37320
aklıma takılan soru şu; galatasaray futbol takımı, tottenham maçındaki sistemi neden devam ettirmiyor?
sadece icardi sakatlandı diye mi? eğer gerekçe bu ise üzücü.
okan hoca şöyle düşünüyor bence. ben icardi ile osimhen’i birlikte oynatmak zorundaydım ve o nedenle
3-5-2’ye döndüm. (ya da 4-4-2) ancak icardi sakatlanınca asıl düşündüğüm, hücumda 3-4-2-1’e, savunmada 4-4-1-1’e dönmeliyim. bu konuda okan hoca’yı fazla eleştiremem çünkü istisnasız tüm futbol yorumcuları da bunu salık veriyor. ben ise bunu yanlış buluyorum. neden?
bizim elimizde, çok teknik ve oyun kurucu üç hatta dört stoper var. tıpkı 2020 avrupa şampiyonu italya milli takımı gibi. hücum bölgesinde müthiş bir hücum hattımız var. osimhen-mertens-yunus-barış-batshuayi. torreira ve sara’yı ise anlatmaya gerek yok. sekiz hatta dokuz kişiyle yapacağımız hücumlara ve hücum prese dayanacak hiçbir takım yok. sadece ligimizde değil avrupa’da da yok. işte tottenham dayanabildi mi? en az on net gol pozisyonumuz var. o goller her zaman kaçacak ya da kaleciler kurtaracak diye bir kural da yok. o halde sadece icardi sakatlandı diye bu sistemden neden vazgeçiyoruz. yani okan hoca zorunluluktan da olsa geçtiği ve çok başarılı olduğu bir sistemi neden terk etti. batshuayi icardi rolünü oynayamaz mı? bence oynar. çünkü batshuayi hızı ve driplingi icardi’den iyi ama gol vuruşları, topsuz oyun ve oyun zekası bakımından biraz düşük. bu açıklarını hızı, driplingi ve kanatlara deplase özellikleriyle kapatabilir. yeter ki antreman da ve birkaç maçta ısrar edilsin. üstelik çift santrafor oynadığımızda, osimhen’in yükü azalıyor ve gol vuruşları daha kalite kazanıyor. yunus, barış, mertens’in de gol vuruşları mükemmel olunca rakipler için korkunç bir tablo çıkıyor ortaya.
tıpkı 2000 yılının galatasaray’ı gibi rakiplere nefes aldırmayan bir kadro oluşturmuşuz. bu kadroyu yönetim ve okan hoca yarattı. o halde neden izleyemiyoruz.
üçlü savunmada bence davinson-abdülkerim-sallai oynamalı. çünkü kaan sağ çizgiyi iyi kullanamadığı gibi hızı da yetersiz. halbuki orada sallai çok daha muhteşem işler yapabilir. kaan, jakobsen, jellert, kerem ve metehan da üst düzey hamle oyuncularımız olur. hatta genç oyuncularımıza de süre verme şansımız olur. çünkü inanıyorum ki 3-5-2 ile oynarsak rakipleri 65’te beşleriz. sonrasında gençleri yetiltirmek için zamanımız olur.
bir son nokta, ben olsam ziyech’i gönderemeyeceksek kazanmaya çalışırım. son yirmi dakikalarda çok maç çevirdi yine yapabilir bunu. özellikle avrupa maçlarında son on dakikada bile iki asist bir şut ya da frikik kullanıp skoru lehimize çevirebilir. uçakta bir iki lakırdı yapmış diye bu kadar tukaka etmeye gerek yok. bunlar genç çocuklar, o yolculuk ikliminde ağzından bir iki cümle kaçırmış diye abartıp idam etmek adil olmaz.
sadece icardi sakatlandı diye mi? eğer gerekçe bu ise üzücü.
okan hoca şöyle düşünüyor bence. ben icardi ile osimhen’i birlikte oynatmak zorundaydım ve o nedenle
3-5-2’ye döndüm. (ya da 4-4-2) ancak icardi sakatlanınca asıl düşündüğüm, hücumda 3-4-2-1’e, savunmada 4-4-1-1’e dönmeliyim. bu konuda okan hoca’yı fazla eleştiremem çünkü istisnasız tüm futbol yorumcuları da bunu salık veriyor. ben ise bunu yanlış buluyorum. neden?
bizim elimizde, çok teknik ve oyun kurucu üç hatta dört stoper var. tıpkı 2020 avrupa şampiyonu italya milli takımı gibi. hücum bölgesinde müthiş bir hücum hattımız var. osimhen-mertens-yunus-barış-batshuayi. torreira ve sara’yı ise anlatmaya gerek yok. sekiz hatta dokuz kişiyle yapacağımız hücumlara ve hücum prese dayanacak hiçbir takım yok. sadece ligimizde değil avrupa’da da yok. işte tottenham dayanabildi mi? en az on net gol pozisyonumuz var. o goller her zaman kaçacak ya da kaleciler kurtaracak diye bir kural da yok. o halde sadece icardi sakatlandı diye bu sistemden neden vazgeçiyoruz. yani okan hoca zorunluluktan da olsa geçtiği ve çok başarılı olduğu bir sistemi neden terk etti. batshuayi icardi rolünü oynayamaz mı? bence oynar. çünkü batshuayi hızı ve driplingi icardi’den iyi ama gol vuruşları, topsuz oyun ve oyun zekası bakımından biraz düşük. bu açıklarını hızı, driplingi ve kanatlara deplase özellikleriyle kapatabilir. yeter ki antreman da ve birkaç maçta ısrar edilsin. üstelik çift santrafor oynadığımızda, osimhen’in yükü azalıyor ve gol vuruşları daha kalite kazanıyor. yunus, barış, mertens’in de gol vuruşları mükemmel olunca rakipler için korkunç bir tablo çıkıyor ortaya.
tıpkı 2000 yılının galatasaray’ı gibi rakiplere nefes aldırmayan bir kadro oluşturmuşuz. bu kadroyu yönetim ve okan hoca yarattı. o halde neden izleyemiyoruz.
üçlü savunmada bence davinson-abdülkerim-sallai oynamalı. çünkü kaan sağ çizgiyi iyi kullanamadığı gibi hızı da yetersiz. halbuki orada sallai çok daha muhteşem işler yapabilir. kaan, jakobsen, jellert, kerem ve metehan da üst düzey hamle oyuncularımız olur. hatta genç oyuncularımıza de süre verme şansımız olur. çünkü inanıyorum ki 3-5-2 ile oynarsak rakipleri 65’te beşleriz. sonrasında gençleri yetiltirmek için zamanımız olur.
bir son nokta, ben olsam ziyech’i gönderemeyeceksek kazanmaya çalışırım. son yirmi dakikalarda çok maç çevirdi yine yapabilir bunu. özellikle avrupa maçlarında son on dakikada bile iki asist bir şut ya da frikik kullanıp skoru lehimize çevirebilir. uçakta bir iki lakırdı yapmış diye bu kadar tukaka etmeye gerek yok. bunlar genç çocuklar, o yolculuk ikliminde ağzından bir iki cümle kaçırmış diye abartıp idam etmek adil olmaz.
