(bkz:
fatih terim/#2105926)...
fatih hocam, bu satırları yazmamın üzerinden çok zaman geçti. sana olan kırgınlığımın nedenlerini zaten tekrar tekrar anlatmaya gerek yok fakat o duyguların
21 aralık 2017'de son bulması kadar da beklenen bir son zaten sürpriz olmayacaktı.. bu süreçte klübün kapısından onlarca futbolcu, onlarca yönetici, başımıza anlatsan kitap yazılabilecek bir sürü hikaye süregeldi ama sen değişmedin. sen, senden beklenileni yaparak her zaman olduğu gibi koleksiyonuna ve tarihe silinmeyecek kupalar ekledin.
uzun zaman sonra buraya dönüp bir şeyler karalamamın nedeni aslında sana duygusal manada açılmak değil yanlış anlama, senin gibi bir sistem adamının beni nasıl sistemsizlikten sıkılır hale getirebildiğini sorgulamak diyebiliriz aslında. sen ki
gegenpressingi ve
4-4-2 diamondı kusursuza yakın oynatarak hatta daha ileri gidelim sistemin mucitlerinden biri sayılarak avrupa klüplerini dize getirmiş, bir daha tekrarlanamayacak başarıların mimarısın. sen ki üçüncü döneminde genlerimize işleyen 4-4-2 yi bu sefer standart kanatları kullanarak bu işi
engin baytarlarla
emre çolaklarla aktif hale getirip old traffordlarda sir alex fergusona sakızını yutturan biri olarak, son üç yıldır içinde bulunduğumuz durumu kabullenebilmendir beni rahatsız eden taraf. bunu okuyacaklar açısından söylüyorum; son üç yılda iki şampiyonluk kazanan hatta bana göre de
covid-19 olmasa üçte üç ile triosunu yapacak bir teknik adama 'sistemsiz' demenin çok ağır haksızlık olduğunu düşüneceksiniz. bunu düşüneceklerin vicdanen haklı olduklarını ama mantık çerçevesinde haksız olduklarını söyleyebilirim.
mektubumun sonuna geldiğimde; ben sahada ne yapmasını ezbere bilenleri, dakika kaç olursa olsun kötü oynayanın her an kenara gelebilirim korkusuyla sahada yırtınmasını, güzel futbolu, sistem futbolunu, soluksuz pressi, sahaya ruhunu koyanları, kısaca eski fatih terimi özledim hocam..