7964
açık ara galatasaray'ın en başarılı teknik direktörüdür. galatasaray'da ki 3. döneminde maalesef milli duygularına yenik düşüp çok büyük bir yanlışın içine düşmüş veya itilmiştir. her fırsatta her ortamda galatasaraylılığından bahseden, övünen (ki allah'ına kadar galatasaraylı hiç şüphem yok) bir kişi olarak terazinin bir kefesinde galatasaray varken kefenin öteki tarafını seçmiştir.
benim bu konudaki görüşüm çok net bir ortamda, durumda, seçimde, seçenekte, olasılıkta galatasaray varsa diğer herşey taca çıkar.
ünal aysal yıldırım demirören'e milli takım teknik direktörüğü için hoca ile görüşebilirsiniz dediğinde ''kusura bakmayın sizin kurtarıcınız ben olamam. benim galatasarayda kalıp 4. yıldızı takmam, bu ülkeye 3. bir avrupa kupası getirmem gerek'' demeliydi. ondan sonra hükümetmiş federasyonmuş tankla tüfekle gelsin bir allah'ın kulu söküp götüremezdi hocayı ta ki galatasaray onu kovuncaya kadar
hocanın transferde yaptığı doğrular veya yanlışlar, teknik taktik bilgisi, kişiliği, kiminle dost kiminle düşman olduğu benim için zerre kadar önemli değil gözümde ne hocanın değerini düşürür ne de yükseltir.
ben yaşı itibari ile galatasaray futbol takımı denince teknik direktörü fatih terim olan takım geliyor aklıma gönlüm istiyor ki takımın başında hep imparator olsun ama şu unutulmasın ki galatasaray'ı galatasaray yapan fatih terim değil fatih terim'i fatih terim yapan galatasaray'dır.
ben bugün en başta söylediğim nedenle hocanın karşısındayım ama bilinsin ki yönetimin yanında değilim. ben hiçbir yönetimin yanında olmadım. yönetimin, teknik direktörün zaten amacı ve görevi galatasaray'ı tarihinin şanının gerektirdiği büyük başarılara ulaştırmaktır.
dolayısı ile aslolanın sadece ve sadece galatasaray olduğunu hatırlayıp hoca yanlışından dönüp galatasaray yeniden ona kucak açana kadar bu konu ile ilgili çok fazla konuşulmamalıdır.
benim bu konudaki görüşüm çok net bir ortamda, durumda, seçimde, seçenekte, olasılıkta galatasaray varsa diğer herşey taca çıkar.
ünal aysal yıldırım demirören'e milli takım teknik direktörüğü için hoca ile görüşebilirsiniz dediğinde ''kusura bakmayın sizin kurtarıcınız ben olamam. benim galatasarayda kalıp 4. yıldızı takmam, bu ülkeye 3. bir avrupa kupası getirmem gerek'' demeliydi. ondan sonra hükümetmiş federasyonmuş tankla tüfekle gelsin bir allah'ın kulu söküp götüremezdi hocayı ta ki galatasaray onu kovuncaya kadar
hocanın transferde yaptığı doğrular veya yanlışlar, teknik taktik bilgisi, kişiliği, kiminle dost kiminle düşman olduğu benim için zerre kadar önemli değil gözümde ne hocanın değerini düşürür ne de yükseltir.
ben yaşı itibari ile galatasaray futbol takımı denince teknik direktörü fatih terim olan takım geliyor aklıma gönlüm istiyor ki takımın başında hep imparator olsun ama şu unutulmasın ki galatasaray'ı galatasaray yapan fatih terim değil fatih terim'i fatih terim yapan galatasaray'dır.
ben bugün en başta söylediğim nedenle hocanın karşısındayım ama bilinsin ki yönetimin yanında değilim. ben hiçbir yönetimin yanında olmadım. yönetimin, teknik direktörün zaten amacı ve görevi galatasaray'ı tarihinin şanının gerektirdiği büyük başarılara ulaştırmaktır.
dolayısı ile aslolanın sadece ve sadece galatasaray olduğunu hatırlayıp hoca yanlışından dönüp galatasaray yeniden ona kucak açana kadar bu konu ile ilgili çok fazla konuşulmamalıdır.