bok atmak için yazmıyorum lütfen o yana çekmeyin ama zekasından ciddi ciddi şüphe ettiğim taraftardır. son zamanlarda "en kötü gün bugünse bugün de fenerbahçe" diye bir kampanya başlattılar. sloganın çalıntı olması bir yana, kampanyanın maddi destek şekline dönüşmesi, taraftarların
fenerkart aboneliği ve
fenerium alışveriş yapma şenlikleri gibi kulübün maddi gelirlerini artırmaya yönelik eylemleri, inanılmaz saçma ve anlamsız geliyor bana. kendi kendime soruyorum; fenerbahçe nerede para kaybetti ki taraftarları maddi destek kampanyası yapma ihtiyacı duydu? veya fenerbahçe yönetimi neden taraftarlarına süreklileşen bir şekilde "zor durumdayız, destek olun" mesajı veriyor? bulabildiğim tek cevap ve gelirlerinde şu anda faydalanamadıkları tek kaynak şampiyonlar liginden gelmesi gereken para. yani bir niang veya bir guiza transferlerine harcanan paranın bile daha azı veya az bir miktar daha fazlası. bu 20 milyon euro gelirin gelmemesi eğer fenerbahçe'yi çok fazla sarsıyorsa daha da kolayı satarsın mehmet topuz'u veya gökhan gönül'ü alırsın altyapıdan iki genç adamı, devam edersin yoluna. kaldı ki bu fenerbahçenin yararlanamadığı ve yararlanamadığı için mağdur edebiyatı yaptığı şampiyonlar ligi gelirlerinden galatasaray yıllardır yararlanamıyor. transfer bütçesi 120-130 milyon euro olan bir takımın 20 milyon euro için bu kadar kampanya başlatması kimse kusura bakmasın ama taraftarların duygusallığını suistimal ederek kulübe ek gelir sağlamaktan başka bir şey değil. işte fenerbahçe taraftarının zekasından şüphe etmeme neden olan olay da bu saçma kampanyalara katılmak adına yüzbinlerce kişinin harekete geçmesidir. transfer bütçesinin 1/6 sı bir para için seni sömürüyorlar. galatasaray taraftarı yıllardır fenerbahçe'nin yarı gelirine sahip bir takımın taraftarı olmasına rağmen şampiyonlar ligine katılamadık diye kampanya düzenlemedi. yeri geldi geçtiğimiz yılda abdul kader keita gibi bir adamı sattık, yeri geldi fenerbahçelilerin dalga geçmelerine rağmen futbolcu kiralama yöntemini seçtik, yeri geldi ali turan, serdar özkan, musa çağıran transferlerine göz yumduk rakiplerimiz niang, dia, stoch, mehmet topuz transferlerini yaparken. biz salak mıydık?
zamanında takımımız gerçekten beş parasız yoluna devam ederken ufak çaplı yardım kampanyaları düzenledik. bunların sebebi de yönetimlerin saçma sapan uygulamaları neticesiydi. buna rağmen bize itham edilen
fakir edebiyatını biz hiçbir zaman yapmadık. gerçekten zor durumdaydık ve sahip çıkmamız gerekiyordu. asıl fakir edebiyatı tam da şu anda fenerbahçe yönetiminin yaptığı şeydir. kaybedilen paranın meblağı bellidir, guiza gibi bir adam için harcanan para ortadadır, niang, mehmet topuz, miroslav stoch, andre santos gibi adamların transferlerine ödenen para ortadadır, düzenlenen yardım kampanyası ortadadır. altında 100 bin euroluk son model arabası olan adama 20 bin euro icra geldi diye acımaya benziyor fenerbahçe taraftrının şu anki hali. bir tanesi de "biraz küçülelim" veya "yanlış yönetildik" demiyor.
fenerbahçe taraftarının zeka problemi sadece bu durumu algılamaması da değil, burnunu boka batıran yöneticilerine "cezaevine düşen nazım hikmet muamelesi" yapmasıyla da ölçülebilir. adam düpedüz düzembazlıkla suçlanıyor, fenerbahçenin yüz yıllık itibarını itin götüne sokmuş, milyonlarca futbolseverin hayalleriyle, umutlarıyla, sevgisiyle alay etmiş, sen bu adamın posterlerini taşı, özgürlük savaşçısı muamelesi yap. sonrada çık televizyonlara "bizi bu hale düşürenlere, bu halimize gülenlere hesap soracağız" de. sen ortalama zekanın biraz üzerinde olsan faille mağduru birbirinden ayırırsın. sen biraz zeki olsan aziz yıldırım entrikalarının bir mağdurunun da fenerbahçe ve fenerbahçe taraftarı olduğunu da anlarsın ama nerde sende o zeka...