5225
galatasaray'ın yakasından düşürülmesi gereken oluşumdur. hangi yönetim bu grubu tribünlerden uzaklaştırırsa benim açımdan en efsane yönetimlerden biri olur.
bu gece twitter'da yaptıkları açıklamalarla bir kez daha ne kadar gereksiz bir oluşuma evrildiklerini göstermişlerdir. hem emre akbaba hem de kulüp adına konuşmaya çalışıp nefret söyleminden ibaret saçma sapan bir tweet silsilesi yayınlamışlardır. sen eğer tribün grubuysan senin sahan twitter değil tribündür. 5 kelimelik zeka dolu bir pankart açarsın, medya ve birçok taraftar da o pankartın bir karesini sosyal medya hesaplarından paylaşır ve orada yazılanlar insanların aklında yer edinir. ancak sen kulüpmüş gibi sosyal medya üzerinden konuşmaya çalışır, bunu yaparken de söylemlerin saldırgan bir dille olursa güç aldığın asıl merkez olan tribünden sapmış olursun.
ve aslında çoktan saptın; kaç senedir takımı ateşleyici bir tane tezahürat üretmedin, medyanın çoğunun senin aleyhine çalıştığını bile bile oraların gazına gelip efsanelerini ** yuhaladın, takım gerideyken maçı bırakıp 90 dakika futbolcu protesto ettin, "apolitik durmalıyız çünkü tribünde her türlü düşünce sadece galatasaray için olmalı" dedin, doğruydu ancak izmir marşı'nı, "mustafa kemal'in askerleriyiz" tezahüratlarını susturmaya çalışırken bir başka siyasal simgeyi * o tezahüratları yapan tribünlere göstermekten çekinmedin. (rakiplerin tribünleri "mustafa kemal'in askerleriyiz" sloganını ve izmir marşı'nı söylemeye devam ettikleri için gönülsüz gönülsüz katılıp susturamamaya başladıklarını da unutmayalım) sucuk ekmeğe kanıp tarihin belki de en kötü 2-3 galatasaray yönetiminden birini uzun bir süre görmezden gelmenin yanında protesto edenleri susturdun, tribünden attın. antrenör kovdurdun, antrenör getirdin. herkes tarafından beğenilen bir koreografin vardı onu da eline yüzüne bulaştırmaya başladın. keşke biraz duruşun olsa ultraslan, yazdığın gibi armaya ve renklere aşık olsan da feshetsen kendini.
bu gece twitter'da yaptıkları açıklamalarla bir kez daha ne kadar gereksiz bir oluşuma evrildiklerini göstermişlerdir. hem emre akbaba hem de kulüp adına konuşmaya çalışıp nefret söyleminden ibaret saçma sapan bir tweet silsilesi yayınlamışlardır. sen eğer tribün grubuysan senin sahan twitter değil tribündür. 5 kelimelik zeka dolu bir pankart açarsın, medya ve birçok taraftar da o pankartın bir karesini sosyal medya hesaplarından paylaşır ve orada yazılanlar insanların aklında yer edinir. ancak sen kulüpmüş gibi sosyal medya üzerinden konuşmaya çalışır, bunu yaparken de söylemlerin saldırgan bir dille olursa güç aldığın asıl merkez olan tribünden sapmış olursun.
ve aslında çoktan saptın; kaç senedir takımı ateşleyici bir tane tezahürat üretmedin, medyanın çoğunun senin aleyhine çalıştığını bile bile oraların gazına gelip efsanelerini ** yuhaladın, takım gerideyken maçı bırakıp 90 dakika futbolcu protesto ettin, "apolitik durmalıyız çünkü tribünde her türlü düşünce sadece galatasaray için olmalı" dedin, doğruydu ancak izmir marşı'nı, "mustafa kemal'in askerleriyiz" tezahüratlarını susturmaya çalışırken bir başka siyasal simgeyi * o tezahüratları yapan tribünlere göstermekten çekinmedin. (rakiplerin tribünleri "mustafa kemal'in askerleriyiz" sloganını ve izmir marşı'nı söylemeye devam ettikleri için gönülsüz gönülsüz katılıp susturamamaya başladıklarını da unutmayalım) sucuk ekmeğe kanıp tarihin belki de en kötü 2-3 galatasaray yönetiminden birini uzun bir süre görmezden gelmenin yanında protesto edenleri susturdun, tribünden attın. antrenör kovdurdun, antrenör getirdin. herkes tarafından beğenilen bir koreografin vardı onu da eline yüzüne bulaştırmaya başladın. keşke biraz duruşun olsa ultraslan, yazdığın gibi armaya ve renklere aşık olsan da feshetsen kendini.
