7820
öncelikle ben de zaman zaman kötü ve gevşek oyun olduğunun farkındayım. bundan dolayı da çok fazla eleştirdiğim yazılar var. bunu bir kenara koyuyorum.
ancak herkes şunu kabul etsin. terim-galatasaray birlikteliği bu ülkedeki en güçlü birlikteliktir. rakiplerine pek fazla şans tanımayan ve ezip geçen bir güç birliği olduğu tarihte yazılı. galatasaray düşmanlarının ilk hedefi de bu birlikteliği bozmak.
galatasaray yeri geldi hakemi de yendi şampiyon da oldu. ancak o dönemden bu döneme arada büyük farklar var.
birincisi tribünler boş. kendi sahamızda doğrandığımız maçlarda tribünler dolu olsa o düdükler öyle kolayca çalınamazdı.
ikincisi terim'e karşı inanılmaz bir nefret var. konuşsa da ceza versek diye bekleyen kurumlar, arkada bunu şakşaklayacak kıskanç bir topluluk ve bunlar yetmezmiş gibi içimizde de terim'i sevmeyen ve başarısından rahatsız olanlar var.
üçüncüsü de silik ve basiretsiz yönetim. abdürrahim var kayıtları elimizde dedikten sonra öyle bir sesini kestiler ki korkudan beyaz sayfa deyip gıkını çıkaramıyor. geçen bir defa adalet diye bağırdı. korkma başkan neyse gerçekler çatır çatır söyle. olmuyorsa da bırak.
hakemler adil olsa bence bu gevşek halimizle bile liderdik. ya da en kötü puanlar birbirine yakındı. buna daha bjk'ye çıkmayan kartlar ile fb'ye başakşehir, trabzon ve gaziantep maçlarında altın tepside sunulan 9 puandan bahsetmiyorum.
e şimdi biz hakem demeyelim de ne diyelim? terim, albayrak ya da mustafa cengiz düşmanlığınızı bir kenara koyun. önce şu nifak tohumlarını ezelim. sonra içimize döneriz.
sayıları üçte birimiz olan bjk camiası bizden daha iyi algı yapıyor. haklarıyla kazansalar tebrik eder geçeriz. ancak haksızlığa ses çıkarın. iyi gün dostu olmayın. başka galatasaray yok.
ancak herkes şunu kabul etsin. terim-galatasaray birlikteliği bu ülkedeki en güçlü birlikteliktir. rakiplerine pek fazla şans tanımayan ve ezip geçen bir güç birliği olduğu tarihte yazılı. galatasaray düşmanlarının ilk hedefi de bu birlikteliği bozmak.
galatasaray yeri geldi hakemi de yendi şampiyon da oldu. ancak o dönemden bu döneme arada büyük farklar var.
birincisi tribünler boş. kendi sahamızda doğrandığımız maçlarda tribünler dolu olsa o düdükler öyle kolayca çalınamazdı.
ikincisi terim'e karşı inanılmaz bir nefret var. konuşsa da ceza versek diye bekleyen kurumlar, arkada bunu şakşaklayacak kıskanç bir topluluk ve bunlar yetmezmiş gibi içimizde de terim'i sevmeyen ve başarısından rahatsız olanlar var.
üçüncüsü de silik ve basiretsiz yönetim. abdürrahim var kayıtları elimizde dedikten sonra öyle bir sesini kestiler ki korkudan beyaz sayfa deyip gıkını çıkaramıyor. geçen bir defa adalet diye bağırdı. korkma başkan neyse gerçekler çatır çatır söyle. olmuyorsa da bırak.
hakemler adil olsa bence bu gevşek halimizle bile liderdik. ya da en kötü puanlar birbirine yakındı. buna daha bjk'ye çıkmayan kartlar ile fb'ye başakşehir, trabzon ve gaziantep maçlarında altın tepside sunulan 9 puandan bahsetmiyorum.
e şimdi biz hakem demeyelim de ne diyelim? terim, albayrak ya da mustafa cengiz düşmanlığınızı bir kenara koyun. önce şu nifak tohumlarını ezelim. sonra içimize döneriz.
sayıları üçte birimiz olan bjk camiası bizden daha iyi algı yapıyor. haklarıyla kazansalar tebrik eder geçeriz. ancak haksızlığa ses çıkarın. iyi gün dostu olmayın. başka galatasaray yok.