resim
Eren Derdiyok
Görev:Yardımcı Antrenör
Takım:FC Schaffhausen
Yaş:36
Uyruk:İsviçre
  • 1
    leverkusen'de oynadığı toy yıllarında şu ; https://www.youtube.com/watch?v=vz2m8RaPK1I golleri atan , fizik gücü yüksek , defansla boğuşabilen bir futbolcunun kariyerinin en iyi zamanlarını yaşayabileceği 30 yaşında bu kadar futboldan uzaklaşmasını anlayamıyorum.

    10 senedir ayağına top deymemiş ama adam yokluğundan halı sahaya çağrılmış gibi oynuyor.

    ki kendisi türk mentalitesiyle yetişmiş biri de değil.

    nasıl bu hale geldi ? yüzlerce fikir üretilebilir . yanlış antrenman , teknik ekiple sorun , takım içinde yaşadığı sorunlar vs .

    tüm takıma sirayet etmiş bir boşvermişlik bir bıkkınlık var adamda. gönderilince sorun çözülecekse gönderilsin tabi. ama gelen santraforun da yavaş yavaş kendisine benzemesinden korkmuyor değilim.
  • 3
    http://gss.gs/2513735

    eren derdiyok ile ilgili şöyle bir giri paylaşmıştım...

    yanıldım...

    öncelikle umutlandırdığım tüm renktaşlardan özür diliyorum ancak hocama ve yönetime bu konuda kırgın olduğumu anlatmam gerekiyor.

    eren, sezon başında tek santrafor olarak takımda kalacağı belli olduğunda umutlandım. çünkü fatih terim' in tılsımını ve futbolcuya yaklaşımını defalarca olumsuz anlamda gördüğümüz gibi olumlu anlamlarda da gördük. zor durumdaydık ve olumlu sonuçlar hep zor durumlardan yeşerirdi... yani öyle umuyordum...

    fatih terim' in hep "en" iyisini istediğini biliyorsunuzdur. artık bu konuda emin olalım. en lüksünü ister, en başarılı olmak, en komik olmak, en karizmatik olmak, en dürüst olmak... herşeyin "en" i olmak isteyen ve çoğu zaman başara da bilen bu adam futbolcunun da en iyisini ister. eğer gündemde kaka varsa sneijder' in alınmasına "taktiğine uymadığı için"(u: burada şunu belirtmeliyim, bir teknik direktör gözüyle yarı yarıya hak da veriyorum) burun kıvırabilir.

    sanırım eren' deki potansiyel, fatih terim' i tatmin etmedi ki bırakın eren' le bir yola girmeyi, aksine cümle aralarına sürekli olarak takımda bir santrafor olmadığını, olanın da sürekli "ağrım var hocam" dediğini anlatan doneler sıkıştırdı. kulübün sanırım! basın sözcüsü! abdürrahim albayrak!' da "santrafor transferi yapamamalarının" getirdiği ezilmişlik, mahçubiyet ve suçlulukla, "devre arasında durumu çözeceğiz", "devre arasında santrafor eksiğimizi gidereceğiz" şeklinde açıklamalar yapıp durdu. açıklamaların bırakın ana fikrini, bir satır arasında dahi "santraforumuz var arkadaşlar, sayı olarak yetersiziz, eren bizim santraforumuz" denmemiştir.

    eren isviçre' li. isviçre doğumlu. eğitimini oralarda tamamlamış ve kültürünün büyük çoğunluğunu, dünya' nın en medeni kıtası olarak görülen avrupa' nın en medeni ülkesi olarak bilinen isviçre' de almış. medeniyetin, bizim gibi ateşiylehareket eden toplumlara abes, kötü ve soğuk olarak sirayet eden ama gerçekçi olan tarafı, olaylara duygusal yaklaşmamaktır.

    muhtemelen eren' de böyle yaklaşmadı ve kendini sakınıyor, sakındı. şu sıralarda ve bu açıklamaları duyduğundan beri kendisine takım arıyor, menejeriyle diyalog kuruyor. eşi ve çocuklarının geleceği, yaşayacağı ev... herşeyi nereye taşıyacağını belirlemeye çalışıyor.

    örneğin;

    eğer isviçre' de young boys takımında yedek santraforken takımın ana santraforu takımdan ayrılmış olsa heyecanlanırım. sonrasında "bir değil, iki santrafor alacağız" dedikleri anda "eyvah" derim. transferler yapılamadığında "işte fırsat" diye tam çalışmaya koyulurum. çalışmalarıma başlamışken hem hocadan hem de yönetimden sürekli olarak "transfer kesinlikle yapılacak", "santraforumuz yok", "olanın da ağrısı var, bak belhanda' nın yok" şeklinde açıklamalar duyarsam, sezon sonu sözleşmem de bitiyorsa, profesyonel olarak elimden geleni veririm ancak motive olamam. kariyerimin son günlerinde ve son sözleşmeme bu kadar yaklaşmışken kariyerimin bitmesine razı olamam. çalışmalara başlarım ancak bu sefer "profesyonel" kariyerimde bir daha geri gelmeyecek o son sözleşmemi sağlama almak için çalışırım...

    sporda başarı yakalamak istiyorsan motivasyon olmazsa olmazlardan biri*. motivasyonun önemini bize en çok gösteren insan da takımımızın başındadır.

    galatasaray yönetimi aynı taraftarı gibi seviniyor(bkz: 2018 2019 şampiyonlar ligi gruplar kurası) yada futbolcusuna sinirleniyor, hocanın bir tarafı zaten taraftar, e taraftarımız da tıpkı hoca gibi, hep en iyisi, en ideali olsun istiyor. o kadar ki gomis' in zam istemesi bile abes geliyor, 32 yaşında 6 milyon €' a satılınca "oh yine iyi gitti, yaşlıydı" deniyor, tugay kerimoğlu futbolculuk zamanında yuhalanıyor, o yuhlanıyor, bu linç ediliyor... lakin yöneticilerin * taraftar gibi hareket etme şansı yok! çünkü deniz bitti ve elindeki futbolcuları değerlendirmek zorundasın. transfer imkanların aşırı derecede kısıtlı, dünya piyasası bu sırada almış başını gitmiş. ingiltere, çin, arabistan, katar, amerika... büyük paralar dönüyor. elindekilerden mümkün olan en üst performansla faydalanmak için tüm çalışmalara açık olmalısın. yoksa daha çok futbolcu yuhalanır, yuhalamaya hazır olan taraftarın önüne atılır ve aradan sıyrılırsın...

    bu yazı sanki bir "eren derdiyok" savunması mı? kesinlikle hayır! eren' in, her ne pahasına olursa olsun o formayı almak için fırsatı var. yada vardı mı demeliyim. bilmiyorum... 2 maçta göstereceği ekstra performans bir anda kendisini hem taraftar hem de hoca gözünde "acaba eren olur mu" noktasına götürecekti ki zaten şuanda eleştirdiğim durum da budur. galatasaray artık muhasır medeniyetler seviyesine çıkmalıdır, senelerini projelendirerek devam ettirmelidir. kim oynayacak, neden, nesinden faydalanacağız, ne kadara mal olur, ne kadar kar ettirir...

    futbolcunun kendinden azimli olanını, kendinden çalışkan olanını ve kendinden "senin her dediğini anında ve eksiksiz" yerine getirenini ve sakatlanmayanını bulursan başarılı olursun zaten. ancak bizim eren gibi, yunus akgün gibi, sinan gibi tam olmamış yada olmayacak gibi duran yada yetersiz görünen ancak yüksek potansiyelli futbolculardan "faydalanmaya"* ihtiyacımız var. biz ise aksine, en ufak çalışma disiplini yada kalite problemi olan futbolcuyu aşağıya çekecek şekilde öğütüp bedavaya yada üzerine para vererek zarar ediyoruz, kulübümüze zarar veriyoruz. yıllarca maaş vererek hiç bir fayda alamıyoruz.

    takımın başında gerçekten bir "efsane" var. ben de o efsaneye hala inanıyorum. o efsanedir ki eminim bu zor günlerin içinden çıkıp bizi zaferlere taşıyacaktır. ancak şu da büyük bir korkudur ki eğer istediği gibi "kendinden olmuş" "yürekten oynayan" futbolcular eline düşmez ise(u: ki dünyada "yürekten oynamak" terimi yavaş yavaş yerini kaybediyor, önemini yitiriyor. hatta en son yürekten oynayan futbolcular da hocasını devirmekten çekinmiyor. bknz.leicester city bknz. claudio ranieri) kendimizi, şuan elimizde bulunan fırsatı(u: fırsat: tüm takımların borç yükleriyle boğulması, 2000 jenerasyonu, az bir bedelle satılmış olsa da arazilerimizin satılmış olması ve kulüpte nakit akışının rahatlayacak olması) kaçırmış halde bulabiliriz. transferler yapılıp yapılıp, faydalanmadan kulüpten ayrılabilir futbolcular(bkz: muğdat çelik)(u: her ne kadar düşük bedelli de olsa, madem oynatmayacaktın, madem planlarında yeri yok. neden kadroda?)

    eren derdiyok' un hikayesinin hayal ettiğim gibi gitmemesine üzüldüm. büyük bir beklentim yoktu ancak şuan yaşanan durum yaşanabilecek en kötü senaryoydu.

    zaten galatasaray' da hiç bir zaman arası olmamıştır, ya en iyisi olur yada en kötüsü...
  • 5
    galatasaray seviyesi için yetersiz olan forvet. bu sezon attığı gollerin çoğunu beleşten attı. yaratıcılık 0!

    sıfır faktöriyel gibi anlaşılmasın, zira yaratıcılık 1 bile fazla olur eren'e. en çok içimi yakan da şu sözleşme: https://www.galatasaray.org/...galatasarayda/32936/

    alınırken de karşı çıkmıştım. bu paralar malzemeye göre ağır kazıktır. hatta öyle böyle değil yani. bu arkadaş anadolu takımına gidip goller felan atarsa ''yine attı'' gibi şeyler bile yazmayın lütfen başlığına. anca oralarda oynar çünkü.

    tabii suçun en büyüğü dursun aydın özbek yönetiminin.
  • 6
    rıza çalımbay' ın daha galatasaray' da formasıyla çıkmadan bugünleri gördüğü futbolcumuz...

    --- alıntı ---

    rıza çalımbay: "eren derdiyok motive olursa en az 25 gol atar"
    eren derdiyok'un eski hocası rıza çalımbay, golcü oyuncunun bilinmeyen özelliklerini anlattı. artılarını eksilerini masaya yatırdı

    kasımpaşa'nın eski teknik direktörü rıza çalımbay, eski öğrencisi eren derdiyok'u vatan gazetesine anlattı.

    eren derdiyok'un performansının artmasında büyük pay sahibi olan deneyimli çalıştırıcı rıza çalımbay, galatasaray'ın kanatları daha etkili kullanması halinde eren derdiyok'un bu sezonu en az 25 golle kapatacağını vurgulayıp sözlerine şöyle devam etti:

    "eren derdiyok'un en büyük silahı motivasyon. takım arkadaşları, yöneticiler ve taraftarlar eren'i iyi motive ederlerse zirve yapar.

    taraftardan tepki görüp yuhalanırsa dibe vurur. duygusaldır. antrenmanların en çok çalışan ve disiplinli oyuncusudur. ben nasılsa direkt 11 oynuyorum diye antrenmanlarda çalışmamazlık yapmaz. ayrıca ideal bir santrforda bulunan yetenekler eren derdiyok'ta vardır. defans arkasına atılan toplarda çok çabuktur.

    sağ ayağını kullandığı kadar sol ayağını etkili kullanamıyor ama yine de soluyla da gol vuruşları yapabiliyor. daha genç ve uzun yıllar galatasaray'a hizmet edecek bir oyuncu. galatasaray ona verdiği paraya hiç üzülmesin, en az iki yıl içinde çok talipleri olacaktır ve galatasaray'a çok para kazandıracaktır."

    --- alıntı ---

    ahanda linki:https://www.webaslan.com/...rsa-en-SXHBQ89382SXQ

    "hala" bağlantı kuramamışlara;

    eren' in performans düşüklüğü her geçen gün artmıştır. bu performans düşüklüğünün yaşanmaya başlaması gomis' in satışı ve ardından gelen her maç öncesi, sonrası santrafor transferi sorusuna, aldürrahim albayrak ve fatih terim' in "santrafor alacağız, santraforum yok, olan da ağrı çekiyor, belhanda hiç oram buram ağrıyor demiyor ve son olarak da kaçırılan gollerin vuruş tekniğiyle ilgisi yok" a kadar götürülen cevaplar verilmesidir.

    tarih falan da orada. açın bakın. ne demiş tırnak içine de alayım;

    --- alıntı ---

    "eren derdiyok'un en büyük silahı motivasyon. takım arkadaşları, yöneticiler ve taraftarlar eren'i iyi motive ederlerse zirve yapar. taraftardan tepki görüp yuhalanırsa dibe vurur. duygusaldır."

    --- alıntı ---

    beni sinirlendiren şey ağzımızdan salyalar çıka çıka maç seyreder gibi, fikirsiz zikir sahibi olmak. sövüp sövüştürmek için bir oyun izlenir mi allah aşkınıza. gözünüzü açın, sorunu tespit edin, futbolcuları insan olarak değerlendirerek bunu yapın.

    şuanda "ama milyon kazanıyor" diyenlere imkanımız olsa ve milyonlar verip o takımın içerisine eren' in yeteneklerinde soksak karakterleri değişecek sanırım. çünkü "ama milyonlar kazanıyor, oynayacaksın" deniyor. adam çıkıp süper kupada golünü attı,maçı penaltılara taşıdı, sonra o penaltıyı kaçıran gomis satıldı ve futbola en yakın yöneticinle hocan "santraforumuz var, sadece sayı olarak yetersiziz, eren bizim birinci santraforumuz olabilecek kapasitede" diyemedi. çünkü ihale bunu diyende kalacak, bizim azgın, saygısız, ağzından salyalar çıkarak bağıran taraftar ve fenerbahçe tek elindeki basınımız o kişinin o yorumu üzerinden çıkarımlar yaparak o kişinin koltuğunu sallayacak, sevimliliğini azaltacak...

    gerçekten yabanileşiyor muyuz yoksa medenileşiyor muyuz ben anlamıyorum...
  • 9
    bir futbolsever olarak santrforların kötü tercihler sonucu gol kaçırmasına sinirlenmem. zira bazen işler yolunda gitmeyebilir, şansızlık eseri istediği vuruşu yapamayabilir veya teknik kapasitesi düşüncelerini gerçekleştirebilecek seviyede değildir.

    eren'in 15 aralık 2018 başakşehir galatasaray maçında kaçırdığı pozisyonu izlediğimde ise kan beynime sıçradı. zira ilgili pozisyonda vücudunu şut çekmeye göre konumlandıramamıştı bile. gelen pasa karşı o kadar kötü pozisyon aldı ki kendisini tek opsiyona muhtaç bıraktı. rakip defans eren'in vücudunun topa karşı pozisyonunu görüp şut çekemeyeceğini anlamış olacak ki yere bile yatmadı.

    bu pozisyonu gole uzak bir orta saha oyuncusu harcasa yine sinirlenmezdim ama bu seviyede oynayan bir santrfor şuttan başka bir şey düşünmemeli. adam fundamental olarak eksik ve biz bu adamdan takımın as golcüsü olmasını bekliyoruz.

    bizi bu adama muhtaç edenlere lanet olsun.

    https://twitter.com/...990530562953216?s=09
  • 12
    https://twitter.com/...330990493630464?s=19

    ilgili transfer haberine binaen; schalke'de breel embolo'nun kramponlarını taşıyabilir. başka türlü sahaya çıkması imkansıza yakın. bunu da embolo çok iyi olduğu için değil, eren çok çok kötü olduğu için söylüyorum.
    çok zorda kalınırsa mark uth'un kramponlarını taşıması için de kullanılabilir.
  • 13
    --- alıntı ---

    bonservisine 4 milyon euro(+kdv) ödenen, her sezon için 2.15 milyon euro sabit ücret alan, bu sezon 17 maçta 9 gol atan ve 6 aylık sözleşmesi kalan, 30 yaşında ki eren derdiyok'un 500 bin euro'ya schalke'ye satılmasına olumlu bakar mısınız?

    --- alıntı ---

    https://twitter.com/...379994690498562?s=19

    şu an aklımdaki tek soru, 500 bini biz mi veriyoruz? gerçi öyleyse bile verin gitsin çöpü.
  • 17
    serdarın rahatsızım diyerek maçtan kaçtığını düşünüp, kendisine kulüp bul denmesi üzerine herkesin aklına geldi eren.
    fatih hoca, benim tam hatırlamadığım bir basın toplantısında, * erenin maçlardan kaçtığı imasında bulunmuştu. herkesin önünde bunu söyleyen kişi neden serdar hakkında bu kararı alırken eren için bir hamle yapılmaz düşüncesi oluştu bende.

    https://www.haberturk.com/...ro-disi-2274373-spor

    şimdi böyle bir haber ile karşı karşıyayız. eğer bu haber de doğru ise fatih hoca bir şeyler deniyor. bizim bilmediğimiz bilgilere sahip ve ona göre bir adım atıyor. galatasarayın menfaatini düşünerek bu adımları attığından da şüphem yok. açıklama yapmaması da buna dahil olabilir.

    bakalım mevlam neyler, neylerse güzel eyler.
  • 18
    sporx kaynaklı habere göre, bundesliga takımlarından hannover96 ile göztepe’nin ilgilendiği topçu.

    ilgili haber linki:

    http://www.sporx.com/...talip-SXHBQ754567SXQ

    2 forvet alınacak ortamda, muhtemelen forma bile giyemeyecek üçüncü forvete sezonun sonuna kadar 1 m euro vermekten kurtulacağımız her opsiyon düşünülmeli. kendisine ihtiyaç duyulabilecek (inşallah gerek kalmaz) 30-40 dkda sinan veya onyekuru, eren yerine oynarlar.
  • 21
    https://tele1.com.tr/...ffye-basvurdu-20618/

    öncelikle tele1 ne, nereden buluyorsunuz bu siteleri, nedir ne değildir bu soruların cevabını bilmeden doğru olduğunu varsayarak haberi yorumlayacak olursam, ilk olarak belli oldu ki bizim yerli oyunculara para falan ödemediğimiz artık gün gibi aşikar.

    bu toprak eşeleme aracına bizim 1,4 mio euro borcumuz varsa ve karşılığında da bonservisini verip kurtulabiliyorsak şans ayağımıza gelmiştir, fırsat bu fırsattır, sezonun fırsatı hatta bence.

    buna 1,4 mio euro bonservis verecek takım yok, gerçekten yok, kimse vermez, fm değil bu gerçek hayat. türkiye'de bunun ne mal olduğunu bilmeyen yok zaten, fiko gibi, eski antep başkanı gibi ikircikli işler çevirmeyeceksiniz buna kimse beş kuruş para vermez.

    avrupa'ya da maksimum, hadi her şey yolunda gitti, ne bileyim isviçre'de eli açık bir kulüp vatandaşımızdır yazık falan derse belki bu parayı verir, onda da dünya kadar uğraşırsın, işçilik kaybı. ilaveten kaç kere uçak biletiydi, ıvırdı kıvırdı.

    salın iş ahlakı yoksunu gamsız enişteyi kime şikayet ediyorsa etsin, ses de etmemek lazım, böyle fırsat hayatta bir kere gelir, akıllı olmamız lazım. hatta ayıp tabi böyle söylemek ama, keşke üç beş biraz daha taksaymışız.

    bu parayı ödemeden kurtulursak yönetime saygım artacaktır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın