16
hocamızın senelerdir düşündüğü ama ne zaman denese sonu hüsran olan taktiktir. 3. döneminde hazırlık maçlarında da bunu denedi, hatta eboue'yi sol açık oynattı ve aboue berbat oynadı.
bir de böyle bir dizilişte emre akbaba'nın sizin hayallerinizdeki oyuncunun karşılığı olmayacağını öngörüyorum ben. emre, trezeguet(bu adam biraz daha yetenekli ama), amrabat, manu gibi oyuncular küçük takımlarda iş yapacak oyuncular. neden? çünkü bu tarz takımlar 9 kişi savunma yapıp hücumu bu tarz bir iki oyuncunun inisiyatifine bırakıyor ve bu arkadaşlar da boş alanda topu rakip kaleye yüzü dönük aldıklarında etkili oluyorlar. emre akbaba da bunlardan biriydi benim için. kendisinin transferine sevindim ama olmasaydı da çok üzülmezdim. emre, galatasaray gibi bir takımda 4-1-4-1 de ortada oynamaz, oynayamayacağını çıkacağı bir iki maçın ardından görürsünüz zaten. görece kolay maçlarda, seyirci etkisiyle rakibi bunaltacağımız maçlarda oynar tabii ama sıkı bir maçta emre o oyunu kaldıramaz. zira ne böyle bir oyun bilgisi ne de buna uygun bir oyun anlayışı, yapısı var.
her maçı bulamazsınız ama en azından arsenal finalinin tamamını oturup başka bir gözle seyredin. hagi tamam, hakan şükür tamam, müthiş takım oyunu vs. hepsi tamam... ama o takımın orta saha oyuncularını bir seyredin. hepsi tempolu, hepsi topu ayağına aldığında oynamayı, topu kullanmayı bilen adamlardı ama bir özellikleri daha vardı; özellikle okan, suat, emre ve ümit rakipten topu almayı da bilen adamlardı. topu çalmak için rakibe girerlerdi. hatta sırf bu nedenle celil'in oynamasını çok istiyorum ben çünkü o çocukta o ışığı görüyorum. topu almak için rakibe giriyor.
edit: ama böyle bir dizilişte doğru adamlarla ve doğru alan paylaşımı ile orta göbek halledilebilirse emre akbaba solda henry, rodrigues, amrabat vb. adamların asla veremeyceği kadar çok katkı verir o sisteme.
bir de böyle bir dizilişte emre akbaba'nın sizin hayallerinizdeki oyuncunun karşılığı olmayacağını öngörüyorum ben. emre, trezeguet(bu adam biraz daha yetenekli ama), amrabat, manu gibi oyuncular küçük takımlarda iş yapacak oyuncular. neden? çünkü bu tarz takımlar 9 kişi savunma yapıp hücumu bu tarz bir iki oyuncunun inisiyatifine bırakıyor ve bu arkadaşlar da boş alanda topu rakip kaleye yüzü dönük aldıklarında etkili oluyorlar. emre akbaba da bunlardan biriydi benim için. kendisinin transferine sevindim ama olmasaydı da çok üzülmezdim. emre, galatasaray gibi bir takımda 4-1-4-1 de ortada oynamaz, oynayamayacağını çıkacağı bir iki maçın ardından görürsünüz zaten. görece kolay maçlarda, seyirci etkisiyle rakibi bunaltacağımız maçlarda oynar tabii ama sıkı bir maçta emre o oyunu kaldıramaz. zira ne böyle bir oyun bilgisi ne de buna uygun bir oyun anlayışı, yapısı var.
her maçı bulamazsınız ama en azından arsenal finalinin tamamını oturup başka bir gözle seyredin. hagi tamam, hakan şükür tamam, müthiş takım oyunu vs. hepsi tamam... ama o takımın orta saha oyuncularını bir seyredin. hepsi tempolu, hepsi topu ayağına aldığında oynamayı, topu kullanmayı bilen adamlardı ama bir özellikleri daha vardı; özellikle okan, suat, emre ve ümit rakipten topu almayı da bilen adamlardı. topu çalmak için rakibe girerlerdi. hatta sırf bu nedenle celil'in oynamasını çok istiyorum ben çünkü o çocukta o ışığı görüyorum. topu almak için rakibe giriyor.
edit: ama böyle bir dizilişte doğru adamlarla ve doğru alan paylaşımı ile orta göbek halledilebilirse emre akbaba solda henry, rodrigues, amrabat vb. adamların asla veremeyceği kadar çok katkı verir o sisteme.