• 1825
    05.07.2012 tarihi itibariyle başarısız bir yönetimdir.

    -bir kere transfer olayında çuvallamışlardır. gereksiz yere tutamayacakları sözler verip taraftarı beklentiye sokmuşlar sonunda hayal kırıklığı yaşatmışlardır. işin kötü yanı bu yaptıklarından ders almamakta hala taraftarı ümitlendirmeye devam etmektedirler yok pasanın üstündeki çilek yok at şeyinde kelebek gibi saçma söylemlerle.
    -aynı zamanda ülke içinde ki en yakın rakibi öyle ya da böyle transferlerini çatır çatır (hemde saha dışı bir çok sorunu olmasına rağmen) bitirirken galatasaray'da henüz hiç bir şey net değildir. bugün transfer sezonu bitse rakibin kadrosu yeni sezonu kaldıracak düzeydedir, galatasaray'ın ise bırakın yeni takviyeleri geçen yıl ki şampiyon kadro bile bir arada değildir(takımın kalbi ortasahası).
    -ufak hesaplar yapılarak, yabancı sınırının olduğu ve daha da kısıtlanacağı ülkemizde altın değerinde olan aynı zamanda galatasaray'a gelmeye istekli hamit altıntop gibi bir isime hala imza attırılamaması, felipe melo gibi şampiyonluğumuzun en büyük aktörlerinden biriyle anlaşılamaması gibi işlerde geçmişten ders alınmadığının bir göstergesidir. nitekim en son ufak hesaplarla kaçırdığımız iki oyuncu hala akıllardadır**.
    -bu kafa yapısıyla giderlerse işimiz yine fatih terimin şapkadan tavşan çıkarmasına kalacaktır, ya yine aklımıza gelmeyen alt yapı oyuncularından müthiş verimler alarak** ya da beklenmedik isimlerden beklentinin üstünde performanslar elde ederek** başarılı olmaya çalışacaktır imparator.
    - basketbolda ise galatasaray'a, galatasaray taraftarına basketbolu hatırlatan(evet spor sergi filan süpermiş lakin galatasaray taraftarının büyük çoğunluğu yaklaşık son 10 yıldır filan efes pilsen'i destekliyordu, charles gaines'li, dee brown'lı sezonlar gibi bir iki istisna sezon dışında galatasaray basketbol takımı sadece fenerbahçe maçlarında hatırlanan bir şube idi) yönetici hakan üstünberk'i takımda tutamayan, galatasaray basketbol takımına avrupada ki en büyük başarısını sağlayan(euroleauge'e ilk kez katılım ve ilk 8'in kıyısından dönme) oktay mahmuti'yi kovan bir yönetim burada da doğru işler yapamamaktadır. avrupada başarıya rağmen ligde şampiyon olamayan koçun biletinin kesilmesi zico'nun fenerbahçeden gönderilmesine benzemiş ve galatasaray'ın kuruluş amacı olan "türk olmayan takımları yenmek" anlayışının basketbolda olmayabileceğini bize göstermiştir. birde utanmadan olayı oktay mahmuti'nin ettiği küfüre bağlamışlar, galatasarayda çok güzel işler yapmış bir adamı taraftarın önüne atmışlardır. nitekim o çok önem verdikleri lig şampiyonluğu için beşiktaş ile oynanan play off maçlarına kaç yöneticinin gittiğine bakarsanız oktay mahmuti'nin ettiği küfürün az bile olduğunu sizde göreceksiniz.
    -saha dışı şike olaylarında ise ağırlıklarını koyamamışlar, rakibinin aleyhine olan bu durumdan daha da güçlenerek çıkmasına seyirci kalmışlardır. bir an bu olayların galatasaray'ın başına geldiğini düşünün. şöyle diyeyim sadece bir küme düşersek kendimizi şanslı sayardık, peki karşı tarafta neden bu olmadı da daha da güçlü bir şekilde bu süreci atlattılar? bunu da tüm galatasaray camiası kendine bir sormalı bence(taraftar olarak bizimde bunu düşünmemiz gerekir).
App Store'dan indirin Google Play'den alın