• 1853
    en büyük avantajları oynadıkları absürd futbolu cezalandıracak teknik direktör sayısının azlığı olan takım. türk takımlarının yıkamadığı tabular var. büyük takımlara karşı savunma güvenliğinden taviz vermeme. bu anlaşılır bir durum lakin maç içinde her şartta belli başlı bazı hücum atraksiyonlarının olması lazım.

    9 eylül 2017 karabükspor beşiktaş maçında bjk 10 kişi kaldıktan sonra karabük'ün bütün ezberi bozuldu. o kadar şaşırdılar ki. ne savunmada konsantre kalabildiler ne hücumda arka arkaya 2 güzel iş yapabildiler. böyle olunca da bjk'lıların bile 1 puan alabilsek bari dediği bir ortamda 3 puandan oldular.

    bjk'nın bütün esprisi budur. kendisinden korkana yapıştırırlar. tolgay-oğuzhan ikilisinin oluşturduğu bir orta saha günümüz futbolunun doğasına aykırı ama ceza verecek bir takım yok işte.
  • 1856
    her yönüyle abartılan takım. ismail kartal fenerbahçesi ve hamzaoğlu galatasaray'ı gibi maçları şansla tek farklı skorlarla kazanıyorlar şimdilik. sahada belli bir sistemleri yok. rakibi baskı altına alırlarsa karambolden belki gol buluyorlar. şampiyonlar ligi maçlarından sonra daha da zorlanacaklar. şampiyonluk yarışından erken kopacaklarını düşünüyorum.
  • 1857
    2017 - 2018 sezonunun en büyük şampiyonluk adayı benim demiştir, 13 eylül 2017 porto beşiktaş maçında. avrupa'da şampiyonlar liginde başarılı olup da şampiyon olamayan türk takımı yok zaten. hoş avrupa liginde de başarılı olup, şampiyon olamayan bir tek fenerbahçe var, onların da şanssızlığı o sene bizim şampiyonlar liginde başarılı olmamız. bu gözleme aykırı tek durum 2007 - 2008 sezonunda oldu. şampiyonlar ligi'nde çeyrek final gören fenerbahçe değil de biz şampiyon olmuştuk. tabi daha bu ilk maç hiçbir şey belli olmaz. biz de 18 eylül 2002 lokomotiv moskova galatasaray maçından 0-2'lik skorla galip ayrılıp, ardından grup sonuncusu olmuştuk. umarım beşiktaş da böyle bir durum yaşar, yoksa şampiyonluk uzak olabilir bu sene bize.

    edit: 2000 - 2001 sezonunda şampiyonlar ligi çeyrek finaline kalmamıza rağmen, fenerbahçe şampiyon olmuştu. hatırlatan dave'e teşekkürler. ayrıca 2013 - 2014 sezonunun da şampiyonlar ligi ikinci turuna kalmış olmamıza rağmen yine fenerbahçe şampiyon olmuştu. bunu da hatırlatan dave ve northwestern'e teşekkürler. demek ki çok da geçerli bir yorum değilmiş bu. o zaman şampiyonluk yakın meşaleyi yakın *.
  • 1859
    (bkz: #2247181)

    ilgili entry'de belirttiğim üzere porto galibiyetleri beni şaşırtmamış takım. gerçekten bireysel yetenekli oyuncuları çok fazla. pepe, adriano, babel,talisca, quaresma, negredo, lens...dünyanın neresine gidersen git bu isimlerin olduğu takımın üst seviyelerde aldığı sonuçları aşırı sürpriz olarak değerlendirmez. evet, sadece beşiktaş deyince aklımıza vasat bir takım gelebilir ama kadro yapılanmasına ve derinliğine baktığımızda yaşı bertaraf edersek gayet iyi takımlar.

    yerelde konuşursak ligin de en iyi takımı ama aynı zamanda yaşlı bir takım. o yüzden şampiyonluk yolunda onlara göre tek avantajımız, daha genç olmamız ve tudor gibi tempolu futbol oynatan, disiplinli bir hocaya sahip olmamız. o yüzden beşiktaş'ın kadrosu isim isim bakıldığında daha iyi olmasına rağmen, daha genç olmamız ve oyun stilimizin sert olması açısından çok az bir farkla şampiyonluğa daha yakın olduğumuzu düşünüyorum.
  • 1861
    yiğidi *** hakkını yeme demişler. adamlar güzel takım. taraftarları olması o kadar nefret etmem. şampiyonlar ligi'nd gruptan çıkabilirler mi bilmiyorum ama avrupa ligi'ne gideceklerine kesin gözüyle bakıyorum. biraz başarılı olsunlar da ülke puanımız artsın. galatasaray beyefendinin bu aralar avrupa'yla arası pekyok. kadrolarında bize gelse on birde oynayabilecek kaliteli oyuncuları var. pepe kesinlikle takımın bel kemiği. atiba eski atiba değil ama pepe cidden cuk oturmuş. aslında ben şampiyonlar ligi'nde mağlubiyetle başlayıp o moralsizlikle ligde de kötü sonuçlar alırlar diye bekliyordum. neyse umarım ligde iyi işler başaramazlar. kesinlkle şampiyonluk yolunda başakşehir ile birlikte en büyük rakibimiz düne kadar dalga geçtiğimiz tinerci kardeşlerimiz. olsun ya kaliteli takımlarla yarışmak, lig izlemek daha güzel.
  • 1862
    iyi hatta oldukça iyi bir takım olmuşlar...

    şampiyon takımın iskeleti bozulmadı.

    yedek kulübeleri bizimkinin aksine oldukça güçlü ve kaliteli oyunculardan oluşuyor.

    negredo, lens, medel gibi yedekleri var.

    teknik direktörleri de hem bizimkinin aksine rüştünü ispat etmiş bir kişi;

    hem de ligimizi çok daha iyi tanıyor.

    federasyon başkanının bu takımın eski başkanı olması,

    üstelik bu takımın şimdiki tff başkanına 100 miyon dolar borcunun olması saha dışı avantajları.

    beşiktaş şampiyon olursa kasası dolar ve tff başkanına olan borçlarını ancak bu sayede ödeyebilir.

    şu işin saçmalığına bakın!

    bir artıları da tribünleri ile barışık bir takım olması.

    biz ise sürekli selçuk ve yasin'i tartışıyoruz.

    diğer türk oyuncularımıza da çok güvendiğimiz söylenemez.

    en ufak tökezlemelerinde onları da boğarız.

    onların yerlileri cenk, caner, oğuzhan diğer yabancıların içinde hiç sırıtmıyorlar.

    sadece takımlarında oynayan futbolcularını değil teknik direktörlerini de tartışmıyor ve seviyor beşiktaş taraftarları.

    bizim teknik direktörümüzün ise kasımpaşa maçını kazanamazsa (allah korusun) devam edip edemeyeceği belli değil.

    yerine gelmesi muhtemel en güçlü aday fatih terim.

    terim konusunda da taraftarlarımız tam anlamıyla zıt kutuplarda.

    yani kısaca bizden çok daha avantajlılar.
  • 1865
    2 sezon üst üste şampiyon olup hala en ufak bir tecrübe, en ufak bir soğukkanlılık elde edememiş olan takım. bu kadar dağılmaya müsait bir büyük takım hatırlamıyorum ben uzun zamandır. eyy galatasaray futbol takımı, galatasaray taraftarı eğer arena'daki maçta bunlardan en az 2 kişiyi attırmayı başaramazsanız takımız demeyin. en ufak olumsuzlukta kendilerini kaybediyorlar resmen.
  • 1867
    --- alıntı ---

    pfdk, a takım listesinde 14 türk oyuncu bulundurmadığı için beşiktaş'a 200 bin tl para cezası verdi.

    --- alıntı ---

    isteselerdir rahatlıkla 14 türk futbolcu gösterebilirler ve bu cezayı yemezlerdi ama ceza o kadar cuzzi ve yaptırımdan uzak ki bizim gibi 28 kişilik kadro yerine kadroyu 12 yabancı 13 türk ile 25' te sınırlı tutmuşlar. yani dileseler paftan bir adam daha ayzıp 26 kişilik kadro ile bu cezayı ödemezlerdi.
  • 1868
    öndeki 4 oyuncusundan yüksek savunma katkısı alan takım. babel, talisca, quaresma ve cenk 4'lüsünün savunma özverisi çok iyi. iyi alan kapatıp ikili mücadelelerde yıkılmıyorlar. üst seviye maçlarda bu durum bjk'yı bir adım öne çıkarıyor ya da en azından rakipten geri kalmıyorlar. ama bu yumuşak rakiplere karşı geçerli tabi.

    son 2 yılda benfica, napoli, o.lyon, porto ve son olarak leipzig gibi hücum yönü kuvvetli takımlara karşı ayakta kalmalarının en büyük sebebi bu. hep fark yiyecekler diye bekliyoruz ama yemiyorlar, neden? çünkü bu saydığım 4'lü geridekilerle mesafeyi açmıyorlar, onlardan kopmuyorlar. hepsi birebirde yetenekli oyuncular, aynı zamanda top kullanma becerileri de yüksek. bu onları kompakt kılıyor.

    saydığım 5 takımın ortak özelliği ise hücumlarının kuvvetli, orta sahalarının ise yumuşak olmaları. bu takımların hücum repertuarı geniş ama bunlar defansı ihmal eden takımlar. hal böyle olunca bjk sert savunmayla bu takımların hücum etkinliğini azaltıp teknik oyuncularıyla da yumuşak savunmalar karşısında yüksek verimle oynuyor. pozisyon veriyorlar tabi. ama rakipler bjk'nın hücum etkinliğinin caydırıcılığına kapılıp buna bir çözüm bulamıyorlar.

    şimdi önlerinde monaco maçları var. monaco 100'lerce milyon €'luk yatırım yapan bir kulüp olarak bjk'dan 2 maçta 6 puan hedefleyecektir. lakin geçmişte, napoli, benfca ve lyon'un, bu sezon porto ve leipzig'in yaptığı hataları tekrarlarsa bu hedef onlar için çok zor. hücumlarına güvenip orta saha ve defansta yumuşak kalmamalılar. sert oynayıp bjk'yı sindirmeliler. bjk'nın d.kiev'e 2 maçta da diş geçirememesinin en büyük nedeni bu tip sert takımlara karşı direnç gösterememesidir. aynı şekilde başakşehir ve fener maçlarında da dikkat buyrun, oyunu tutamıyorlar. hücumda etkili olamıyorlar. neden? çünkü hem fener hem başakşehir takımları orta saha ve defansta sert duruyor.

    sert duracaksın. bjk'ya karşı orta saha ve dafansta sert durmazsan bjk gelir ortada sıçan oynar gibi paslaşır atar golleri. sen de ne olduğunu anlamadan maç biter.

    ahir kelam; benim bildiğim yani bu sene izlediğimiz galatasaray şu bjk'yı parçalar. biz de kampl, bruma veya werner olmayabilir ama mesele o değil zaten. mesele mariano ve fernando gibi aklıyla, ndiaye ve tolga gibi enerjisiyle savunma yapıp çata çat oyundan rakipten korkmayan oyuncuların olması. bunlar varken bjk oyuna tutunamaz. eh önde de feghouli, belhanda ve gomis iş görürler herhalde.

    bir not daha, maicon quaresma'nın o ortalarını armut gibi toplar, o konuda da rahatım.
  • 1869
    beşiktaş'ın savunması bizde dahil olmak üzere rakiplerine göre daha sağlam. bunda da en büyük pay pepe transferi. pepe inanılmaz bir özgüven kazandırmış defansa. beşiktaş'ın bu özgüveninin kaybolması için birilerinden fark yemesi, dağılması gerekiyor. yoksa çok zorlu bir rakip bizim açımızdan. şayet hakem filan karışmazsa beşiktaş'la oynayacağımız maç çok zevkli ve heyecanlı geçecek.
  • 1870
    her yıl üzerine koyarak ilerliyorlar. işin tuhafı da, dominant futbolu ve sert mücadeleyi artık alışkanlık haline getirdiler. kendileriyle şu an aramızda kapanamayacak değil ama çok çok çalışma gerektirecek ve iyi bir transfer politikası gerektirecek bir fark var.

    mesela cenk yarın sakatlansa, negredo yedekte,
    biz gomisi eren'le mi yedeklicez diye düşünüyoruz.

    garry ve fegouli'nin alternatifi hücumcu kanat yok,
    beşiktaşta ise lens'e sıra gelmiyor.
  • 1871
    iki sezondur * şampiyonlar ligi'nde oynayıp henüz bir tane bile elit takımla karşılaşmamış olan takım. ulan qarabağ bile ilk şampiyonlar ligi serüveninde chelsea, atletico, roma gibi bir grupa düştü. bunlar iki yıldır uefa avrupa ligi tadında gruplarda takılıyorlar. gruptan çıksalar da bu şansla gidip dişlerine göre bir rakip çekerler muhtemelen son 16'da.
  • 1873
    ne dominant futbol oynamaktadırlar ne de üstüne koymakta. bjk'nin olayı ilerdeki 4 adamının golcü olması. hepsi vurdu mu atıyor. 5 pozisyondan 3'ü gol oluyor. olayları bu. bir de çok kolay bir gruba düştüler.

    bjk ilk yarının ilk 25, ikinci yarının ilk 15 dakikası sahada var. sonrasında pili bitiyor. hiç oynayamıyorlar. gömülüyorlar sahalarına.

    zaten hücum organizasyonları da oldukça basit. quaresma'yı ya da caner'i boşa çıkartıp ceza sahasına orta kesmek. quaresma ve caner'i boş bırakmayan her takım bjk'yi yener.

    peki madem bu kadar kolaydı neden porto ve leipzig'e 5 gol atıp 6 puan yaptılar? basit. 2 takım da bjk'yi ciddiye almadı. aldıklarında ise iş işten geçmişti. 2 takım da "ben kendi oyunumu oynarım" havasında geniş geniş takıldı. bunu diyorsan oyununu oynayacaksın. oynayamazsan seninle oynarlar. dikkat edin, bjk 2 maçta da 25. dakikaya kadar 2 gol buldu. sonra da kontağı kapattı, tabiri caizse kale önüne otobüs çekti.

    bjk'nin aldığı sonuçları küçümsemiyorum. hem umrumda değil, hem haddime değil. öyle ya da böyle bir sürü taraftarı olan bir camia.

    ama buradan bizim için çıkan bir sonuç var. bjk deplasmanına gideceğiz. bahsettiğim koşullara dikkat edersek bjk'yi yeneriz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın