• 1004
    sözde profesyonel yönetim olacaktı, tek adamlık bitecekti falan.
    üstten inen bir ceo, kadıköy takımı ağzı açıklamalar, altı dolmayan tehditler, daha ilk aylardan istifa edenler, yazdığı açıklamayı yazım hatasına bakmadan yollayan iletişimciler.
    buna ek şimdi de haluk yürekli kendisine bir yöneticinin tehdit vari mesaj attığını söyledi.
    sağolsunlar arkadaşlarını yönetime al, ceo yap derken kulüp onun bunun oyuncağı oldu.
  • 1005
    şu yetersiz, saçma sapan ve dağınık halleriyle bile mustafa cengiz yönetiminden iyi yönetimdir. çok yakında(2022 yılı içerisinde) erken seçime gidilecek gibi gözüküyor ama tekrar seçileceklerini sanmıyorum. sıra lisede. başkanlığa aday isimler belli olmadan önce ebru köksal ve çevresinin aday olmasını bekliyor/istiyordum fakat olmadı. önümüzdeki seçimde beklentim, bu grubun ipi ellerine alması yönündedir.

    lisenin adayının seçimi kazanması zor olmayacak. bu sefer ortak aday olarak gösterilirse eşref hamamcıoğlu bile rahatça seçimi alacaktır. mevcut yönetim sallantıda, bir şeyler yapmazsa uçacak. medyada dillendirilip istifası gelmeyen yöneticiler var ama bu istifaların şu an verilmeme sebebinin yönetimin dağılmaması için olduğunu düşünüyorum. pasife çekilmeleri olası. burak elmas'tan çok yönetimindeki isimlere güvendiğimi seçim öncesi defalarca yazmıştım ve benim için çok büyük bir hayal kırıklığı oldu. artık içeride neler oluyorsa, bu isimlerin önümüzdeki aylarda gidişata dur demesini bekliyorum. en azından bu noktada kalitelerini konuşturacaklardır diye umuyorum. umarım mustafa cengiz yönetimi gibi süreci sündürmezler. mevcut ekibin şu şartlar altında beklentileri karşılayamayacağı oldukça açık. uzun uzun beklemeye gerek yok.
  • 1006
    https://pbs.twimg.com/...=jpg&name=medium

    son dönemdeki skandallarına bir yenisini daha eklemiş olan gidici yönetimdir. zorbay küçük bir yaptırıma bırakılmazsa bunu "federasyon galatasaray'ın karşısında" şeklinde yorumlayacaklarmış. aynen kardeşim biz zaten tff ile abi kardeş gibiydik maşallah. nihat ağabey ile aramızdan sus sızmıyordu da zorbay küçük'e yaptırım uygulanmazsa düşman olacağız.
  • 1007
    yapmaya çalıştıkları şeye inandığım ve güvendiğim yönetim. haftalardır aleyhimize verilen hakem kararları, kurulan kadronun tecrübe eksikliği nedeniyle son vuruşlardaki "şanssızlığımız" maalesef planlarını yarıda keseceğe benziyor. ligdeki durumdan dolayı taraftar kelle istiyor, bu kelle de burak elmas ve yönetiminin olacak gibi.

    "hakemler üzerinde baskı kuramıyor" diye eleştiriliyor oluşları, "bu ligi niye takip ediyoruz ki" diye sordurtuyor bana. yönetimin hakemler üzerinde baskısı yokmuş, o yüzden istifa etmeleri gerekiyormuş. e sportif başarı, kulüp başkanının hakemler üzerindeki etkisine bağlıysa bu sporu niye takip ediyorsun ki güzel kardeşim? tiyatro izle?

    birkaç kez benzer girdiler yazdım. yine tekrarlıyorum, sosyal medyada, sözlükte ağızlara sakız olmuş "bir şey oynamıyoruz" söylemleri gerçeklikten uzak, tamamen duygusal söylemler. dün * de maçı kazandıracak pozisyonlara girdik. zaten xg istatistiğimiz sezon başından beri gayet iyi bir seviyede. bitiricilikte sorunlar yaşıyoruz ama bu da genç bir takım olmanın dezavantajlarından biri. aldığın genç oyuncular mbappe performansı veremiyor, çünkü bonservis bedelleri 200 milyon euro değil.

    sezon başında transferler yapılırken başlangıçta işlerin kötü gitme ihtimalini düşününce kendime verdiğim bir söz vardı, bu sene yönetim ve hocayla ilgili herhangi bir ağır eleştiride bulunmayacaktım. bu sözümün halen arkasındayım. ben bu oyuncu grubuna da, hocaya da yönetime de güveniyorum. yaptıkları işlerin kıymetinin de birkaç sene sonra, yüksek maliyetli yabancı yıldızları kiralayan rakiplerimiz mecburi gençleşmeye gittiklerinde, bu yolları önceden geçmiş olduğumuz için ligi domine ederken anlaşılacağını düşünüyordum. ama belli ki taraftar baskısı hocayı da, yönetimi de yiyecek. şimdilik elimden gelen herkesi sakinleşmeye davet etmek, ben de yapabildiğim her yerde bunu yapıyorum.

    burak elmas yönetiminin transfer stratejisi bu kulübün tek kurtuluşu. burak elmas yönetiminin hakemler üzerinde baskı kurma gibi bir zorunluluğu yok. burak elmas yönetimi hakem hatalarının sorumlusu değil, mağduru. burak elmas yönetiminin kurduğu kadro avrupa ligi'nde taş gibi top oynayarak gruptan namağlup çıktı. burak elmas yönetiminin kurduğu kadro ligde pozisyon bulmakta sorun yaşayan, kötü futbol oynayan bir kadro değil. allah aşkına saçma sapan triplere girip şu kadronun, şu yapılanmanın başını yakmayın. yerlerine gelecek yönetim 30 yaş üstü oyunculara milyon euro maaşlar dökerken çok pişman oluruz.
  • 1008
    belirli insanların, özellikle mustafa cengiz döneminde kulüp ile ilişkisi kesilen twitter gazetecilerinin, kendilerine karşı taraftarı inanılmaz doldurduğu yönetim.

    bence saha içinde galatasaray futbol takımını iyi bir yola soktular. galatasaray içi ve dışından belli kesimler tarafından normalin dışı şekilde hedef alınıyorlar. burada rezan epözdemir gibi dengesiz bir karakterin patlamasından vesaire bahsetmiyorum, ki aslında daha iyi bir iç yönetim bu enerjiyi daha iyi kullanabilirdi, ama bu galatasaray için ciddi bir sorun değil. tff ayağı ve servet'i çok iyi biliyoruz, fakat divan kurulunda çıkan bazı isimlerin söylemi de akıl almaz bir saldırıyı düşündürüyor. tff'ye karşı edilen nadir laflara bile "devletimizi karşımıza alıyorsunuz" diye çıkışıyorlardı.

    bence fatih hoca'nın sekiz maçlık kural dışı cezasının uzunluğunun sebebi de ortaya çıktı. bu sekiz haftada inanılmaz hakem hataları, iç-dış kışkırtma operasyonu. normalde bu tartışmalarda galatasaray camiasını ve taraftarını fatih hoca sakinleştirirdi fakat düzenli olarak konuşmadı/konuşturulmadı.

    galatasaray tarihinde benim gördüğüm en zor dönemlerden birinde işi devraldılar. biraz sportif başarı gelirse atlatırlar ama işleri zor. dış baskı haricinde sözde galatasaray gazetecileri, özellikle takımda bağlantılarını özbek döneminde kurmuş isimler, çok ama çok kötü niyet ile hareket ediyorlar. bu güruhun gözüme çarpan bir başka özelliği de avrupa'da 10 yıla yakın hiçbir başarı elde edememiş takımın uefa kupası'ndaki ilerlemesini küçümsemesi, "galatasaray yarı final rahat oynar" vs demeçler vermesi. duyduğumda hiç anlamıyordum, şimdi anlıyorum.
  • 1010
    ölü taklidi yapmaya devam eden yönetim. bugün de terim'in arkasına saklanmışlar anlaşılan. terim tane tane 18 aralık 2021 galatasaray başakşehir maçındaki zorbay küçük denen insanın yaptıklarını anlatıyor, tff'ye üstü kapalı mesajlar veriyor. ama ceza vermek için pusuda bekleyenler var. yahu çok mu zor, "hocam sen konuşma biz basın açıklaması yapalım" diyip hocanın söylediklerini söylemek. hatta daha fazlasını da rahat rahat konuşabilmesi lazım "amacı galatasaray olan" bir yönetimin. en fazla hak mahrumiyeti alırsınız, neden korkuyorsunuz? kaybedeceğiniz başka şeyler mi var yoksa?
  • 1011
    18 aralık 2021 galatasaray başakşehir maçından sonra yapmaları gereken açıklamalar ertesi günü fatih terim tarafından yapılmakta olan ekip. başarı durumu zaten ciddi tartışma konusuydu, artık sanırım meşrutiyetleri de şöyle bir sallantıya girdi bu olaydan sonra. üstelik bu açıklamalardan sonra gelmesi muhtemel cezalardan sonra ortalık daha da karışacaktır hem kendileri hem galatasaray adına...

    ilk anda gazeteci gazlaması olması daha mantıklı görünen; 18 aralık 2021 galatasaray başakşehir maçı öncesi-sonrasında hakem zorbay küçük, kerem aktürkoğlu ve arda turan üçgenindeki olayların doğruluğu resmi bir ağızdan ancak 20 saat sonra doğrulanabiliyor. bunu da kulübün kendisi, yöneticileri, yere göğe sığdırılamayan iletişim departmanı değil hocanın kendisinin olağandışı basın toplantısı duyuruyor.

    eğer bu yönetim bunu ancak hoca üzerinden dillendirebiliyorsa zaten ortada çok ciddi bir meşrutiyet problemi var demektir. eğer yönetim geçen gün * divandan yediği azarlardan ve hocaya yapılan suçlamalardan sonra hocaya bir ceza daha aldırmak için işi buraya sürdüyse ortada çok çok daha ciddi bir problem var demektir.

    ya galatasaray'ın başına çorap örmek için "galatasaray'ı asla affetmeyeceğim" demiş bir federasyon başkanı ile ortaklık yapan bir hain grubudurlar, ya da divandaki abilerinin sözünden dışarı çıkmayan kukla ekibidirler.

    artık hangisi olduğunu göreceğiz zaman içinde...
  • 1012
    "galatasaray'ın haklarını korumak ve fatih terim'i yalnız bırakmama" görevini layıkıyla yerine getiremediği yönünde eleştiriler alan yönetim.

    galatasaray'ın son 20 senedeki başkanları: mehmet cansun, özhan canaydın, adnan polat, ünal aysal, duygun yarsuvat, dursun özbek, mustafa cengiz ve son olarak burak elmas oldu. bu başkanlardan sadece ünal aysal güçlü ve hak arayan, düzene ses çıkaran başkandı. o da çok güçlüydü ki fatih terim'in bile istemediği kadar büyük bir gücü vardı, anlaşamadılar.

    yine bu süreçte başkan adaylarımız da adnan öztürk, nazım durak, alp yalman, ozan korkut, turgay kıran, eşref hamamcoğlu, metin öztürk, yiğit şardan ve ibrahim özdemir gibi isimlerdi. yani yine güçlü ve sesi çıkacak aday yoktu. bu süreçte hiç olmadı, bundan sonra da olacak gibi değil.

    peki ne yapacağız? sürekli fatih terim yalnızlığından mı şikayet edeceğiz? galatasaray haklarının savunulmadığından mı dert yanacağız?

    fatih terim bu kulübün divan üyesi. doğal olarak potansiyel başkan / yönetici adaylarından biri. madem ki şartlar böyle, kendisi de düzenden rahatsız ve ses çıkarılmaması konusu canını sıkıyor o halde sorumluluk alması gerekmez mi?
  • 1014
    yok hükmünde olan yönetim. hepsi kişisel çıkarları için galatasaray'ı kullanıyor. bu kadar da net konuşuyorum.

    bir teknik direktör düşünün; kendini tamamen saha içine vereceği yerde bunu yapamıyor ve yaklaşık bir saat boyunca kulüp televizyonunda tek tek, dakika dakika, isim isim, maç maç, hakem hakem pozisyon yorumluyor ve anlatıyor.

    yemin ederim inanılmaz. aklımızla alay ediyorlar.
  • 1015
    yönetimin yapması gereken konuşmayı yine fatih hoca yaptı. seçimden önce takımın haklarını savunacağınıza, fatih hoca'nın sadece sahaya odaklanacağına dair sözler vermiştiniz, geçmiş yönetimlere laf ettiniz. sizin ne farkınız kaldı bir önceki yönetimden? fatih hoca bu konuşma yüzünden ceza alsa ne yapacaksınız? zaten fırsat kolluyorlar.
    seçimden önce durumlar ortadaydı yeni bir şey değil bu. hakemlerin de federasyonunda tavırları biliniyordu. biz her şeye hazırlıklıyız takımın hakkını savunacağız dediniz. hiç bir şey değişmedi. yönetim susuyor her zaman ki gibi, takımın hakkını savunmakta fatih hoca'ya kalıyor.
    tam bir hayal kırıklığı oldu bu yönetim de. düzeleceğini de hiç zannetmiyorum. uzatmadan istifa edin.
  • 1016
    yakın zamanda seçim kararıyla görevden çekilmesi gereken yönetimdir. muhtemelen de bu seçim kararı çıkar yakında.gelen istifalar ve yeni gelecek istifa söylentileri, ceo olayı ve yaşanılan karşısındaki duruşlar sayesinde yönetemedikleri aşikar. 2 yıldır hazırlanan bir başkanın 6 ayda takımı getirdiği noktaya baktığımızda çok sıkıntılıyız. genelde bizim ülkemizde koltuk sevdasından bırakılmaz önemli mevkiler ama bunu da rahatça yapabilecek biri kesinlikle galatasaray kültüründen gelmiş biri olur. hakkımızda hayırlısı her yönetimimiz iyi olacak her yönetimimizde başarıya koşacağız diye bir şey yok. ancak gerek ülkenin ekonomik durumu gerekse galatasaray'ın içine düşürülmeye çalışıldığı duruma bakarsak kesinlik yeni bir kana ihtiyaç var. kendileri hakkındaki son entrymdir. artık benim için galatasaray yönetimi değildir kendileri.

    baba filmi serisinde, bi sahne vardır işler sarpa sardığında işi hukukla halletmeye çalışan tamamen yasal yollarla iş yürütmeye çalışan aile danışmanına veda edilir ve açıklama yapılır sen barış zamanı danışmanısın biz artık savaştayız. savaş zamanı danışmanına geçiyoruz denir. çeviri böyle kötü oldu belki ama izleyenler bilir o sahneyi.konular ve durumlar ne kadar farklı olursa olsun artık bizde savaştayız ve zaman savaş zamanı başkanına geçmeliyiz.
  • 1017
    son zamanlarda iyice rezilliğe doğru giden yönetim. bu taraftara dursun özbek'i bile özletecek bir noktaya doğru gidiyorlar. sports digitale kanalında yayınlanan eski açık programının sonlarına doğru önce kerem övet'ten gelen, "yerli oyuncular 3 aydır, yabancı oyuncular ise 1 aydır maaş alamıyorlar" iddaasını takiben sinan yılmaz tarafından "maça çıkmayı istemeyenlerin olduğunu duydum ama kanıtlayamayacağım için yayında açık açık söylemeyeyim şimdi" diye gelen fecii iddaalara yol açmış yönetimdir. yazık, başka bir şey söylenemez gibi.

    https://www.youtube.com/watch?v=X-N-OTy3RbY
  • 1018
    ekonomi ve yönetime dair bir acil durum planı var mı merak ettiğim yönetim. kadrosunda iş yapan yöneticiler kimlerdir, neler yapıyorlar, o da merak konusu. dışarıdan oldukça pasif ve zayıf görünüyorlar. sezon sonu için hem futbol hem de diğer branşlar adına hedefleri, bu hedefler gerçekleşmezse yapacakları değişiklikler nelerdir? şu an içeride nelerle uğraşıyorlar, merak ediyorum. hiçbir şey yapmıyorlar gibi gözüküyor. bir şeylerle uğraşıyorlarsa şeffaf ve etkili bir şekilde göstersinler ki biz de bilelim.

    mustafa cengiz yönetimi kadar kötü bir iletişim ekibine sahip olmayı nasıl başarıyorlar, bu da merak konusu. tamam tff'ye gücünüz yetmiyor, ekonomi kötü. elinize yüzüne bulaştırdınız, işler beklediğiniz gibi gitmiyor. medya kullanımı ve iletişim konusunda nasıl bu kadar zayıfsınız? bu kadar zor mu bu iş gerçekten. ben bir taraftar olarak şu an başkanlık koltuğu boşmuş gibi hissediyorum. bu, yönetimin iletişim problemi olduğunu gösteriyor. şu ana kadarki performansları felaket durumda.
  • 1023
    zamanında mustafa cengiz yönetimini çok savundum ve hala daha kendisine yapılanların kalleşlik olduğunu düşünüyorum. benim gördüğüm galatasaray'ın başına gelmiş en iyi yönetimdi.

    ama olanlar oldu ve kin gütmenin benim için hiçbir anlamı yok. burak elmas artık başkan ve henüz yolun çok başında. kadroyu fatih terim'e rağmen gençleştirdi ve bunun uzun vadede galatasaray için önemi çok çok büyük. kendisini başkanlığa getirecek strateji fatih terim'e güvenip destek olmasını gerektiriyordu ve o da bunu yaparak koltuğa oturdu. bunun için suçlamak çok mantıklı gelmiyor bana.

    tff ve hükümet ile iletişim konusunda mustafa cengiz yönetimini hep savundum. topyekün bir savaş açamayacaklarını, bunun galatasaray için çok kötü sonuçlanabileceğini biliyordum. şuan burak elmas bu konuyu çok iyi yönetemiyor gibi görünüyor ancak dediğim gibi henüz yolun başında.

    koltuğa gelmek için yapması gerektiğini düşündüğü şeyi yaptı ve koltukta kalmak için de teknik direktör değişimi yapması gerekiyorsa bunu yapacaktır. ben kendisinden desteğin çekilmesi için çok erken olduğunu düşünüyorum.

    takımın kötü gidişatından fatih terim'in çeyreğinin çeyreği kadar bile sorumluluğu yoktur. doğru bir teknik direktör hamlesiyle çok daha iyi bir başkanlık dönemi izleyebiliriz. bence kendilerine karşı biraz daha sabırlı olmalıyız. hele hele 6 ayda dursun özbek yönetimiyle kıyaslanmaya başlaması çok ağır bir eleştiri.
  • 1024
    takım sezona yeni başlamışken, kazanma alışkanlığı, motivasyon ve öz güven aşılanması gerekirken en dandik maçın bilet fiyatlarını en ucuz 100-120 tl'den çıkaran, o tren kalktıktan sonra, takım ligin alt tarafına çakıldıktan sonra antalyaspor maçının biletlerini en ucuz 50 liradan çıkaran vasıfsız yönetim. üstelik şimdinin ekonomisi bahsettiğim döneme göre daha kötü, dolar 12-13 arası değişmekte.

    o zamanlar müşteriydik de şimdi aynı yolun yolcusu mu olduk?

    her hareketiniz falso.

    (bkz: 25 aralık 2021 galatasaray antalyaspor maçı)

    valla bu konuda uzun uzadıya konuşma ihtiyacı hissediyorum. neredeyse her maçın bilet fiyatlarının açıklandığı günü merakla takip ettim. her seferinde hayal kırıklığı oldu. her seferinde sözlükte yazdım, bu takımdaki oyuncular yeni ve galatasaray'ın büyüklüğünü anlayabilmeleri için, öz güven kazanmak için dolu tribünlere oynamalılar. yönetim bilet fiyatı konusunda elinden geleni yapmalı dedim ama her seferinde mesaj kutum "bu ekonomide ne olacağdı?"larla doldu.

    işte daha kötü bir ekonomide bile güzel bilet fiyatı sunuluyormuş. ama bunu sunabilmek için takımın küme düşme hattıyla arasında 7 puanlık farkın oluşması gerekiyormuş. sen haftalarca genç takımı 4'te 3'ü boş tribünlere oynattın. ulan bu kadar ince şeylere girmek istemiyorum ama hakemlerin top koşturmasının bile bununla bir alakası vardır ya.

    şimdiye kadar şahit olduğum her galatasaray yönetiminde illa bir olumlu yan arayan şahıs olarak hayatımda ilk kez bir galatasaray yönetimine nefret ve kin besliyorum sanırım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın