fatih terim

ilk 2 döneminde küçüktüm. elbet başarılarıyla mutluluktan uçuyordum ama başarısızlığında kızmıştım. dedim ya çocuktum. 13-14 yaşında. gittiğinde üzülmüş geldiğinde sevinmiştim. son gidişinden sonra çok sıcak değildim ona (aman ne önemli!!!). geçen sene bile gelecek dedikoduları çıktığında gelmesini istemedim hatta hagi geldiğinde çok mutlu oldum gelmediği için. sene bitti boynumuz bükük. sezon başında geldiğinde nötr idi hislerim. niye bilmiyorum ama sanırım yeterince anlamamışım onu. bazı medya maymunlarının dolduruşuna gelmişim. günler geçtikçe ısındım ona. daha sezon başlamadan liverpool maçında kendisini kulübede gördüğümde anladım. bu adam güçtü. bu adam büyüktü. bu adamın karşısında durulmazdı. yavaş yavaş oturttu her şeyi ve ben her geçen gün geçmişimde var olan düşüncelerime küfür ederek destekledim onu. eminim bir çok kişi ile aynı durumdaydım. küçükken olduğu gibiydi takım. ezen. saldıran. güven veren. ve o; imparator terim büyüyordu an be an. cesareti duruşu kararlılığı etkisi altına almıştı beni. ve şimdi diyorum ki gitmesin hiç. yıllarca kalsın ve bizde (bende) bir daha etrafın gazına gelmeyelim. sahiplenelim onu. onu galatasaray'ı sahiplendiği gibi. inanıyorum ona. bizi en tepeye taşıyacağına taşıyamasa bile bizim başımızı dik tutacağına. o, ölene kadar kalmalı başımızda. başımızın üstünde yeri var. o'ndan sonra olacak ise belli. veliahtını hazırlıyor şimdiden. bir zamanlar küfürler yağdırdığımız hasan şaş.

fatih terim demek galatasaray demek. o'na sahip çıkalım. galatasaray'a sahip çıkalım.

büyük adamsın imparator.

not: küçük halimin ta... (boşluk sizindir)