• 9596
    26 subat galatasaray chelsea macinda daha once aydin'la denedigi ve fazla uzerine calisamadigi bir stratejiyi deneyip, bundan verim alamayinca 30.dakikada daha fazla deneme sansi buldugu ve daha akiskan yapiya sahip bir stratejiye gecen galatasarayimizin futbol takimi.

    oncelikle "mancini'ye hajrovic'le baslayarak hata yapti, belki tur gitti" onermesini inceleyelim. bunun icin de mancini neden boyle karar almis olabilir bakalim.

    mac daha baslamadan hajrovic hamlesi icin, mancini chelsea'nin beklerinin ileriye cikmamasi icin, uzerine birer oyuncu koyup kanatlariyla arasindaki mesafeyi acmak istedigini dusunmustum. sneijder cizgiye yaslanip hajrovic kendini surekli eboue'nin onunde bosa atmaya calisiyordu. bu da mancini'nin istedigi seylerden birinin bu oldugunu gosterir. peki bu bir hata mi? hatali strateji diye bir sey soz konusu degildir, tutmayan ya da yapilamayan strateji vardir. sonucta hajrovic yeterli tempoyu yapabilseydi, eboue yalniz adam gibi oynamaktansa onundeki ile iletisime gecseydi belki bu strateji de tutacakti. ancak birden fazla futbolcunun, ozellikle takimin makine dairesinin yani merkez orta sahanin kotu oyunu bu stratejinin tutmasini imkansizlastirdi. hajrovic'in kotu oyununu tek basina futbolcuya yoneltmeden once eboue'nin ilk yari performansiyla selcuk-hajrovic anlasmazligini da dusunmek lazim. belli ki bu hajrovic bizim takimin pas aliskanliklarina hala adapte olamamis.

    kisacasi bu hamlesinden dolayi mancini'yi elestirmek yersizidir. mancini rakibin onemli olabilecek setlerini kesmek icin bir hamlede bulunmus ancak bu hamle bireysel yetersizlikler (oyuncunun yetersizligi degil anlik performans yetersizligi) ve takimin diger organlarinin da bu stratejiye ayak uyduramamasiyla basarili olamamistir. zaten ileri ucla iliskisini kesmek istedigi bekin pasiyla golu yedik. bu da mancini'yi eminim delirtmistir.

    sonraki hamlesi ise daha once emre colak ve yekta'yi merkeze koyup geride daha hizli ve bakarak paslasan takim stratejisiydi. bunda daha fazla deney yapabildigimiz icin takimin refleksleri daha olumluydu.

    fazla taktiksel detaya girmeden elestirilen bazi oyuncular hakkinda konusalim. bunlarin basinda selcuk ve sneijder geliyor. gercekten o kadar da kotu oynadilar mi?

    selcuk ilk yari kotu bir performans gosterdi bu dogru. ancak eboue'nin yetersizligine bir de takimin geri kalaniyla iletisim haline gecemeyen hajrovic eklenince selcuk'un yaninda bir tek ofansif anlamda maca bir turlu giremeyen melo kaldi (bu ilk yari icin gecerli). ikinci yari selcuk insiyatif alip surekli pas kanallari aradi. ve belki en onemli degisiklik, ikinci yari selcuk sneijder'i kendine yardimci secti. bunun yaninda melo da etkinligini arttirip onde basarak oynamaya baslayinca selcuk daha onu acik ve rahat oynamaya basladi. ikinci yaridaki selcuk bu senenin en iyilerindendi. (selcuk'un bundan cok daha iyisini yapabilecegini biliyoruz. bu sene yuksek perfromasini fazla sahaya yansitamadi)

    sneijder'e gelelim. mac sonu aciklamasinda ozetle soyle demis: " ilk yari yeteri kadar topla oynayamadim. ikinci yari istedigim toplari alip daha fazla topla oynama imkanim oldu"
    bu cok onemli, bir kenarda surekli durmali bu aciklama. sneijder gibi oyuncular macin icinde surekli kalmak isterler, sonucta fizigiyle degil, top teknigiyle oynayan bir oyuncu. yukarida ne yazmistik -selcuk yanina sneijder'i almaya basladi- yani selcuk ve sneijder oyun kurarken insiyatif alan kisiler konumuna geldi. haliyle birbirlerini yukari cekebilecek duruma geldiler. sneijder de ilk yari kotu, ikinci yari gayet basarili performans gosterdi.

    iki futbolcu da ilk yari gosterdikleri kotu performans icin elestirilemez cunku bireysel performanslari takimin geri kalanin yaptiklari ve yapamadiklariyla birebir ilgiliydi.

    bu yazida asil bahsetmek istedigim ne bireysel performanslar ne de bunlari elestirenlere cevap vermek. herkesin gozden kacirdigi cok onemli bir hamlede bulundu mancini. galatasaray esas o noktadan sonra oyununu biraz daha sert ve baskin kurmaya basladi. keske tribunler de bu sertlige uyum saglayip insanlari uyutacak tezahuratlar soylemek yerine mac bitene kadar var gucuyle rerererarara cekseydi. neyse alistik tribunun maclari satmasina.

    macin 3. otuzluk bolumunde chelsea'nin sag tarafi top cikartirken sorun yasamaya basladi. top kaybetmediler ancak chelsea elini, yani zayif noktasini gosterdi. mancini apar topar bu noktadan vurus yapmak icin hamle yapti; drogba yerine umut girdi oyuna. umut sahaya girerken sneijder'e el isareti yaparak merkeze gecmesini istedi ve kendisi bizim sol tarafimiza gecti. bu hamlenin onemini yazalim.

    chelsea gereksiz bir ozguvenle oynamaya baslamisti ancak top cikartirken ayaginda topu gevelemeye basladilar. buraya baski yapacak biri gerekiyordu. sneijder boyle bir tehdit degil ve drogba'yi da kosu tabiriyle "tavsan olarak" onde kosturamazsiniz. hala kosabilecek bir burak ile rakibin top cikarmakta zorlandigi anlarda rakibi dovercesine saldiracak bir umut bu isi gorurdu. hamle sadece bununla kalmadi. sneijder merkeze gectiginde orta sahadaki merkez oyuncu sayisi birden 4e cikmis oldu. bunu da su sekilde kullandi mancini; melo'yu bu sert baskinin oncelik degil ama beyin olarak lideri yapti. melo bir ara orta sahayi birakip defanslarin ustune kabus olmaya basladi. sneijder ise seken toplari selcukla beraber toplamaya calisti. bunu yapabilmek icin beklerinizin tek basina oynayabilen kanat ozellikli oyuncular olmasi gerekir. yani one tek basina cikabilen, sahayi 70 metrelik alanda rahat rahat oynayabilen oyuncular. eger telles yorulmasaydi bir iki pozisyona daha girebilirdik ki telles bence galatasaray adina macin adamiydi. eboue ise gucunu ekonomik kullandigi icin mac sonunda pozisyonlar icinde bir sekilde yer aldi ancak pas kanalina yaklasan da olmadigi icin etkisiz kaldi.

    bahsedildigi gibi mancini sadece hatasindan donmedi, ustune macin kirilma anlarinda inanilmaz basarili degisiklikler de yapti. son paslari atarken daha dikkatli davransaydik, bunun yaninda burak ve umut paslasirken biraz daha iyi ve tutarli olsa bu maci 2-1 almamamiz icin hicbir neden yoktu.

    macin adamindan kisaca bahsetmek gerekirse, alex telles hucum yonu suan icin ortalamanin ustu olsa da defans yonu kesinlikle cl standardinda. galatasaray taraftari olarak alismisiz bir kanattan digerine atilan paslarda bekin rakibine uzak kalip mudahale edememesine ve rakibin cok kolay gecmesine. alex telles neredeyse her ters topa mudahale etti ve rakibini surekli tedirgin etti. hucumda cok etkili bindirmeleri oldu, sonuclanamamasinin en buyuk nedeni 1 yildir yanyana oynadigi halde drogba ve burak'in ceza sahasi icinde belirli bir yer tutma aliskanliginin olmamasi. bu inanilmaz sinir bozucu bir durum. ayni hat uzerinde bekliyorlar surekli. ya birbirine cok yakin durup on arka direkt yapmayi beceremiyorlar ya da enlemesine ayni cizgide durup en ufak bir one arkaya dusen topta pozisyonun tamamen yok olmasini izliyorlar. aslinda bu macta cok iyi ortalar da gorduk, top kimseye carpmadan ceza sahasina girip cikinca sanki pozisyon yok gibi dusunebilirsiz. fakat burak ve drogba dogru yer kaplasa ceza alaninda o ortalarin hepsi gol pozisyonu olurdu.

    macini'nin bu mactan cok iyi dersler cikardigini dusunuyorum. ozellikle chelsea'nin galatasaray'a karsi olabilecek zayifliklarini iyi gordugunu ve takimi bunun ustune calistiracagini dusunuyorum. buradaki tek skntimiz karsidaki adamin da mourinho olmasi. mourinho'da bizim zaifliklarimiza mudahale edecektir ve eminim kendi zayifliklari uzerinde de calisma yapacaktir. ikinci macta orta sahada daha net bir oyun kurucuyla oynayacagini dusunuyorum.

    ben umitliyim rovans icin. chelsea korkulacak bir takim olmadigini gosterdi. umarim galatasaray bir butun olarak buna inanir ve bu turu geceriz.

    saygilar

    edit: duzeltme
App Store'dan indirin Google Play'den alın