erden timur

	Erden Timur
	Görev	:	Asbaşkan
	Takım	:	-
	Yaş	:	42
	Uyruk	:	Türkiye

• 2551

  makul sınırlarda eleştiriyi anlarım ama erden timur istifa diyenleri direkt engellerim. yüzsüzlüğe gerek yok. en olmayacak sezonda şampiyonluk ipini göğüsledik, fener'e içeride dışarıda 3 attık. hatalarıyla, sevaplarıyla bizim yöneticimizdir.
• 2552

  eleştiriyi hakettiğini düşünüyorum ama istifa diyenler galatasaraylı olamaz gerçekten. kimseye bunu söylemem ama istifa diyen varsa pilot edilebilir.
• 2553

  çok iyi bir transfer dönemi geçirirken kritik gözüken orta saha transferini sona ve zora bırakarak bu diğer transferlerin büyüklüğüne biraz olsun gölge düşürmüştür. artık bitti bitecek, birazdan kaplar da gelir, şu saatten sonra yangının faydası olmaz. ndombele ve sanchez transferleri doğru ise ihtiyaç duyduğumuz başka bir transfer kalmamıştır. satılamayanlar, değerinden aşağıya gidenler ve geç gelenler, belki de biraz fazla ödenenler tartışılır eleştirilir, lakin yine iyi bir transfer dönemi geçirmiştir. icardi, zaha, ziyech, tete, ndombele, davinson(?), kerem demirbay, angelino. bunların hepsi birden tek transfer döneminde bize gelecek dese birisi, deli olduğunu düşünerek ciddiye almazdım. önceki transfer döneminden çok daha başarılı bir transfer dönemi geçirmiştir 2023 yazında. geçen sezon getirdiklerinden şu anda kadromuzda banko olan 2-3 isim var. yeni gelenler çok daha fazla ışık veriyor. başımızdan eksik olmasın.
• 2554

  gördüğüm en zeki yöneticilerden belki de en zekisi.
  
  bunu tek bir transfer ile açıklayacağım. 1 gündür yaşanılan orta saha transfer sürecini bence çok iyi yönetmiştir. neden mi? medyaya sürdüğü venico ismi kesinlikle kolpa bir transfer haberiydi. son güne kadar bekleyip taraftarın umudunu yükseltip bi anda dibe vurdurdu. hemen o gece tag çalışmaları fln yapıldı ki bence bu işte de erden timur’un parmağı olabilir. sabah olunca tepkiden dolayı transferden vazgeçildi diye haberler girildi. sonrasında da ndombele ismi medyaya düşünce taraftar bi ohh dedi. halbuki transfer sürecinin başından beri ilk hedef ndombele değildi. çıtayı o kadar yukarı çıkardı ki erden timur 2 gün önce ndombele açıklanmış olsaydı kimseyi doğru düzgün tatmin etmezdi. tam bir ölümü gösterip sıtmaya razı etme operasyonuydu. başarıyla gerçekleşti.
  
  yani siz sanıyor musunuz ki galatasaray vecinodan vazgeçti rotayı ingiltereye çevirdi 1 günden az sürede transferi bitirdi. oyuncunun sağlık kontrolü bile yetişmez bu sürede ki 2 kez sağlık kontrolünden geçirildiği söyleniyor. bunun kulübü ile anlaşması var bonservis pazarlığı var maaş pazarlığı var menajer ücreti var. var oğlu var ve bunlar öyle 1-2 günde halledilecek işler değil. önceden planlanıp yapılmış işler. taraftarın umudunu bitirip ndombele transferini bir başarı olarak göstermek istedi ve bunu başardı.
  
  ndombele kötü futbolcu mu kesinlikle hayır. ama erden timur’un vizyonu bu işte listenin en dip sıralarındaki adam bile ndombele yani düşünün. hem galatasaray için en iyisi için uğraştı uğraştı ama belli sebeplerden olmadı. eğer transferin başında yüksek meblağ ile ndombele transfer edilseydi erden timur’a övgüler düzülürdü. 60 milyon euro piyasa değerini görmüş orta saha geldi diye bayram yeri olurdu her yer. ama öyle isimler yazıldı çizildi ki verratti, gravenberch, thuram, fofana fln derken gözden düşmüş ndombele bunların arasında sönük kaldı. unutmayın bu oyunculara giden vizyon da erden timur vizyonudur. iyi ki vardır. galatasaray için çok büyük şanstır.
  
  transfer son güne kaldı vs bunlar ayrı bir konuda değerlendirilebilir. yapıcı eleştiriler olabilir saygım var. ama yıkıcı ve hakaretvari eleştirilerin karşısında mıh gibi duracağız. bu takım tam olarak oturduğunda erden timur’un heykelini dikmek isteyeceksiniz.
• 2555

  zaha
  angelino
  dervişoğlu
  bakambu
  demirbay
  icardi
  ziyech
  tete
  ndombele
  davinson
  
  harika bir transfer dönemi geçirmemizin baş aktörüdür.
• 2556

  çok yoğun bir transfer dönemini geride bırakan yöneticimiz. kendisine geçmiş olsun diliyorum öncelikle. öyle bir dönem geçirdi ki muazzam işleri de var, önemli yanlışları da var, gayet makul hamleleri de var. merkez orta saha transferini çok geciktirmiş olup biraz risk almış olsak da ben genel anlamda iyi bir iş yaptığını düşünüyorum. eline sağlık. umarım aldığı riskler olumlu olarak döner. en çok kendisinin istediğini biliyorum.
• 2557

  eline sağlık başkan, dün çok endişelendirdin bizi ama şimdi çok yüksek potansiyelli bir takım olduk. gerek geçen sezon , gerekse bu sezon yaptığın trasnferler için teşekkürü borç bilirim.
  evet beklentimiz yüksek, potansiyel yüksek ama bundan sonrası oyunculara ve teknik ekibe kalmış. çok rahatdadım çok...
• 2558

  (bkz: #3719598)
  
  her transferinde yeni bir ders veriyor. daha iyisini yapamaz diyoruz, her seferinde bir öncekini unutturuyor. transfer yapmıyor sanat icra ediyor adeta.
• 2559

  yaz dönemi boyunca aldığı her oyuncu dünyada isim yapmış oyuncular, herhangi bir oyuncuyu şu an satış listesine koysun dakikasına kalmadan satılır. maaş yükünü kaldıramazsan satarsın olur biter. madem tepeye oynamak istiyoruz bir de böyle deneyelim.
  
  yolun bahtın açık olsun güzel insan ama insanlar öyle bir hal aldıki ağzınla kuş tutsan yaranamazsın bazılarına.
• 2560

  kendisini sevenleri üzmemiş gibi duran, galatasaray'a yakışan yönetici.
  
  (bkz: tanguy ndombele davinson sanchez ikilisi)
  
  edit: benim içime sinmeyen tek noktası zaniolo - rashica hattını bozup orayı tete - ziyech yapmasıdır. ama bekleyip göreceğiz sonuçları.
• 2561

  erhan telli’nin iddiasına göre morali bozuk olan ve transfer işlerinden çekileceğini duyuran yöneticimiz.
  
  bana kalırsa ve eğer iddia doğruysa vazgeçme erden abi. elbette çatlak sesler çıkar, yüzde yüz memnuniyet mümkün değil. kulübün çıkarını kendi çıkarının önüne koyduğun da ayan beyan ortada. bu kadar çabadan emekten sonra bırakıp gitmek olmaz.
  
  değişecek… kafalar da değişecek, düzen de. değişmeyen tek şey galatasaray sevgimiz.
  
  https://x.com/...808771508580677?s=46
• 2562

  moralini büyük ihtimalle groningen taraftarının bozduğu(!) asbaşkanımız. geceden sabaha kadar sosyal medyada bela okuyanlar, küfredenler vardı. ben bu kadar zengin olacağım, böyle saygın bir iş adamı olacağım, tüm zamanımı ve paramı harcayıp galatasaray'ı yeniden avrupa'da çekinilen bir takım haline getireceğim, bir de taharetini bile doğru düzgün alamayan bir takım hırttan, bela falan duyacağım... ne güzel istanbul be!
• 2563

  zor geçen bir transfer döneminden alnının akiyla çıkan başkanvekilimiz. vecino hadisesiyle endişelendik ama sonu güzel bitti. daha seni başkan yapacağız.
• 2564

  daha dün * kendisine hakaret üstüne hakaret ediliyor ve istifaya davet ediliyordu. bence en kısa zamanda transfer işlerini taraftara bırakmalı. açarız bi anket, kim isteniyorsa o tıpış tıpış gelir. gerek yok erden timur'a.
  
  galatasaray'a emek veren, değer katan bir insan olarak hiçbir şekilde hak etmediği tepkiye maruz kalmıştır. arkasında duranlara da "biatçı" yaftası yapıştırılmış, şampiyon takımın anasını siktiniz hariç sözlükte olur olmadık tüm başlıklar hortlatılmıştır.
• 2565

  https://twitter.com/...808771508580677?s=46
  
  dün geceki tepkilere istinaden bırakıp gidiyorum noktasına geldiyse yanlış yapıyor, hakaret içermeyen, saygı sınırlarını aşmayan, belirli bir mantığı olan ve iyiye yönlendiren her eleştiriyi öpüp başına koyması, teşekkür etmesi gerekir. kendisine duyulan sevgi ve saygının boyutları adeta bir star futbolcu ile yarışır seviyede.
  
  ayrıca mütevazılığı ile ön plana çıkan kıymetli bir adam, bu yolculuğa da sevgi ya da yergi elde etme amacıyla çıktığını düşünmüyorum, söylediklerinden bakılırsa gönlünde yeşeren bu arzunun sebebini o da henüz bilmiyor, kendisi bizim için yeni bir avrupa şampiyonluğu olduğunu düşünüyor ama belki anlattıkları ile kalabalıklarda yolunu kaybetmiş birine kendince ışık olacak ve tüm çilesiyle katlandığı bu yolculuk onun için anlam kazanacak, hal böyleyken ilkel bir duygu olan alınganlığına mağlup olursa sevdiğim biri olarak onun için üzülürüm.
• 2566

  spor literatürüne hakim olmadığım için bilemiyorum ancak uzun zamandır üzerine düşündüğüm bir konu var. özellikle futbol takımları açısından taraftar etki büyüklüğü diyebiliriz buna. hani arada haber olarak çıkar galatasaray en çok taraftari olan kulüp 25 milyon taraftari var gibi söylemler üzerine gerçekten öyle mi diye baktığım zaman ortaya çıkan birşey bu. bence aslinda öyle değil. benim düşünceme göre bir kulübün asıl taraftar sayısı düzenli olarak maça gelen ya da kombinesi olan yoksa da kulübün maçlarını düzenli olarak yayin parası ödeyerek izleyen, ürünlerini satın alan ve cekirdek olarak kulüp üzerinde söz sahibi olan insanlar oluşturmakta. bu 'asıl' taraftar sayısı kulübün yaptığı/yapacağı aksiyonlari etkileyebilir ancak. bu açıdan bakıldığında ben kendimi bile o 'asıl' taraftar kitlesi icerisinde görmüyorum ki tam sayıları bilmemekle birlikte galatasaray'da muhtemelen bu sayi bir milyon en fazla 2 milyon kişidir seklinde bir tahminde bulunabilirim. bu nedenle istenildiği kadar sayın erden timur'a laf edilsin, istenildiği kadar sayilsin ya da sövülsün gerçekleştirdiği işler cekirdek taraftarlar tarafindan desteklendigi sürece twitter ya da diger sosyal medya platformlarında yapilan şeylerin kendisi acisindan bir anlam ifade etmemesi gerekir. bu bağlamda, eğer kendi kisisel durumlari nedeni ile transfer islerinden çekilecekse pekala saygiyla karşılanır ancak ben arkasinda destek olduğu sürece taraftar sosyal medya platformlarindan gelen tepkilerden dolayı bırakacağını düşünmüyorum, ihtimal vermiyorum.
• 2567

  bugün son dakikada 2 tane hatırı sayılır transfer ile gönlümüzü almıştır. teşekkür ederiz. daha iyisi için de uğraşmıştır muhakkak. ancak olmadıysa ndombele dün de alınabilirdi. taraftar çok tatmin olmasa da yangın çıkmazdı. lazio'nun çöpüne 11 milyon avro harcamanın izahı yoktu. ben de dün geceki yangın tayfadanım ve bu konuda haksız değiliz.
  
  aslında en başta bitmesi gereken mevki en sona kalıp oraya da uyduruk biri gelince taraftar isyan etmekte haklıydı. zamanlama, oyuncun yaşı, sakatlık geçmişi, temposuzluğu her açıdan berbattı.
  
  dün gecenin tek olumlu taraftarı ndombele ve davinson sanchez 1 ay önce gelse taraftar acaba diyecek iken şu an gözümüzde çok kıymetliler ve baskı olmayacak. belki hiç beklemediğimiz kadar faydalı olacaklar.
  
  taraftar olarak görüşüm bir daha transfer çalımı vs. işlerine girmeden lütfen öncelikle eksik mevkiyi tamamlaması olur.
• 2568

  ezeli rakip camiaların özel işlerine karışacak kadar ablukaya aldığı bir dönemde taraftarın gözündeki kredinin sadece bir transfer kadar olduğunu görünce benim bile üzüldüğüm kişi.
• 2569

  aldığı tepkilerden etkilenip yılma noktasına gelmesine üzüldüğüm değerli insan ve yöneticimiz.
  
  bu memleketin ortalama i,q. sü 89, eğitim ortalaması orta iki,( eğitim kalitesi de düştüğü için zaten üniversiteler vasat adam yetiştiriyor) internete giripte twitter yazıyor olmak kimseyi de daha akıllı, sağduyulu ve eğitimli yapmıyor. ama ne yazık ki , vasatlık artık ortak payda olduğundan üstüne bu cehaletin getirdiği müthiş bir altı boş özgüven çıktı ortaya.
  
  burada ve sanal ortamda transfer ile ilgili eleştiren herkes daha sağduyulu/seviyeli/eleştirel görünen permanent dahil külliyen hatalıdır. neden? çünkü transferin son gününe kadar beklemeden şımartılmış, arsız çocuklar gibi veryansın etmeye başladılar. yöneticiler defalarca kere dile getirdi, geçen yıl benzer transfer dönemi yaşadık, yazdık, dedik, bekleyin yahu bekleyin. geçen transfer döneminde de gördüğünüz, galatasaray, sınırlı bütçesine rağmen takımın kalitesini yükseltmek için böyle birçok olası oyuncunun aktif transfer dosyasını açık tutup fiyatı düşeni almayı (son ana kadar) almayı planlayan bir transfer stratejisi izliyor. bu algılaması düşük yığın, oyuncu almayı marketten alışveriş yapmayla karıştırıyor. “ hanım listeye makarna yazdığında ben hemen gidipte reyonundan makarna alıyorum fiyatına bakmadan, dolayısıyla 8 numara lazımsa erden timur da hemen gidip 8 numara almalı” . aferin zeka küpü, çözmüşsün sen bu bütün transfer olayını!!!. iddia ediyorum, eğer erden timur kalırsa, önümüzfeki transfer dönemi, aynı güruh aynı tepkileri gene gösterecek. çünkü okumuyorlar, dinlemiyorlar, analiz etmiyorlar, öğrenmiyorlar, anlamıyorlar, sadece güdüsel olarak sosyal medyada tepki gösteriyorlar. çünkü deşarj olup yapay bir şekilde kendilerini önemli hissetmek için takım tutuyorlar.
  
  yapız sabuncunun yazdığı, ali koç’un kanka olduğu lazio’dan, mirsad’ın menajerliğini yaptığı vecino’nun, galatasaray’a olası transferini tepkilerle önlediğini falan zanneden bir kitle var. inanılır gibi değil. bana göre elde sadece fenerlilerin algısına mal gibi atlayan bir kitle var. madem bu kadar etkilisiniz birleşin, türkiye’deki enflasyonu, göçmen sorununu falan twitlerle halledin.
  
  erden timur’a da seslenmek isterim. bu tepkilere lütfen üzülmeyin, gücenmeyin, yılmayın. türkiye’nin realitesi bu. siz zaten bu realiteyi iyi algıladığınızdan dolayı konsepleştirilmiş beton yığınlarını son derece güzel kar marjları ile satıp genç yaşınızda haklı bir servete kavuştunuz. siz bu yığını, kitleyi, zaten çok önce sosyolojik ve kültürel olarak çoktan çözmüş durumdasınız.
  
  ama galatasaray’da, kurum olarak, bazı etkileri olsa da belirleyici olan bu yığın değildir. belirleyici olan birbirine iç içe geçmiş olan galatasaray lisesi mezunları/yakınları, kulüp üyeleri, ve eski ali sami yen kapalısının/numaralısının müdavimleridir. bunların ekseri çoğunluğu da yaptıklarınızın değerini bilmekte ve takdir etmektedir. iyi niyetle oluşmuş hata ve eksikleri, zaman zaman dile getirse de hoş görmektedir. çalışan, iş yapan hata
  yapar. maddi/manevi/zaman/icraat katkılarınızın farkındayız, manevi kişiliğinizi, iyi insanlığınızı, zekanızı, becerinizi, bilginizi takdir ediyoruz ve önemsiyoruz. sizi ilerde başkan olarak görmekten çok memnun olacağız. lütfen yılmadan, sağlığınızı koruyarak, bıraktığınız yerden devam ediniz. sizi ite, kopuğa yedirmeyiz. tekrar şükranlarımızı iletiyoruz.
• 2570

  galatasaray yönetiminin en aktif ismidir.
  
  galatasaray'ın gayrimenkul işlerine bakıyor,
  sponsor buluyor,
  transfer yapıyor,
  
  daha ne yapsın?
  
  ben kendisini geçmişte rashica transferi olmadı diye anlık olarak eleştirdim ama dünkü eleştirilere, ki haklılık payı vardı, hiçbir şekilde müdahil olmadım, daha doğrusu çok sert eleştiriler yapmadım çünkü daha ne yapsın moduna girdim. hani derler ya taş olsa çatlar diye, hah işte ondan!
  mesela ikinci başkan metin öztürk ne yapıyor hiç düşündünüz mü? transfer soruyorsun, erden bey'e sorun diyor, sponsorluk soruyorsun, erden bey diyor...
  aynı zamanda ortada bir başarı olduğu zaman konuşuyor ama başarısızlıkta ortalıkta hiç görünmüyor. hakem tarafından doğrandığımızda dursun özbek konuşuyor, erden timur konuşuyor ama metin öztürk suspus! görev dahilinde değil diyebilirsiniz ama madem öyle, o zaman herhangi bir başarıda da konuşmasın değil mi?
  
  dursun başkan da kolay yolu bulup tüm sorumlulukları erden timur'a devretmiş. ona da transfer soruyorsun, o da erden timur'a sorun diyor. tamam, arada çıkıp konuşuyor, arka planda muhakkak ki bir şeyler de yapıyordur ama kamuoyundan mümkün olduğunca kaçıyor. varsa yoksa erden timur!
  
  neyse başa döneyim, galatasaray için her şeyi yapan ve bir kez olsun sitem etmeyen birisinin kalbini kırmayın arkadaşlar. dünyanın en iyi forvetlerinden biri olan icardi'yi aldı, premier lig'in en iyi kanat oyuncularından biri olan zaha'yı getirdi, büyük takımların formasını giymiş ziyech, davinson, ndombele gibi isimleri aldı, potansiyeli yüksek tete'yi bonservissiz getirdi! geçen yıl torreira'yı aldı, zaniolo'yu aldı...
  diyorum ya hep daha ne yapsın? ne yapmasını istiyorsunuz? doğru, geçmişteki söylemlerinden dolayı çıta çok yükseldi ve beklenen olmayınca eleştirildi, haklısınız ama usturuplu eleştiri yapılmalıydı. istifa et, o koltukta oturamazsınız tarzı saçma cümlelerle eleştiremezsin; daha doğrusu yangın yapamazsın. yaptıkları bir sürü doğrunun yanında, bir yanlış yaptı diye yangın çıkaramazsınız, hakkınız yoktur! gerçi vardır ama onun için de erden timur'dan çok daha fazla katkı vermeniz gerekiyor ki yangın çıkartabilesiniz!
  aslında bu acımasız eleştirilerin, yangınların, vicdansızlığın tek bir nedeni var o da, fener'in algı manipülasyonlarına kurban gitmemizdir. açın bakın, yıllardır sadece erden timur ile uğraşıyorlar. kamuoyuna o kadar asılsız, o kadar yalan dolan haberler salıyorlar ki, bir süre sonra bizde etkileniyoruz. bilinçaltımızda erden timur kalıyor ve herhangi bir olumsuz durumda oklar hemen kendisine çevriliyor. e zaten olumsuz bir durumda fener'in holiganları ateşi harlıyor, bizim sözde sosyal medya fenomenlerimiz destek veriyor ve hooppp erden timur o ateşin içinde kalıyor!
  
  son olarak, basında çıkan iddialara göre transfer işlerinden elini eteğini çekeceği söyleniyor. hakkıdır çünkü çok yıpratılıyor.
  bir adam ve karısının eşeğe bindiğini gören köylüler "vicdansızlar iki kişi eşeğe binmişler!"
  bir sonraki gün kadının eşeğe bindiğini gören köylüler: "adam karısını bindirmiş. tam bir kılıbık."
  bir sonraki gün adamın eşeğe bindiğini gören köylüler: "adama bak, karısı yerine kendisi binmiş!"
  bir sonraki gün eşeğe kimsenin binmediğini gören köylüler: "enayilere bak biri bile binmemiş" demiştir.
  
  bunu niye anlattım?
  çünkü erden timur, sürekli köy sakinlerinin saçmalıklarına maruz kalıyor. ne yaparsa yapsın en ufak bir durumda eleştirilmeye devam ediyor. hal böyleyken niye katlansın ki? bazen ben bile buradaki stres ortamından etkileniyor ve kendi kendimi pilot etmeyi düşünüyorum. kimse bana küfretmiyor, kimse acımasızca bir şeyler söylemiyor ama işte yine de o stres kendince radikal kararlar verdirmeye yetebiliyor. bir de küfür yiyen, ne yaparsa yapsın eleştirilen ve çok daha fazla olumsuz şeyler gören birisini düşünün.
  
  sözün özü galatasaray'ı sevenlerin kalbini kırmayalım. metin oktay'ın bir sözü vardır ya, "bizi sevenleri üzmeyelim baba!" diye;
  illa futbolcu nezdinde bakmayalım olaya. umarım anlatabilmişimdir.
• 2571

  hayatımda ilk defa bir iş insanına ve hatta ilk defa bir galatasaray yöneticisine kefil olurum diyebiliyorum.
  öncesinde kendisine zaten sempatim vardı. ancak son 1 yılda yaptıkları ile bu cümleyi paylaşmam gerekti.
• 2572

  kendi paran olsa bu kadar savurmazdın denilen ancak senelerdir kendi parasını galatasaray için sponsor olarak savuran yöneticimiz.
  
  ne istiyoruz anlamıyorum. takım içi dengeler mi. o zaman taylanlı, emre kılınçlı, ömer bayramlı, eren derdiyoklu, umut bulutlu galatasaray verelim size.
  
  seneler sonra kaliteli futbol kaliteli futbolcularla oynanır vizyonunda bir yöneticimiz var. sponsor oluyor, sponsor buluyor. klas futbolcuları ederlerinin çok çok altına kapatıyor falan filan... neyse. uzun uzun anlatmaya gerek yok zaten.
  
  umarım seneler boyu da galatasaray için hizmet etmeye değer. ben kendisine teşekkür bir borç biliyorum.
• 2573

  sevimsiz geçen gergin transfer dönemi sonrasi duygusal olarak tükenmişlik hissediyordur ve haklidir. umarim takım başarılara imzacattıkça taraftar ona kıymetini gösterecek ve kırgınlığı geçecektir. teşekkür ederiz kendisine.
• 2574

  hem köftem dursun hem karnım doysun,
  hem yıldız olsun ama orada aldığı maaşın 3'te 1'ine gelsin,
  hem büyük potansiyel olsun ama bonservisi 10'u geçmesin,
  hem ingiliz kulüpleri peşinden koşsun ama o bizi seçsin...
  
  2 gün önce bir ismin medyada çıkması üzerine sayfalarca yazı yazıldı, neler söylendi adama. ondan önce beşiktaş rashica'yı alınca ne hakaretler edildi, iftiralar bile atıldı. ki bu adam bir önceki sene neler neler yapmış, sözde kredisi en yüksek adamdı. en çok güvenilen adamdı. yersen.
  
  şimdi de yakın dostlarına ben küstüm dediği medyada konuşuluyor ki muhtemelen yalandır. kendisi öyle 3-5 ergenin saçmalamasıyla bu işlerden çıkmayacak kadar hem galatasaraylı hem de hırslıdır. ama ben olsam siz burak elması özlemişsiniz sanırım der hepinize tersten bir ders verirdim.
  
  1 gün sakin kalamayıp ortalığı yıkanların hepsini toplasan şu adamın yaptığı hizmetin 100'de 1'ini yapmamıştır. hepsini toplasan şu adamın kurduğu kadroyu hiçbir oyunda kuramaz. cebinden para çıkmasın diye 40 takla atanlar kulüp için milyonlarca euro harcayan adama ne laflar söylüyor. şaka gibi.
  
  nasıl fatih terim bize teknik direktör olarak tarihin yönünü değiştirdiyse bu adam da yönetici olarak tarihin yönünü değiştirmeye başladı. bırakın da adam işini yapsın.
• 2575

  bu transfer sezonunda büyük riskler alan yöneticimiz.
  
  transfer sezonunu ele almadan icardi mevzusunu ayırıyorum. o bambaşka bir işti ve gerçekleşmesi tek başına bile bu transfer sezonu başarılı saymaya yeterdi. icardisiz sezona girmeyi düşünmek bile istemiyorum.
  
  transfer sezonu başlarken herkes sergio ve mertens'i yedekleyecek 8 ve 10 numara takviyesi bekliyordu, bir de şampiyonlar ligi için sol bek. bu mevkilere alınacak oyuncuya dair beklenti de haliyle erden timur'un kendi belirlediği icardi ve torreira çıtasında olmasıydı. sonra birden bire bir zaha ihtimali belirdi ve bizim planlarımız değişti. zaha kerem'in yerine, 10 numaraya, bazen ikinci forvete çok iyi bir alternatifti ama kadroyu yeniden kurgulamaya sebep olacağı da barizdi.
  
  sonra zaniolo gitti, rashica beklerken tete alındı, üstüne ziyech geldi. kadro kurgusu bir kere daha değişti. performansı ligin üstünde olan rashica yüksek maliyeti ve belki de tavanının ziyech kadar yüksek olmaması sebebiyle vazgeçilebilir oldu. tete de üstüne bedava denk gelince geleceğe dair satış ihtimaliyle bir piyangoydu.
  
  bütün bunlar olurken büyük bir ümitle adı bizimle geçen yüksek profilli orta saha oyuncularını takip ettik. szymanski ve fred yüksek maliyetli bulundu, fener aldı. biz yine de daha iyilerini alacağımızdan ümidi kesmedik, çünkü erden timur'un vadettiği buydu. üstüne bu almadığımız iki oyuncu takımlarında maçlara çıktı ve beklenenin de üstünde performanslar verdi, bu da bizim, bizim alacağımız topçuya dair beklentilerimizi iyice artırdı. bir de şampiyonlar ligi elemelerine bu hengamede çıktık, angelino hariç hiçbir transfer bu elemeleri yakalayamadı, ucundan tete ve kerem bir de.
  
  zorlansak da elemeleri geçtik, bütün dikkatimizle gelecek orta saha oyuncusuna kitlenmişken vecino haberlerini gördük.
  
  risk aldı demiştik. tavanı çok yüksek topçular alındı. fakat bu topçuların vereceği katkıyı görmek en az iki ay beklemeyi gerektirince hiç transfer yapılmamış gibi bir hava oluştu. vecino da alev almayı bekleyen yangının kıvılcımı oldu, sonra alelacele bu işten dönülüp ndombele'ye gidildi.
  
  erden timur'un bu birkaç günde kendini kötü hissetmesini anlıyorum. kendisine bir anlık öfkeyle hadsizce laflar edilmesi de ikincil hicabımı arşa çıkarıyor ama o da bizim gibi bir taraftar, bu hayal kırıklığının yarattığı tahribatı anlayıp bu tepkiyi makul görmesi gerektiğini düşünüyorum. anlık bir tepki olsa da günün sonunda kendisine güveni tam olan insan sayısı çok fazla neticede.
  
  kimse anasının karnından sportif direktör olarak doğmuyor, en iyisi de olsanız transfer doğası itibariyle riski barındırıyor. geçen sene diğer tüm oyuncular bir yana icardi ve torreira transferlerindeki muazzam isabet, seferovic'i, yusuf demir'i, mata'yı, hatta oliveira'nın dört yıllık kontratının son üç senesini unutturdu. bunlar başarısız sayılacak hamlelerdi.
  
  bu yılın başarısız hamlesi de son güne kadar bekleyip yüksek profilli oyuncu ikna etmeye inanç oldu. risk alındı, o risk almaya değmedi, ndombele riskiyle ötelendi.
  
  beklentim zaha ve ziyech'in bu senenin insan üstü performanslar sergileyenleri olup ndombele'nin seneye 15 milyon opsiyonunun çerez parası görülmesi. kerem'in oliveira'nın çok iyi bir ikamesi olması. davinson'un bizde olmayanı bize vermesi, angelino'nun soldaki mariano diye anılması.
  
  riskler büyük ve gerçek, orada duruyorlar. elemelerin geçilmesi gibi en büyüklerinden biri nasıl aşıldıysa, diğerlerinin de aşılması tek ümidim. umarım şans yanında olur. başarısını perçinlemiş, hatalarından da ders alabilmeyi başarabilmiş bir erden timur'un bu kulübe vereceği çok şeyi var.