4071
üzerlerinde eziklik vardır. bunu psikolojik olarak ele alacak olursak:
bir camia düşünün, 1990'lara kadar üstün olduğu(yerelde) ya da üstün görüldüğü ezeli rakibi tarafından 90lardan sonra neredeyse saf dışı edilmiş ve türkiye'nin ikinci büyüğü olma adına beşiktaş ile yarışır konuma gerilemiş.
bir camia düşünün, 1990-2000 arasında hem türkiye hem avrupa'yı bozguna uğratan ezeli rakibi mali krize girmiş, uefa kupası'nı aldıktan henüz 1 yıl sonra iflasın eşiğine gelmiş ve fenerbahçe art arda şampiyonluklar kazanıp farkı kapatmış, ülkeye türlü yıldızlar getirip şov yapmaya kalkışmış, rakipleri borç batağında iken dünya yıldızlarını transfer etmiş ancak ezeli rakibi galatasaray iflasın eşiğindeyken bile ilgili dönemde 3 şampiyonluk görmeyi başarmıştır.
bir camia düşünün, transfer şovları yaptığı, 70 milyon euro harcadığı dönemlerde üstelik ezeli rakibi galatasaray borçtan kafasını kaldıramazken şampiyonluk kaptırıyor.
bir camia düşünün son 10 yılda ikisi galatasaray biri bursa olmak üzere 3 defa son maçta şampiyonluk kaptırıyor. şampiyonluğun kaybedildiği maçların ikisi kendi evinde biri galatasaray biri denizli biri trabzon'a karşı.
bir camia düşünün, neredese her finalde ezeli rakibi galatasaray'a kaybeden.
bir camia düşünün, tek avuntusu yereldeki lig şampiyonlukları olmasına karşın o avuntuyu da kaybediyorlar. üstün oldukları tek dal masa tenisi ve voleybol...
bir camia düşünün, başkanlarından nefret edip gitmesini istiyorlar ancak sırf galatasaray'a laf atmak adına fetö de fetö diyip başkanlarını sonuna kadar savunma mecburiyetinde kalıyorlar.
bir camia düşünün, dünyanın en büyük yalakalığını cemaat ve hükümete özellikle erdoğan'a yapıyor ancak suçluluk psikolojisi ile rakibini bu şeref yoksunluğu ile suçluyorlar.
bir camia düşünün, elde ne üstün bir yan ne fazla bir kupa var. masanın altında çantalarla verilen paralar, sözde sahaya yansımayan şikeler var. tek maç falan değil, sürüsüyle.
suçluluk psikolojisi, ters psikoloji, aymazlık, şerefsizlik, menfaatçilik, kindarlık, kıskançlık, çekememezlik gibi kavramların çok net ve detaylı şekilde görülebileceği, şike uzmanı, şeref yoksunu camiaya fenerbahçe denir.
memlekette yemedikleri pislik, insanlık dışı eylem veya ırkçılık kalmadığından tanrı onları kupalarla cezalandırmakta, geçmişin acısını fitil fitil çıkarmaktadır. kimine göre bu ilahi adalet kimine göre feto'nun dua gücü olsa da vicdan, akıl ve mantık sahibi olan her insana göre ilahi adalettir.
fenerbahçe, tanrı'nın kırbacının en şiddetli hissedildiği ve anlamlandırıldığı oluşumdur.
fenerbahçe yüzsüzlerin taraftarlık kisvesi altında ırkçılığı, teröristliği, holiganlığı, haksızlığı, emek hırsızlığını meşrulaştırmaya çalıştığı bir örgüttür.
fenerbahçe, aklını ve mantığını yitirmiş objektif bakamayan varlıkların buluştukları ortak noktadır.
fenerbahçelilik ise tüm bunların ışığında dünyanın en utanç duyulası kavramlarından biri olarak değil türkiye tüm dünya spor tarihine kazınmıştır.
bir camia düşünün, 1990'lara kadar üstün olduğu(yerelde) ya da üstün görüldüğü ezeli rakibi tarafından 90lardan sonra neredeyse saf dışı edilmiş ve türkiye'nin ikinci büyüğü olma adına beşiktaş ile yarışır konuma gerilemiş.
bir camia düşünün, 1990-2000 arasında hem türkiye hem avrupa'yı bozguna uğratan ezeli rakibi mali krize girmiş, uefa kupası'nı aldıktan henüz 1 yıl sonra iflasın eşiğine gelmiş ve fenerbahçe art arda şampiyonluklar kazanıp farkı kapatmış, ülkeye türlü yıldızlar getirip şov yapmaya kalkışmış, rakipleri borç batağında iken dünya yıldızlarını transfer etmiş ancak ezeli rakibi galatasaray iflasın eşiğindeyken bile ilgili dönemde 3 şampiyonluk görmeyi başarmıştır.
bir camia düşünün, transfer şovları yaptığı, 70 milyon euro harcadığı dönemlerde üstelik ezeli rakibi galatasaray borçtan kafasını kaldıramazken şampiyonluk kaptırıyor.
bir camia düşünün son 10 yılda ikisi galatasaray biri bursa olmak üzere 3 defa son maçta şampiyonluk kaptırıyor. şampiyonluğun kaybedildiği maçların ikisi kendi evinde biri galatasaray biri denizli biri trabzon'a karşı.
bir camia düşünün, neredese her finalde ezeli rakibi galatasaray'a kaybeden.
bir camia düşünün, tek avuntusu yereldeki lig şampiyonlukları olmasına karşın o avuntuyu da kaybediyorlar. üstün oldukları tek dal masa tenisi ve voleybol...
bir camia düşünün, başkanlarından nefret edip gitmesini istiyorlar ancak sırf galatasaray'a laf atmak adına fetö de fetö diyip başkanlarını sonuna kadar savunma mecburiyetinde kalıyorlar.
bir camia düşünün, dünyanın en büyük yalakalığını cemaat ve hükümete özellikle erdoğan'a yapıyor ancak suçluluk psikolojisi ile rakibini bu şeref yoksunluğu ile suçluyorlar.
bir camia düşünün, elde ne üstün bir yan ne fazla bir kupa var. masanın altında çantalarla verilen paralar, sözde sahaya yansımayan şikeler var. tek maç falan değil, sürüsüyle.
suçluluk psikolojisi, ters psikoloji, aymazlık, şerefsizlik, menfaatçilik, kindarlık, kıskançlık, çekememezlik gibi kavramların çok net ve detaylı şekilde görülebileceği, şike uzmanı, şeref yoksunu camiaya fenerbahçe denir.
memlekette yemedikleri pislik, insanlık dışı eylem veya ırkçılık kalmadığından tanrı onları kupalarla cezalandırmakta, geçmişin acısını fitil fitil çıkarmaktadır. kimine göre bu ilahi adalet kimine göre feto'nun dua gücü olsa da vicdan, akıl ve mantık sahibi olan her insana göre ilahi adalettir.
fenerbahçe, tanrı'nın kırbacının en şiddetli hissedildiği ve anlamlandırıldığı oluşumdur.
fenerbahçe yüzsüzlerin taraftarlık kisvesi altında ırkçılığı, teröristliği, holiganlığı, haksızlığı, emek hırsızlığını meşrulaştırmaya çalıştığı bir örgüttür.
fenerbahçe, aklını ve mantığını yitirmiş objektif bakamayan varlıkların buluştukları ortak noktadır.
fenerbahçelilik ise tüm bunların ışığında dünyanın en utanç duyulası kavramlarından biri olarak değil türkiye tüm dünya spor tarihine kazınmıştır.