• 35377
    aynı şeyleri temcit pilavı gibi tekrar yazmak istedim ama bülent timurlenk sağolsun benim yerime özetlemiş.

    --- alıntı ---
    zorlu bir şampiyonluk yarışındasın hafta sonunda derbiye çıkacaksın, bir hafta önce avrupa’ya veda etmişsin, önünde iki hedef (+süper kupa) var, rakip kupada çeyrek finalde karşına çıktığında gözüne kestirebileceğin kıvamda bir takım. ligdeki ideal 11’e girmek için bir çaban, hayalin varsa kendini göstereceğin maç, bu maç. “formayı ben hak diyorum” diye bağırabilirsin son düdükten sonra…

    okan buruk bu fırsatları verdi ama olağan şüphelilerin hepsinin tutuk kaldığı 90 dakika sonrasında galatasaray, türkiye kupası’na veda etti. bu maç okan buruk yönetiminde en kötü ve unutulması gereken 90 dakikadır galatasaray’da…

    bırakın ligde 11’e aday olmayı dünkü oyun sezon sonunda galatasaray’dan kimlerin valizini toplayacağını gösterdi. zaha kariyeri, yeteneği ve kazandığı ile bu karagümrük’ü tek başına nakavt edebilecek adamken, “burada olmadı, olacağı da yok” damgasını yedi dün akşam.. aynı cümlede özneyi tete olarak da değiştirelim… kapının önüne konacaklara sergio da ekleyelim…

    erken geriye düştüğünüz telafisi olmayan bir maçta florya’nın kapısından girmiş ve kontrat almışsanız bu kadar kontrolsüz ve kötü oynama krediniz yok. galatasaray, ikinci yarıda maça mahalle kahvesinde okeye oturmuş mertens, demirbay, torreira gibi ağabeylerini de masadan kaldırıp getirdi ama yine olmadı…

    bayern münih’e 45 dakikada rekor hücum yapan bir takımın dip yaptığı bir çeyrek final maçı izledik. çıkarılacak çok ders, kesilecek çok bilet var. akhisar ile bile kupa kazanmış hocalarına iki sezondur kupa finali göstermeyen ve 3 maçtır orta sahayı veren bu takımın pazar akşamı derbide söyleyecek şeyleri olmalı…

    --- alıntı ---
  • 35378
    futbolun f sinden anlamayan eşim dün bana çok güzel bir şey dedi.
    "bu kadar çok maç oynarlarsa normal yenilmesi" aslında sakin bir kafa ile düşününce haklı bulduğum bir tez. 15 oyuncu ile bu sezon 46. maça çıktık yanılmıyorsam. daha oynayacağımız 10 lig maçı var. bizim ligimizde herhangi bir takımın premier lig temposunu kaldırabilecek bir kadrosuda yok, kültürüde yok, antreman sistemide yok. o yüzden evet. şubat ayı itibari ile herkesin artık gözünün feri gitmiş gibi. bu takım yinede şampiyon olacaktır ama bu sezon kesinlikle örnek olmalı artık önümüzdeki seneler için.
  • 35379
    1 hafta içinde avrupa'dan ve kupadan elenmesine rağmen doğru düzgün tepki almayacak kadar hatırı olan takım. belirli birkaç isim hariç takımın genelini bağrına basmış durumda taraftar. bu ülkede her zaman böyle soğukkanlı, sağduyulu reaksiyonlar göremezsiniz.

    şimdi sıra onlarda. hem inancımızı sonuna kadar harlamak hem de taraftara kendini affettirmek için beşiktaş deplasmanını çözmelerini bekliyoruz. bu takıma artık şu saçma seriyi bitirmek yakışır.
  • 35381
    yaşlı denen mertens, her maç tefe konulan kerem, sakat icardi olmasa şampiyonluktan kopmuştu büyük ihtimalle. bunların yanında torreira, abdülkerim gibi adamlar da var tabii. hepsi geçen sene alınan futbolcular.

    aurier, sergio, n’dombele, zaha, tete, ziyech, vinicius. bakın 7 tane adam bu 7 adamı toplasak lig ve avrupada 4 maça anca etki etmişlerdir.

    korkunç bir transfer politikası ya. hala aklım almıyor bu beceriksizliği.
  • 35383
    çok büyük ihtimalle 3 mart 2024 beşiktaş galatasaray maçında dayak yiyip, fizik olarak ezim ezim ezilerek yenilecek takım.

    ben size olacağı söyleyeyim hadi olsa olsa ilk dakikalarda bir tık iyi başlarız maça o da belki.

    15. dakikadan sonra aşırı hırslı bjk'li oyunculardan tekme tokat dayak yemeye başlarız.

    mertens, kerem demirbay gibi oyuncular süt dökmüş kedi gibi korkarlar.

    neler oluyor yahu karşımızda real madrid mi var diye sorgularken bir bakmışız top ağlarımızda...
  • 35384
    artık takımca refleks gösterip adam akıllı oynaması ve bu akşam kazanması gereken takım. muslera’dan icardi’ye kadar herkes kendine gelmek zorunda artık. mart ayına kadar hoca marifetiyle geldik. bundan sonra kalan kısa maratonda oyuncular da %110’larını verip hocaya yardımcı olmak zorunda. bu akşam çıkıp adam gibi bir futbolla kazanmalı ve herkese “şampiyon biziz” mesajını vermeliler.

    prag ve karagümrük rezillikleri yetti. her hafta birilerinin tripleriyle uğraşmak da yetti. bi hafta kerem mağdur diğer hafta icardi trip atıyor başka hafta zaha sıkıntılı oliviera sıkıntılı… artık yeter. galatasaray’da tek kredi başarıdır. kimse kara kaşı kara gözü için sevilmiyor. mızmızlanmayı kesip aldıkları maaşın karşılığını verme zamanı geldi. okan hoca tüm zorluklara rağmen destan tazmaya çabalıyorsa buna her biri destek zermek zo-run-da!

    (bkz: 3 mart 2024 beşiktaş galatasaray maçı)
  • 35385
    https://twitter.com/.../1763997332536693240

    uzunca bir süredir ligde eşit şartlarda mücadele etmeyen takımdır. kulüplerin şu halini görüp de hala pollyannacılık oynayan taraftarımız da şapkayı önüne koyup düşünsün.

    sen pandemi zamanı şampiyonluk maçında taraftarı stada alınmayan rakibin ise deplasmana polis korumasıyla gittiği bir takımı tutuyorsun.

    ne zaman bu durumun farkına varırlar bilmiyorum.
  • 35386
    sergio, zaha, tete, ziyech ve ndombele konuları sebebiyle takımda bir çözülme dönemi var maalesef. kalan 11 maçta yola kimlerle devam edeceğimiz az çok belli oldu. gökdeniz, eyüp ve baran’dan yararlanmak durumundayız. 2023 yazı galatasaray tarihinde çok kötü bir yere sahip olarak yerini alacak. keşke böyle olmasaydı.

    edit: beşiktaş maçının spesifik olarak önemi olsa da uzun vadede bir önemi kalmadı benim için. takımda bir “kalkışma” hareketi var. okan hocaya sımsıkı sarılacağız. sene sonu hepsiyle hesaplaşılır. şampiyonluk mucizelere kaldı çünkü takımda huzur ve aidiyet problemi var. aidiyeti olan gençlerle sezon sonunu görmek bile bile lades olmaktan iyidir. şampiyonluk da bu huzursuz ortamla zor ne yazık ki. beşiktaş maçını kazansak da zor. bir bütünleşmeye ihtiyacımız var. psikolojik olarak kırılganlaştık. puan tablosunda önde olsak bile durumumuz maalesef fenerbahöeden kötü çünkü sürekli personel kaybediyoruz.
  • 35391
    3 mart 2024 beşiktaş galatasaray maçından en kötü 1 puanını alıp sonraki maça kadar kadro içi hesaplaşmasını gerekirse ağır yaptırımlar ve kadro dışı kararları ile halletmesi gereken takım.

    kulübede uyuyan şişman ndombele'si, sağlık turisti gibi milli takım arası olmadıkça oradan oraya tedaviye kaçan ceset ziyech'i, galatasaray'a transfer olup olmadığına dahi ikna olamadığımız aurier'i, tete'nin morali yükselsin diye alındığına ciddi şekilde inandığım vinicius'u, futbolculuk anlamında kendini dahi tanımayan tete'si, et mi balık mı belli olmadan ilk büyük takım sınavını 31 yaşında veren kağıt üstünde süperstar zaha'sı, varlığını ve durumunu kabullenemeyen oliveira'sı...

    yani yönetimsel anlamda sokaktan gelen 3-5 galatasaray'lı toplansa geçen senenin iskeletine süper lig'den overpaid transferler yaparak daha az mali külfetle daha oturmuş bir kadro kurardı. bugün beşiktaş deplasmanına 12-13 kişiyle çıkıyoruz, harcadığımız paraya beşiktaş'ı satın alacağız neredeyse.

    yine de yarışın içinde olan, avantajlı olan taraf biziz. sezon sonu ne olursa olsun yönetimsel anlamda bir kan tazelemesi gerektiği kesin artık galatasaray'ın. 10 maç kaldı 23-24 sezonunda, eldeki malzeme belli. ter atacak diye, isim dolduracak diye, kadro kağıt üstünde dolu gözükecek diye çöplükten seçilerek getirilen adamlarla genel motivasyonu düşürmeye hiç gerek yok. yolumuz bahtımız açık olsun, yolun sonu şampiyonluk olsun. sonuna kadar güveniyoruz, artık gereksiz gündemleri ve faydasız elemanları otobanın kenarında bırakıp kendimizi sol şeride atma vakti. haydi bismillah.
  • 35397
    biz valla böyle kendini yıldız sanan ama bir şey olmayan adamlarsız mücadele eden, top oynayan gassaraya aşığız ya. bugün sahada olanlardan allah razı olsun hepsi işini yaptı bir tane bile kötü yoktu. allah aşkına şu takımı kamburlardan temizleyip mertens gibi karakterli köhn gibi faydalı oyuncular alın.

    (bkz: 3 mart 2024 beşiktaş galatasaray maçı)
  • 35399
    burası kulübümüze dair görüşlerimizi paylaştığımız bir platform olduğuna göre sezonu şampiyonlukla taçlandırmak için yapılması gerekenleri de değerlendirmek gayet doğal.

    öncelikle takımdaki yorgunluk herkesin malumu. kupadan elenmemiz belki hayırlı bile oldu. çünkü geçen yılki ve bu yılki yedek kadro kalitesine bakınca arada uçurumlar var. ilk 11'de çıkan oyuncuların bir noktadan sonra mecali kalmıyor.

    bugün karşımızda gerçekten kötü bir beşiktaş vardı. doğru anlarda baskı yapması gerekirken beklemeyi seçtiler ve bu da defanstan çıkışlarda elimizi rahatlattı doğrusu. çünkü topun kıymetini bilmeyi unuttuk. çok fazla basit hata ve top kaybı yapıyoruz. geçen yılki şampiyonluk modunu açmış takım veya bu yılki şampiyonlar ligi'nde konsantre şekilde sahaya çıkan takım bugünkü beşiktaş'ı elek ederdi elek.

    belli ki bazı sorunlar var, fiziksel ve mental yorgunluk var. bugün rakibi çok defa terste yakalamışken tehlikeli diyebileceğimiz pozisyon oluşturamadık ve bu bence sezonun kalanı için büyük sıkıntı.

    icardi'nin katkısı neredeyse yok deneyecek düzeyde. alternatifi olan vinicus oyuna girince de skor üreteceğimize dair bir beklentim oluşmuyor.

    sezonun geri kalanında en büyük çekincem bu noktada. skor üretebilme noktasında gözü kapalı güvenebileceğimiz kimse yok. mertens mücadelesiyle büyük bir karakter, yaşından beklenmeyecek şekilde çabalıyor, terinin son damlasına kadar elinden geleni yapıyor. ancak hücum organizasyonunda, kontraataklarda rakibi cezalandırma noktasında istediklerini yansıtamıyor.

    aktürkoğlu maça iyi başlasa da yine first touch kısmında yaşadığı sıkıntılarla, top kayıplarıyla acaba dedirtiyor. zaha ve tete muamma. hücumda şu aşamada ayağına bakacağımız isim barış alper gibi görünüyor.

    mevcut kadroda muslera, nelsson, torreira, kaan, barış alper gözü kapalı yazılacak isimler. sanchez gerçekten fiziksel özelliği, seriliği, müdahaleleri ile belki en öne çıkan stoperimiz; ama bazen yaptığı kritik pas hatalarını azaltması, sürekli olarak öne çıkma hevesini törpülemesi, sezonun son virajında biraz daha garantici olması gerekiyor. köhn de şu anki kadroda en dinamik isimlerimizden biri; ancak önünde oynayan ismin de kendsine savunmada destek vermesi gerekiyor. tek kalınca rachica'ya karşı özellikle ilk yarıda bocaladı.

    geçen yılki "2 de yese bu takım 3 atar" inancı şu anda pek kalmadı. prag, karagümrük, beşiktaş maçları derken hücum yapmakta zorlanıyoruz. skoru kimle, nasıl bulacağımız kısmı çözülürse biraz daha dengeli bir oyun anlayışına dönmemiz gerekebilir. çünkü takımda o enerji yok, o tempo yok. temponun yükseldiği anlar aleyhimize işleyebilir.

    olur da tek maça düşmenin verdiği avantajla oyuncularda fiziksel bir ivmelenme olursa farklı senaryolar konuşulabilir. son söz de okan hocama. bu takımın olmazsa olmazı sensin. hiçbir futbolcu senden öncelikli değil. o yüzden katkı vermeyeni oyundan çıkarmakta, ilk 11 başlatmamakta, gerekirse kadroya almamakta tereddüt etme hocam. başarıların daim olsun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın