15669
bugün hakkında açılan sonradan silinen fatih terim'e tapıp arda ve emre'den nefret etmek başlığına entry girme fırsatı olmadı, buraya girelim o entry'yi.
öncelikle şampiyonluğa giderken çok kritik bir süreçteyken her anlamda, böyle sözlüğü karıştıracak başlıklar açılmasını onaylamıyorum bunu en başta belirtmek lazım. bu tarz başlıklar açılacaksa bile sezon bittikten sonra olmalı. yoksa bizim de aklımıza bazı entryler veya anketler gelmiyor değil ama onların konuşulma zamanı sezon sonu.
konuya dönersek, o başlıkta katıldığım da katılmadığım da doneler var. katıldıklarımdan başlamak gerekirse, fatih terim'in galatasaray efsanesi olması veya çok başarılı olması, onun kişiliğinin, tavırlarının bir bölümünü yorumlamamıza olanak verir sadece. aynen söylendiği gibi arda veya emre gibi fatih hoca'nın da agresif, antipatik gelebilecek hareketleri var. bunda bir problem yok. problem, galatasaray'a normalin dışında bir ahlaki bir anlam yüklenmesi. kimse burada ahlak timsali değil. katı romantik anlayışla iyi tamamen iyidir kötü tamamen kötüdür tarzı bir bakış çok saçma. mesela melo bizde oynadığı için çok seviyoruz. fener'de oynasa deli olurduk küfürler yağdırırdık. bu böyledir. sende olursa güzeldir, karşıda olursa kötüdür. futbolun doğasında da bu var denebilir. yok duruşmuş yok galatasaray karakterine uyan oyuncuymuş * bunlar hikaye. fatih hoca'yı seviyorum, karakteri de yaptıkları da kendisini bağlar. yıllarca bizde oynamış bayrak adam olmuş, hoca olmuş en büyük başarılarımızı bu adamla yaşamışız. nasıl sevmeyeyim şimdi? kimseyi tanımıyoruz yoksa, sadece ekrandan yansıdığı kadarıyla biliyoruz. bize çok ahlaklı çok namuslu diye lanse edilen şenol güneş'i de gördük mesela. o yüzden çok kapılmaya gerek yok bu tarz duruş vb. romantizmlerine.
öncelikle şampiyonluğa giderken çok kritik bir süreçteyken her anlamda, böyle sözlüğü karıştıracak başlıklar açılmasını onaylamıyorum bunu en başta belirtmek lazım. bu tarz başlıklar açılacaksa bile sezon bittikten sonra olmalı. yoksa bizim de aklımıza bazı entryler veya anketler gelmiyor değil ama onların konuşulma zamanı sezon sonu.
konuya dönersek, o başlıkta katıldığım da katılmadığım da doneler var. katıldıklarımdan başlamak gerekirse, fatih terim'in galatasaray efsanesi olması veya çok başarılı olması, onun kişiliğinin, tavırlarının bir bölümünü yorumlamamıza olanak verir sadece. aynen söylendiği gibi arda veya emre gibi fatih hoca'nın da agresif, antipatik gelebilecek hareketleri var. bunda bir problem yok. problem, galatasaray'a normalin dışında bir ahlaki bir anlam yüklenmesi. kimse burada ahlak timsali değil. katı romantik anlayışla iyi tamamen iyidir kötü tamamen kötüdür tarzı bir bakış çok saçma. mesela melo bizde oynadığı için çok seviyoruz. fener'de oynasa deli olurduk küfürler yağdırırdık. bu böyledir. sende olursa güzeldir, karşıda olursa kötüdür. futbolun doğasında da bu var denebilir. yok duruşmuş yok galatasaray karakterine uyan oyuncuymuş * bunlar hikaye. fatih hoca'yı seviyorum, karakteri de yaptıkları da kendisini bağlar. yıllarca bizde oynamış bayrak adam olmuş, hoca olmuş en büyük başarılarımızı bu adamla yaşamışız. nasıl sevmeyeyim şimdi? kimseyi tanımıyoruz yoksa, sadece ekrandan yansıdığı kadarıyla biliyoruz. bize çok ahlaklı çok namuslu diye lanse edilen şenol güneş'i de gördük mesela. o yüzden çok kapılmaya gerek yok bu tarz duruş vb. romantizmlerine.