yahu o bu değil de. tamam asya kupası, sakatlık, eşinin hamile olması, babasının ölümü, teyzesinin düğünü falan. bunun gibi mazeretleri bir kenara bırakıp;
galatasaray futbol takımı en son ne zaman "tam kadro" ile maça çıktı, hatırlayanınız var mı?
her sezon sakatlıklarla uğraşıyoruz. yahu hiç mi düzgün ayağı yere basan adam yok şu takımda?
bir kere de şöyle adam akıllı bir takımla hevesimiz yerindeyken bir maç izleyelim. her zaman olasılıklar var. işte şu gelirse şöyle olacak, şu bi dönsün neler yapacak, şu düzelince takım düzelecek. her şey yoluna girecek.
şu takımda elle tutulur 3 futbolcu sayın desem, ortalamada, yani en çok ismi anılan futbolcular
arda,
baros,
kewell olur herhalde. bu 3 futbolcudan bu sene ne kadar faydalandık?
kıyaslama yapmıyorum sakın yanlış anlaşılmasın. sadece gerçeği görmek gerek. sonuçta bu takımlar rakiplerimiz.
beşiktaşta 3 futbolcu desen,
quaresma,
guti,
ernst derler sanırım. 3ünden de faydalandı beşiktaş. 3'ü de şu an sağlam. son maçta kadrodaydı.
fenerde 3 futbolcu desen,
alex,
lugano,
gökhan gönül derler. 3ünden de faydalandı fener. 3ü de takımın en iyileri. son iki maça damgasını vuran yine bu 3 isim.
trabzonda 3 futbolcu desen,
umut,
jaja,
selçukderler. 3ü de bu sezon en sezonlarını yaşıyorlar. umut ilk defa bu kadar iyi, jaja transferi tuttu. selçuk için söylenecek pek şey yok zaten.
şimdi soruyorum, suç sadece kötü yöneten
adnan polatta, kötü yöneten
hagi'de, yada
kombine almayan taraftarda mı?
bu takıma kim hesap soracak artık? artık kim yeter diyecek? armasının ne anlama geldiğini, formasının nelere sahip olduğunu kim anlatacak?
serdar özkan * kim ya,
gökhan zan kim?
mustafa sarp kim? kim diyebileceğim ne kadar çok adam var şu takımda.. saysam bitmez.
bu adamların ne katkısı var şu takıma? daha doğrusu takıma katkısı olan futbolcumuz var mı?
ligden düşen
kasımpaşanın futbolcusunu alıp, bizi kurtaracak diye zavallıca bekliyoruz.
* romanyadan adını sanını duymadığımız 23 yaşında bir oyuncu getirip golleri sıralasın diyoruz.
* bu adamlar ne katacak galatasaray'a? iyi transferler evet. ama takım ruhsuz. ruhun olmadığı yeri ruhlar alemi mi yapacağız?
son olarak, türkiyede bir takımın şampiyon olabilmesi için, başarılı olabilmesi için en önce yerli futbolcu kalitesine sahip olması gerekir. biz bu yönden bitiğiz zaten. ikinci olarak iyi bir defans hattına sahip olması gerekir. defansımız dökülüyor.. orta sahamızın defansif kısmını da katıyorum işe. üçüncü olarak da iyi bir kaleci.
zapata'yı
ufuk'u
aykut'u toplasak, bir
mondragon eder mi? bir
taffarel?
biz neyi bekliyorduk ki sezonun başında? şampiyonluğu mu? 5. lik çok bile şu ana göre.
manisaspor'un bile 2 tane kalburüstü forveti var arkadaş.
makukulagelse bizde banko oynar,
simpson gelse bizde banko oynar. bu kadar aciz bir takım mıyız biz?
bunun sorumlusu elbette yönetim.. elbette teknik heyet. ama en önce futbolcular.
yönetim, kadro kuramazsa başarı gelmez.
teknik heyetkadroyu oynatamazsa başarı gelmez.
futbolcular oynamazsa başarı yine gelmez.
biz bu üçüne de sahipken, hangi birini eleştirelim derken, futbolcularımız "biziz, biziz!" diye bağırıyorlar adeta.
gözünüzün önüne bir getirin allah aşkına..
(gbkz: galatasaray profesyonel futbol takımı 1999-2000 sezonu uefa kupası finali kadrosu)
taffarel capone bülent korkmaz gheorghe popescu ergün penbe suat kaya gheorghe hagi ümit davala okan buruk arif erdem hakan şükür +
hasan şaş hakan ünsal fatih akyelbu kadroyla, bu sezon sahaya sürdüğümüz ilk 11 lere bir kez olsun bir bakın. çıldırmamak elde mi..
tüm bunlara inat,
galatasaraysevgimiz devam edecek.. her zaman söylüyorum,
galatasaray sahipsiz değil.
galatasaray bizim. şanlı taraftarın.