19983
(bkz: gol)
futbolda en önemli değişken diyebiliriz*. bu meret(u: meret gol için olumsuz oldu evet ama gianni brera gibi sevmiyor değilim kendisini) insanların algısıyla oynamada muhteşem bir yeteneğe sahip. bu iki cümledeki gizli özne tabiki eren derdiyok. ondan başka bir santrforumuzun olmadığının ben de farkındayım. galatasaray'ın as santrforu olmadığını yazmak zaman kaybı*. köstek olmak yerine destek olmalıyız onu da biliyorum ancak bir gol her şeyi bu kadar değiştirmemeli diye de düşünmeden edemiyorum.
(bkz: plonjon)
bir kaleci çok fazla plonjon yapıyorsa ona iyi kaleci demek zordur. istisnaları vardır ama genel olarak bunu diyebiliriz. bu, kalecinin iyi yer tutamadığını ve adımlamasında sıkıntı olduğunu gösterir. (bkz: volkan demirel) ve antisi (bkz: fernando muslera). nagatomo iki gün önceki maçın iki yarısında da iyiydi ancak ikinci yarıda daha iyiydi. neden? kesinlikle harika bir kondisyona sahip. kesinlikle her zaman doğru yerde ve doğru işi yapıyor. zaten bu saydıklarımızı yapmasa şimdi ondan bu kadar övgüyle bahsetmezdik ama başka bir nedeni daha var: garry rodrigues. ikinci yarı yuto'ya yardımı gerçekten çok azalttı ve yuto da çok yalnız kaldı. garry kesinlikle muhteşem oynadı ama bekine daha çok yardım etmeli. ilk yarıdaki gibi. sahada herhangi bir bölgeden herhangi bir oyuncuyu çok fazla yalnız bırakırsanız bir gün illaki hata yapacaktır.
emre akbaba'nın fiziğini geliştirmesi gerektiği ligdeki maçlarda da ortaya çıkmıştı aslında ama iki gün önce bu biraz daha aleniydi. buna rağmen üç golde de payı olması neden galatasaray forması giydiğinin açıklaması oldu.
(bkz: beklenti)
ben de hoca'nın başlığı altında, şampiyonlar ligi şampiyonluğunu yaşayacak ilk türk takımının galatasaray, hocanın da allah ömür verirse fatih terim olacağını yazmıştım ama bu olay için de en az bir 5-10 yıl, taraftar sabrı ve mustafa cengiz tarzı başkanların gerektiğini yazmıştım. kesinlikle iki gün önceki galibiyet muhteşem, olağanüstü ve harika ancak ayaklarımız yere basmalı. evet, hoca niyeti belli etti. evet, güzel başladık lakin ilk galibiyetin ardından kendimizi şampiyonlar ligi şampiyonu ilan etmeyelim. beklentiler çok önemlidir. takımımızı baskı altına almayalım. sonra herhangi bir yenilgide kötü yöndeki eleştirilerin dozajı çok fena kaçıyor ve belki takıma ileride bir şekilde katkı sağlayabilecek önemli oyuncular dar ağacına gidebiliyor.
allah'a şükür lokomotiv moskova maçını çok güzel atlattık. gelecekteki bazı durumlar için de iyi bir prova oldu. üçlü oynadılar* ve bizi zaman zaman zorladılar. fernandes de mükemmel bir liderlik yaptı lokomotiv'e. schalke de üçlü oynuyor. ligde 3-4-1-2 ve 4-3-3, iki gün önce de 3-5-2 ile çıktılar. geçen sene de üçlü oynuyorlardı. üçlü oynamanın avantajı hücumda bir kişi fazla olmaktır ancak schalke'nin ileri üçlüsü genelde kule tipi: burgstaller*, uth*, embolo* ve di santo*. tabi harit ve konoplyanka da var bunların dışında. harit'e özellikle dikkat etmek lazım. sakatlığı mı var bilemiyorum şu an bakmaya üşendim ama bu sezon çok fazla şans bulamadı daha. embolo da iyi başladı diyebiliriz. stoper üçlüsü de uzun. sane, naldo ve nastasic. bu aynı zamanda garry ve onyekuru için bulunmaz nimet. çok zorlayacaklardır onları ama uzun bir takım diyebiliriz schalke için. maicon oynayacaktır. duran toplar tehlikeli. fernandes'in kornerleri büyük tehlike yarattı. aynısını schalke de deneyecektir. yani lokomotiv maçı schalke maçı için iyi oldu diyebiliriz. tabiki çok farklılar ama benzer yönler de yok değildi.
porto maçı ise en önemli maç muhtemelen. ali ece grubu yorumlarken, porto deplasman galibiyeti çok önemli ve taraftarı futbolu çok iyi bilen bir takım demişti. eğer galatasaray o deplasmanı alırsa içeride de rahat kazanacaktır demişti. inşaallah galibiyetle olmadı bir beraberlikle döneriz oradan. marega ve aboubakar gibi azman forvetlere sahipler. serdar biriyle başa çıkar ama yine maicon' a ihtiyaç var gibi bu maçta da. telles asistleriyle zaten bilinen bir tehdit sol bekte. önünde de brahimi ile sağ bekte forma linnes'e göz kırpıyor yine. inşaallah alıp geleceğiz bu maçı da.
önü açık takımdır.
futbolda en önemli değişken diyebiliriz*. bu meret(u: meret gol için olumsuz oldu evet ama gianni brera gibi sevmiyor değilim kendisini) insanların algısıyla oynamada muhteşem bir yeteneğe sahip. bu iki cümledeki gizli özne tabiki eren derdiyok. ondan başka bir santrforumuzun olmadığının ben de farkındayım. galatasaray'ın as santrforu olmadığını yazmak zaman kaybı*. köstek olmak yerine destek olmalıyız onu da biliyorum ancak bir gol her şeyi bu kadar değiştirmemeli diye de düşünmeden edemiyorum.
(bkz: plonjon)
bir kaleci çok fazla plonjon yapıyorsa ona iyi kaleci demek zordur. istisnaları vardır ama genel olarak bunu diyebiliriz. bu, kalecinin iyi yer tutamadığını ve adımlamasında sıkıntı olduğunu gösterir. (bkz: volkan demirel) ve antisi (bkz: fernando muslera). nagatomo iki gün önceki maçın iki yarısında da iyiydi ancak ikinci yarıda daha iyiydi. neden? kesinlikle harika bir kondisyona sahip. kesinlikle her zaman doğru yerde ve doğru işi yapıyor. zaten bu saydıklarımızı yapmasa şimdi ondan bu kadar övgüyle bahsetmezdik ama başka bir nedeni daha var: garry rodrigues. ikinci yarı yuto'ya yardımı gerçekten çok azalttı ve yuto da çok yalnız kaldı. garry kesinlikle muhteşem oynadı ama bekine daha çok yardım etmeli. ilk yarıdaki gibi. sahada herhangi bir bölgeden herhangi bir oyuncuyu çok fazla yalnız bırakırsanız bir gün illaki hata yapacaktır.
emre akbaba'nın fiziğini geliştirmesi gerektiği ligdeki maçlarda da ortaya çıkmıştı aslında ama iki gün önce bu biraz daha aleniydi. buna rağmen üç golde de payı olması neden galatasaray forması giydiğinin açıklaması oldu.
(bkz: beklenti)
ben de hoca'nın başlığı altında, şampiyonlar ligi şampiyonluğunu yaşayacak ilk türk takımının galatasaray, hocanın da allah ömür verirse fatih terim olacağını yazmıştım ama bu olay için de en az bir 5-10 yıl, taraftar sabrı ve mustafa cengiz tarzı başkanların gerektiğini yazmıştım. kesinlikle iki gün önceki galibiyet muhteşem, olağanüstü ve harika ancak ayaklarımız yere basmalı. evet, hoca niyeti belli etti. evet, güzel başladık lakin ilk galibiyetin ardından kendimizi şampiyonlar ligi şampiyonu ilan etmeyelim. beklentiler çok önemlidir. takımımızı baskı altına almayalım. sonra herhangi bir yenilgide kötü yöndeki eleştirilerin dozajı çok fena kaçıyor ve belki takıma ileride bir şekilde katkı sağlayabilecek önemli oyuncular dar ağacına gidebiliyor.
allah'a şükür lokomotiv moskova maçını çok güzel atlattık. gelecekteki bazı durumlar için de iyi bir prova oldu. üçlü oynadılar* ve bizi zaman zaman zorladılar. fernandes de mükemmel bir liderlik yaptı lokomotiv'e. schalke de üçlü oynuyor. ligde 3-4-1-2 ve 4-3-3, iki gün önce de 3-5-2 ile çıktılar. geçen sene de üçlü oynuyorlardı. üçlü oynamanın avantajı hücumda bir kişi fazla olmaktır ancak schalke'nin ileri üçlüsü genelde kule tipi: burgstaller*, uth*, embolo* ve di santo*. tabi harit ve konoplyanka da var bunların dışında. harit'e özellikle dikkat etmek lazım. sakatlığı mı var bilemiyorum şu an bakmaya üşendim ama bu sezon çok fazla şans bulamadı daha. embolo da iyi başladı diyebiliriz. stoper üçlüsü de uzun. sane, naldo ve nastasic. bu aynı zamanda garry ve onyekuru için bulunmaz nimet. çok zorlayacaklardır onları ama uzun bir takım diyebiliriz schalke için. maicon oynayacaktır. duran toplar tehlikeli. fernandes'in kornerleri büyük tehlike yarattı. aynısını schalke de deneyecektir. yani lokomotiv maçı schalke maçı için iyi oldu diyebiliriz. tabiki çok farklılar ama benzer yönler de yok değildi.
porto maçı ise en önemli maç muhtemelen. ali ece grubu yorumlarken, porto deplasman galibiyeti çok önemli ve taraftarı futbolu çok iyi bilen bir takım demişti. eğer galatasaray o deplasmanı alırsa içeride de rahat kazanacaktır demişti. inşaallah galibiyetle olmadı bir beraberlikle döneriz oradan. marega ve aboubakar gibi azman forvetlere sahipler. serdar biriyle başa çıkar ama yine maicon' a ihtiyaç var gibi bu maçta da. telles asistleriyle zaten bilinen bir tehdit sol bekte. önünde de brahimi ile sağ bekte forma linnes'e göz kırpıyor yine. inşaallah alıp geleceğiz bu maçı da.
önü açık takımdır.