38
beşiktaş derbisine sadece ve sadece 6 gün kalmasına rağmen konu hakkında hala net bir bilgi yoktur. en son 16 temmuz'da http://www.aksam.com.tr/...alksin--127585h.html suat kılıç'ın tabir-i caizse ''ihale bize kalmasın da naparsanız yapın amk'' tarzı söyleminden başka herhangi bir haber çıkmadı. güzide basının da bu konu üzerinde hiç durmaması hatta ufak tefek haber bile yapmaması kıllandıran diğer bir mevzu.
neyse ben olayı biraz kişiselleştireyim;
amına koyim seviyoruz lan o adrenalini. ne diye alıyosunuz elimizden? geçen seneden önceki son 5 sezondur kadıköy'de ve inönü'de hiçbir deplasman kaçırmamış biri olarak geçen seneki efsanevi şampiyonluk bile biraz buruk oldu benim için. kadıköy'de 12 mayıs'ta 55.000 ibnenin yanında şampiyonluk kutlamanın hazzını bir düşünsenize? yada 17 mart'ta hakan balta'nın skoru 2-2'ye getiren golü attığında tribündeki sevinci? gol sonrası heyecandan boğazı kurumuş 2.500 cengaverin üçlüsünü? harbiden tarifi olmayan büyük mutluluk bunlar be.
geçen sene normal sezonda oynanan derbilere malumunuz gidemeyince en sonunda heyecanıma dayanamayarak süper final'deki beşiktaş maçına münferit gittim. seneler sonra inönü'de bir galatasaray galibiyeti gördüm. tek başıma. gollerde 3-4 sıra birden aşşağı uçmadan, hayatımda ilk kez gördüğüm bir adama 20 yıldır görmediğim kardeşimmiş gibi sarılmadan, gol sonrası çekilen pınarbaşında inönü'yü inletemeden ve en kötüsü de son 5 dakika galibiyet kesinleştikten sonra beşiktaşlılar stadı terketmeye başlarken ''nolur gitmeyin biraz taşşak geçelim'' diye bağıramadan... en iyisi daha fazla uzatmadan sadede geleyim;
olm bırakın gidelim lan işte!
neyse ben olayı biraz kişiselleştireyim;
amına koyim seviyoruz lan o adrenalini. ne diye alıyosunuz elimizden? geçen seneden önceki son 5 sezondur kadıköy'de ve inönü'de hiçbir deplasman kaçırmamış biri olarak geçen seneki efsanevi şampiyonluk bile biraz buruk oldu benim için. kadıköy'de 12 mayıs'ta 55.000 ibnenin yanında şampiyonluk kutlamanın hazzını bir düşünsenize? yada 17 mart'ta hakan balta'nın skoru 2-2'ye getiren golü attığında tribündeki sevinci? gol sonrası heyecandan boğazı kurumuş 2.500 cengaverin üçlüsünü? harbiden tarifi olmayan büyük mutluluk bunlar be.
geçen sene normal sezonda oynanan derbilere malumunuz gidemeyince en sonunda heyecanıma dayanamayarak süper final'deki beşiktaş maçına münferit gittim. seneler sonra inönü'de bir galatasaray galibiyeti gördüm. tek başıma. gollerde 3-4 sıra birden aşşağı uçmadan, hayatımda ilk kez gördüğüm bir adama 20 yıldır görmediğim kardeşimmiş gibi sarılmadan, gol sonrası çekilen pınarbaşında inönü'yü inletemeden ve en kötüsü de son 5 dakika galibiyet kesinleştikten sonra beşiktaşlılar stadı terketmeye başlarken ''nolur gitmeyin biraz taşşak geçelim'' diye bağıramadan... en iyisi daha fazla uzatmadan sadede geleyim;
olm bırakın gidelim lan işte!