165
25 ağustos 2019 galatasaray konyaspor maçından sonra twitterda troller hoca istifa diye hashtag açmış. tamam burada eleştiririz, analiz ederiz her şey sevgimizden. yedirmeyiz.
benim adım galatasaraylı bir futbolcudan geliyor. babam neredeyse ablama koyacakmış o adı da bizimkiler zor ikna etmiş. babam zamanında çok zenginmiş, 2000 yılında tüm avrupa deplasmanlarına gitmiş. karda kışta her deplasmana da. sonrasında tekstil sektörü bitti, mahvoldu. babam da battı. borç içinde kaldı. bazı arkadaşları intihar bile etti. hayatta en sevdiği şey galatasaray'dır. emirates cup'ta bile mahalleyi inletirdi. gün geldi babam tüm gün takip etmekten başka bir şeyi olmadığı galatasarayımın maçlarını izleyemez oldu. st petersburglar, kopenhaglar, monacolar gezen babam digiturk alamaz oldu. (o ekonomik durumda bile hiç unutmam bir gece ben şımarıkça forma istiyorum diye ağladığım geceden sonraki sabah başucumda 100. yıl formamızı tam takım bulmuştum, sekiz yaşındaki çocuk istemiş diyemiyorum bugün bile. kızıyorum kendime hala) işte o adam fatih hocamın, canım hocamın geldiği gün hiç düşünmeden digiturk'u aradı. benim gözlerimden yaş aktı. belki neyden kısacaktı onun için bilmiyorum. en son ne zaman üstüne başına bir şey aldı bilmiyorum. en son ne zaman babamdan bir kuruş istedim bilmiyorum. alamadı yine de fakat bir önemi yok. bir his takımı değil mi galatasaray?
hala abim kombinesini, digiturk playini verdiğinde bana, ilk küs olduğu babama veririm. ailesini yıkmış, hayatını yerle bir etmiş tek şeyi babamın bu takım. ben nerede kalmıştık twitini babamın gördüğü an için bile hakkını ödeyemem fatih hocamın. iyi ki varsın.
benim adım galatasaraylı bir futbolcudan geliyor. babam neredeyse ablama koyacakmış o adı da bizimkiler zor ikna etmiş. babam zamanında çok zenginmiş, 2000 yılında tüm avrupa deplasmanlarına gitmiş. karda kışta her deplasmana da. sonrasında tekstil sektörü bitti, mahvoldu. babam da battı. borç içinde kaldı. bazı arkadaşları intihar bile etti. hayatta en sevdiği şey galatasaray'dır. emirates cup'ta bile mahalleyi inletirdi. gün geldi babam tüm gün takip etmekten başka bir şeyi olmadığı galatasarayımın maçlarını izleyemez oldu. st petersburglar, kopenhaglar, monacolar gezen babam digiturk alamaz oldu. (o ekonomik durumda bile hiç unutmam bir gece ben şımarıkça forma istiyorum diye ağladığım geceden sonraki sabah başucumda 100. yıl formamızı tam takım bulmuştum, sekiz yaşındaki çocuk istemiş diyemiyorum bugün bile. kızıyorum kendime hala) işte o adam fatih hocamın, canım hocamın geldiği gün hiç düşünmeden digiturk'u aradı. benim gözlerimden yaş aktı. belki neyden kısacaktı onun için bilmiyorum. en son ne zaman üstüne başına bir şey aldı bilmiyorum. en son ne zaman babamdan bir kuruş istedim bilmiyorum. alamadı yine de fakat bir önemi yok. bir his takımı değil mi galatasaray?
hala abim kombinesini, digiturk playini verdiğinde bana, ilk küs olduğu babama veririm. ailesini yıkmış, hayatını yerle bir etmiş tek şeyi babamın bu takım. ben nerede kalmıştık twitini babamın gördüğü an için bile hakkını ödeyemem fatih hocamın. iyi ki varsın.