resim
Lincoln Cássio de Souza Soares
Takım:Kariyer Sonu
Mevki:On Numara
Yaş:45
Boy:-
Uyruk:Brezilya
  • 2701
    biraz "kör ölür badem gözlü olur" bakış açısıyla değerlendirilen bir futbolcu.
    galatasaray forması altında oynadığı iki sezonu da yakınen izledim. mustafa sarp ile hiç oynamadı bir kere çünkü mustafa'nın geldiği sene takımdan ayrıldı. galatasaray'la şampiyonluk, milli takımla euro 2008 yarı finali yaşamış mehmet topal, ayhan akman, servet çetin, arda turan gibi isimlerle; kewell, baros, nonda gibi kalilteli yabancılarla; hakan şükür, ümit karan gibi tecrübeli türk forvetlerle oynadı kendisi. baya sağlam bir kadronun içindeydi. ancak çekingen, dayanıksız ve her şeyden önemlisi disiplinsiz bir futbolcuydu. adam bildiğin maç seçiyordu. futbolda fizik gücün bu kadar baskın olmadığı ve mekanikleşmenin bu boyuta ulaşmadığı dönemde bile saha içinde çok çıtkırıldımdı. uzun süreli sakatlıkları ve brezilya ziyaretleri meşhurdu. bugünkü gibi fizik gücün çok önemli olduğu bir dönemde 29-30 yaşında iken sahip olduğu fizik kuvvet ve koşu mesafeleriyle sahada topu bile görmesi mümkün olmazdı. hagi ile, alex ile, hatta sergen ile falan kıyas edilebilecek bir isim değildi lincoln. top cambazıydı ama sadece o kadar. melo ve selçuk ile oynayamazdı çünkü fatih terim'in 2011-2012 sezonunda kadrosunda tutmayacağı bir adam olurdu. fernando-ndiaye ile falan da iş görmezdi çünkü sneijder'i gönderen tudor, lincoln'ün narinliğini ve sakatlığa yatkınlığını gördükten sonra hemen kadro dışı bırakırdı. galatasaray sonrasında yok hükmünde değerlendirilebilecek bir kariyeri mevcut lincoln'ün. 28 yaşında geliş, 30 yaşında ayrılış. sonrasına dair bir şey yok.
    sorunlu ve zayıf bir futbolcuydu kısacası lincoln. iki sezon boşuna katlanıldı galatasaray'da kendisine.
  • 2702
    takıma aidiyetin samimi olması her şeyden önemlidir bana göre. bizim sergio'yu beğenmiyorum ama ilk maçında gole sevincindeki aidiyeti son maça kadar gösterdi. bizden yaka paça gönderilse bile bu aidiyetinin hatrı kalacaktır bende. ama lincoln, jardel gibi isimler şov için aidiyet sergilemişlerdi.

    mesela jardel'in takımdan ayrılmak için attığı taklaları unutmadım ama şampiyonluk kutlamasında yer alacak yüzü bulmuş kendinde. kendisinden nefret etmiyorum ama hareketlerini samimi bulmuyorum.

    lincoln de aynı şekilde. ne işine, ne kulübüne saygısı vardı. bu yüzden emekleri için eyvallah derim ama o kadar yani. duygusallaşmaya gerek yok.
  • 2703
    medya lincine ve taraftar satışına maruz kalmıştı. maddi olarak verilen sözlerin kendisine tutulup tutulmaması yönetimin problemi. sözleşme imzalarken profesyonel olan futbolcular saha içinde amatör oluyorlar. neyse asıl sıkıntı adama sahip çıkılmadı. şimdilerde çok övülen(!) ama saha içinde her türlü pisliğin mimarı olmuş olan volkan demirel, durduk yere hem de bizim sahamızda lincoln 'ü dövdü. dayak yiyen lincoln volkan ile aynı cezayı aldı. onur sahibi hiçbir sporcumuz (parada profesyonel sahada amatör) volkan 'a haddini bildiremedi. zavallıca korktular. tüm medya ve taraftarımız lincoln 'ün volkan 'a küfür ettiğini söyledi. golü attık ama anında volkan adama saldırdı. bu adam ne arada küfür etti? 1 tane kamera görüntüsü çıkmadı küfüre dair. volkan zaten sürekli kavga edip ahlâksızca işler yapan adamken, suçlu lincoln oldu!

    ayrıca sanırım ankaraspor maçı idi. lincoln top sektirdi diye erdoğan arıkan ve futbolcular tarafından darp edildi. o maçtan sonra şeytan rıdvan lincoln 'ü suçladı. taraftarımız o tuzağa düştü. erkek(!) olan hiçbir futbolcumuz da takım arkadaşına sahip çıkma onurunu gösteremedi. halbuki benzer hareketleri alex ve roberto carlos da yapmıştı ama onlar alkışlanmıştı.

    değil lincol! şimdiki icardi olsa yine aidiyet duymaz.

    ben o dönemde takım arkadaşına sahip çıkmayan hiçbir futbolcuyu affetmiyorum. volkan sonradan, baros, sabri, hasan şaş, arda vs. saldırdı. şimdi deprem nedeniyle ağlaması umrumda değil. milletin anasına avradına küfür ederken çok mutlu idi.

    neyse konu volkan 'a döndü. açıkçası lincoln 2008 şampiyonluğunun mimarıdır. gençlerbirliği maçında attığı golü fb tvden dinlemiştim. orada o maçı alıp sinyali çakmıştı. kendisini izlemek büyük keyifti. sadece ona hakketiği gibi davranamadık ve onun yerine deplasmanda oynamama sözü verilen elanoyu aldık. elano ise tam komedi idi. hagi snaijder arası karanlık dönemi aydınlatacak tek kişi idi lincoln ama olmadı.
  • 2708
    mertens'i de sever, sayarım ama onun yerinde oynasa ve ciddiyetsizlik yapmasa, çok farklı bir hücum gücümüz olabilirdi. kapalı savunmalara karşı bu kadar zorlanmazdık. mertens'in bu da kaçmazki dediğimiz pozisyonlarında, gollerini no-look atardı. karambolleri, pozisyonları saymazsak sırf ceza sahası dışından, frikiklerden 7-8 golümüz olurdu. ama muhtemelen takımın defans gücü de çok düşerdi.
    çok yetenekliydi çook. azıcık da iş ahlâkı olsaydı...
  • 2710
    son 6 haftalık kalli'siz şampiyon olduğumuz sezonda gençlerbirliği deplasmanında son dakikada attığı golden sonra beni tribünde sevinçten ağlattığı için kendisine hiçbir zaman deplasmanda yoktu diyemeyeceğim. şampiyonluk meşalesini o maçta yaktırmıştı bize ve o inançla şampiyon olduk.

    galatasaray forması altında hagi'den sonraki en klas 10 numara .ona olan hayranlığımdan o sezonun * beyaz formasını almıştım.

    https://youtu.be/yKgseCeERbk
  • 2715
    sinir bozucu bir futbolcuydu. hem rakip için hem olduğu takım için. bilekleri kadife gibiydi fakat işte disiplinsiz bir adamdı. ne zaman ne yapacak belli değil. soğuk diye kışın sivas'a gitmemişti diye hatırlıyorum mesela. kendini takımdan üstte görüyordu. bunu diğer yazarlar gibi ben de kabul ediyorum. kim olursa olsun böyle davranınca tepki çekerdi. lakin oynadığı zaman izlemek çok keyifliydi. geldiği zaman çok sevinmiştik. kendisinde olan yetenek bende olsa şu an burada yazan herkes beni tartışmasız galatasaray efsanesi olarak anardı. yazık etti bence hem kendine hem de bize.

    https://m.youtube.com/watch?v=KDEj8oK3U9o
  • 2717
    90’larda çocuk olanlar iyi bilirler; lincoln, hagi’nin gidişiyle yaşattığı yoksunluğu dindirebilecek yegane futbolcuydu.

    şimdi sneijder falan var, ne diyosun birader diyecekler olabilir. sneijder, lincoln’den daha ünlü ve kariyerliydi. hatta bazı özellikleri lincoln’den daha iyi bile olabilir. adamın apoletinde cl kupası var aq ama işte o star ışığı en çok lincoln’e yakışıyordu.

    sneijder, iyi bir takımın çıtasını en tepeye çıkarabilecek yetenekte bir futbolcuydu, lincoln ise tepeden tırnağa futbolcuydu. istediği zaman sazı eline alıp tek başına maça hükmederdi. yani bunu nasıl anlatabilirim bilmiyorum ama sırf sneijder’in hatrına maça giden birini tanımıyorum ama lincoln oynayacak diye onu seyretmeye giden bir sürü arkadaşım vardı. bu arkadaşların şu an galatasaray ile ilgileri pek yok. maçları özetlerden takip ediyorlar falan. şu an oynayan çoğu oyuncuyu tanımazlar. zaten 90’ların çocuklarını futboldan bir hagi’nin gidişi soğuttu, bir de lincoln’un yaşattığı düş kırıklığı, geriye kalanlar ise galatasaray sevdalısı olarak devam ettiler işte.

    hakkında söylenenleri anlayabiliyorum da bambaşkaydı lincoln. 90’ların çocukları iyi bilir bu kekremsi tadı. değilse adam disiplinsizdi, maç seçerdi, deplasmana gitmezdi, tembeldi, muhtemelen itici bir karakterdi ama bambaşkaydı be abi. o bölgede “star” olarak seyrettiğim son oyuncuydu.

    olmasaydı sonumuz böyle ):
  • 2718
    kendisine ödediğimiz bonservis ücretiyle schalke rakitic'i kadrosuna katmıştı. hagi'nin vedasının ardından yaşanan o boşluk döneminde hem yıldız oyuncuya hem 10 numaraya hasret kalmış galatasaray taraftarına ilaç gibi gelmişti. gs tv'de yayınlanan lincoln klipleri ile heyecan daha da artıyordu.

    ilk maçında, evimizde seyircisiz oynarken uzaktan çektiği şutta topun ağlarla buluştuğunda çıkardığı sesle ve gözlerimizin pasını silen vuruşuyla işte budur dedirtmişti. beşiktaş maçı öncesi feldkamp'ın hakan şükür ve lincoln'ü kadro dışı bırakmasıyla başlayan kopukluk artarak devam etmişti.

    aslında potansiyel olarak bizleri yanıltmadı. çünkü istediğinde üst seviye bir oyuncu olduğunu sahada yansıtabiliyordu. avrupa arenasında da bunu kanıtlamıştı. ancak istikrar, disiplin, aidiyet noktasında sorunlar, iniş-çıkışlar vardı.

    olmasaydı sonumuz böyle dediğimiz isimlerden biri oldu kısacası.
  • 2719
    ıkiye ayrılır.

    1. kısa saçlı beyaz krampon ayakkabılı.
    2. kivircik uzun saçlı siyah krampon ayakkabılı.

    birincisi dünya yıldızıdır, bu ülkeye ayak basmış en iyi 3 futbolcudan biridir.
    ikincisi ise gamsız, umursamaz, kırılgan, küskün biridir.

    birinci lincoln'un tadını bilenler ikinciyi hazmedemez.
    ikinci lincoln'u hatırlayanlar birinciyi kabullenemez.

    lincoln budur.
  • 2720
    değişik bir cinsti. beşiktaşlıların quaresma ile öğrendiği rabona hareketini ülke sınırları içerisine getiren kişidir, patenti kendisindedir. türkiye kupası çeyrek final rövanş maçında fener’e az daha bu şekil taç çizgisinin oradan gol atacaktı.

    onun haricinde ne kayda değer bir kişiliktir, ne de öyle bir futbolcudur. galatasaray futbol tarihinde kendisinden daha yetenekli de, daha kaliteli de bir sürü futbolcu sayılabilir. potansiyel yetenek olarak evet, özellikle genç yaşında çok yüksek seviyelere ulaşması bekleniyordu, ancak açığa çıkamayan yeteneğin de afedersiniz bir tarafına koyayım.

    aksini iddia edeceklerin tezi “halamın taşakları olsa amcam olurdu” sığlığından öte gidemiyor.
  • 2721
    ilk olarak schalke formasıyla fenerin içinden geçmesiyle tanıdığım oyuncu. keşke bizde olsa demiştim ve 1-2 sene sonra rahmetli canaydın heyecanla müjdeyi vermişti. ilk sezonunda genellikle sakatlıkla geçti. nonda'nın gol attığı fener maçına da çıkmayınca taraftar açık tepki vermişti. esas verimi ertesi sezondu. bizi kadıköy'de uefa kupasını kaldıracağımıza inandırdı oynadığı topla. maalesef hamburg maçlarında bülent korkmaz yönetemedi bu adamı. ve unutulmayacak bir fenerin sahasında avrupa kupası kaldırma fırsatını teptik.
  • 2722
    mükemmel bir oyuncuydu. her türlü yaratıcı işi yapardı, adam eksiltme, uzun top, ara pası, tiki taka, uzaktan şut... ayrıca pozisyon bilgisi oldukça yüksekti, çok verimli koşular ile iyi yerde topla buluşup direkt gol pozisyonuna girebiliyordu.

    o dönemki kadronun michael skibbe'ye yaptığı operasyona kadar 2008/2009 sezonunda ligde 14 maçta 7 gol atmıştı. daha sonrasında zaten kulüpte bir kaos ortamı oluşmuş, herşey karmakarışık bir hal almıştı. bülent korkmaz ile problemler yaşadığını da hatırlıyorum.

    kendisiyle yaşadığımız süreci yönetecek bir yönetime sahip değildik ne yazık ki. adnan brothers frank rijkaard'i bile yemiş ve futbola küstürmüş bir ikili. lincoln sürecinde nasıl bir tutum takindilar, neler yaşandı bilemiyoruz. ıyisi ile kötüsü ile lincoln formamizi giydiği 67 maçta 16 gol 29 asist yapmış ve toplamda 47 gole etki etmiş bir isim. kendisinden daha uzun süre ve daha yüksek verim alabilirdik.
  • 2723
    valla burdaki yorumları okuyunca zamanında başka bir lincoln mü izledik diye düşünmedim değil açıkçası. zannediyorum sözlükte yazar olup lincolnü izleyemeyecek kadar genç olan kimse yoktur. yine de özet geçmek gerekir ki oynadığı en büyük takımlar schalke ve biziz. brezilya milli takımında da hiç maçı yok diye biliyorum.

    kendisi döneminde türkiye'de oynayan arda, abdul kader keita fenerbahçeden alex, daha sonraki dönemde yine bizde oynayan melo hatta trabzondaki yattara, jaja vs gibi isimler de lincolnden daha yetenekli futbolculardı (mevkileri alakasız olsa da).

    neden bu kadar övüldüğünü açıkçası pek anlamadım nostalji bastı insanları desem çok başarılı veya iz bırakan bir kariyer de geçirmedi galatasarayda. topla arası iyi olan brezilyalardan biriydi ki bugün bile brezilya ligine gitseniz bu yetenek seviyesinde oyuncu bulmakta zorlanmazsınız.

    kafasını futbola veya galatasaraya veren bir futbolcu değildi. paramı alırım çıkar topumu oynarım isteyen beğensin kafasında bir adamdı ve son dönemde türk futbolunda buna en ciddi örnek pjanic diyebiliriz ki pjanic kariyer olarak 1ü lincoln falan eder muhtemelen.

    sözün özü galatasaray sözlük nostalji timi dışında galatasaray taraftarında pek bir etki bıraktığı söylenemeyecek eski futbolcumuz. anlatılanlara bakınca barcelonada messi'ye 10 numarayı ronaldinho değil lincoln bıraktı zannedersiniz ama öyle bir şey yok tabi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın