• 3922
    camianın kanayan yarası.

    belli bir yaşın üstündekiler yenilmez armadaları ve şampiyonlukları gördüler. basketbol demek galatasaraymış/galatasaraydı. gideri fazla değildi, eksik kısmı da öyle ya da böyle karşılanırdı.

    bu günlere gelinmesinde, bence en büyük neden murat ülker. ülker basketi kurup yüz milyonlarca dolar döktü, ondan sonra da bu takımı, euroleague haklarını, salonu ve altyapıyı fenerbahçe'ye teslim edip kendi ifadesiyle üstüne fenere 500 miyon euro harcadı. işte galatasaray basket şubesi için film orada koptu. efes bir yere kadar buna karşılık verebildi. ama yapmaları gereken efesi ile galatasaray’la birleştirmekti. özilhan bu dirayeti gösteremedi, artık o tren kaçtı. fener boyunduruğunda sevimsiz, ruhsuz, sönük bir müessese takımı olarak devam ediyorlar.

    fener için ise basket her yıl 20-40 milyon euro açık verilen, para ile türkiye’de başarı satın alınan, futboldaki başarısızlıkların ve faciaların tesellisi, dengeleyicisi olarak kaldı. bu da sürdürülebilir değil, bir süre sonra patlayacaklar çünkü fülker dipsiz kuyu gibi emiyor.

    galatasaray böyle bir sponsor bulamadı. şu anki amaç bu şubeyi öyle böyle sürünerek idare ettirip, kendi salonuna sahip olup borçlar bitirilip baskete fon yaratılıp devamlı euroleague katılımı elde etmek ve şubenin başarılarla kendini finanse etmesini sağlamak. olur mu? çok zor.

    bence bu hedef beklenirken ikinci ligde sadece yerlilerle mücadele eden bir yetiştirici alt yapı kulübü olmak gerekiyordu. kötü yabancılara saçma paralar dökülüp, borç arttırılırken arma boşuna fener'e ve efes’e ezdirildi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın