31
https://www.instagram.com/p/CV7y3q8I-41/
karagümrük hazırlığı diye paylaştığımız bu post'da tactical board 2-1-4-3 vs 3-4-3 şeklinde gözüküyor. tabi karagümrük 4-1-4-1 oynuyor fakat, defanstan topla çıkarken biglia bu kadar derine iniyor da bu yüzden mi 3-4-3 üzerinden eğitim veriliyoruz emin değilim.
oynadığımız sistemin en önemli parçası sağ ve sol kenarlar, ama bunlar bizde aanholt ve yedlin'e tekabul ediyor. dolayısıyla hala aynı sistem üzerinde, hiç bir verim alamadığımız halde ısrar ediyor oluşumuz can sıkıcı saçmalıkta. en azından boey gelene kadar net bir şekilde askıya almamız gereken bir durum.
özellikle mevcut yapıda 6'nın önünde oynayan 2 oyuncuya aşırı yük biniyor. tüm toplar burada sıkışıp, burda kaybedilip, burda savunulmaya başlıyor ki, doğal olarak bu da kenarlardan açık yakalamamıza sebep oluyor. fakat ne aanholt, ne de yedlin bu boşluklardan sert bindirmeler yapabilen oyuncular değiller. yani ömer ve boey'le bunun kralını oynarsın, çok da iyi olur ama bindirmekten çok, topu tutan beklerle bunu başarmak gerçekten tesadüfi olaylar gerektiriyor. dolayısıyla oynadığımız oyun tamamen birilerinin kişisel becerileriyle açması gereken, çözülmesi gereken kilitli bir yapıda oluyor ki kazandığımız tüm maçları da istisnasız bu şekilde aldık. ama hala ısrarla aynı şeyde inatlaşıyoruz ve bu gerçekten keyif kaçırıyor artık.
en verimli oyuncularımız morutan ve cicaldau'yu her saniye top peşinde koşturup, ikili mücadelelerde zirveye oynatıp, yedlin ve aanholt üzerinden saldırmamızın, oyun sıkıştıkça ardı arkası gelmeyen top kayıpları yapmamızın nasıl bir manası var da haftalardır vazgeçemiyoruz? beklerle değil, kenar kanat oyuncularımızla oyunu genişletip morutan ve cicaldau gibi en etkili ayaklarımıza daha net boşluklar yaratmamız gerekiyor. tıpkı kasımpaşa maçının ilk yarısı gibi. çünkü tek gücümüz bu.
karagümrük hazırlığı diye paylaştığımız bu post'da tactical board 2-1-4-3 vs 3-4-3 şeklinde gözüküyor. tabi karagümrük 4-1-4-1 oynuyor fakat, defanstan topla çıkarken biglia bu kadar derine iniyor da bu yüzden mi 3-4-3 üzerinden eğitim veriliyoruz emin değilim.
oynadığımız sistemin en önemli parçası sağ ve sol kenarlar, ama bunlar bizde aanholt ve yedlin'e tekabul ediyor. dolayısıyla hala aynı sistem üzerinde, hiç bir verim alamadığımız halde ısrar ediyor oluşumuz can sıkıcı saçmalıkta. en azından boey gelene kadar net bir şekilde askıya almamız gereken bir durum.
özellikle mevcut yapıda 6'nın önünde oynayan 2 oyuncuya aşırı yük biniyor. tüm toplar burada sıkışıp, burda kaybedilip, burda savunulmaya başlıyor ki, doğal olarak bu da kenarlardan açık yakalamamıza sebep oluyor. fakat ne aanholt, ne de yedlin bu boşluklardan sert bindirmeler yapabilen oyuncular değiller. yani ömer ve boey'le bunun kralını oynarsın, çok da iyi olur ama bindirmekten çok, topu tutan beklerle bunu başarmak gerçekten tesadüfi olaylar gerektiriyor. dolayısıyla oynadığımız oyun tamamen birilerinin kişisel becerileriyle açması gereken, çözülmesi gereken kilitli bir yapıda oluyor ki kazandığımız tüm maçları da istisnasız bu şekilde aldık. ama hala ısrarla aynı şeyde inatlaşıyoruz ve bu gerçekten keyif kaçırıyor artık.
en verimli oyuncularımız morutan ve cicaldau'yu her saniye top peşinde koşturup, ikili mücadelelerde zirveye oynatıp, yedlin ve aanholt üzerinden saldırmamızın, oyun sıkıştıkça ardı arkası gelmeyen top kayıpları yapmamızın nasıl bir manası var da haftalardır vazgeçemiyoruz? beklerle değil, kenar kanat oyuncularımızla oyunu genişletip morutan ve cicaldau gibi en etkili ayaklarımıza daha net boşluklar yaratmamız gerekiyor. tıpkı kasımpaşa maçının ilk yarısı gibi. çünkü tek gücümüz bu.