• 4
    http://captano.blogspot.com/...enerbahce-agrlg.html

    --- alıntı ---

    fenerbahçeliler dışında sıklıkla dile getirilen bir durumdur bu ve bir durum tespitidir ayrıca. doğrudur zira.

    ancak sadece medyadaki fenerbahçe ağırlığından değil, ülke genelindeki böyle bir izlenimden bahsetmek mümkündür. etkili konumdaki kişilerin genel olarak fenerbahçeli olmaları söylenebilir.

    türkiye’deki genel taraftar araştırmalarında galatasaray’ın taraftarının sayıca fazla olduğu gözlemlenmekle birlikte nasıl oluyor da fenerbahçe daha fazla ilgi görebiliyor? hatta sadece medyada değil, mesela ürün satışlarından kazandığı para açısından da nasıl önde olabiliyor fenerbahçe? açıklanması gereken bir soru ve sorunlar bunlar.

    ilk galatasaray maçına gideli 36 seneden fazla olmuş biri olarak, ben biliyorum konuyla ilgili bir şeyler.

    gazetelerde, tv dünyasında, filmlerde, dizilerde fenerbahçe en çok kullanılar kulüp olma ayrıcalığını sürdürüyor. 70’lerden beri bu böyle.

    bunun en büyük sebebi 70’lerdeki fenerbahçe futbol takımının başarısı. 70’lerin başlarından 80’lerin sonlarına kadar, neredeyse 20 yıl ağırlıklı olarak fenerbahçe’nin başarıları, galatasaray ve beşiktaş’ın şampiyon olmadan geçen 14-15 seneleri olduğunu biliyoruz.
    çok uzun bir süreden bahsediyoruz, 20 yıl. galatasaray’ın dün gibi hatırladığımız uefa kupası şampiyonluğunun üzerinden 10 yıl geçtiğini göz önünde bulundurursak daha iyi anlaşılır bu süre.

    bu dönemde, yani fenerbahçe’nin başarılı olduğu süreçte popüler her şeyin fenerbahçe ile ilişkilendirildiğini görürüz. hababam sınıfı fenerbahçelidir mesela. bununla birlikte aslında galatasaray lisesi mezunu ve galatasaraylı olan ali poyrazoğlu’nun yarattığı ali uyanık tiplemesi bile fenerlidir. yine galatasaray lisesi mezunu ve şimdilerde galatasaray yazarlığı bile yapan aydemir akbaş bile dönemin erotik komedi filmlerinde fenerli futbolcuyu oynamıştır.
    bunun uzantıları da devam ediyor. fenerbahçeli cem yılmaz’ın arog filmindeki yengeç dansı, fenerbahçeli gülse birsel’in yazdığı avrupa yakasında galatasaraylı ata demirer’in fenerbahçeli volkan sütçüoğlu’nu canlandırması gibi. (bkz: turk film sektorunun fenerbahce takintisi)
    burada en önemli noktalardan bir tanesi de 70'lerde türkiye'nin televizyonla tanışması. türk insanının tvlerden maçları izlemeye başlamasıyla fenerbahçenin şampiyonluklar alması birbiriyle örtüştüğünde kesin popülerlik kazandığını çıkarsamak yanlış olmaz sanırım.

    bu dönemde çocuk olanlar şimdilerde 40’lı yaşlardalar. hem çocukluklarında fenerbahçe’nin başarılı olması hem de yine her yerdeki fenerbahçe propogandası, fener taraftarı sayısını çok arttırmıştır. aynı dönemde çocuk olan ben, her yerde azınlıkta kaldığımı çok iyi biliyorum. ilkokuldan liseyi bitirene kadar hep fenerbahçeli ağırlıklı sınıflarda okudum. herkes fenerbahçeliydi be kardeşim. benim gibi doğuştan ve babası da fanatik galatasaraylılar dışında tuttuğu takımı değiştiren çok arkadaşımı biliyorum.
    o kadar azdık ki; geçenlerde galatasaray – fenerbahçe basketbol maçında olaylara da karışan fenerli ortaokul arkadaşım, “nasıl oldu da sen galatasaraylı kaldın?” diye sormuştu birkaç ay önce.

    şimdilerde ise galatasaray taraftarının fazlalığı da, elbette takımın büyük başarılarıyla ilgili. 1987’den itibaren alınan üst üste şampiyonluklar, avrupa kupalarındaki önemli başarılar ve elbette 4 yıl üst üste şampiyonluk ve uefa kupası, süper kupa.
    avrupa kupalarındaki başarılar sebebiyle ben yaşlardaki galatasaraylılar ne kadar mutlu oluyorsa, diğer kulüp taraftarları o kadar üzülüyor. neden? bizler avrupa kupalarında 1 farklı yenilgide bile koltukları kabarık halde ortalıkta dolaşan bir kuşağız da ondan. hele ki galibiyet ! inanılmaz bir gururdu.
    dünya futbol camiasında kimsenin adını ha deyince hatırlamadığı bazı takımların bizim kuşak ve bizden önceki kuşaklar tarafından çok iyi hatırlanmasının sebebi budur. gelir bizi yener giderdi, genellikle balkan ülkelerinin bu sıradan takımları.

    70’li yılların çocukları şimdi orta yaşa geldiler. artık işlerinde tecrübeli kişiler. kimisi bir yerde yönetici, kimisinin kendi işi var.
    işte medyadaki fenerbahçe ağırlığının sebebi de bu. 70’lerin fenerbahçeli çocukları şimdilerde medyada yetkili kişiler. ağırlık fenerbahçelilerde.
    şöyle düşünün gazetelerdeki galatasaray muhabirleri bile fenerbahçeli. en net örnek halil özer. şimdilerde habertürk spor müdürü, galatasarayı efendileri kitabını bile yazmış olan halil özer.
    galatasaraylı olup da medyada üst düzey yönetici, ağırlığı olan konumdakiler de var elbette. ama onlar da agresif değiller. cool takılıyorlar genellikle. belki de çoğunun galatasaray lisesi çıkışlı olması onları sakin davranmaya yöneltiyordur.

    fenerbahçe ürünlerinin satış fazlalığı, kombine kart satışı, taraftar kart satışı da yine aynı kuşağın etkisiyle oluyor. artık bizim kuşağın çocukları var, cebinde parası da var. adam kendisine kombine alırken çoluk çocuğuna da alıyor, alabiliyor. alışveriş yapacağı zaman gidip fenerium’dan alabiliyor. tamamen yaş-statü-sayı ile doğru orantılı bir durum söz konusu burada da.

    bundan ilerleyen yıllarda kurtulacağız. bizden sonraki kuşak galatasaraylılar her yerde daha fazla sayıda olacak. o zaman da galatasaraylı medya ortalığı kasıp kavuracak. her şey çok güzel olacak. ben de görebilirim inşallah o günleri.

    o güzel günleri sağlamak için : (gbkz: ey galatasaraylılar, en az 3 çocuk yapın !
    )

    --- alıntı ---
  • 5
    budur:

    ana sayfada haber başlığı "bu penaltı verilmedi" diye verilir. http://www.milliyet.com.tr/2010/04/05/index.html

    sonra haberin içine girersiniz, başlık fenerbahçe'nin ofsayttan attığı golden bahseder ama yine de verilmeyen penaltı ön plandadır

    http://www.milliyet.com.tr/...4/default.htm?ver=12

    üstelik söz konusu pozisyonlardan golün ofsayt olduğuna herkes, tüm yorumcular emindir ama penaltı olup olmadığı tartışmalı pozisyondur, ama haber önce o pozisyondan bahseder.

    lig tv spikerleri fenerbahçe'nin maçını milli maç gibi anlatır, lehe verilen kararlara "sonra bakmak lazım" denir, fenerbahçe uçuyor, tam gaz vs diye maç anlatılır.

    he galatasaray için aynı gün ne mi yazılır? işte bu:

    http://www.milliyet.com.tr/.../1220766/default.htm

    hepinizi sami yen'e şampiyonluk için getirdiğimiz aslan kovalasın e mi?
  • 6
    dunga'a sallıyorlar şimdi de. ulan dunga'nın da şeyinde zaten. adam merak edip türkiye gazetelerini mi okuyacak? elano'nun performansı içlerinde öyle bir patladı ki. bunların alex babası, andre dos santos'u sanki daha önceden demir başıydı kadronun. oldu olacak christian baroni'yi de alsın adam. sırf şu karaktersizlere inat brezilya şampiyon olsun isteyeceğim neredeyse.

    ispanya'nın yenilgisini alma guiza'nın ahını şeklinde bir başlıkla servis etmek nedir abiler? ben böyle yalakalık görmedim. ama çok komik lan.

    http://fifa2010.fanatik.com.tr/..._DKArticleDetail.htm
  • 7
    "allah sizi ıslah etsin" demek geliyor içimden. bir futbolcu yetenekli olup da galatasaray'da oynarsa onu yerden yere vurmaya hazır olan o kadar yancı bir haberci kitlesi var ki, insan adeta şok oluyor.

    ya rahat bırakın bu çocuğu yahu. adam galatasaray'da oynamasın, avrupaya kaçsın diye ellerinden geleni yapıyorlar.
    ben arda turan olsam herhalde çoktan pılı pırtımı toplayıp avrupaya kaçmıştım bu haberlerden sonra...

    "arda turan sen bir canisin, vukuatların yeteneklerinin önüne geçiyor, çirkefliğin kitabını yazacaksın yakında, semihe yumruk, selçuğa, canere yumruk... durmadan taraftarlara tartışırsın, yetti ama bu kadar sorumsuzluk...."

    bi s.kt.r.n gidin şu adamın hayatından ya, haberciyseniz türkiyenin en yetenekli futbolcusunu rahat bırakın. bu çocuk sonuçta milli takımda oynuyor, ülkesini temsil ediyor, ayıp ya, çok ayıp. bu çocuk sitem etmesin de kim etsin.
    kaptan sonuna kadar arkandayız. türkiye senin gibi bir yeteneği zor buldu ama çok çabuk kaybedecek böyle devam ederse!

    neyden bahsettiğmi merak edenler için:
    --- alıntı ---

    http://www.sabah.com.tr/...atlari?albumId=17127

    --- alıntı ---
  • 8
    şimdi şu açıklamayı herkes dikkatlice okusun :

    basında beşiktaşlı bir yöneticinin açıklamalarına atfen manchester city takımının futbolcusu robinho ile kulübümüzün 26 milyon euro karşılığında anlaşma sağladığına dair haberler yer almaktadır. söz konusu futbolcu için bahsi geçen rakamlar kulübümüzün geleceğini riske edecek boyutta olduğu gibi takım içi dengeleri de telafisi imkansız şekilde bozacak boyuttadır.yönetimimizin transfere bakışı günü kurtarmak ya da popüler olmak düşüncesinden uzak olup önceliğimiz kulübümüzün menfaatidir ve yarınlarıdır.

    bu açıklamadan ne anlıyoruz. kulübün bu oyuncuyu transfer etmeyi düşünmediği, ekonomik olarak onları aştığı ve transferde bu tarz popüler isimler yerine gelecek vaat eden isimlere yöneldiğini kısacası bu oyuncu ile ilgilenmedikleri açıkça belirtilmiştir. bu yazıyı geri zekalı bir insan bile anlar. ama benim fenerli medyam fener taraftarına yalakalanıcam diye bakın bu açıklamayı nasıl değerlendirmiş :

    http://www.milliyet.com.tr/...dilar&ver=67

    ilginçtir, kamuoyunu aydınlatma amacıyla yapılan duyuruda, robinho ile anlaşmaya varıldığı iddiası değil, para miktarı yalanlandı.

    ben size ne söylemeliyim bilmiyorum artık.
  • 9
    şu tarih itibariyle maç sonuçları ve sakatlıklar dışında galatasaray futbol takımı hakkında pek haber yapılmamaktadır. özellikle de fenerbahçe medyası yayın organları tarafından. bahaneyle itiraf edelim o zaman; istisnasız her gün www.netgazete.com dan fanatik, fotomaç ve fotospor'u ana sayfalarından, hürriyet gazetesi spor servisi'ni ise internet sitesinden takip ederim, her birine üçer dakika ayırırım yani ne yazmış çizmişler diye. gerçek anlamda öğrenmek ve bilgilenmek için okuduğum gazeteler başka. düşmanın adımlarını bir bir izlemek lazım, tümü istihbarat bunların.

    ümit ediyorum ki okuyucular tespitlerime güvenecektir, iyi bir okuyucuyumdur ve kolay kolay unutmam bir şeyi, çünkü olası bir medya taraması günlerimi alacağından bu sefer hafızamı işin içine sokup doğrudan sonuç kısmına geçiyorum;

    geçen sezon takım iki kulvarda dolu dizgin gidip, gelene üç, gidene dört atarken tonla uydurma haber yapıyordu bu adamlar, hatta hatırlamak isteyenler bu başlık altında yazılmış olan entrylerin 2009/2010 sezonu başlangıcına denk gelenlerine tekrardan bir göz atıp o dönemi anımsayabilirler...

    ne kadar çok tepki vermişiz o dönem bu saçmalıklara... ne kadar ekmek o kadar köfte tabi, haber bol olunca tepkisi de bol oluyor...

    2010/2011 sezonu, yani bu sezon başlangıcında ise transfer sezonu kapandığından beri, hani arda turan'ın matematiksel olarak ayrılma ihtimali ortadan kalktığından beri diyelim, elano'nun mutsuzluğu dışında ortada dönen bir haber yok... bunu bu başlığın durulmasından da anlayabiliriz... hatta diğer taraftan bu aralar fenerbahçe'ye moral verme peşindeler, çünkü 2009/2010 sezonu başlangıcında takımları puan kaybetmeden ilerlerken yapmaları gereken tek iş, diğer lokomotif olan galatasaray'ı yıpratmaktı.

    2010/2011 sezonu başlangıcında lige iki mağlubiyet ile başlamışız, oynanan oyun geçen sezonu mumla aratıyor, üzerine avrupa'dan elenmişiz...

    fenerbahçe'nin de bizden kalır yanı yok; onlar da ligde ilk haftalardan mağlubiyetler almış, üzerine hem şampiyonlar ligi, hem de avrupa ligi'nden elenmişler, hem de daha play-off aşamalarında...

    bu sezonun moda haberleri, aykut kocaman'ı kötüle, aziz yıldırım'a yıkama yağlama çek, fenerbahçe futbol takımının sırtını sıvazla, o bunu uçurur, şu şunu parçalar diye, ona buna methiyeler düz ama en büyük karın ağrısı olan aykut kocaman'ı takımın hayrı için yerden yere vur... görevini yapıyor işte elemanlar...

    geçen sezon ise bizim teknik kadromuzdan, yönetimimizden tut, takım oyuncularına, hatta malzemeciye kadar olumsuz haberler döşeniyordu... her şey dört dörtlük olduğu halde... şimdi soruyorum sizlere ey fenerbahçe medyası;

    bari tutarlı olun; ayakta tavuk mu sikiyorsunuz siz?

    arda turan hiç mi sinema kapatmamış bu aralar? takımda alemci futbolcu mu kalmamış? beklentileri karşılayamayan adam hiç mi yok bu aralar? hani frank rijkaard ile adnan sezgin kavga ederdi? antrenmanda soğuk rüzgarlar eserdi eskiden, esmiyor mu bu aralar? harry kewell türkçe veryansın ederdi takım arkadaşlarına para pul konusunda? milan baros kazan kaldırmıştı falan? sonra beklediği ortamı bulamayan oyuncular falan vardı mutsuzdular?

    söylesenize be adi herifler her şey süper de bir tek sonuçlar mı boktan bu aralar? yapsanıza haber be öğrenmek istiyoruz hadi!!!

    bir zamanlar florya'nın kanalizasyon sisteminde yaşadığınızdan olsa gerek, en boktan şeylere kulak misafiri olup bunu gazete sayfalarına taşırdınız, en güzel şeyleri görmezdiniz, bir renginiz vardı yani, bu aralar neden renksizsiniz ağalar???

    frank rijkaard küfretsin mesela antrenmanda, ya da gülüşsünler neeskens ile; futbolcular da içerlensin bunlara, biz de inanalım falan...

    kendilerine şu nezih ortamda edecek küfür bulamıyorum...
  • 10
    milliyet internet sitesi dün arda turan'la ilgili şöyle bir haber yaptı.
    http://captanoblogpics.files.wordpress.com/...3/milliyet090311.jpg

    ve sözlük dahil bir çok yerde infial yarattı. dün bu haber ana sayfada yer aldı. normaldir.
    dün gece ise galatasaray tv'de doktorun röportajında gayet net açıklamalar yapıldı bu konuda. normalde bu haberin kafadaki haberlerden bir olması gerekirken, şu haberin altında 3 satırla geçiştirildiğini görüyoruz :
    http://spor.milliyet.com.tr/.../1362581/default.htm

    ne oldu şimdi. arda'ya, yönetime diş bileyenler, hakan şükür haklı diyenlerin yaptıkları yanına kar kaldı. mevzuyu iyi takip etme zamanı olmayanlar, görmeyenler, duymayanların bildiği tek şey : arda'nın bilerek oynamadığı ya da yönetimce oynatılmadığı.

    hep diyoruz ki, gaza gelmeyin. beni de gaza getirmeyin. aynı şeyleri ayda bir yazmaktan sıkıldım artık.
  • 12
    http://www.yazaroku.com/...indiniz/360035/.aspx

    --- alıntı ---
    o değil de, hürriyet gazetesindeki dert kimsede yok. sanki dersin aziz yıldırım falan değil de onlar gözaltına alınmış
    bana sorarsanız, fenerbahçe'nin yayın organı gibi olabilirsiniz, tecimsel sakıncanın dışında bunda bir şey yok.
    hatta bizzat yayın organı da olabilirsiniz.
    suç değil günah değil.
    yeter ki...
    fenerbahçe - sivasspor maçı öncesi yaptığınız gibi alenen şikeye teşvik edici haberler yapmayın.
    --- alıntı ---
  • 13
    bugün kullandıkları haber manşetini, 1 aydır arşivde tutmuyorlarsa ben de şerefsizim! 1 aydır bugünü bekliyorlardır; bir şey olsa, bir bok atılsa şu galatasaray'a da artık... baktılar manşet arşivlerde heba oluyor, galatasaray'ın adı bu işe karışmadan bu dava sonlanamaz dediler ve dediklerini yaptılar. ama bu, klasik bir fenerbahçeli mantığı olduğu için, çok da şaşırmadım. şöyle ki; tüm başarısızlıklarını sadece galatasaray galibiyetleriyle örtmeye çalışan bir topluluk oldukları için, bu olayda da "fenerbahçe küme düşer ama galatasaray'ın da adı bu işe karışır" yaklaşımında olduklarına eminim. artık küme düşmeleri onlara çok koymayacak(!), ne de olsa "galatasaray da bulaştı(!)"... yazık lan, valla yazık... hayatımda böyle bir eziklik görmedim, göreceğimi de sanmıyorum...

    http://img839.imageshack.us/...9/7819/unled1lsm.jpg

    ilgili haber: http://spor.ekolay.net/...a-arama/2661/798139/
  • 15
    galatasaray'ın şampiyonlar liginde tam bir uefa avrupa ligi grubunda, fenerbahçe'nin ise tam bir şampiyonlar ligi grubunda olduğuna inanmaya çalışan gariban medya. kıyamam ben sana. ne kadar çok istemiş şampiyonlar ligini :(

    daha önce bir entry'de de yazılmıştı, onu yazan yazara sevgilerimi göndererek:
    (bkz: rihanna - umbrella)
    http://www.youtube.com/watch?v=_iQRXuAo6Eg
  • 18
    http://skorer.milliyet.com.tr/.../1834481/default.htm

    şimdi sözde bazı galatasaray taraftarları destek vermiş fenerbahçeye...
    hatta bazıları abartarak fenerbahçeli filan olmuş...
    internetten bazı apır sapır tiplerin yazdıklarını galatasaray taraftarı destek verdi diye yazmayın amk...
    yok şike sürecinde destek veren galatasaraylı varmış fenerbahçeye filan...
    bunları yazan galatasaraylı değildir net kere net...
  • 20
    başladılar algı operasyonuna.

    29 eylül 2017 akhisarspor fenerbahçe maçında hakemin en ufak bir hatalı kararı yok. ama sanki hakem yüzünden katledilmişler gibi bas bas bağırıyorlar şu an. rıdvan dilmen de bayrak taşıyanı bunların. ulan kaleyi bulan şutunuz yok şutunuz, neyin derdinseniz?

    ben söyleyim, 2 kırmızı kart eksik verildi.
    çıksın bir spor yorumcusu tartışalım.

    http://gss.gs/Nrf

    şunlardan hangisi hatalı? alper'in rakibin bileğini koparmaya çalışması mı? skrtel'in eliyle kestiği top mu? hadi diyelim ki yüzünü korudu, ulan hızlı hücumu kesiyor? 2'ye 1 gidiyordu akhisar yoksa.

    anladılar ki hakemsiz olmayacak,
    hakemlere algı operasyonları başladı.

    yedirmeyin, yemeyelim.
    sosyal medya bu yüzden var.

    bok gibi oynadın, oynayamayınca oyuncuların sinirlendi ve salak salak atıldı. olayınız bu arkadaşlar.
    jannsen ve soldado neden atılmıyor?
  • 23
    topuk yaylasında yüzler gülüyor. takım şampiyonluğa kenetlenmiş vaziyette. bu arada menajerler aracılığıyla de bruyne önerildi fenerbahçe'ye ancak ersun yanal bu mevkide yeterince güçlü olduklarını öne sürerek ret yanıtı verdi ve yalnızca kaleciye ihtiyaçları olduğunu söyledi. evet görüyorsunuz, hemen ilerimizde de emenike ve kameni satranç oynuyor...
    https://pbs.twimg.com/media/D-r9p6MXkAAtdEV.jpg
  • 24
    bugünkü olası fener galibiyeti halinde feneri şampiyon ve geri dönmüş efsane ilan edecek yanlı oluşum. tek amaçları rakip taraftarı gaza getirip kendi kulübüne ve takımına düşman etmek, camia içi kaos yaratmak.

    bakın temelleri atılıyor: https://www.trtspor.com.tr/...00&category_id=1

    müsterih ve temkinli olalım...

    edit: don quijote de la mancha uyardı, fener maçı yarınmış (19.08).
App Store'dan indirin Google Play'den alın