• 171
    takımın gayet kötü bir savunma performansı sergilediği maç. bunu melosuz oynamaya çok alışık olmamaya ve hamitin sakatlığına bağlasam da takım savunması birlikte oynayarak oturacak bir olgudur.

    olumlu gördüğüm birkaç şey var:

    1) takım 1. bölgeden 2. bölgeye geçerken seri kısa paslarla rakibi oyundan düşürüyor. bunu maç boyu yaptık. sneijder gününde olsaydı birçok pozisyon oluşurdu bu seri oyunla. kontra ataklar konusunda bu sezon iyi işler yapacağımızı seziyorum.

    2) takımın fizik gücü iyi. 10 kişi kaldık, 90. dakikada bilal depara kalkıyordu. çok yoğun fizik idmanlarının semeresini uzun vadede alırız. bu daha bir şey değil.

    3) galiplik. galatasaray ne kadar kötü oynasa da winner özelliğini gittikçe sağlamlaştırıyor. bu rakip için motivasyon kırıcıdır. yıldızlarının selçuk hariç formsuz olmasına rağmen maç kazanmaktan geri durmuyor.

    4) hamza takımdan net memnun değil.

    5) bilal, telles, yasin.

    *) muslera.

    sıkıntı gördüklerim şunlar:

    1) tempoya karşı koyamıyoruz. geçen sezon şampiyonlar liginde rakibimiz olan 3 takım da çok tempoluydu ve karşı koyamamıştık. önceki sezon kopenhag ve juventus temposuz takımlardı ve o gruptan çıkmış, real madrid gibi tempolu bir takımdansa 6+4 yemiştik. bursa tempoyu arttırınca far görmüş kediye döndük. bu sorunu çözmenin en gerçekçi yolu haddini bilerek oynamak. elinde okan emre süad yoksa, örneğin arsenala karşı kemiksiz hücum oynamak saçmalık. hele burak varken bunu yapmak kamikaze.

    2) maçta uzun süren kopukluklar yaşıyoruz. o ara rakip gelirse kitler, ne olduğunu anlamadan birden 4lük oluruz.

    3) burak.

    *) sabri. sabriye bu kontrat yaramadı, ciddiyeti iyice kayboldu.

    ibra gelecek dertler bitecek.
App Store'dan indirin Google Play'den alın