftarı maça gitmiyor mu?
    yönetim istifa diye mi bağırıyor... teknik adama mı kızıyor...
    genelde türk toplum refleksleri cahilce olduğundan taraftarı çoğu zaman haksız bulan ben, bu defa haklı buluyorum arkadaş. en azından bu yönetim gidene kadar kimse o konularda taraftara kızamaz, laf söyleyemez.
    biz ne olursa olsun galatasaray'ın yönetimini kardeşine devreden adamlara alışık değiliz. bu kulüp galatasaray lisesi kültürüyle yoğurulmuştur. bu aristokrasi ve onun getirdiği yarı hiyerarşik yarı demokratik ve bürokratik yapı sevsek de sevmesek de camiayı diğerlerinden farklı kılan şeydir. zararı da olmuştur ancak çoğu zaman faydası da olmuştur. fakat kendi kurduğu yönetim kurulunu devreden çıkarıp kardeşiyle kulüp yöneten dursun özbek tarzı galatasaray'a çok yabancıdır, bünyesinin kabul etmesi mümkün değildir. o nedenle taraftar göstereceği her tepkide haklıdır.

    ben ürün almayan, maça gitmeyen her taraftara bu yönetim görevde kaldığı sürece maça gidenden, ürün alandan daha çok hak veriyorum.
  • 9200
    karagümrük maçında skor 2-3 olana kadar sınıfta kalmıştır, akıllar aynı futbolcularda olduğu gibi beşiktaş maçındaydı. maçın başında 1-0 öne geçtikten sonra taraftarın orada rakibe sahayı dar etmesi gerekirdi. şampiyonluk yolundaki maçlarda taraftarın maça girmesi gerekir, hatırlayanlar olacaktır hatayspor’u 4-0 yendiğimiz maçtaki tribün gibi olmamız lazım. maçın başından itibaren rakibi baskıyla boğmuştuk. maçta skor 1-3 olduğunda stadda çıt çıkmıyordu, hakemle ilgili penaltı pozisyonu olduğunda hakkımız yeniyor galiba denilip taraftar kendine geldi o andan itibaren maça girebildiler ve maç beraberlikle bitti. özellikle evimizde oynadığımız maçlarda taraftar baskısını maksimum seviyede tutmamız gerekiyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın