• 11556
    (bkz: 6 mayıs 2018 akhisarspor galatasaray maçı)

    bafetimbi gomis'in penaltı kaçırması sonucu içte biriken bir öfke patlaması var. içte birikiyor çünkü kime patlatacağını bilmiyor kimse.

    penaltıyı kaçıran ve kötü oynayan gomis mi suçlu? geçen hafta penaltı kaçırmasına karşın yine penaltı olsa yine o atacak diyen fatih terim mi? gomis'in annesi mi, ali palabıyık mı, deplasman tribünündeki taraftar mı, kim suçlu?

    ben söyleyeyim size kim suçlu.

    bu kadar zorlu bir maratonda, alternatifsiz takımı devre arasında alan ve şampiyonluk potasından bir an olsun uzaklaştırmayan, bitime iki hafta kala şampiyonluğun en güçlü adayı olarak takımı götüren teknik direktör suçlu değil.

    tek alternatifi eren derdiyok olan, o yüzden bütün bir sezon sakatlanmaya, kart görmeye hakkı bile olmayan, takımın attığı 72 golün 27'sini tek başına atan, sezon boyu kendisini tutmaya çalışan defanslara karşı 32 yaşında olmasına karşın insan üstü mücadele gösteren, tüm rakiplerin korkulu rüyası olan gomis suçlu değil.

    gol atamayıp arkadaşlarını zor durumda bıraktığında gomis'in gözlerinden süzülen o yaşlar hiç suçlu değil.

    bunun suçlusu kim biliyor musunuz?

    bu takım tudor'un elinde olsa çoktan havluyu atmıştı, bunu hepiniz biliyorsunuz. bunun suçlusu, işte bu şampiyon kadroyu dursun özbek kurdu diyecek kadar izansızlaşıp, bu kadar dar, alternatifsiz, formsuz bir oyuncunun yerine yenisini koyamadığın kadroya rağmen şampiyonluğa yürüyen kadronun ve teknik heyetin emeğini çalmaya heveslenen dursun özbek'tir!

    öfkenizi ona kusun. bu çocuklara değil. bu hocaya değil. bu kadro şampiyon olacak, sıkın dişinizi, iki hafta destek olun. iki hafta.

    bu aslanlar, dağa, taşa, kadıköy'e, beşiktaş'a, beştepe'ye şampiyon cimbom yazdıracak!
  • 11557
    eleştirinin dozunu çoğu zaman kaçıranların ve eleştiri yapan insanı anlamaya çalışmayanların bol bol bulunduğu sözlük. arka arkaya 3 penaltı kaçırdığı için gomis eleştiriliyor, kimisi gerçekten abartarak, hakaret ederek yapıyor bu eleştiriyi. kimisi de penaltı atmaması gerekiyor diyor ve sebebini belirtiyor ama her iki eleştiri de gomis düşmalığı oluyor, her ikisi de art niyetli yaklaşım oluyor ve kurunun yanında yaş da yanıyor. biraz ölçülü davranılsa daha iyi olur sanki. sonuçta futbolcuya vefa gösterilecek zamanın yazılı bir kuralı yok. ben hala selçuk inan'a minnettarım ama bu sebepten kötü oynadığı dönemleri eleştirmeyecek değilim. gomis'e attığı goller bizlere verdiği her güzel dakika için minnettarım ve umarım aynı şekilde önümüzdeki sezonda takımımızda oynar ama penaltı kullanmasını istemiyorum bir taraftar olarak.
  • 11558
    yazar başlıklarına girilen veya girilmeyen, bir yazarı olumsuz anlamda hedef gösteren, linci teşvik eden entrylere kesinlikle müsamaha gösterilmemesi gereken mecra. 'fikir özgürlüğü herkes istediğini yazar' önermesi pratikte pek de geçerli olmuyor, olay genelde lince varıyor, asıl bu durum fikir özgürlüğünü baltalıyor. burada genç renktaşlarımız da var, orta yaş renktaşlarımız da var her yaş grubundan her yerden insan var. yazarın entrysini beğenmedin mi, özel mesaj atarsın orada tartışırsın kardeşim. forum tarzı entry diye tonla entry siliniyor, asıl bu durum forumlaştırıyor bu sözlüğü. sürekli üstteki entrylere cevap niteliğindeki entry giren yazarlar da bu kapsama dahil.
  • 11563
    herhangi bir takıma olan bakış açısı o takımın bulunduğu şehrin genel siyasi yapısına göre değişen yazarları barındıran sözlük. erzurum'da chp hakimiyeti olsa bugün bu başlık destek entry'leri ile patlardı.

    (bkz: 11 mayıs 2018 erzurumspor ümraniyespor maçı)

    yok anlamsız takım, yok ikisi de hükmen yenilse keşke falan. pardon da ne oluyor ben anlamadım. ümraniye'nin durumu malum, onu anladık da erzurumspor ne yaptı size kardeşim? belediye desteği almayan takım mı var türkiye'de. 3 büyüklerin bile yüzlerce milyon vergi borcu siliniyor bu ülkede. bu erzurumspor antipatisini ben anlamıyorum.

    bak dikkat edin, niye desteklemiyorsunuz demiyorum ki buna da hakkım yok zaten. haddime de değil. ama kendi kendine takımı mimleyip inşallah gelmezler yok olurlar mantığını anlamıyorum. hayır erzurum gelmesin de yerine gelsin diye dua ettiğiniz bolu daha bu senenin başında fener'in transfer şikesine alet olmadı mı? nerden bileceğiz süper lig'e çıktıklarında fener'le aralarında neler döneceğini? bolu niye muteber oldu?

    yani kriter tamamen bağımsız bir kulüp takımıysa türkiye'de yok öyle bir kulüp. biz dahil buna. en kralınız altınordu'yu misal verecektir gördük başkanlarının fikrini. adamın derdi oyuncu satıp para kazanmak. süper lig falan umurunda değil. bakıyorum bakıyorum bulamıyorum başka bir örnek?

    bağlayayım, derdim erzurum'a buradan destek toplamak değil. zaten bu yazıyı yazdıktan sonra destek olacaklar bile bundan vazgeçer. ama derdim bu anlamsız erzurumspor antipatisinin nedeninin öğrenmek. belediye desteği yeterli bir neden değil. bugün kupayı alan* akhisar bile net bir belediye takımı. (bkz: akhisar belediye gençlik ve spor)
  • 11565
    içerisinde mevcut galatasaray futbol takımı teknik direktörüne hakaret edenleri barındıran sözlük. ayrıca bazı yazarlar ortalığı karıştırmak için fırsat kolluyor ve şahsım adına ben bu arkadaşların galatasaylı olduğuna inanmıyorum. o kadar acınası haldeler ki kendi takımları başarısız olduğu zaman iyi yolda ilerleyen galatasaray’ı taraftarları üzerinden karıştırmaya çalışıyorlar. edit: söz konusu arkadaş pilot olmuş. ancak halen bazı yazarların özellikle belhanda başlığına provakatif entryler girdiğini düşünüyorum.
  • 11566
    bariz bir kalite eksikliği yaşayan, camianın içinde bulunduğu pozitif havaya zıt olarak buhran dönemindeki sözlüğümüz.
    moderasyon ve adminlere her zaman teşekkür ediyorum bu platformda okuyabildiğim, düşünebildiğim ve serbestçe fikir beyan edebildiğim için lakin geldiğimiz noktada onların da bu düşüş karşısında elinden bir şey gelebileceğini zannetmiyorum çünkü tamamen doğal bir süreç.
    diğer sosyal mecralarda da gözlemleyebileceğimiz üzere -sadece galatasaray taraftarı özelinde değerlendirelim- müthiş bir tüketme hatta yok etme güdüsüyle hareket ediliyor gün geçtikçe. aslında sosyal, interaktif bir camiayız. her bir galatasaraylı birey süreklilik ve kültürümüz adına çok değerli. fakat nedense fikri yoksunluklarını, bilgi eksikliklerini önemsemeden birçok kişi kendini bir dozer olarak görüyor ve sağa sola saldırarak yıkım gücü olabileceğini zannediyor. tamam biz taraftarız ama önce bir çapımızı bilmemiz gerekiyor etki etme hususunda. genel olarak sosyal mecraların tümü artık bu eğilimdeki insanlarla dolup taşarken bu düşünce eksiklerinin ve sosyal eksikliklerin en aza indirilmesi gereken platformumuz canımız ciğerimiz sözlüğümüzün de çehresi bu doğrultuda değişmeye başladı.
    son zamanlarda çok fazla ayrılık mesajları okuyoruz sözlükte. genelin sevdiği ve saygı duyduğu isimler olması daha tedirgin edici bana göre. bu çerçevede daha önce de girdiğim entryler olmuştu çünkü ben endişe duyuyorum. burada benim aklımın alamayacağı büyüklükte bir emek var. haddim değil biliyorum ama şu platforma giriş yapan herkesin aklından geçeni hiç düşünmeden yazıya dökmesi sözlüğün kimliğine zarar veriyor. temel esasımız olan galatasarayımız ile doğal olarak her yazarın öncelikli olarak duygusal bir bağı olduğu için anlık duygu ve heyecanlar bazen düşündüğümüzden fazla insanı etkiliyor. o yüzden ben kendi adıma aklımın selametinden tam emin olmadığım anlarda daha çok okumak için kullanıyorum burayı.
    lafı daha fazla uzatmaya hiç gerek yok. sadece önce biz kendi aklımızda seçici olursak buradaki olumsuz değişimi çok rahat alt edebiliriz buna inanıyorum.
  • 11567
    sanırım bazı yazarların birden fazla hesabının olabildiği sözlüktür. bir fikir ayrılığında saçma sapan sorularla aynı anda bir başka yazarı savunmak için 3-4 kişi mesaj yazabiliyor. fakat emin değilim. eğer emin olursam moderatörlere bunları bildireceğim. ayrıca bunların ikinci mesajlarını da okumadan sildim. umursamadım bile. şimdilik böyle kalsın.

    fakat iyisiyle kötüsüyle bu sözlüğü ve renkdaşlarımın arasında bulunmayı seviyorum. bazen entrylerim silinse de bazen fikir ayrılığına düşsem de hatta bir kaç ay ceza yemiş olduysam bile sorun değil. bu sıkıntılı günlerimde burada biraz zaman geçirmek güzel oluyor.
  • 11568
    sözlük ilk gün nasılsa hala aynı ama insanların tahammülünde bir değişim var gibi. önceden de insanlar anlaşamazdı birbirleriyle, aynı düşünmezlerdi ama tahammül ederlerdi.

    şimdi o eskisi gibi değil insanlar. veya ben yanlış yorumluyorumdur bilemiyorum.

    **: bu entry son günlerdeki olaylar/polemikler üzerine girilmiştir. herhangi bir şekilde taraf değilim, kimseyi de savunmuyorum böyle biline.
  • 11569
    kalite problemi olduğu iddia edilen sözlük.

    burası kalitesiz bir sözlük değildir. yazarlar her zaman aynı kalitede veya çizgide yazamaz. dönem dönem hayatın cilveleri, bazen de maçların stresi daha yüzeysel yazılar yazdırabilir. sataşmalar eski zamanlara göre daha az, yazar kalitesi de zaman geçtikçe artıyor. her mekanda olduğu gibi eskiler yenileri tenkit edebilir. şu da bir gerçek ki, sözlük’te geçirilen yıllar arttıkça insanlardaki yazma hevesi azalıyor. ve tazeliği sağlama görevi ekseriyetle yeni yazarlara geçiyor, onlar eskidikçe daha yenilere geçiyor. yeni yazar formatı hazmedene kadar bir dönem sıkıntı yaşamaktadır. nihayetinde formatı anladıktan sonra anlayamayana da en önce kendisi hoşgörülü olmalıdır. burası güzel bir sözlük, keyfini çıkaralım.
  • 11570
    aşikâr bir kalite sorunu olduğunu düşündüğüm sözlük.

    ne dediler başlığı çok popüler. aslında fikir olarak gayet güzel ve gündemi takip etmek açısından da önemli bir başlık iken sözlük dünyasının deyimiyle ''çöp içerik'' dolu bir başlık hâline gelmiş. alıntı yapmak ciddî bir iş; alıntı yaparsanız tarihini bulup en azından orta derecede bir kaynak belirtmek zorundasınızdır(üstelik ne dediler başlığı ciddî şekilde takip de ediliyor, bilerek yahut bilmeyerek insanları da manipüle etmiş oluyorsunuz.). ancak bu başlık öyle bir hâle gelmiş ki, ucuz prim yapıp dikkat çekmek ve hızlıca sivrilmek isteyen herkes buraya tamamen kontrolsüz şekilde dadanmış hâlde. özetle sözlüğün en rağbet gören başlığı forum havasında malesef.
  • 11571
    biraz önce bir kadın sporcunun başlığı açıldı. içerik malum olaydaki kişinin o olduğuydu. allahtan hemen silindi başlık. hayatımda bu sözlükte hiç bu kadar utandığımı hatırlamıyorum. bir insanın hele hele bir kadının hem de suçsuzken hayatını karartacak bir iftira atılması, asla ama asla kabul edilebilecek bir şey değil.

    lütfen ama lütfen çok dikkatli olalım. insanların hayatlarının değeri bu kadar ucuz olamaz olmamalı.

    umarım o bayanın ismi en kısa sürede temize çıkar.
  • 11572
    insanların istediği başlığa entry girmesinin linç sebebi olarak kullanıldığı sözlük. neymiş tek başlığa girelim gerisini boşverelim. neden ? ben belki futbol sevmiyorum? galatasaray klübünün diğer branşlarını seviyorum istediğime gayet güzel girerim. diğer branşlarda entry girenler var ve bunlara durun şampiyon olalım diye müdahale ediliyor resmen.

    şunu anlamak lazım burası sözlük. adı galatasaray sözlük, galatasaray futbol klübü sözlüğü değil. isteyen istediği başlığa özgürce girebileceği gibi, istediği zamanda girebileceği bir sözlük burası. insanları şu garip totemlerinizle ve anlayışınızla sözlükten daha fazla uzaklaştırmayın.

    edit: artık insanların ne yazacağına iyice karışanlar aslında karışmıyorum ama bunu yazmayın diyorlar. resmen adam diyor ki şampiyonluk haftası yazmayın başka yere sadece tek başlığa yazın neden çünkü beyfendinin dikkati dağılıyor. çok basit açarsın istediğin başlığı okursun, beğenmediğini okumazsın. kimsenin nereye, ne zaman, ne yazacağına karışamazsın. içeriğiyle sorunun varsa şikayet edersin ama burada gelip yazmayın ama dikkatim dağılıyor gibi saçmalayamazsın.

    sonuç olarak nasıl yılın 364 günü istendiği başlığa yazılabiliyorsa bugünler de de istendiği başlığa rahatça yazılabilecek bir sözlük.
  • 11573
    şampiyonluk stresinin yazarlara da sirayet ettiği canım sözlük.

    çabamızın adı galatasaray beyler/bayanlar, 4 gün sonra burası bayram yerine dönecek ki zaten aynı gün bayram da olduğundan çifte bayram olacak.

    (bkz: 19 mayıs 2018 göztepe galatasaray maçı)

    herkesin stres yönetimi ve önemli sınavlara hazırlanış şekli başkadır.

    kimisi günler öncesinden şampiyonluk maçının havasına girer ve sadece onu düşünerek yaşar. kimisi ise özellikle o gündemden uzaklaşmak ister, maç anına kadar başka şeyler düşünmeye çalışır.

    bu sebeple hepimizin gergin ve stresli olduğu şöyle günlerde kalpleri kırmanın da, birbirimize küsmenin de faydası yok. aksine inancımızı yukarı çekmek, galatasaray sinerjisini yükseltmek için çaba sarf etmeliyiz.

    unutmayın,

    galatasaray bir his takımıdır. renklerine aşık birbirlerini seven futbolcuların takımıdır. galatasaray feragat ve fedakârlıklarla çalışacak futbolcuların takımıdır. galatasaray şımarıkları, kendini beğenmişleri, yalnız kendini düşünenleri sevmez. kısacası galatasaray, bir halatı hep birlikte çekenlerin, hep birlikte üzülüp, hep beraber sevinmesini bilenlerin takımıdır.
  • 11574
    (bkz: kapalı lütfen sakin olalım, meşaleleri olduğu yerde söndürelim)

    şampiyonluk haftasına stresli giren sözlük. (daha doğal ne olabilir ki?)

    ben bu gerilimi seviyorum sevgili ağabeylerim, kardeşlerim. en güzel gerilim, tutkulu bir başarıya yakınken, son engel öncesi olan gerilimdir. allah başka dert vermesin. kaybedecek bir şeyi olmayanlar strese girmez. biz gerilelim, hunharca fikirleri tartışalım. birbirimizi kırmayalım.

    1 hafta sonra her şey bitmiş olduğunda galatasaray yetmezliği çekmeye başlayacağız. şu an üzerimizdeki pozitif elektriklenmenin tadını çıkaralım. muvaffakiyet bekleyen komutanlar, savaştan önce bu stres yönetiminin tadını çıkarır ve bir an evvel savaş alanına çıkmayı bekler, tevekkül eder.

    lisede öğrenciyken bir fizik sınavı öncesi akşam ankara'da yürürken şehrin bütün ışıkları omuzlarıma çöküyor gibiydi. loser olanlar ise evlerinde mışıl mışıl uyuyorlardı.

    17.05.2000'de kopenhag'da maç penaltılara kaldığında tv karşısında elim ayağım buz kesmiş, ölecek gibiydim. rahmetli annem sakinleştirmeye çalışıyordu.

    üniversitede, metallere plastik şekil verme dersinin finalinin olacağı sabah, sanki beynim bulanıyor ve beynimden kusacak gibiydim. günlerce hazırlık yaptıktan sonra, tevekkül ile allah'a teslim olmuştum.

    şimdi ise güzel bir 19 mayıs akşamı için bekleyiş içindeyiz. gerilimi, pozitif ivme için diri tutmalıyız. korku, panik, stresle işimiz yok. çalışıp, dua edip, tevekkül edeceğiz. dünya üzerindeki tüm galatasaray taraftarları olarak kenetleneceğiz. ayakta kalacağız.

    büyük zaferlerin, bizlerin olması duası ile.

    allah yardımcımız olsun.
  • 11575
    manevi açıdan dünyanın en iyi sözlüğü.

    sadece 3 ay önce yazar olduğum bu sözlükte çok vakit geçirdim, bir hayli entry girdim. hayatımın zor dönemlerinde meşgale haline geldi bu sözlük. beğenenler oldu, fikir ayrılığı yaşadığım yazarlar oldu.

    ama içimi dökmek için girdiğim 2416426 şu entry’den sonra mesaj yağmuruna tutuldum. hiç konuşmadığım, hiç tanımadığım insanlar acımı paylaştı, bazıları da içini döktü, maddi manevi destek vermek için buluşmak isteyenler oldu. sizleri çok seviyorum, iyi ki varsınız. öncelikle bu sözlüğü kuranlara, moderasyona, yazarlara, çaylaklara herkese çok teşekkür ederim. şu zor günlerde içimi döktüm, normal bir şekilde otursam kafayı yiyeceğim şu saatlerde okuyup, yazıp biraz deşarj oluyorum.

    iyi ki varsınız galatasaray sözlük ailesi...
App Store'dan indirin Google Play'den alın