• 29476
    marcao ve kerem ikilisini, ocak ayı gibi yüksek bonservisle iteleme ayında ihtiyaç sahibi takımlara şişkin bir bonservis ile elinde çıkarması gereken takımım. marcao kalabilir yeni hocanın oyununa çok uygun ama keremin kesinlikle bu ay satılması gerekiyor. yeni hoca ile kariyeri düşüşe geçecektir. burak elmas yönetimi ne yapıp edip keremi değerinin en yüksek olduğu zaman olan ocak ayında elden çıkartmalı. torrent hocamız keremin oyun tarzını beğenmeyecektir. hatta berkan ve taylan ikilisinin de en iyi bonservis alınabileceği bir aydayız. bu iki oyuncu da torrent'in oyununa hiç uygun değil. berkan ve taylan kesinlikle kerem plase marcao olsa da olur olmasa da olur şekilde giden oyuncularımız olmalılar. atalay ve bartuğ hocayı iyi dinlerlerse şans bulabilirler. şu an önleri açık artık fark yaratamıyorlarsa bir şey olmaz onlardan. ben sürpriz şekilde hiç istesem de hoca feghouli'yi kullanacağını düşünüyorum. madem artık menajerler üzerinden yönetiliyoruz biraz bonservis kazandırsınlar bize.
  • 29477
    https://mobile.twitter.com/.../1481175259617366017

    bu haber doğruysa hocanın kendilerine karşı saha içinde çok sert olduğu barizken hocayı çok sevmeleri antrenmanların rahatlığı olabilir. hepsi çok üzüldü. chelsea'de oyuncular göz göre göre conte gibi adamı yemişlerdi. tüm dünyada futbolcuya dayalı bir düzen var.

    galatasaray futbol takimi günde tek antrenman yapamaz. bunu kabul edemiyorum. işin fiziksel olduğu kadar taktiksel kısmı da var. günde bir antrenman ile ne duran top çalışılır, ne rakip analizi. bunlar olsa kondisyon olmaz.

    kazan kaldıran kim olursa olsun gönderilmeli. yönetim asla futbolculara itiraz hakkı tanımamalı.

    gol kaçırıp gülen, kornerlerde topu yeterli yüksekliğe kaldıramayan ve dünyanın en kötü taç kullanan takımı olarak disipline ihtiyaçları var.
  • 29478
    dominic torrent'in zamansız gelişi ile daha hızlı tanışmak ve kaynaşmak için günde çift antreman yapacak takım. tabi 10 gün öncesine kadar adını dahi bilmedikleri yeni hocayı övmek için yarışa giren youtuberlar bunu anormal bir düzenden a normal bir düzene geçiyormuş gibi pazarlayacaklar. neyse... yetmez efendim. günde 4 antreman yapımalı, 2'de neymiş. kramponlarının dişlerine yetmez 2 antreman.
  • 29479
    hocanın gidişinde her ne kadar fatih hocanın kendi istikrarsızlığı olsa da yarı payı da futbol takımının oyuncularına aittir. az isteseniz, az becerikli olsanız arkasından ağladığınız hocanız görevinde olacaktı. oyunculara epey kızgınım, nazarımda bir tık daha fazla sorumluluk alıp o beceriyi gösterebilirlerdi. işin buralara varacağını düşünemeyen oyuncuları içeren futbol takımımız.
  • 29481
    her şeyden bağımsız olarak an itibari ile en az 2 transfer gerekmektedir. gedson fernandes ve bir tane skor yapabilen kanat oyuncusu lazım. sadece hoca değişikliği ile bu girdaptan kurtulmamız zor görünüyor. bir diğer önemli konu ise bartuğ elmaz'ın sözleşme sorunu çözülüp yavaş yavaş kadroya kazandırılmalı.

    https://tactical-board.com/9f3904038a10ee_bfuk
  • 29482
    teknik direktöre kazan kaldırmak aslında sadece teknik direktörün veya oyuncuların yerli ve yabancı oluşuyla alakalı olamayabiliyor. fatih hocanın getirdiği 14 yabancı kuralını hakkıyla kullanan tudor'a bizzat yabancı oyuncular kazan kaldırmıştı sonuçta.

    umuyorum ki, potansiyelli gördüğümüz futbolcu kadromuz, teknik direktörümüz kim olursa olsun galatasaray için gerekli saygı ve özveriyi gösterir de mancini ile prandelli zamanlarındaki gibi olumsuz haberler görmeyiz.
  • 29483
    şu anda ligte 12. olup türkiye kupasından elenmiş, elinde sadece uefa son 16'ya girme kalmış, son 3 yıldır bir türlü oturtulamayan pas oyununa alışkın, bu yılın sonunda yollanacak yollanacak yaşlı ve pahalı az sayıda oyuncu dışında yaş ortalaması genç olan futbol takım..

    birincisi her hoca değişikliğinde olan, kendini gösterme ve silkinme çabasıyla bir çıkış olacak.
    ayrıca tff istediği kelleyi aldığı ve ticari açıdan galatasarayın dipte olması işine gelmediği için
    hakemlerde pozitif değişim olacağı beklentisindeyim.

    ikincisi, sadece kendini tartışılmaz otorite terime beğendirme yerine , ki öyle böyle bazı bağlar oluşmuş her biriyle ve forma sırası beklerken, şimdi hoca değişikliği ile birlikte o düzen bitti. yani ''terim bizim babamız'' yaklaşımı günü kurtarmak için yeterli olmayacak, sahada birşeyler vermek gerekecek.

    üçüncüsü, yeni gelen hoca oyuncu ilişkileri sorunlu(o yönü guardiola kapatmış zaten) fakat futbol bilgisi ve zekası tartışılmaz bir insan.şu ana yardımcı olarak çalıştırdığı takımlarda ikinci adam olabilmek, kimse kusura bakmasın ama dünya futbolu ölçeğinde, türk milli takım hocalığından, veya bir türk , yunan, vs ligindeki bütün takımların hocalığından üstte bir konumdur.
    avrupa futbulunun içindeki kime sorarsanız sorun, bu cevabı verir.
    terim'in yollanmasından dolayı oluşan ortamda
    haddini ve mantığı aşan saldırılar yapılıyor yeni hocaya . aslolan galatasaraydır ve teknik direktör olan kişiye sahip çıkılması galatasaray geleneğidir.

    dördüncüsü, takımın çoğu genç ve kariyerlerinin devamında avrupa'da kalbur üstü bir ligte oynayabilmek hepsinin ortak hedefi.
    ispanyol hoca , hem bilgi hem de ilişki açısından bu şansı sunabilir kendilerine.
    terimin arkasından oluşan bu fırtına geçtikten sonra aklını kullananlar bunu uygulayacaktır.

    beşincisi, her ne kadar yeni hoca geldiyse de artık kulüpte finansal bir futbol aklı hakimdir.
    yaşlı pahalı oyuncuların kızaağa çekilip yollanması kadar, yeni parlayan bazı gençlerin satışlarına
    hazır olunmalı. sportif başarı kadar (lig 12.liğinden düşük olamaz), kar zarar bilançosunun önemli olduğu bir döneme giriyoruz.
  • 29484
    tekrar ve tekrar fatih terim sonrası tufanla karşılaşacak olan takımımız. fatih terim, bu kulübün efsanesidir, çınarıdır. ancak kendi yapabilirlikleri ve potansiyeli doğrultusunda bu kulübe verebileceğini verdi, ve geldiğimiz noktada tatsız bir şekilde görevine son verildi.

    fatih terim'in akla gelen onlarca sözünden biriydi, "veda etmeyi de öğrenmemiz lazım". ancak fatih hocamın kendisi de bu veda kavramını bir türlü öğrenemedi. sevgili renktaşlarım, fatih hocam belki güzel bir proje için sabır istedi bizlerden, belki bu projeyi kendi aklında güzel de uyguluyordu. ancak, hepimizin malumu değil mi bu takımdaki oyuncuların potansiyellerine ulaşma olasılıklarının hızlı bir şekilde geriye gittiği, potansiyelli bazı oyuncularımızın bir şekilde takıma bir türlü monte edilemediği? ve yine hepimiz görmüyor muyuz takım 3 yıldır sahada hocanın bize anlattığı şekilde uygulayamıyor? hocanın gördüğü ile bizim gördüğümüz bir türlü örtüşmüyor.

    gençleşme ve giderek daha iyi olma hedefleriyle çıktığımız yolda takım bir ileri iki geri top oynuyordu 6 aydır. sahada fizik olarak yetersiz kalırız, tecrübe eksikliği ile hatalar yapar maç kaybederiz bunlar sabır gösterilecek şeyler, ancak çok bariz şekilde takımda özellikle lig maçlarında rakip analizi eksikliği, duran top taktik eksikliği, oyun kurma taktik yetersizlikleri vardı. takımın yapmayı hayal ettiği şey ile, yaptıkları arasında herhangi bir yakınlaşma olmuyordu. bu takımın en önemli potansiyelleri sahada kayboluyor, kendini parlatmayı bırak, sorumluluk verilmediğinden ya da sahadaki sözüm ona "daha tecrübeli" oyuncularin etkisinden gözden kayboluyor, elimizde patlamaya doğru gidiyordu. fatih terim büyük bir efsanedir, ama artık olmadığını kendi görmesi gerekiyordu. takım, günümüzde ekip işi olarak yükseltilir, ama biz her geçen gün daha da terim takımı oluyorduk. yardımcı kabul etmeyen, yardım istemeden her cepheye koşan, hem duran top hem oyun kurma hem pas oyunu hem rakip karşılama konularında en iyisini yapabileceğini iddia eden ve tek adam olarak galatasaray'ı yükselebileceğini düşünen bir kişi olarak fatih terim, malesef günümüzde kazanılamayacak bir savaşa girmişti, ve bu savaşta kaybeden de yalnızca kendisi değil, galatasaray olacaktı.

    bu arada, fatih terim bu savaşa daha önce de girmişti, ve kazanmıştı. ama artık ne yıl 1999, ne de yönetim şekilleri, ekip anlayışı, ve futbol kültürü 20 sene önceyle aynı. ben fatih terim'i çok severim, ama keşke kolektif çalışma anlayışına da adapte olabilseydi, kendi sevdiği adamlara değil de, görevini en iyi yapanlara verseydi iş bölümünü. keşke şu anda da, idari bir görev alıp biraz arka planda kalmayı başarabilseydi. ışte o zaman, efsane demek bile yetersiz olurdu. ama fatih terim, ön planda kalmayı, tek sahip olmayı seçti, yenildi.

    yeni süreçte, şöyle bir endişem var. fatih terim, evet yapabildikleri ve yapamadıklarıyla belli bir sona geldi şu an için ama, o takımın başındayken emin olduğumuz belki de yegane şey, samimiyetti. gerçekten galatasaray'a aşık bir adam vardı takımın basında, her şeyiyle. umarım, takım idarecileri de bize benzer güveni yakın zamanda verirler, umarım bu ayrılık süreci yalnızca yeni yönetim anlayışı ve fatih terim'in bu kolektif yapıya uyum sağlayamamasıyla ilgilidir. umarım bundan sonra tek adamları değil, ekipleri konuşur ve yükselişe geçeriz. umarım takımım, layık olduğu yerlere tekrar gelir, tekrar sahada aslanlar gibi oynar.
  • 29485
    stsl 2021-2022 sezonunun ikinci yarısında torrent ile birlikte başarılar dilediğim tek aşkımız.

    fatih terim fanı değilim. hocanın enkaz bıraktığını düşünmüyorum. potansiyeli çok yüksek bir takım bıraktı. sözleşmesinin son senesindeki yüklü kontratlı futbolcular gittikten sonra düşük bütçeyle çok güzel işler çıkarabilecek bir takım görüyorum. en azından ilk defa şunu söyleyebiliyorum, satamayacağımız oyuncu yok. birçok oyuncudan para kazanabiliriz.

    burak elmas’ın mayısta seçime gitmesi, yeni bir başkan adayı olması ve fatih terim’in de egolarından kurtularak ağustos ayında kulübe sportif direktör olarak dönmesi gerektiğini düşünüyorum.
  • 29486
    idari ve teknik kadrosu günbegün değişmektedir.
    https://www.galatasaray.org/...i-ve-teknik-kadro/46

    sportif direktör pasquale sensibile.
    https://twitter.com/.../1494673100641873933

    teknik direktör domenec torrent.
    https://www.instagram.com/p/CNVklGBpLuv/

    yardımcı jordi guerrero costa.
    https://www.instagram.com/p/BvFMoqgljsK/

    yardımcı jordi gris vila.
    https://www.instagram.com/p/CHjPkTqpz0T/

    yardımcı albert riera.
    https://www.instagram.com/p/CY6umhEsRhL/

    kaleci antrenörü ricard segarra.
    https://gss.gs/Wtt.jpeg

    eski kadrodan kimler kaldı kimler gitti?
    fadıl koşutan ve yasin küçük görevlerine devam ediyor.

    şükrü hanedar istifa ettiğini açıklamış.
    https://www.instagram.com/p/CYlvhhvIQOh/

    necati ateş veda mesajı yayınlamış.
    https://www.instagram.com/p/CYoNDCWsVsT/

    selçuk inan veda etmiş.
    https://www.instagram.com/...utm_medium=copy_link

    fatih ibradı 11.01.2022 tarihi itibariyle görevini bıraktığını duyurmuş.
    https://www.instagram.com/p/CYjiU6Zoaw2/

    eray sözen ve musa mert çetin veda etmişler.
    https://www.instagram.com/...utm_medium=copy_link
    https://www.instagram.com/...utm_medium=copy_link

    eray sözen yerine emrah kayalıoğlu medya koordinatörü olarak gelmiş.

    hakan balta idari direktör yardımcılığı görevini bırakarak u19 takımı teknik direktörü olmuş.
    https://www.instagram.com/p/CZv1b_RI5b6/

    scott piri ayrılmış yerine julian jimenez atletik performans antrenörü olarak gelmiş.

    futbol a takım idari menajeri uğur yıldız görevine devam ediyor.

    futbol a takım scouting ve performans analizi yöneticisi emre utkucan görevine devam ediyor.

    florya metin oktay tesisleri müdürü fahri yılmaz'ın yerine kimse getirilmemiş.

    marc gonzalo martinez rezilliğinden sonra tercüman kadrosuna utku yurtbil gelmiş. ersan zeren de tercüman olarak görevine devam ediyor.

    takım doktoru yener ince görevine devam ediyor.
  • 29487
    2021-2022 sezonu 20. hafta itibari ile s.t. süper lig'de 12. sırada olan ve teknik direktörü değişmiş futbol takımı.
    an itibari ile giden teknik direktör fatih terim gelen t.d. domenec torrent, ara transfer döneminde büyük bir hareketlilik olmayacağını düşünürsek sezon sonunda kıyaslama açısından çok daha fazla veriye sahip olacağız.
    peki seveni, sevmeyeni, beğeneni, beğenmeyeni hemen hemen herkesin takımda ve hocada eleştirdiği eksik bulduğu neler vardı o açıdan bir değerlendirsek durumu. eski düzende eleştirilen ☒, yeni düzende vaat edilen ☑
    1-takımın ne oynadığı belli değil ve hoca ne oynatmak istediğini anlatamıyor.
    fatih terim ☒ domenec torrent ☑
    2-rakibe göre analiz ve taktik belirlenmiyor.
    fatih terim ☒ domenec torrent ☑
    3-oyuncu yapısına ve kimyasına uygun taktik ve kadro anlayışı yok.
    fatih terim ☒ domenec torrent ☑
    4-başarısızlık halinde sistemde inat, yanlışlardan dönmemek hatta yanliş olabileceğini dahi düşünmemek.
    fatih terim ☒ domenec torrent ☑
    5-başarıda ya da başarısızlıkta oynanan oyunun objektif analizi.
    fatih terim ☒ domenec torrent ☑
    6-genç oyuncularda istikrar yakalayamamak ve ve yetenekleri dışında görevler yüklemek.
    fatih terim ☒ domenec torrent ☑
    7-altyapıdan oyuncuları yukarı çekmede cesaretsiz kalmak.
    fatih terim ☒ domenec torrent ☑
    8-oyuncu gelişimine ve eksik yönlerine odaklanmamak.
    fatih terim ☒ domenec torrent ☑
    9-aynı şeyleri sürekli deneyerek farklı neticeler beklemek.
    fatih terim ☒ domenec torrent ☑
    10-oyun gelişimi, analizleri ve varyasyonları için donanımlı ekip ile çalışmamak.
    fatih terim ☒ domenec torrent ☑
    11-doğru oyun ile birlikte en azından oluşuncaya kadar kazanma sorumluluğunu hissetmemek.
    fatih terim ☒ domenec torrent ☑
    12-genç futbolcudan +21 yaşı anlamak.
    fatih terim ☒ domenec torrent ☑
    13- evlatçılık yapmak forma adaleti dağıtamamak.
    fatih terim ☒ domenec torrent ☑
    14-yönetim ile uyum içinde çalışmamak kendini yönetimden üstün görmek.
    fatih terim ☒ domenec torrent ☑
    ve liste uzayıp gidebileceği gibi tersi bir liste yapmak ta elbette mümkündür fakat elimizde galatasaray futbol takımının geleceği için ümitlenmemize neden olabilecek bu 14 madde elbette görmezden gelinemez.
    umarım yeni teknik direktörümüz domenec torrent bu yakındığımız durumlardaki olumlu değişimi sağlar ve kutu içindeki tikleri sezon sonuna taşır.

    söz konusu elbette önce vatan sonra galatasaray ise gerisi teferruattır.
  • 29488
    okan(fatih), omar, donk, marcao, sarachi(taşdemir), taylan, kılınç,belhanda, soso, arda, diagne (1)

    muslera, yedlin, donk, marcao, sarachi, taylan, gedson, belhanda, soso(arda babel) , onyekuru,muhammed (2)

    muslera, yedlin, donk, marcao, sarachi, taylan, gedson, akbaba, arda, babel, halil (3)

    şu yukarıda yazdığım 3 kadro geçen sene fatih terim sayesinde ligin ilk yarısını liderin 3 puan arkasında kapatan*, 2. yarıya fırtına gibi girip liderliği alan ve düşüşe geçen*, ligin son maçında 2 gol az attığı için şampiyon olamayan* kadrolar. yani elinizi vicdanınıza koyun şuan mevcut kadrodan çıkan hangi ilk 11 bu 3 kadrodan kötü? fatih terim yukarıda yazan 3 kadroya şuan zaten hemen hemen sahip durumda*.üstüne bu 3 kadroya nelson, berkan, anholt, boey, cicaldau, morutan ve seviye atlayıp rotasyondan ilk 11' e yerleşmiş kerem eklendi. yani benim aklım almıyor hoca aynı, kadro çekirdeği aynı, 25 milyon verilip eklenen oyuncular öyle ahım şahım değil belki ama kalite olmasa bile belli bir derinlik sağlanmış. yani yönetim ayıp etti, hakkımızı korumadı, hocanın arkasında durmadı filan ama tüm yollar aynı kapıya çıkıyor. bu takım ligde 12, türkiye kupasında ise 2.lig takımına elendiyse maalesef sorumlusu fatih terim. diğer seçenek ise fatih terim geçen sene 15. olacak takımla mucize yarattı 1 golle şampiyonluk kaybetti. şimdi ben hangisine inanayım? takım uefa grubundan lider çıkmasa vallahi fatih terim küme düşecek takımla şampiyonluk kaybetmiş diyecem ama yok işte elde bulunan tüm doneler takımın ligde potansiyelinin çok gerisinde kaldığını gösteriyor. bakın geçen sene şampiyonluk kaybetti diyorum ama bu sene birde tüm maçları ortalama 30 bin kişi önünde oynadık şu 30 bin kişi geçen sene olsa sittin sene kaybetmezdik o şampiyonluğu.

    kadromuz kötü, berbat, oyuncular gelişmiyorsa değişmeli edebiyatını artık acı bile olsa kenara bırakmalıyız. bu takım kötü filan değil. bu takım yetersiz filan değil. bu takım ligde küme düşme hattına yakın olabilecek bir kadro hele hiç değil. fatih hoca' yı ne zamandır yerden yere vuruyordum ama gittiğini öğrenince içime öküz oturdu yalan değil... ama ne olursa olsun bu kadro maçlara iyi hazırlanır, rakibini analiz edip çalışır, parası belli bir akışta ödenir, takım içi bütünlük sağlanır, sahada katledilmezse başında değil fatih terim, domenec filan yoldan geçen herhangi biri bile takımı en azından ilk 6' ya filan sokar, 3 puanlık sistem üzerinden en azından 1.8-2 puan ortalamasını* yakalar. ben bu oyuncu grubuna inanıyorum. belki florya dolaylarında yolunda gitmeyen bir şey vardı. inananlar için belki nazar vardı. belki birileri operasyon yaptı. belki yemekler kötüydü. belki oyuncular ligi sallamıyordu. bunlardan hangisi veya hangileri olursa olsun ben hala bu kadroya güveniyorum. bu oyuncu grubu başlarında fatih terim olsun ya da olmasın bir şeyler başaracak. boşu boşuna hoca gitti diye karaları bağlamaya, takımda bulunan oyuncuların çöp olduğuna ikna olmaya filan çalışmayın. iyi bir kadromuz var ve biz bir şekilde bu kadro ile hak ettiğimiz yerlere geleceğiz. keşke puan farkı 6-8 filan olsaydı iyi bir hava ve özgüven yakalanırsa bu sezon bile şampiyon olabilirdik...
  • 29489
    2000 yılında uefa kupası'nı kazanan kadrodaki yerli oyuncuların çok büyük bölümünün taraftarla bir dönem sürtüşme yaşadığı takım. çok değişik bir durum bu.

    - bülent korkmaz gençlerbirliği'ndeyken galatasaray tribünlerine hareket çekti.
    - hakan ünsal hakkında "hakan küçüktür ama mide bulandırır" pankartları açıldı.
    - emre belözoğlu'nu yazmıyorum dahi.
    - okan buruk hakkında bugün hala "takımı sattı" deniyor ve jk transferi hala konuşuluyor, galatasaray yedek kulübesi için "yandaki kulübe" gibi tuhaf bir söylemde bulundu hattâ bir zamanlar.
    - arif erdem fetullahçı çetenin kuryesi çıktı, ülkeden kaçtı.
    - hakan şükür fetullahçı çetenin sadık üyesi olması bir yana, bir de fatih terim'e ve hagi'ye "komisyoncu" yaftası taktı.

    bunun yanında galatasaray yönetimlerine aklınca laf sokan ve bunu terbiyesizce yapan topçular oldu.

    - vedat inceefe (her ne kadar o sezonun ikinci yarısında istanbulspor'a kiralanmış olsa da) galatasaray başkanına "botokslu ama bir b*ka benzemiyor" diye mesaj paylaştı.
    - ümit davala kanserle mücadele eden başkan için "gülüyoruz ağlanacak halinize" gibi ne dediğini bilmez bir mesaj paylaştı.

    ergün penbe, hasan şaş ve suat kaya dışındaki tüm yerli topçularla bir dönem veya sürekli olarak sürtüşmüş taraftar ve işin tuhafı da %90'ında taraftar haklı. ne biçim kadroymuş bu arkadaş?

    edit: sinaydariynan hamburg maçında hasan şaş'a laptop atılmasını ve ıslıklanmasını da ekledi. her ne kadar hasan şaş sakat olduğu için salıp ölümüne yiyerek şahane bir anti-profesyonellik göstermiş olsa da taraftar gereksiz tepki göstermişti o dönem.
  • 29493
    fatih terim'in gitmesinin ertesi günü menajerler ve menajer artığı tipler florya'ya çöreklenmiş, ortamı ısıtmaya başlamışlar. hayırlısı olsun bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete.

    fatih hoca neden önemliydi; işte bu tipleri florya'ya sokmaz, onlardan topçu alınmasına müsaade etmezdi. ha geçmiş yönetimler hocanın bilgisi dışında adam aldılar, bunlar da alabilir derseniz teknik olarak böyle bir imkanları olsa da hoca orada oturduğu sürece bu yönetim istediği gibi at koşturamazdı.

    şimdi orada ne kadar sevimsiz işler dönecek düşünmek bile istemiyorum.

    bir tane hoca buldular geldiler ki bence ülke gerçekleri ile hiç uyuşmayan bir tarza ve karaktere sahip gibi duruyor. bu ülkede löw'e advocat'a, hiddink'e en komiği rijkaard'a ve son örnek olarak da vitor pareira'ya bildiğini unutturdular. burada medya, diğer takımların hocaları adamın içinden geçerler aga burası başka bir dünya.

    burası torrent hocanın kaldırabileceği bir yer değil. umarım yanılırım, umarım boş konuşuyorumdur ama son günlerde oluşturulan ortam ve gelinen nokta beni ziyadesiyle korkutmakta. küme düşme noktasına kadar işlerin varabileceğinden korkuyorum açıkçası. vallahi yanılt beni torrent umutla bekliyorum. bu senaryoyu 2010-2011 de yaşadık, yabancı hocalar içinde bulunduğumuz kaos ortamını idrak edemiyorlar, krizi bitirmeye çalışmayıp kendi doğrularını uygulamaya çalışıyorlar ve bu krizi daha da derinleştiriyor.

    kadro kalitesi ciddi manada eksikti zaten, afrika kupası ve sakatlıklar derken alternatiflerimiz de iyice daraldı. tüm bunların üzerine ülke hakkında en ufak fikri olmayan bir hoca ve türk futbolundan bihaber iki üç menajer tipli yönetici ile yola çıkıyoruz, durum vahim!! durum endişe verici!!! kimse bunu görmüyor mu!!!!

    fatih hocayı en çok sevenler arasında olduğumu düşünüyorum ve bu yönetimden seçim yoluyla (başkan adayı olarak) bir intikamı hak ettiğine de inanıyorum. ancak buraları geçip gerçekle yüzleşmezsek faciaya doğru gidiyoruz arkadaşlar.

    kadro kalitesi eksik!
    sakat ve milli takımda bir sürü adam var!
    hocamız ülkeyi tanımıyor!
    hocanın oyun tarzı bu ülkede geçmez!
    yönetim acemi!
    futbol şubesine bakan yöneticiler sanal dünyada olduklarını zannediyorlar!
    florya'yı tanıyan bilen herkes kovuldu!

    uyanın çünkü başka galatasaray yok...
  • 29494
    içerisinde ismail çipe, arda turan gibi sahada herhangi bir faydası olmamasına hatta zararı olmasına rağmen bir ton maaş alan futbolcuların bulunduğu ekip. eski belhanda bile bir şekilde devam edecekti ancak kısmet olmadı. bunların dışında başka isimler de var ama bu iki arkadaşa verilen 1 liraya bile yazıktır..

    yeni transferler bir yapılsın bakalım kulübün parası boşa akıtılıyor mu.. eğer görürsek diyecek lafimız elbet olacak ama mevcut durum neyse önce ona bakalım sonra gelecek kaygısı duyarız. halı hazırda milyonlar çarçur edilmiş zaten..

    asıl meselemiz saha içi.. yeni hocanın ne vereceği, bir şeyler katıp katamayacağı konusunda çok meraklıyım ve heyecanlıyım. domenec bey tanıdığımız biri değil belki ama sadece cv'si bile şu an aktif çalışan antrenörlerin hepsinden daha iyi taktik/ teknik bilgisi olduğunu söyler. futbolu adeta yaşayan, işi satranç gibi gören, dünyanın en iyi 3- 5 takımında hocalık yapan birinin yardımcısı olmak kolay değildir.. ki bu hocaya, domenec tavsiye vermiş, rakiplerin analizini yapmış, bilgi alış verişinde bulunmuş.. evet biraz kapalı kutu ama bekliyip görelim, günümüz futboluna damga vuran sistemin içinden gelen biri sonuçta.. inşallah her şey yolunda gider ve kazanan galatasaray olur..
  • 29495
    yeni hocamız önderliğine altyapıdan a takıma yükseltilen oyuncular görmek istiyorum. fatih hoca gönderildiyse planlama devam edecekse fatih hocanın yapmadığını yeni hoca yapmalı. emirhan kayar, beknaz, efe akman, bartuğ elmaz, emir tintiş gibi oyuncuların süre bulması gerektiğini düşünüyorum. en azından a takımla çalıştırıp önümüzdeki yıllara hazırlamak gerekiyor az az süre vererek. bu oyuncular alt yaş gruplarında hiçbir şekilde gelişmiyor. üniversite dönemi takip eder, her maçı izlerdim alt yaş kategorilerinde. yunus akgün ve atalay babacan çılgın atan, o yaş kategorisine çok çok fazla gelen oyunculardı. bugün yunus kiralık gittiği için seviye atladı. kiralık gidip oynayamayan atalay ise hala toptan korkan bir oyuncu. kürdan gibi fiziği var. beşiktaş'ta parlayan emirhan ilkhan alt yaş kategorilerinde çılgın atan oyunculardan biriydi. bayağı farkediliyordu izleyince. a takımda şans buldu ve iyi değerlendirdi. bizim de şans vermemiz gerekiyor artık. torrent'e seçim hakkı verilmeden a takıma dahil edilmeli bu oyuncular. başka türlü yapılanma falan anlatmasın kimse.
  • 29496
    mevcut oyuncularla manchester city gibi pas oyunu oynamamız gerektiği mi düşünülüyor acaba? bu takıma birkaç takviye yapılsa da o futbolu oynayamazsın. ismail ile zaten oynayamazsın. berkan ile yedlin ile hatta boey ile anholt ile de oynayamazsın. mevcut hocayı tekrardan değiştirsen yine oynayamazsın. manchester city'nin oynadığı, fc barcelona'nın bir zamanlar en yüksek perdeden oynadığı futbol, belirli bir süreç isteyen ve belirli bir düşünce yapısını tüm kulüp olarak benimseyenlerin ortaya çıkardığı bir üründür. hatta fatih terim de bu süreçten, bu oyuncu grubu ve mevcut yönetim ile çıkacağına gerçekten inandıysa oda büyük yanılgı içerisindeymiş. çünkü 3 sene de bunun için yeterli değildir. bunu başarman için o felsefeyi 6 yaşında altyapıya giren çocukta, girdiği andan itibaren benimseyecek; tribünde ki en azılı kekoya da bunu inandıracaksın vs. bu sebeple guardiola'nın yardımcısı torrent geldi, manchester city gibi futbol oynatacak beklentisi doğru olmayacağı gibi benim açımdan kabulde görmez. zaten galatasaray olarak süper ligde topun kontrolü, daha da önemlisi oyunun kontrolü bizde olmalıdır. ayrıca en büyük sorunlarımızdan biri olan çabuk top kaybı sorununun yüzdesini azaltacak, topu geri kazanma hızımızı artıracak, hem savunma hem hücum için duran top aksiyonlarına daha fazla çalışacak ve bu çalışmaların sonuçlarını sahaya yansıtacak çalışmalar yapılmalıdır. ayrıca galatasaray için çok önemli bulduğum bir konu olan hücumda rakip ceza sahasına daha fazla futbolcu sokma aksiyonlarını artırmamız, sezonun geri kalanı için önemli bir konudur. bunları yaparken her taç pozisyonundan, penaltı atışına kadar yüksek konsantre ve netlik içinde olunmalıdır. ayrıca victor nelsson gibi, olimpiu vasile morutan gibi oyunculara özen gösterilmeli, genç oyuncularımız taraftarın ve medyanın önüne atılmamalı, zamanında aydın yılmaz gibi, lionel carole gibi oyunculara bile nasıl sabır gösterildiği hatırlanmalı, hatırlatılmalıdır.
  • 29497
    el birliğiyle günden güne bitirilmeye çalışılan takımdır. işin ilginci de, kendi kendimizi bitiriyoruz. nasıl mı? hemen açıklayayım;

    burak elmas yönetimi:

    birkaç yıl önce mustafa cengiz seçimi kazandığında o da yönetim kurulunda yer alan bir isimdi. ceo tartışmaları falan filan derken istifa etti ve o günden başkan seçildiği güne kadar sürekli mustafa cengiz yönetimine salladıkça salladı. işte takımı koruyamıyorsunuz, fatih hoca'yı yalnız bırakıyorsunuz, böyle takım yönetilmez gibi türlü türlü şeyler söyleyerek popülaritesini arttırmaya çalışıyordu. nitekim başarmıştı da.
    2021'in mayıs ayında seçime giden galatasaray'da güçlü bir yönetimi de etrafında toplayarak başkan adayı oldu ve son sandıklara kadar çekişmeli giden seçimde kazanan kendisi oldu. gerek fatih terim'i sahiplenişi, gerek de twitter'da asıp kesmesini gerçek hayata da uyarlayacağını sandığımızdan dolayı o günü ve takip eden günleri sevinçle bitirdik. tabi başkan seçilmeden öncede bir sürü vaatte bulunmuştu, işte stat isim sponsorluğunun hazır olduğunu ve büyük bir miktarda para geleceğini veya transferlerin 10 gün içinde bitirileceğini söyleyerek bir nevi güzel de sempati toplamıştı. mış, miş diyorum çünkü hepsi yalan dolan oldu. hadi transferlerin 10 gün içinde bitirilemeyeceğini biliyorduk, peki ya stat isim hakkı? şöyle kazandıracağız, böyle kazandıracağız diyen adam türk lirası cinsinden anlaşma yaparak adeta belimizi büktü. o gün için o para belki tatlı gelmişti bize ama şimdi baktığımızda senelik sadece 5 milyon euro'ya isim haklarını vermiş olduk. hadi bunları geçelim, kendisi başkan olmadığında asıp keserdi ama başkan olduktan sonra neredeyse her maçta doğranmamıza rağmen hiçbir açıklama yapmadı. yapsa bile saçma sapan konuşarak, sinir katsayımızı maksimum yapıyordu. halen de devam ediyor. yahu her şeye tamamım ama seçimi fatih terim sayesinde kazandıktan 6 ay sonra fatih terim'in arkasından iş çevirerek istifaya zorlamak, değil başkanlığa insanlığa sığar mı onu soruyorum? fatih terim'le iki medeni insan gibi konuşup yollarını ayırmak istediğini söylersin ve teşekkür edip bitirirsin. olay bu kadar basit, yani her şeyin yolu yordamı vardır. burak elmas ise fatih terim daha görevinin başındayken guardiola'nın yardımcısıyla görüşmek için ışıtan gün'ü görevlendirmiş ve ışıtan gün'de güya yardımcı antrenör ayağına anlaşıp gelmişti. 2 gün sonra fatih terim'i gönderdiler. karşılıklı anlaştık, şöyle oldu böyle oldu yalanlarını attılar ama fatih terim'in paylaştığı fotoğrafta tek taraflı fesih olduğu rahatlıkla görülüyordu. ışıtan gün'ün tweetleri, ispanyol tercüman marc gonzalo sürecinin berbat yönetilmesi, mağazacılık, o bu şu derken iğrenç bir yönetim sergilemektedirler. pek tabi, tff ve mhk'ya karşı da süt dökmüş kedi gibiler. kendi camiana karşı aslan, rakiplere karşı miyav. ha birde ali koç'un sağ kolu olması gibi vasıfları da vardır. olumlu mu, yoksa olumsuz mu düşünedurun ben yeni konuya geçeyim:

    fatih terim:

    son yaşanılan süreçten dolayı mağdur oldu ama bu onu haklamaz. galatasaray'a yıllarını vermiş kupa canavarı efsane bir hoca olduğu konusunda hepimiz hemfikiriz. inkar eden zaten galatasaray'lı değildir, olamaz da. fatih terim'i sevmeyen galatasaray'lı da yoktur ama şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, fatih terim son yıllarda bize eziyet çektirmekten başka hiçbir şey yapmadı. oynanan oyundan gram zevk alan oldu mu? lig sonuncusu takıma bile oyun üstünlüğü kuramadığımız maçlar oynadık arkadaşlar. kazandığımız maçlarda bile, saçma sapan bir oyun anlayışıyla oynar ve şans golüyle kazanırdık. şans golüyle(rakip oyuncuların beceriksizliği de denebilir) kazandığımız en az 3 maç sayabilirim. düşünün ya, kazandığımız maçlarda bile eziyet çektik ve en az 10 yıl yaşlandık. deplasmanda trabzon'u yenemiyoruz, beşiktaş'ı yenemiyoruz, ha fenerbahçe'yi yeniyoruz ama evimizde kazanamıyoruz. e anadolu takımlarına da diş geçiremiyoruz? ne anlamı kaldı abi o zaman? x bir teknik adam da bunları yapamaz mıydı? en kötü 3-5 galibiyet eksik alırdı o kadar. fatih terim zamanlarında bile ligi 6. sırada bitiriyorsak veya devam eden sezonda 13.sıradaysak, kimse kusura bakmasın ama bunun adı başarısızlıktan başka bir şey değildir. fatih terim camianın has evladıdır, öyle de kalacaktır ama 3 yıl boyunca ligde gelemeyen başarının faturası da bir zahmet kendisine çıksın değil mi? yok kıl payı şampiyonluk gitti, yok pandemi şu bu falan demeyin arkadaşlar! 1 gole bile ihtiyacımızın olduğu zamanlarda sırf bir oyuncuyu kazanmak için penaltıyı ona attırıp şampiyonluğumuzu riske atan hocamızın 1 golle şampiyonluk gitti deme lüksüne sahip olmadığını belirteyim.
    diğer bir konuda ligde kötüydü ama avrupa'da iyiydi kısmı. tamam iyi top oynuyorduk ama bu kalması için bir sebep değildi arkadaşlar. birkaç yıl önce yine fatih terim zamanında avrupa dendi mi korkmuyor muyduk? 6 haftalık şampiyonlar ligi serüveninin 3 haftasında gruplarda en çok gol yiyen takım biz oluyorduk. 5 maçta gol atamadığımız ve son maçta sağ olsun adem büyük sayesinde gol atarak son anda rezilliğimizi bertaraf ettiğimiz zamanlar milattan önce değildi, fatih terim zamanlarıydı. 5-6 ay önce bile psv'den 5 yiyen bir takımdık. tamam bu sezon avrupa ligi gruplarında iyi mücadele ettik ama bunu öne katarak, fatih terim'in devam etmesi gerektiğini söylemekte biraz saçma geliyor bana. genel anlamda oyun namına bir arpa boyu yol alamıyorduk. sen kalk tam 4 yıl boyunca takımın başında kal, sonra da de ki, ben 3 yıllık planlama yapacağım! kim inanır buna arkadaşlar? morutan, cicaldau, kerem, berkan falan alındı ama 25 milyon euro bonservis bedeli harcadık. altyapıdan bir isim bile kadroya alınmadığı gibi, 5 ay top oynamayan ama kurtarıcı olarak sahaya giren arda'ya kaldıysak kimse bana yapılanmadan bahsetmesin.
    onu da geç, 8 ocak 2022 galatasaray giresunspor maçı sonrası şöyle bir şey söylemişti: "ben bu yapılanma için istatistiklerimi bile kenara attım."
    bakın burası çok önemli arkadaşlar. soruyorum hocama, kim size istatistiklerinizi kenara atın dedi? premier lig de top oynasak cesaret diyeceğim ama karagümrük, giresun gibi takımların olduğu saçma sapan bir lig için saçma sözler değil mi bunlar? kaldı ki türkiye'nin en büyük kulübünün teknik direktörü bunu diyor. karşımızda m.city veya liverpool yoktu, rize falan vardı hatırlatayım. kaldı ki hocamızın istatistikleri pek önemli değil, galatasaray'ın ne durumda olduğu önemliydi. bu detay kaçmasın. yani hoca galatasaray'ın 13. olduğunu ve 117 yıllık süreçte bunun çok az yaşandığını kafasına takmıyor ama istatistiklerini konuşuyor...
    ünal aysal, mustafa cengiz, burak elmas. bu 3 başkanın ortak noktası fatih terim'le anlaşamamaları. fatih hoca galatasaray'a yaşattığı başarılardan dolayı göz bebeğimizdir ama bir insan da hep haklı olmaz be arkadaşlar. ünal aysal'la kavga etti, yıldırım demiören'le kol kola girdi bir şey dedik mi? o gün ahımız var diyen taraftar, dördüncü gelişinde "hojaaamm" dediler. mustafa cengiz'le kavga edip yalnızlık temalı tweet attığında, kanserden dolayı bir deri, bir kemik kalan mustafa cengiz'i eleştirdik, hatta içlerinden beddua eden bile vardı. şimdi de burak elmas ile sorun yaşadı, ki bana göre kendisi sadece burada haklı. bu haklılıkta gönderiliş tarzından dolayıdır.

    galatasaray taraftarı:

    eleştiren çok ağır eleştiriyor, savunuculuk yapanlar da ölümüne savunuyor. ikisinin ortak noktası da, asla sözlerinden dönmemeleridir. bu şekilde galatasaray'a zarar verdiklerinin bile farkında değiller. yahu bir teknik adam başarılıysa öveceksin kardeşim. kaldı ki bu fatih terim ise daha fazla öveceksin çünkü camiaya çok şey kattı. iyi oynadığımız bir maçın ardından gelen galibiyette bile hocaya sallamak, var olan sinerjiyi yine yerle bir eder. yalandan destekleyin de demiyorum ama en azından olumlu havayı bozmayın. ha yapıcı eleştiriler yine kabuldür ama kalkıp da iyi oynadığımız bir maçtan sonra fatih terim'den tut belli futbolculara kadar eleştiri yaparsan realiteden sapıp, kin duygunu açığa çıkartmış olursun. mesela x bir maçta atıyorum berkan çok iyi oynuyor ama sosyal medya'ya bir baktığımda "berkan kutlu sırf hocanın evladı diye oynatılıyor..." tarzı yorumlar görüyorum. aynı maçı mı izledik veya ben mi çimin o eşsiz güzelliğine kendimi kaptırmışım bilmiyorum ama garibime gidiyor abi. bazen de sırf fatih terim nefretinden dolayı tff'nin verdiği kararlarda bile haklılık payı arayan galatasaraylılar görüyordum, ki burada galatasaraylılar sözünü laf olsun diye söyledim çünkü onlar asla galatasaraylı değildir.
    şimdi birde fatih terim savunucuları var ki, aboovv düşmanlarından beter. bakın düşmanlarından beter diyorum çünkü fatih terim'e en büyük zararları onlar verdi. şimdi diyeceksiniz ki neden? fatih terim yanlış yapsa bile alkışladılar da ondan. galatasaray ne durumda, futbolculara ne oldu gibi soruları kendilerine sormadan sürekli fatih terim'i övdüler. var olan başarısızlıkta bile, geçmiş başarılarını öne katarak, eleştiren taraftarları hain olmakla bile suçluyorlardı.
    takım galibiyet alamıyor dediğimizde: "4 sene şampiyon yaptı hainler."
    takım kötü oynuyor dediğimizde: "takım aslında iyi oynuyor ama siz görmüyorsunuz hainler."
    kupa kazanamıyoruz dediğimizde: "14 sene kupa görmeyenler ne yapsın? şükredin hainler."
    mesela fatih terim'in bir dönem avrupa'da yaşattığı hezimetleri başka bir teknik adam yaşatsaydı, florya'nın değil içine 100 km yakınına bile yaklaşamazdı. savunucular ise makas dedi, pergel dedi ve konu kapandı. evet, arada dağlar kadar fark var ama bu senin 6 farkla yenilmeni açıklayacak şeyler değildi. o gün doğru teşhisler yapılsaydı, bir sonraki yıl yine 6 farkla yenilmezdin. hoca arkasında bir dünya savunucu gördüğünde de hatalarına devam etti ve değil aynı çizgide kalmak, günden güne dibi gördük. giresunspor, kayserispor gibi takımlarla oynadığımız maçlarda ezilmek bir yana, alt ligin sonuncu takımlarından birine bile elendik ama savunucular ısrarla yine savundu. x bir teknik adam, değil 1 yıl, 6 ay bile başarısız olsaydı istifa sesleriyle yer gök inletilirdi. 3 yıl başarısız olan fatih hoca olduğunda da yer gök inletiliyor ama tersten. yani yer gök yine fatih terim diye inliyor. bizi bırakma diye inliyor. burada samimiyetsizlik vardır. kötü giden bir sezondan sonra gelen hamza hamzaoğlu önderliğinde 1 yılda 3 kupa kazandık ama yeni sezonda 2 ay başarısız oldu diye taraftar sabredemedi ve gönderildi. halen daha denge dengeoğlu diye alay ediliyor adamla. evet, tamam fatih terim efsanemizdir ama bu örneği açıklarken aradaki tutarsızlıkları göstermeye çalıştım. yani biraz tutarlı olun anlatabildim mi? sırf fatih terim gönderildi diye yerine gelen teknik adamın başarısız olmasını isteyenlerde az değil. nasıl ki, tff'nin fatih terim'e ceza verdiğinde haklılık payı arayan sözde kişilere galatasaraylı değil diyorsak, bu da aynı şekilde galatasaraylılık kelimesinin yakından bile geçmeyecek davranıştır.

    içimdekileri bir bir söyledim ama yine rahatlamadım. bazen benimde hatalarım oldu ama son yaşanılan süreçten sonra öyle bir soğudum ki, maç ne zaman oynanacak, kadro merakı veya heyecan gibi duygularımı tamamen yitirdim. güne başlarken, yine mi olay sorusunu sormaktan cidden bıktım. koskoca galatasaray'ı bu hale getirenler utansın diyeceğim ama eserleriyle gurur duyduklarını da adım gibi biliyorum. söyleyecek tek bir sözüm var ey galatasaraylılar;
    ortak paydamız galatasaray ise, bir zahmet ortak paydamızda buluşalım ki sırtlanlara, çakallara karşı kulübümüzü koruyabilelim. ayrışmaya devam edersek, yarın öbür gün destekleyecek aslan gibi bir takım bulmak yerine çakalların cirit attığı bir takım haline geleceğiz haberiniz olsun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın