• 52
    "umarım oyun zorlaştırılmıştır ve defansif taktikler tutuyordur" dediğim oyun. türkiye gibi bir ligde rahatça 10 sene 15 sene ambargo koyabiliyorsun. çok saçma. keza defansif taktikler yok gibi bir şey. ben şöyle ağız tadıyla 5-3-2 kabız futbol oynatıp oyunu katletmek istiyorum mesela, önceki oyunlarda hiçbir şekilde tutmuyordu bu. 4-3-3 gegen oynayan takım, sen ne kadar kaliteli olursan ol sırf defansif taktikle ciktin diye yeniyordu seni falan. oyuna olan hevesi de kırıyor bu tarz şeyler. herkesin futbola yaklaşımı, futboldan aldığı keyif aynı değil ki. işte fm'ye rakip bir oyun olsa sports interactive bu kadar rahat davranmaz her oyunda. oyun senelerdir aynı şeyin laciverti olarak çıkıyor. bu sene ekstradan uefa lisansı eklenmiş o kadar. yani, ne bileyim. keşke biraz yumulsalar oyunu yaparken, farklı şeyler sunma çabaları olsa.
  • 58
    fenerbahçe'nin köyümceğiz şişirenspor gibi 4-2-4, 3-4-3 gibi taktiklerle ileride gegenpress yapa yapa her maç bana beş attığı oyun. işin garibi ben de içeride kendilerine altı atıyorum. saçma sapan bir hal aldı oyun, ya ben altı atıyorum ya fenerbahçe altı atıyor. fenerbahçe'yi, jorge jesus'u değerlendiren arkadaşlar sağ olsun buradan da gelip oyunun içine etmeyi başarmışlar.

    manchester city'yi durduran, beraberlik alan taktiğim bu şişirmeci arkadaşlara gelince işe yaramıyor. uzun taçlardan mı gol istersiniz? fenerbahçe'de. akan oyunda presle gelen gol mü lazım? fener çözer. duran toptan mı gol lazım? fener atar. haaland'ı tutuyoruz, kerem ile vuruyoruz. ne bileyim ligde dengeli bir taktikle önde alan kapatarak gol buluyoruz ama fenerbahçe söz konusu olunca sağ olsun aşırı objektif arkadaşlar, jorge jesus'a nasıl bir profil yaptılarsa olmuyor, yenemiyoruz. hayır yani ben şampiyon olacağım yine, benden maratonda kupa da alamazsınız. isterseniz jorge jesus'un her özelliğini 20+5 de fenerbahçe için 25 yapın. ama nedir bu?

    her maç aynı senaryo: geriden her maçta yeteri kadar beceriyle çıkan takım birden fenerbahçe'nin her biri ayrı goat olan oyuncusuna karşı çaresiz kalır, eli ayağına dolaşır. 3, 3.5 xg'ler fenerbahçe lehine havada uçuşur. ileride alan kapatalım, olmuyor. derin blokta pres olmuyor. kapanalım? olmuyor.

    çözümünü bilen sözlük yazarları varsa bekliyorum. olay saçma sapan bir hal aldı. her sezon fener galatasaray'a beş atıp, sonra aynı takımdan beş yer mi ya?
  • 95
    fm22’de bilgisayarlara karşı bir lig oluşturdum draft. tüm dünya oyuncularını draft ettirdim. kendi takımıma ise sadece galatasaraydaki oyuncuları aldım. ve transfer etme ihtimalimiz olan oyuncuları aldım.

    icardi, rashica, paredes, angelino vs… rakiplerde ise en iyi oyuncular var ilk 5 maç çok iyi sonuçlar aldım. en iyi oynayan oyuncularım zaniolo ve icardi. aubumeyang ise yedekten girip iş yapıyor. paredes ve toreira orta sahada ama çok büyük yük düşüyor ve yoruluyorlar ikinci yarı sergio’yu alıyorum. mertens ve rashica çok iyi yedekler.

    haa unutmadan söyleyeyim, ziyech’i de aldım. sol, sağ kanat ve on numarada oynayabiliyor ancak bir olayını göremedik. yakında o da devreye girer. takımın en zayıf yeri defansı oldu. çünkü abdülkerim fm22’de çok kötü.
    bazen kaan’ı oynatıyorum. sacha ve nelsson’u bilerek takıma almadım. satılacakları almadım. satın alma ihtimalimiz olanları aldım.
  • 60
    deadpool hatrına ingiltere 5. ligindeki wrexham'ı aldım. çift oyun kuruculu taktiğimi futbolculara alıştırmaya çalışırken aynen şöyle hissediyorum.
    https://www.youtube.com/shorts/Lo4Yc-lsd1o

    hedef öncelikle en hızlı şekilde premier lige çıkmak. sonrasında üst sıraların gediklisi olup avrupada kupa kazanmak. bakalım kaç sezonda yapabileceğim.
  • 54
    https://gss.gs/CAo.png

    bu görsel ve profil üzerinden gömmek bence de yersiz. zaten yazılmış, analiz edilmiş ancak yıllardır fm oynayan en az oynadığı oyunda bile 1000 saatin çok üzerine çıkmış birisi olarak elbet benim de yorumlarım olsun isterim.

    football manager son birkaç oyunda o özelliklerin ne olduğuna dair açıklamalar veriyor olsa da o açıklamalar esasında yüzde yüzünü sermiyor. örneğin; ilk kontrol denilen şey sadece topu kontrol edebilmekle ilgili değil. en azından fiziksel kontrol değil. topla buluşurken optimum faydayı bulabilme becerisi. yunus akgün'ün ilk kontrolünün düşük olma sebebi de esasında o. topu direkt yere indirebilir ancak şuta mı pasa yönelecek gibi kararlarını da bu özellik ifade ettiği için hala beklenen seviyede yüksek değil.

    irfan can profilinden gidecek olursak; irfan'ın pas becerisi, şutu, driblingi gayet iyi seviyede reelde de. ancak bunları ne verimle kullanabiliyor? hızı düşük, hızlanması düşük, çevikliği düşük. boş arazide sabaha kadar top sürsün çalım atamaz. reelde de dar alanda belki ama açık alan topçusu değil. agresiflik düşük en basitinden. pası yüksek ama vizyonu düşük bir oyun kurucu için. en doğru opsiyonu bulması zor anlamına geliyor bu profil. veya topsuz alanı bir hücumcu için çok düşük. bu da doğru pas opsiyonu olma konusunda zaafını gösteriyor. burada bir örnek, 23 profiline bakmadım ama değişiklik olduğunu sanmıyorum tomas müller'in topsuz alanı 20'dir mesela genel olarak. ortalama üstü forvetlerin de 15-16 minimum. karar alması, çalışkanlığı, pozisyon alması (defansif bir özelliktir) bunlar hep düşük.

    çok uzattım ancak özetlemek gerekirse irfan'ın profili bana torpilli gibi gelmedi. aksine çok üstüne düşmeniz gereken bir oyuncu. bütün pi'ları elle atamanız lazım yoksa kendi haline bırakırsanız bir ihtimal sürpriz şut harici bir işe yaramaz. benzer durum serdar aziz'de de var. top kesmesi iyi ancak pozisyon alması kötü. zaten yanlış yerde duracak çoğunlukla demek bu. o yüzden çok da önemsememek gerekiyor teknik özellikleri. teknik kısmı ortalama olan ancak mentali ve fizikseli yüksek olan oyuncular daha etkilidir bu oyunda. bitiriciliği 10-11 bandında gezen youssuf poulsen şl şampiyonu yapar adamı gol kralı olarak. oynayanlara da tavsiyemdir ya tekniği kuvvetli oyunculara iyi ve taktikle, takımla uyumlu pi çizmeniz gerekiyor ya da mentali yüksek oyuncular tercih etmeniz.

    eyyorlamam bu kadar. teşekkürler.
  • 121
    en son 2018 serisini oynamıştım. geçen hafta blackburn ile yeni bir kariyere başladım. efsane rovers'ı eski günlerine taşıyacağım.

    hayattaki rafine zevklerimden birisi bu. championship takımını premier lig'e taşımak. fm 2011'den beri yapıyorum ve artık bu ligi süper ligden daha iyi tanıyorum diyebilirim. *

    blackburn takımını gayet geliştirilebilir gördüm. çöp denecek oyuncu sayısı çok az. geneli gelişime açık genç futbolculardan oluşuyor. ufak bir temizlik yapıp eksik yerleri güçlendirerek güzel bir kariyer yapabiliyorsunuz. en kötü yanı transfer bütçeniz başta sıfıra yakın fakat bu beni daha çok kamçıladı.

    championship için iyi futbolcular: thomas kaminski, scott wharton, bradley dack, ryan hedges, john buckley, lewis travis, ben brereton diaz.

    wonderkid veya ona yakın: adam wharton, tyrhys dolan, ashley phillips.

    ben brereton diaz kalmaya ikna edebilirseniz ligin tozunu attırabilecek bir futbolcu. fakat sözleşmesinin son senesinde olduğu ve ısrarla gitmek istediği için mecbur sattım ben. gelen paranın küçük bir kısmını transfer bütçesine eklediler. daniel ayala ve sam gallagher gibi geleceği olmayan maaş yükü yüksek futbolculardan da kurtulmaya çalıştım. sonuç olarak 5 milyon euro civarında bir bütçe yarattım.

    mecburen 48 ay taksit ve bonuslarla alabileceğim genç yetenekler bulmaya çalıştım.* tabi gelir gelmez katkı verebilecek kadar gelişmiş olmalarına dikkat etmek zorundaydım. en zorlandığım nokta burası oldu.

    çok ilginç bir futbolcu aldım martim tavares diye. ben bu kadar toptancı golcü görmedim. adamın 12 maçta 14 golü var ama aslında 8 maçı golsüz bitirdi. hepsini 4 maçta attı ayı. kardeşimiz anadolu takımı görmüş belhanda gibi aslan kesiliyor. *

    satın aldıklarım: tobias gulliksen, beni makouana.

    zorunlu opsiyon ile kiraladıklarım: paul akouokou, martim tavares.

    opsiyonlu kiraladıklarım: helibelton palacios, abdon prats. *

    düz kiraladıklarım: filippo terracciano*

    bu transferleri yapana kadar kılı kırk yardım bütçeyi dibine kadar sıyırdım. şu an ligin 4. sırasındayım. saçma puanlar kaybeden ama büyük takımları yenebilen dengesiz bir görüntüm var.
  • 55
    galatasaray ile yaptığım kariyerin ilk sezonunu bitirmek üzere olduğum oyun. kısa kısa takımımıza ve sezonuma dair bilgiler vereceğim.

    32 maç yaptım. 27 galibiyet, 2 beraberlik, 3 mağlubiyet ile devam ediyorum. 3 mağlubiyetin nedeni dengeli gidilmesi gereken maçlara önde basalım, kuş uçurmayalım zihniyetiyle çıkmam. böyle çıkmadığım, akıllı olduğum ilk maçta fenerbahçe'ye 22. saniyede kırmızı kart görmesi de eklenince 6 atmış bulundum, o defter de kapandı.

    takımın sol tarafı allah'a emanet. emre taşdemir'i tıpkı okan buruk gibi ben de mezardan çıkarttım, kendisi bol bol sakatlansa da 16 maçta 6.91 rating tutturarak kuleden dönen var dedi. ama tabii ki kendisine güvenemediğim için sözleşme imzalamadım. sonraki sezon eren elmalı* ile anlaştım. süleyman luş ve kazımcan'dan birisi kiralık gidecek, bonservis veren varsa satılacaklar. sol tarafı yerli yapmış olacağım.

    stoperler gayet yeterli. metehan ve emin yanında abdülkerim veya nelsson varsa sırıtmıyor doğru rolde. emin oyun kurucu stoper ise yanındaki stoperin muhakkak kesici olması gerekiyor. metehan'ın da standart stoper - kesici rolünde oynaması, yanındaki stoperin savunma rolünde oynaması gerekiyor. ali yeşilyurt da şampiyonluğu garantilediğimde şans bulacak, umutluyum.

    orta saha gerçekten güzel. hamza yetenekli, as oyuncular zaten klas, berkan ön liberoda veya orta sahada savaşçı orta saha rolünde çok iyi iş yapıyor.

    ileride icardi, kerem, yunus üçlüsü mükemmel. yunus'u 19.5 milyon euro'ya gönderince sağ tarafı yusuf'a verdim. o da aynı kalitede iş yapıyor. benim için sürpriz yumurta barış alper yılmaz oldu. galatasaray sözlük'teki birçok yazar gibi bu çocuğun forvet oynaması gerektiğini düşünüyordum, kendisi forvette 22 maçta 10 gol 1 asist istatistiği ile oynuyor, çok memnunum. altyapıdan dünyanın en iyi forvetini denk düşürmüş olmasam seneye muhtemelen as forvet olurdu ama şu an emin değilim.

    oyunculara gelirsek, icardi'yi kimse tutamıyor. yakaladığını atıyor, fırsatçı golcü rolünde rakibi yok.
    oliveira tam bir teknik üstünlük. duran topları, derin topları mükemmel kullanıyor.
    kerem soldan içeri yırta yırta giriyor. boş koşularını çaprazından oliveira gördükçe değerlendiriyor.
    torreira tam bir köpekbalığı, 2 gol 5 asistle de şaşırttı beni. savaşçı orta saha savunma rolüyle oynuyor ön liberoda, buna rağmen 7 gole katkı şaşırtıcı.
    oyundaki kötü profiline rağmen sacha boey'e hücuma çıkma, hızıyla rakibini ekarte etme gibi özellikler kazandırabilirseniz çok verim alıyorsunuz. 28 maçta 1 gol 9 asist ile oynuyor ancak profili çok parlak değil. salt savunma beki gibi yapılmış boey, ben buna katılmıyorum.

    kiradan döneceklerle kadro tamamlanacak, çiko-morutan-mustafa-emre gibi oyuncuların hepsine şans vermeyi düşünüyorum. oturmuş oyun sistemi, iyi kadroyu çok iyi gösteriyor. yolun sonu şampiyonluk olsun.
  • 45
    son olarak football manager 2008 serisini oynadığım futbol simülasyon oyunu.
    zira gerçekliğini epey yitirdiler. nerede kaldı o cm serisi. yıllardır daha iyi olmaktan öte bambaşka bir oyuna dönüştüler.
    oysa eski sadeliğinde ve gerçekliğinde kalsaydı şuan daha çok satışı olurdu.
    ayrıca fiyat politikaları da rezalet. kimse bu oyuna o kadar para veremez kusura bakmasınlar.
    hepsini bir kenara bırakıyorum da bunlar nedir doktor..

    irfan can bruyne - https://gss.gs/CAo.png
    patrick arao - https://gss.gs/Q16.png
    clarence crespo - https://gss.gs/z23.png
    bright osayi-cafu - https://gss.gs/Cx0.png
    jaap gustavo - https://gss.gs/7b2.png
    phillip kadioglu - https://gss.gs/w5t.png
    thierry valencia - https://gss.gs/5N9.png
    jude guler - https://gss.gs/yG1.png
    gianluigi bayindir - https://gss.gs/vDy.png
    lionel mor - https://gss.gs/TU4.png
    zinedine lincoln - https://gss.gs/dpT.png
    alessandro aziz - https://gss.gs/sAU.png

    kısacası her sene giderek gerçeklikten uzaklaştılar.
  • 91
    ingiliz köylerinde oradan oraya savrulduğum oyun. normalde ben bölgesel amatör yaması indirip ülkemizden başlardım ancak bu sefer farklılık olsun dedim. en düşük profille, ingiltere'nin en alt ligi olan vanarama national league north takımı olan gloucester city ile işe başladım.

    gloucester, yarı profesyonel bir camia doğal olarak. topçular ara sıra idmana falan geliyor. 24 takımlı ligi 14-16 arası bitirmesi bekleniyor. transfer sezonunu da kapalı olarak başlattım oyunu. santrfor mcclure çok ekstra bir performansla bizi play-off'a taşıdı. ilk turu geçsek de yarı finalde elendik ilk sezon. sonraki sezon mcclure bizi play off potasına yine taşıdı ekstra performansıyla. bu sefer ilk turu da geçtik, yarı finali de geçtik fakat finalde patladık. 118. dakikada yediğimiz gol sonrası mevzu kapandı. zaten benim de menajer olarak sözleşmem bitti. benden bu kadar, dedim ve severek ayrıldık.

    sonraki sezonun ortalarına kadar işsiz güçsüz dolandık. sezonun ortasında bir üst lig olan vanarama national'da küme düşmemeye çalışan oldham atletic menajerliğine talip olduk. onlar da kabul ettiler sağ olsunlar. ilk sezon şöyle böyle derken herifleri kümede tuttuk. sonraki sezon birkaç iyi takviyeyle play-off'a kalmayı başardık. play off'ta yine çaktılar bana. baktım oldham'da para yok, hedef yok. sözleşmemiz bitince onlara da ''hadi kendinize dikkat edin'' dedik ve ayrıldık.

    sonraki sezon, yani oyundaki 5. sezonumun sonuna kadar işsiz güçsüz dolandık. bu sefer de bir üst lig olan efl 2. lig'de küme düşmeme mücadelesi veren cheltenham'a talip olduk. küme düşme potasının bir sıra üstünde yer alıyorlar ama hedefleri aslında orta sıra. yani çok başarısız bir sezon geçiriyorlar. sağ olsunlar bizi layık gördüler göreve. gittiğim takımlar play off'ta takıldıkça ben kendimi üst lige atıyorum. tabii fena işler yapmadığımız için mümkün oluyor bu. neyse geçtik göreve. sezonun bitimine 4 maç var. 4/4 yaptık, direkt bağladık zaten camiayı kendimize. sonraki sezon yine orta sıra hedefi olan takımla çok uzun süre play off potasında kalsak da ligin son haftalarına doğru düşüş yaşadık ve potadan uzaklaştık. cheltenham bugüne kadar gördüğüm en fakir takımlardan biri. 5 bin euro bile vermez fazladan. öyle bir camia. baktık ki bu kulüple de uğraşılmaz, sözleşme bitince topladık haliyle tası tarağı.

    yani bir yerde 2 sezondan fazla kalamadım anlayacağınız. arkadaşlar yanlış anlamayın, bu 3 kulüpte de ben beklenenin üstünde işler yaptım fakat onlarla uzun vadeli bir şeyler plansam 2050'de premier lig'e belki çıkmış olurduk. kaldı ki biz çıtayı yukarı çektikçe herifler fazla para vermeden fazla başarı istiyor. bir de bu liglerde uzun sözleşmeler falan yok. bizim parlattığımız topçuyu adam bonservis vermeden alıyor, topçu da haliyle gidiyor. yani sen iyi kadroyu da koruyamıyorsun asla. sonra parasız pulsuz en iyi topçularının yerini doldurmaya çalış.

    neyse sonraki sezonun ortalarında bradford city menajerliğine talip olduk. ligin ortalama üstü takımlarından biriydi. biraz gerilerde kalmışlardı. geçtik takımın başına. hayatımda bu kadar yetenek fakiri takım görmedim. savunma orta saha hadi neyse de hücum oyuncuları skandal. takıma olumlu hiçbir katkımız olmadı. geldiğim sezonun sonuna doğru bastım istifayı. bradford başarısız bir proje oldu açıkçası.

    sonraki sezon yaz transfer döneminde notts county bizi çağırdı göreve. yine efl 2. lig takımıydı. play-off için yarışma hedefleri vardı. paraları da vardı açıkçası. ilk defa parası olan bir kulüpteydim. yaptık transferleri. lige de çok iyi girdik. pek de uzun süreli düşüş yaşamadık. 2. olarak direkt efl 1. lige çıktık. nihayet bir takımı üst lige çıkardın amk, dediğinizi duyar gibiyim. bu sefer sözleşmeyi yeniledik çünkü kulüpte gelecek gördüm. şimdi efl 1. ligdeyiz. ligde kalma savaşı vermemiz bekleniyordu ancak biraz daha iyi durumdayız.

    lan bu ingiltere alt ligleri bataklık gibi. zaten sezonda 46 maç yapıyorsun, bazen günaşırı maç yaptığın yetmiyormuş gibi yok fa cup, yok carabao, yok kuzey bilmem ne. tam delirmelik. zaten sezonun ortalarına doğru topçuların hepsi alarm vermeye başlıyor. oyun istikrarı, kadro istikrarı falan oturtmak çok zor. 2 maç üst üste bambaşka oyunlar oynayabiliyorsun. bilmiyorum bu macera bizi nereye götürecek.
  • 90
    saçma sapan oyuncu fiyatlandırması yapan oyun. efendim kasım aralık gibi sözleşmesi haziranda dolacak oyuncuları bosman kuralları çerçevesinde ayıklamayı çok seviyorum. bu oyuncularla anlaştıktan sonra elemanları, temmuz ayında takıma katıldıkları an satış listesine koyuyorum. bol bol hazırlık maçı yapıp piyasa yapmalarını sağlıyorum. böylece kulübe üç beş kuruş kazandırmayı seviyorum.

    2022’nin aralık ayında konrad laimer, ceballos ve bir sol kanat oyuncusunu bu şekilde ayıkladım. temmuz geldi ve satış listesine koydum. baktım transfermarkt değerleri 30-40 milyon her birinin. aha dedim para geliyor ama nerdeee. en son her birini 5 milyona bırakayım dedim yine teklif gelmeyince sözleşmelerini feshettim. ya abicim bu adamların değerleri 5 milyon ise neden 30-40 milyon diyorsunuz lan? hadi ben gözünü para kazanma hırsı bürümüş ölümlü bir faniyim beni geç. size ne oluyor lan? niye fiyatları şişiriyorsunuz? kai havertz’in değeri nasıl 332-362 milyon euro arasında değişiyor? (kulübü 332 milyonu bile kabul etmiyor) daha geçende bayern’e kiralanan cancelo nasıl 281 milyon yahu? oldukça absürt bir fiyatlandırma sistemi var bu oyunun. oyuncumu 33 milyondan satış listesine koyuyorum. zar zor (haftalık 40 bin euro maaş desteği vermeme rağmen) 24 milyona zar zor satıyorum ama satar satmaz market değeri 91 milyon oluyor lan? sonra başkan çok ucuza sattım diye beni dövdürmeye kalkıyor. tefeci mantığıyla oyun yapılmaz si games efendi!
  • 28
    playstation 5 için çıkacak olan versiyonu 8 kasım'dan ileri bir tarihe ertelendi. oyunda çözemedikleri bir sorun olduğunu ve gidermeye çalıştıklarını belirtmiş sports interactive. ön sipariş yapanların parası da geri yatacak muhtemelen hiç gelmeyebilir bu oyun diye düşünüyorum tarih de belirtmemişler çünkü. severek beklediğim bir oyundu yakıştıramadım.
  • 62
    tekelleşen her şey gibi boka saran, yine de keyifle oynadığım oyun. özellikle transfer konusu çok saçma bir vaziyet almış durumda. makasın açılmasını oyunda dahi görebiliyoruz hatta fenerbahçe tipi saçma sapan satışlar da yapabiliyoruz.

    ajaccio ile başladığım bir oyunda devre arasında karagümrük'ten diagne'yi 2.5 milyona aldım, sezon sonunda 35 milyona brighton'a sattım. siz düşünün.
App Store'dan indirin Google Play'den alın