• 25701
    28 kasım 2020 çaykur rizespor galatasaray maçında benim için en dikkat çeken olay sahaya çıkan oyuncuların tamamen bonservisli oyuncular olmasıydı.

    biz geçen sene bu futbolu oynarken en büyük rol onyekuru ve seri idi. şimdi bu oyunu bozacak, değiştirmesine sebep olacak bir ayrılma olmayacak. en azından bizim istediğimiz şekilde ayrılanlar ve devam edenler olacak.
  • 25702
    geçen haftaki kayserispor ve dün akşamki rizespor maçlarındaki hücum ve pozisyon üretkenliğimizi ileride oynayan, görece hareketli oyuncu tiplerine bağlıyorum.
    bundan sonraki süreçte de temel oyun gelişimimizi bu oyun üzerinden ilerletmeyi ele almalıyız bence.
    şöyle ki, her ne kadar kaliteli ayaklar olsalar da arda, falcao, babel, feghouli gibi oyuncular durarak oynayan, genellikle topu ayağına isteyen, arkaya koşu at(a)mayan, daha kötüsü top rakibe geçtiğinde gölge markaj yaptıklarından 3. bölgede kaybedilen hemen her topta baskıyı yerinde yapamayıp, tüm takımın 50-60 m geri koşmak zorunda kalmasına sebebiyet veren oyuncular.
    bu nedenle bu saatten sonra saydığım oyuncular, yaşlarının da etkisiyle hareketli oyun tarzına geçemeyeceklerine göre benim düşüncem, bunlardan en fazla ikisinin aynı anda sahada olması yönünde.
    bizim ilacımız pırpır tip, yerinde durmayan oyuncular...
    (bkz: 28 kasım 2020 çaykur rizespor galatasaray maçı)
    (bkz: 23 kasım 2020 galatasaray kayserispor maçı)
  • 25703
    28 kasım 2020 çaykur rizespor galatasaray maçı sonrası eski hakem ve futbolcudan bozma televizyon yorumcularını hop hop hoplatan futbol takımı. hoplatma mecazi değil, baya baya fiziksel olarak bilfiil hoplatmıştır.

    akla direkt hoplamamaları gerektiğini, eğer hoplamaya devam ederlerse, cimbom'un geldiğinde yapacaklarını izah eden tezahürat akla geliyor.
  • 25704
    kötü bir kadroya sahip olmadığımızı, tek sorunun taylan'ın alternatifsizliği ve saracchi yokken mecbur kaldığımız emre taşdemir'in defansif zaafiyeti olduğunu söylüyorduk. kötü oyunun sebebinin hareketsiz falcao'dan medet ummamız olduğunu, babel'i kanatta oynatıp oyun temposunu yok etmemiz olduğunu, öbür kanada da feghouli'yi atıp savunma arkasına koşan hücum oyuncusu sayısını tamamen sıfırlamamız olduğunu anlatıyorduk.

    23 kasım 2020 galatasaray kayserispor maçında ve 28 kasım 2020 çaykur rizespor galatasaray maçında takım bu ağırlıklarından kurtuldu, adam gibi tempo yapıp rakibini boğdu. rakiplerine karşı diagne-oğulcan-emre akbaba hücum üçlüsüyle, falcao-babel-feghouli üçlüsünün rüyasında bile göremeyeceği bir üstünlük kurdu. futbolda sonucu isimlerin değil, sahaya çıkan oyuncuların performanslarının belirlediğini bir milyonuncu kez ispat etti.

    yarın diagne yerine babel de oynar, ortasaha göbeğinde feghouli yerine belhanda da oynar, emre kılınç yerine arda da oynar, oyun kurgusu aksamadan işlemeye devam eder. ancak olmazsa olmaz bir tek şart var, ileri üçlünün hareketli oyunculardan oluşması mecburi. 2020 senesinde durarak, bekleyerek, ağır aksak hareket ederek saldıran bir takım puan kaybetmeye mahkum.

    kadroda bu kadar eksik olmasına rağmen takımı psikolojik olarak gayet iyi hazırlayan ve sonunda doğru kurguyu bulan fatih hocama teşekkür ederim.
  • 25705
    28 kasım 2020 çaykur rizespor galatasaray maçından sonra orada burada son 13 golünün 9'unu penaltıdan atan takım gibi bir şeyler okudum. çok basit motor faliyetlerim olduğu için açtım maçkoliği kaç tane penaltı atmışız ona baktım.

    bu sezon toplam 16 gol attık. bunların 5'i penaltıdan. bu penaltıların 2'si son iki haftada olmuş. bu noktada bu iddianın patladığını görebiliyoruz. sonra baktım başka nerede penaltı atmış olabiliriz diye. avrupa liginde atmamışız. nasıl penaltı saysını arttırabiliriz? hemen hazırlık maçlarına baktım. 3 tane penaltı kullanmışız 2'tensi gol olmuş. bahsettikleri bu mu diyeceğim, yine tutmuyor.

    en sonunda acaba diagne'den mi bahsediyorlar dedim. yalan olmasın kabaca bir göz gezdirdim. toplam 4 gol attı bu sezon 2'si penaltı. geçmişe dönük bir arama yaptım. bizim formamızla attığı kalan 10 golün 6'sı (1 tane kaçırmış olabilirim) penaltıdan. ligden bahsediyorum. herhalde buralardan bir yerden çıktı konu. ha bu arada bahsettiğim yıl da 2018-2019 yılının 2. dönemi.

    ah post truth sen nelere kadirsin.
  • 25706
    genç ve isimsiz transferlerle sahada kosan , mücadele eden, modern futbolun gerekliliklerini yapan bir takım görünce öyle mutlu oluyorum ki anlatamam. hele ki başında istediği zaman şapkadan tavşan çıkaran yetenekli bir hoca varken. elimden gelse isim transferi diye alınan bütün yıldızları gönderir yerlerine savaşçı idealist oyuncular alırım. bu illa genç oyuncu demek değil. geçen sene ömer bayram, adem örneğinde olduğu gibi daha önce donk örneğinde olduğu gibi. burada anahtar kelime aidiyet. takıma aidiyet hissi olmadiktan sonra dünyanın en iyi oyuncusu olsa ne olur ki? umarım yaşlı süperstarlarımızdan yavaş yavaş ayrılır yerine modern futbol oynayan genç ve dinamik bir ekip oluştururuz.
  • 25707
    (bkz: #3016082) çok üzücü kayserispor beraberliği sonrası sakin kafayla bu entry'i girmiştim. 28 kasım 2020 çaykur rizespor galatasaray maçını kazanmak inanılmaz sevindirdi beni. sahada doğru işleri yapan tarafın hak ettiğini almasından güzel bir şey yoktur. ben futbol aşığı bir insanım. bununla ilgili okurum, izlerim, tartışırım, eleştiririm, takdir ederim. sadece bir noktaya takılıp kalan, fanatizm uğruna gerçekleri göz ardı eden, rakibine saygı duymayan, kendisini olduğu düzeyden altta veya üstte gören bir kişi olmamaya çalışmışımdır hep. gönül ister ki bunların hepsini yapabilelim. ama insanız hatalar da yapacağız, öfkeye de kapılacağız, kalp de kıracağız. önemli olan bunun farkına varabilmek ve gerekli davranışı sergileyebilmek. benim için galatasaray'ın şampiyonluğu, başarısı, ülkemizi temsili çok önemlidir ama bu spora aşıksanız başka şeyler de bekliyorsunuz. şampiyonluğu hak eden takım, doğruları yapan takım, futbol seyircisine zevk veren, bunu yaparken de hileyle hurdayla yapmayan, kendisini geliştiren ve yerinde saymayı adet edinmemiş her takım benim için değerlidir. bunu fenerbahçe yapsa dahi saygı duyar, tebrik ederim. gelelim bizim takımımıza. son 3-4 haftadır görmüş olduğumuz futbol beni inanılmaz mutlu etmiş durumda. benim de hocaya çok sitemim oluyor, bazen acaba yaşlanıyor mu diye düşünmüyor değilim. ama sonra hoca yine aynı fatih terim olduğuna ikna ediyor beni. kötü de olsa bir planınız olsun denir ya hocanın bize son gelişinden beri kafasında bir plan var. elinde bu oyunu oynayacak malzeme çoğu zaman olmuyor malum ffp'den dolayı ama o bunu deniyor, hiç vazgeçmiyor. iyi ki de deniyor. hoca bu planını denerken de kendisini geliştirmekten bir adım geri atmıyor. evet galatasaray hep pas oyunu oynamaya çalışıyor ama bu seneki pas oyunuyla geçen seneki pas oyunu ne kadar farklı değil mi? geçen seni elinde regista* olduğu için daha yatay alana yayılan bir pas oyunu tercih ederken şimdi elinde taylan gibi bir hareketli 6 numara olduğu için daha dikine yayılan bir pas oyunu tercih ediyor. antrenmanda yaptırdığı ayak tenisi de bu taktiğe yönelik, çalıştığı savunma ve hücum varyasyonları da bu taktiğe yönelik. keşke florya'da nasıl çalışmalar oluyor gidip görebilseydik. bazen konudan konuya atlamış gibi olacağım ama söylemek istediğim o kadar çok şey var ki mazur görün böyle şeyler yapabiliyorum. günümüz futbolunda en önemli şey takımların topla nasıl oyuna başladığıdır. bunun defansif açıdan bakış noktası da rakibi nasıl karşıladığıdır. hoca da günümüz futbolunu oldukça iyi takip ve analiz ediyor. bu sayede en önem verdiği pozisyon 6 numara. birinci ve ikinci bölgeyi bağlayan bu 6 numara sayesinde oyun kurulumunu dizayn edebiliyorsun. bu 6 numara sayesinde gerektiğinde savunmayı üçleyip bekleri yollayabiliyorsun. bu 6 numara sayesinde stoperlerden düşen topları toplayabiliyorsun. bu 6 numara sayesinde alan parselasyonunu yapabiliyorsun. taylan antalyalı gerçekten kendisini ağzımız açık izlememize olanak sağlayan bir performans ortaya koyuyor. maşallah diyorum ve üstüne koyarak gitmesini diliyorum. ama fatih hocanın hakkını da vermemiz gerekiyor. spor psikolojisi ve sporcuda performansı etkileyen bilişsel süreçler hem ilgi alanım hem de olası meslek alanım olduğu için bu konu benim için ayrıca önemli. hoca taylan'ı psikolojik olarak o kadar sağlam hazırlamış durumda ki... kendisini o pozisyonu oynayabileceği konusunda ikna etmiş, ona güvenmiş, gerekli zamanı tanımış, arkasında durmuş. bu sayede de her an yere sağlam basabilen bir taylan, saha görüşünü arttırmış bir taylan, çift ayağıyla oyunun içinde olan bir taylan, hata yapsa da doğruyu denediği için hata yapan bir taylan ortaya çıkarmış. hem hocayı hem taylan'i tebrik ediyorum. hocam oynatmaya çalıştığın oyunun arkasında olmaya devam et lütfen. kötü sonuçlar olabilir, kötü oynadığımız günler olabilir, engeller ve engellemeler olabilir, şampiyonluklar kaçabilir ama sen vazgeçme. biz senin arkandayız. bir yanlış anlamaya da mahal vermek istemiyorum. son haftalardaki galatasaray uçan kaçan bir galatasaray değil ve maddi imkansızlıklardan dolayı belki de hiç olmayacak. ama bir plan görmek, modern futbola ayak uydurmak, izlemek, denemek, florya'da saatlerce çalışmak, yeni oyuncularla da aynı oyunu sürdürebilmek işte beni mutlu eden şeyler bunlar. şu kötü günlerde bizi bir nebze de olsa mutlu eden canımız galatasarayımıza, teknik ekibimize, oyuncularımıza teşekkür ediyorum ve devamını bekliyorum.
  • 25708
    teknik detaylardan pek anlamam. normal bir seyirci gözüyle izler ve yorum yaparım daha çok. birde okuduğum yorumlardan sonra o gözle bakmaya, yorumlamaya çalışırım. dünkü oyundan sonra aklıma gelen düşünceyi paylaşmak istiyorum. kah buransfer doneminde, kah önceki dönemlerin etkisi ile yönetimi yetersizlikle sucladik. bunda da pek haksiz sayılmayız aslında. ama bu konuda bu kadar keskin davranmak yerine hocanın son bir kaç haftadır saha sürmek zorunda kaldığı doğru dizilimleri düşünsek nasıl olurdu sorusunun cevabını merak ediyorum. demek istediğim babel' i sol kanat değil de forvet olarak görseydik, feghouli' yi sağ kanat değil de orta saha olarak görseydik, emre kilic' i sag kanata hapsetmek yerine hep sol kanatta, sol icde veya serbest oyuncu olarak düşünseydik, sekidika, oğulcan, kerem' i daha erken hazirlayabilsek ve lig başından bu yana kanatlarda degerlendirebilseydik yine aynı şekilde takımda eksik çok mevkii var der miydik? takım ilk 3 hafta sonunda kazandığı dinamizmi kaybeder, bizde ağır, isteksiz oynuyoruz intibasi bırakır miydi?

    devre arasında falcao, diagne, fatih ile ile yollari ayırıp yerlerine sadece bir forvet ve taylan'in yedeğini alıp devam edecegiz deseler kabul ederim. dünkü oyun tek başına kıstas olamaz ama virüs yüzünden ligin akıbeti belli değilken devre arasında yığınla transfer yapmayı ve ekonomik yükün azaltılması elzemken arttırılmasını doğru bulmuyorum.
  • 25709
    ilginç bir takım. 2 haftadır ideal diyebileceğimiz, aslında neredeyse hepimizin olmasını istediği ilk 11’den sadece iki futbolcu var. nedir bu ideal 11?

    kaleci muslera, defansta omar, luyindama saracchi yok. orta sahaya bir defansif orta saha(okay) bir de 8 numara istiyorduk. onlar zaten yok. diğer 8 belhanda yok, sol kanatlar arda ve babel yok, forvet falcao yok. bir tek marcao ve feghouli var diyebiliriz, feghouli’de yeni bir rolde oynuyor. yani aradığımız şey, maddi olarak çok az bir imkan olsa kuracağımız kadro şuydu:

    muslera
    omar-luyindama-marcao-saracchi
    okay
    belhanda-transfer
    feghouli arda
    falcao

    bundan iki ay önce, az daha kuracağımız, kurmak istediğimiz kadrodan 9 adam eksik ama biz 2 haftadır çok iyi oynuyoruz. bu eksikleri nasıl mı dolduruyoruz? hücumcu taylan defansif orta saha, kanat emre kılınç ve feghouli 8 numara, forvet arkası akbaba sol kanat oynuyor. bu şekilde dolduruyoruz eksikleri ve tutuyor. olacak iş değil.

    muslera’nın eksiğini mi nasıl dolduruyoruz? kaleye şut attırmayarak...
  • 25710
    galatasaray taraftarında şimdiden belhanda-arda-luyindama-babel ve feghouli-akbaba-oğulcan-diagne bölünmeleri başladı. birini yok sayıp diğerini öveceğimize artık bir miktar genişleyen rotasyonun ve farklı oyun anlayışlarına sahip olmamızın keyfini çıkarsak daha iyi olmaz mı? belhanda ve arda ile de iyi oyun oynuyorduk iki haftadır da iyi oynuyoruz. hepsine ihtiyacımız olacak. keyfini çıkaralım bence bölüneceğimize.
  • 25713
    bu sezon tüm kulvarlarda oynadığı 13 maçta 22 gol atmış takım. attığımız bu 22 golün 5'i penaltılardan gelmiş. penaltılardan gelmeyen 17 golün 15'i asist üzerinden gelmiş. bu gollerin 2'si kornerden gelmiş, bu goller dışında duran top golü gelmemiş. takım, bu sene en büyük rakibi görünen fenerbahçe futbol takımı'nın aksine akan oyunda attığı gollerde çeşitlilik sağlamış (bkz: #3021378). hem ortadan (gaziantep 1. gol, erzurum 1. gol, sivasspor 2. gol vs.) hem de kanatlardan getirdiğimiz toplarla pozisyon üretmeyi, gol atmayı başarmışız.

    burada eleştireceğim nokta, duran topların yanısıra havadan yapılan ortalardan da çok verim alamamış olmamız. bu şekilde sadece 2 golümüz var (neftçi 1. gol ve erzurum 2. gol). yine de takımımızın hücum çeşitliliği bakımından, şampiyonluk yolundaki en büyük rakibi olan fenerbahçe futbol takımı'ndan açık bir şekilde üstün olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
  • 25714
    kendi işine bakması gereken takımdır. dün oynanan (bkz: 29 kasım 2020 fenerbahçe beşiktaş maçı)'ndan sonra ortaya çıkan galatasaray'ın ölüsü yarışın içine girdi diyenlere kulak asmaması gereken, ölü durumda olmayıp gayet ne oynadığını bilen, ayakları yere basan takımdır.
    diğerleri gibi olmayalım, takımımızı eleştirelim, hocamızı eleştirelim. eleştiri insanları doğruya sevk eder. insanlar 3-4 yıllık tecrübesi olan kişileri dünyanın en iyi teknik direktörü ilan ederken biz yeri geliyor 40 yıllık imparator'u eleştiriyoruz. galatasaray'ı diğer tüm takımlardan ayıran en büyük özellik budur bence.
  • 25715
    ocak ayına kadar seri galibiyetler alıp, işine bakması gereken takımım, canım, her şeyim.

    fener'in girdiği rehavete asla girmemeliyiz. bundan üç hafta önce kendini bilen, iyi oynayan, çoktan şampiyon ilan edilen malum takımın ne hale geldiğini gördük. ayaklarımız yere sağlam basmalı, transfer sezonuna kadar gemiyi sağsalim kıyıya yanaştırmamız gerekmekte.

    yalnız bu süre zarfında bitiricilik özelliğimizi yukarlara taşımamız şart. eskiden pozisyona giremiyor, ayağımızda top tutamayıp ekran karşısında kanser oluyorduk. baktığın zaman takımın bu kanserli hücreleri yenilenmiş. şimdi de bitiricilik özelliği elinden alınmış bir takım görüyorum. dört gol attığımıza bakmayalım, takımda bariz bir topa vurma sorunu var. geçen hafta bu yüzden altın değerinde iki puan kaybettik, bu hafta da aynı şekilde ilk yarı büyük fırsatlar kaçırdık.

    bunun aşısını korona aşısından önce fatih terim uygulayacaktır.

    güven tam.
  • 25716
    yana gereğinde fazla yapılan pasları bırakıp dikine gitme ısrarı kazanan ve ilk 11'inde yetenek ile hızı birleştirebilen oyuncu sayısını artırarak güzel top oynayan takımımız. yeri gelince bu takıma akıl eklemek için arda turan, babel, falcao da girebilir. ama hızdan ve dikine gitme ısrarından vazgeçilmemeli. takımdaki her oyuncudan çok daha önemli tercihler bunlar.
  • 25717
    taylan antalyalı
    emre kılınç
    emre akbaba
    oğulcan çağlayan
    ömer bayram

    bu futbolcularımız şunu gösterdi ki, galatasaray futbol takımı zamanı geldiğinde takım oyunu içerisinde size süre verir, daha da büyümeniz için elinden geleni yapar, gelişiminizi devam ettirmeniz için en iyi tercihtir, gereken tek şey o formayı giydikten sonra çıkarmamak için canınızı dişinize takmanızdır.

    potansiyeli olan genç futbolcular; para herşey değildir, hele ki bu paranın kaynağı fenerbahçe gibi yetenek öğütücüsü bir takımsa hiçbir şeydir. fenerbahçe'nin verdiği para bir balya samandır, galatasaray'ın verdiği para bir poşet mangal kömürüdür. saman ne kadar büyük olursa olsun bir zaman sonra kıçının donacağı garantidir.

    emre abin gibi mecburiyetten fenerbahçeli olmuş, kovulmuş sonra yeniden çağırılmış abilerinin sözünü bir kenara bırak, al mangal kömürünü, koy tavuk kanadını, yavaş yavaş yelle. hem ısınırsın, hem karnın doyar.
  • 25718
    podcast kaydı ile başlayacağım; https://open.spotify.com/...UJT0G8HxQNeqYbuS00XX

    yazdıklarımın sesli hali orada, 48. dakikadan itibaren mevcut. hem reklam yapmış oldum böylece hem de en başta şunu söyleyeyim, 28.11.2020 rizespor galatasaray maçı öncesinde bu kadrodan iyi futbol çıkmaz, ya puan kaybı ya da bir farklı galibiyet demiştim. bu sebeple podcasti hiç tıklamamanızı ya da bu entrynin kalanını okumamanızı kesinlikle anlarım.

    bir skorun ardından, oynanan bir maçın ardından konuşmak kolaydır. örneğin altan tanrıkulu da 29.11.2020 fenerbahçe beşiktaş maçının devre arasında bu kadro ile 2-1'lik skor erol bulut için büyük şans yazdı. ilk yarıyı izledikten sonra bunu yazmak kolay, kadroyu ilk gördüğünde bu maç beşiktaş'ın diyebiliyor musun mesele o.

    rizespor maçına şuradan başlamak lazım. rize'nin teknik direktörü, bizi eski futbolcumuz tomas; ligin en çok gol atan oyuncusu olan loic remy'i yedek bıraktı diye suçlandı hatta neredeyse şike yapmakla itham edildi. remy hafta arasında oynanan kupa maçında kadroda yer almazken bir önceki hafta oynanan lig maçında da son 2 dakikada oyuna girmişti. çünkü adam covid olmuş ve geçen haftadan itibaren takımla çalışmaya başlamış. buna rağmen oyunu çevirmek için oyuna girdi remy.

    maçtan önce ben kadroyu bu sözlüğe yazıp 4-1-4-1 derken bazı arkadaşlar mesaj atıp öyle olmadığını söylediler. maçın ardından tekrar yazıyorum galatasaray 4-1-4-1 çıkıyor. ancak bu kez orta dörtlünün kenar oyuncuları savunması arkasına koşu atan, rakip ceza sahasına giren, forveti ikileyen profilde oyunculardı. çizgiye basmak yerine içeriye giren oyunculardı. bu sebeple 4 3 3 gibi göründü galatasaray. ancak savunma önünde yine taylan tekti. feghouli çizgide değil de orta ikiliden biri rolündeydi ki bu onun oyununa çok şey kattı. hem 23.11.2020 kayserispor hem de 29.11.2020 rizespor maçları galatasaray'ı yanıltmamalı. aynı hatayı fenerbahçe yaptı, gençlerbirliği maçındaki oyuna aldanıp beşiktaş karşısına da öyle çıktı ve beşiktaş cezası kesti. feghouli ve emre orta ikilisi çok yumuşak kalabilir dişli bir orta sahaya karşı. aynı şekilde donk'un performansı da aldatıcı olabilir. donk oyun kurmada luyindama'dan çok daha iyi bir oyuncu ancak asla luyindama gibi bir stoper değil. rize bir kez geldi, onda da pozisyon buldu. galatasaray 2 hatadır savunma arkasına koşu atacak bir oyuncu tehdidine karşı oynamadı. donk öyle rakipler karşısında çok zorlanabilir bence. bir parantez de diagne'ye açmak gerek. diagne bana göre çok kötü bir bitirici, gol pozisyonlarında topa yanlış vuruyor, yanlış yere vuruyor ama kafasında sürekli gol olan, golü koklayan bir adam aynı zamanda. buna rağmen rizespor maçındaki ısı haritasında en uçtaki oyuncumuz diagne olarak görünmedi, oğulcan'dı. diagne'nin boşalttığı alanlara koşu atan bir oyuncu vardı çünkü bu kez galatasaray'da. öncelikle diagne'nin bu role motive edilebilmesi bir hoca başarısıdır. ama diagne'nin boşalttığı alana koşu atılmasa diagne 2 kere yapar o görevi, 3. de yapmaz. motivasyonunu kaybeder. oğulcan topla oynadığı anlarda değil, oynamadığı anlarda yaptıklarıyla çok fayda sağlıyor o bölgede.

    genel olarak galatasaray rizespor karşısında son yılların en güzel futbolunu oynadı. aynı galatasaray 23.11.2020 kayserispor maçında da iyiydi. ancak o maçta skor 1-1 olduktan sonra galatasaray'ın 2. golü ve hatta 2. golü bulacak pozisyonu bulamaması üzerine hocanın ve oyuncuların düşünüp konuşması gerekiyor. o maçın faturasının kaleci fatih'e çıkarılması ise bence saçmalık. sen, fatih'in gol yediği şuta benzer tek bir şut gönderemedin rakip takımın 2. yarıdaki kalecisi ismail çipe'ye.

    umarım galatasaray böyle devam eder, ben de çok keyif aldım izlerken ama bunun aldatıcı olmasından da çekiniyorum açıkçası. feghouli, emre orta ikilisi beni oldukça ürkütüyor önümüzdeki maçlar için.
  • 25719
    son iki maçta çok iyi oyun oynamasına rağmen benim bence hala geriye düştüğümüz maçları açmada büyük sıkıntılar çekecek olan takım gibi duruyor. öyle ki bu takım kasımpaşa gibi bir takımı bile açamadı yakın örneğe gelecek olursak kayserispor'u açamadık kendi evimizde.

    fatih hocamın dediği avrupanın elit takımlarının oynadığı oyunu oynuyoruz diyor biraz haklı ama bu oyun için yoğun pas trafiğinde rakip sana baskı yaptığında oluşan boşluklara hızlıca adam gönderebilmek ve gol çıkarmaktır.
    ama şu an galatasaray'ın kadrosunda bu tipe uyacak iki isim az biraz izlediğim kadarıyla kerem aktürkoğlu ve jesse sekidika gibi duruyor. onun dışında feghouli, emre kılınç, emre akbaba ve oğulcan çağlayan bu tipte bir oyuncu değil ki geçen hafta çektiğimiz sıkıntı buydu.

    galatasaray'ın bu oyununda kesinlikle onyekuru yer almalı, çünkü fakir sadio mane'si adam yapacak bir şey yok. geçen sene oynanan fenerbahçe deplasmanında o galibiyetin alınmasının anahtarı kesinlikle kendisi idi.

    oynadığımız oyun göze hoş gelen dominant bir oyun ama daha yolun başındayız ve bu oyuna çok çeşitli hücum stratejileri lazım elbette hoca bunun farkındadır ama ben yine söylüyorum, çok iyi kapanan veya geriye düşmüş bir galatasaray doğru yaptığı ne varsa hepsini unutarak oynuyor ya da çözüm bulamıyor umarım ben yanlırım veya bu duruma bir çözüm bulunur.
  • 25720
    diagne' nin karşı defans çizginde kalmayıp, geride topu çevirmesiyle ve istasyon oyununa katkısıyla oyunu çeşitlenen futbol takımı. umarım bu oyun bu şekilde devam eder. skor bulabilmek kolaylaşmadıkça ilerleyen dönemde sıkıntı devam edecektir. farklı galibiyet üzerine yazayım da skor taraftarı olarak suçlanmayayım. ben genel gibi ümitli değilim. zira kolay bir fikstür aralığından geçmekte takım.
  • 25721
    8 kasım 2020 sivasspor galatasaray maçı ve sonrasındaki taktik anlayışıyla bu maçtan önceki maçlardaki taktik anlayışı arasında ciddi farkların olduğu takım. özellikle ileri uç kanat oyuncularının iç forvet gibi oynaması ve savunma anlayışında beklere yardım konusunda orta saha kanatları gibi davranarak sıkıntı yaşatmamaları en ciddi fark. bunun için kasımpaşa maçını bu anlayışla yeniden oynasak çok farklı olacağı kanaatindeyim.
  • 25722
    tüm kadro incelendiğinde:
    kale (muslera - okan kocuk - fatih öztürk): muslera’nın dönmesi ve okan’ın kabul edilebilir performansıyla bu sezon sorun olmaktan çıktı. fatih’le devam edilmemesi takıma artı sağladı.
    sağ bek (omar ellabdellaui - martin linnes - şener özbayraklı): omar ve linnes’in aynı karakterdeki oyun tarzı takımın sağ koridorda bekinden beklentisini geçen seneye göre değiştirdi. bu değişimin de en iyi etkisi linnes’in performansı oldu bence. artık takım sağda pas istasyonu beklemiyor ve bekini sağdan da kaçırmaya çalışıyor. omar’ın da etkili ve sürekli performansıyla bence takımın en rahat olduğu mevki burası. şener ise bence gereksiz, devre arası gönderilmeli.
    sol bek ( marcelo saracchi - emre taşdemir): oyun anlamında emre’nin de ilerleme kaydetmesiyle rotasyonda problem bence derbiler dışında kalmadı. fakat buradaki en büyük soru işareti iki futbolcunun da sakatlığa yatkın olması. bazen zorunluluktan linnes burada kullanılacaktır, bu yüzden de şener’in takımda kalması biraz anlam kazanıyor, fakat hala gereksiz görüyorum.
    stoper (marcao - luyindama - donk - emin bayram): takımın en güçlü bölgesi bence burası. fakat bence marcao’nun yedeği yok. devre arası olmasa bile seneye iki sol ayaklı pasör stoper bulundurulmalı. şimdilik oyun için korkutan senaryo ise bence luyindama - emin tandemi. eğer ceza/sakatlık yüzünden bu tandem kurulursa hem defansif olarak problem yaratabilecek hem de pasla çıkmamızı etkileyecek bir durum oluşur. yine de emin’den vazgeçmemek gerek, gerekirse taylanı stoperlerin arasına gömüp topla çıkılabilir.
    6 numara (taylan antalyalı): ligdeki ilk 10 maça bakılacak olursa burada taylan’ı rotasyona sokacak kimsenin olmadığı daha iyi anlaşılıyor. devre arasında alınacak oyuncularda da şu an için taylan’ın performansının kiralık oyunculardan alınabileceğini sanmıyorum çünkü o ritmini bulana kadar lig bitecektir. bir tane daha taylan alalım desek onu da ucuza kapatamayız para yok. bu yüzden buraya orta halli genç biri alınmalı ve bu sezon çok da birşey beklenmemeli diye düşünüyorum. finansal risk almaya gerek yok.
    8 numara (belhanda - feghouli - emre kılınç - ömer bayram): bence feghouli ve belhanda şu anda birbirlerinin yerini alacak iki oyuncu konumundalar. belhanda topsuz oyunda daha agresif ve daha hareketli olmasına rağmen basit hataya çok yatkın, feghouli ise yavaş fakat hataları en fazla atak öldüren cinsten. bu yüzden ikisi aynı anda sahada olmamalı diye düşünüyorum. sol taraf içinse emre kılınç ritmini yakaladı, ömer ise iyi bir yedekten öteye gidemeyecektir.
    kanatlar (arda - babel - kerem - emre akbaba - oğulcan - jesse): takımın en çok oyuncu bulunduran fakat en eksik bölgesi bence kanatlar. gözü kapalı yazacağımız hiçbir ikili yok. özellikle sağ kanat oğulcan’ın biraz kıpırdanmasıyla şimdilik doldu gibi dursa da ne jesse ne de feghouli’den yararlanabileceğimizi sanmıyorum. belki babel burada aklıyla ve hava hakimiyetiyle ön plana çıkabilir fakat arda-babel eşleşmesinde takım oldukça yavaşlayacaktır. bence devre arasında baskın ve hareketli bir sağ kanat transferin ilk önceliği olmalı. onun dışında bazı maçlarda burada etebo bile denenebilir, hava hakimiyetinden kaybedip dinamizmden kazanmayı deneyebiliriz.
    forvet (falcao - diagne - ali yavuz kol - babel): bence buranın gerçek sahibi diagne olmalı, falcao gönderilmeli. bu tamamen kişisel bir yorum fakat yapılan 13 milyonluk yatırımın en azından bir kısmının geri kazanılması için bu adamın oynaması şart diye düşünüyorum. babel’se ayrt iyi ve yeterli bir yedek olacaktır. falcao ise oynadığında gol atsa da sürekliliği olmadığı için gönderilmeli. ara dönemde buraya da transfer yapılmalı. ali yavuz’sa sonradan oyuna girerek kendini gösterebilir fakat şimdilik oyunu değiştiren yedek olabilecek seviyede bence değil.

    özet: muslera’nın dönmesiyle fatih, şener ve etebo şu an için gereksiz gözüküyor. etebo eğer taylan’ı yedekleyebilseydi işe yarayacaktı fakat bence olabildiğince oyunun kurulum aşamasındaki paslardan uzakta tutulmalı. belki sağda fena işler yapmayabilir fakat onu da görmediğimiz için alternatiflere direkt yazmak istemedim. onun dışında orta sahada emre kılınç ve ömerin arkasında üçüncü olarak bekleyecektir, çünkü feghouli/belhanda kısmında rotasyona da giremeyecektir. transferlere gelince de bence öncelik forvetten çok sağ açık ve taylan’ın yedeğini bulmak olmalı. sağ açığa dominant ve hareketli bir oyuncu takımı daha dengeli hale getirecektir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın