26 ocak 2014 gaziantepspor galatasaray maçı

• 151

  2013-2014 sezonunda şampiyonluğu bıraktığımız maç olarak tarihe geçecek maç.
• 152

  aylardır şu topu oynamamızı bilmesine rağmen puanları kapatır şampiyon oluruz. mayıslar bizimdir diyen çok iyimser galatasaray taraftarını da üzen maçtır sanırım.
  
  hajrovic kontenjandandı zaten yerli oynamıştır heralde. telles de mi çare olmadı. elazığ maçının en iyisi umut ta kurtaramadı.
  
  geçmiş olsun. üzülmeye değmez. lig fb ye kaybedip 9 puan geriye düştüğümüzde bitmişti. iyimser tavır takınan daha çok üzülür. 2010-2011 sezonundan farkı yok takımın sezon başından beri.
• 153

  2010-11 sezonundan bile daha kötü oynadığımız sezonun en kötü maçı. evet belki 12. değil, 2.yiz, ne ifade ediyor ki şampiyon olamadıktan sonra?
  
  tarihin en kötü toplarından birini oynuyoruz.
• 154

  isin komigi antep igrenc bir takim, su takimi yenemedik ya ne diyim. devre arasini hocasiz geciren bir takim antep bu arada.
• 155

  sahada ruh yok. ne ruhu, tuz ruhu bile yok. bu antep'e karşı ortalama bir takım fark yapar. şampiyonluğa mi üzülüyüm, sergen'e ders veremediğinize mi, sahada ruh olmayışına mı bilemedim. hepsine de üzüldüğüm için çok üzgünüm
• 156

  2013-2014 sezonu şampiyonlugunu şikecilere bıraktığımız karşılama.
• 157

  şu lanet maç gösterdi ki değil fener'in 8 puan arkasından şampiyonluğu çevirmek, 8 puan önde olsak bile kaybedermişiz şampiyonluğu.
• 158

  (bkz: #1401157)
• 159

  takımımızın performansı sağolsun maçın içine sıçan hakem hakkında ağzımı açamadığım maç.
• 160

  kurumsal kimliğimizle milyonlarca euro verip sol bek alıp lisans çıkartmayı beceremediğimizden sabri'yi sol bek oynattığımız karşılaşmadır
• 161

  koca 1 aylık devre arası kampında 3-5-2 çalışan takımın, ilk 20 dakikanın ardından 4-5-1 oynadığı maç. başka da diyeceğim bir şey yok.
• 162

  melo ve semih dışındaki oyuncuların istanbul' a otobüsle dönmesi gereken maç. uçak bileti sizin neyinize.
• 163

  amrabat, eboue, drogba'nın gelecek sezon takımımızda olmaması,muslera,melo'nun her sezon takımımızda olması gerektiğini gösteren maçtır.
• 164

  maç izlerken ilk defa böylesine uzuuuun bir küfür ettim. dayanamadım. bana bunu yaptıranlar utansın.
• 165

  devrenin son maçını kazanınca bu takım şampiyon olacak demiştim. ne de olsa puan farkı 8'di ve devre arasında hem takviyeler yapılacak hem de mancini sistemini takıma adapte edecekti. hiç bu kadar iyimser görmemiştim kendimi, galatasaray saolsun.
  
  klasik galatasaray maçı, takım durgun, oyuncular sanki birbirine küs, çoğunun afedersin .ikinde bile değil maç, tempo yok, pozisyon yok, heyecan yok, ne var diye sorabilirsiniz, kanser riski var.
  
  meloyla başlayalım, kalede muslera kalan 10 kişi melo olsa bu takım hiç maç kaybetmez. adam galatasarayda canını dişine takarak oynayan, formasının hakkını veren, takıma birşeyler katan tek kişi. mahallenin delisi benmiyim lan deyip küsse bu takım avrupaya gidemez, o kadar da iddialıyım.
  
  muslera, ne diyebilirimki sana helal olsundan başka.
  eboue, seni bir daha bu formayı giyerken görmemek en büyük dileğim. bu kadar karaktersiz ve ruhsuz olabilirmi birisi ya.
  semih, top keserken iyi ama topu oyuna sokarken attığı bütün dikine paslar rakibe.
  balta, maç içinde yaptığı tek olumlu hareket çok kritik bir top kesmeydi, onun dışında bildiğimiz balta. bize uzak allah'a yakın olsun.
  sabri, adama da bir şey diyemiyorum ki. olmayan sol ayağıyla sol bekte ne yapsın. sağ bekte bile yetersiz sol bekte görünmez adam.
  
  selçuk, semih topu oyunu kursun diye selçuğa veriyor selçuk da daha önüne bakmadan geri semihe veriyor. canımız ciğerimizsin ama böyle oynayacaksan seni tribünde aramızda görmek isterim. adı selçuk değil de yeni transfer umut olsaydı şu maçtan sonra, kim aldı lan bu herifi derdik. adı selçuk olunca tolere ediyoruz, ama şampiyonluk gitti be koçum.
  emre, kendisinin bu takımda hiç işi olmadığını düşünürüm ama takımın kalanı o kadar kötüydü ki kendisi iyi oynadı bile sayılır.
  sneijder, bu ne öfke bu ne sinir. al topunu işini yap be sneijder. vur kaleye gitsin, bu maçta da şut çekmeyeceksen ne zaman çekeceksin.
  umut, yetersiz vasat. oynamayınca umut oynasın diyoruz, oynayınca da bir kişi bile memnun olmuyor.
  drogba, kupa maçında bilerek oynamamışmış, zeki adammışmış. yaptığı tek olumlu hareket yok, pres yok, maç umrunda değil. ama adı drogba. sene sonu kesin gönderilmesi lazım, yeter yahu. yemin ediyorum hakan şükür iki ay idman yapsın en az drogba kadar oynar. herşeyin başı ciddiyet.
  
  amrabat, ceyhun, salih. üçü de bu takımın topçusu değil. ne yazık ki.
  
  bu takımın en büyük sorunu "takım" olgusunu kaybetmeleri. maç kaybedilir kazanılır. kimse buna bakmıyor. ama maçı sallamazsan, formayı umursamazsan, koşup basmazsan, eee başlarım böyle aşkın ızdırabına. iki üç topçu zaten sallamıyor, iki üç topçu zaten yetersiz, iki üç topçu zaten formsuz, kalanlarıyla da bu kadar oluyor işte.
  
  drogba ve sneijder aynı anda bu takımda olmaz. drogba bu kafayla ve formuyla oynamamalı. ilerde tek forvet burak, arkasında sneijder, arkasında melo-selçuk.
  
  muslera
  sabri-semih-gökhan-telles
  melo-selçuk
  hajrovic-sneijder-emre (iyileşince bruma)
  burak
  
  mancini için bu maç son şansıydı. şampiyonluğu kaçırdı sayılır artık. en azından yapması gereken önümüzdeki senenin takımını ve sistemini şimdiden kurması ve ona göre takımı oynatması. ama en önce yapması gereken şey, bu takımı ruhsuzlardan kurtarması. takımda ne harmoni ne uyum ne de birlik kaldı. kangren vücuda yayılmadan kes at, biz de sana helal olsun hocam diyelim. gerisi laf.
  
  yönetime de buradan tebriklerimizi sunalım. iki tane adamı gönderemedi. sayelerinde iki tane ilk 11'de oynaması gereken adama daha lisans bile çıkmadı.
  
  ulan şu şikecileri şampiyon yapacaksınız ya daha ne diyeyim ben size.
• 166

  hücum üretkenliği açısından, değerli bir 3 puanı kaybedip 1 puanla döndüğümüz maç.
  
  iyimser olacak ama takım uzun bir aradan sonra gol yemedi. 3-5-2 oynadığımız anlarda top rakipteyken 5-3-2 oynadık. bu güzeldi. galibiyet serisi yakalarsak, bu maçta uygulanan savunma bilinci, diğer maçlara tesir edecektir.
• 167

  bu maç şunu gösterdi ki, oyuna sonradan girip maçın kaderini değiştirecek bir oyuncuya bile sahip değiliz.
• 168

  canım takımımdan futbola dair hiçbir şey göremediğim maç. maç esnasında lan yoksa 2 sene öncesine mi dönüyoruz diye aklımın muhtelif yerlerinin içine etmiştir.
• 169

  geçen seneki antep deplasmanında bugünden kötü oynamıştık. adamın ayağından kaçırdığı top olmasa yine berabere dönecektik. bunları da unutmamak lazım. bugünkü oyun da tabiki tatmin etmedi, bunu da ekleyelim. *
• 170

  takimimizin alistigimiz beraberlik performansini gosterdigi mac. 65'e kadar ne yaptigi belli olmayan bir takim, ondan sonra da kolayca harcanan bir ton pozisyon. eboue ve umut sahanin en kotuleriydi.
• 171

  tamamen hocanin elleriyle kaybettigi iki puan oldu bu kayip.
  
  artik teshislerin dogru yapilmasi gerekiyor. zaman geldi ve geciyor ancak duzelen birsey yok.
  
  a- drogba iyi topcuydu ama artik degil. bizim icin elzem bir futbolcu degil artik. faydasindan cok zarari var. yok efendim cl'yi kazanmis, yok efendim chelsea efsanesiymis bunlar bizi ilgilendirmiyor. bizim icin galatasaray'da ne yaptigi onemlidir. ozellikle son zamanlarda inanilmaz laubali ve umursamaz.
  
  b- tugay kerimoglu'nun gorevi nedir? mancini'ye yardimci olmak. goruluyor ki hic olmuyor. yahu stoper salih'in sag acik da ne isi var bana biri anlatabilir mi? bu durumda tugay'in orada durmasi anlamsiz.
  
  c- sneijder ise basli basina bir sorun ancak iyi bir hoca bunu cozer. bu takimda sneijder'den faydalanmak istiyorsaniz yapmaniz gereken cok belli: sistemi amc olan bir taktik ile maca cikmak veyahut sneijder'i hic oynatmamak. buna bir onlem lazim.
  
  d- takimda kimse yerinde oynamiyor muslera, semih, selcuk ve drogba disinda. mancini takimla oynaya oynaya yapboz haline getirdi takimi.
  
  e- su takimda sneijder oynayacaksa eger yanina kanatlara kanat oyunculari konulmali, ice donuk oyuncular degil.
  misal ben sunu gormek isterim;
  ---------muslera
  salih-semih-balta-telles
  -----selcuk-melo----------
  hajrovic-sneijder-amrabat
  -------burak---------
  
  kanatlari "acik" oyuncularla kurulu sistemlerde sneijder cok daha iyi. yaninda amrabat veya bruma olunca resmen vites arttiriyor adam.
  
  f- bir takimin bir kac sistemi olur dogrudur ama her zaman bir adet "ana" sistemi olur. bizim takim bir 4-4-2 cikiyor, bir 4-2-3-1 cikiyor, bir 3-5-2. artik bir sistem bul ve onun uzerinde dur mancini.
• 172

  yeni güne başlayalı neredeyse 11 saat olacak, bugün bir kişi bile bu maç için ağzını açmamış. işte o kadar tatsız bir maçtı ki değil analizini yapıp kafa patlatmak, insan aklına bile getirmek istemiyor, bilinçaltı direkt geriye doğru itiyor bu maçı. hani deplasmanda 0-0 aslında fena sonuç değil klişesi bile sökmüyor artık, o kadar berbat bir oyun oynadık gerçekten. aslında yazacak çok şey var taktiksel olarak fakat ben de ilk cümlede belirtmiş olduğum durumdan muzdaribim ve şu birkaç cümleyi bile zar zor kaleme aldım.
• 173

  (bkz: bitti demediniz mi lan)
• 174

  çok uzulerek izledigim bir maç oldu. sezonun hayalkirikliklarindan. bu maçtaki oyuncularimizla ilgili notlarim sunlardir:
  
  fernando muslera: hep oldugu gibi iyiydi. tesekkurler muslera, seni sevenleri uzmuyorsun.
  
  emmanuel eboue: hep savundum eboue'yi. bu ekipte gordugum en iyi sag bek oydu. fakat dunku performansi cidden sifirin dahi altindaydi. cok cok kotu oynadi. sahada o kadar tahammul edilmesi sasirtici.
  
  ceyhun gülselam: 77. dakikada eboue yerine oyuna girdi ve defansin ortasinda oynadi. olumlu veya olumsuz bir sey yazmak guc.
  
  hakan balta: çok savruktu. yaptigi iki hata da golle sonuclanabilirdi. defansin ortasi ona gore degil. kotuydu.
  
  semih kaya: dun vasatin ustune cikan az sayidaki oyuncularimizdandi. hucumda onu bu kadar gormeye aliskin degildik, iyi oynadi kanimca.
  
  sabri sarıoğlu: kotuydu diyecegim ama bir yandan da sol bekte nasil iyi olsun bu cocuk. on yildir sag bek olmayi ogretemedigimiz adami 30 yasinda sol bek yapmaya calisiyoruz. haliyle olamiyor.
  
  felipe melo: senin tassagina kurban. sahanin en iyisiydi. su gunden itibaren sezon sonuna kadar yatsa bile sezonun oyuncusu kesinlikle o.
  
  emre çolak: performansi vasatti ama sahada o kadar kotu oynayan oyuncularimiz vardi ki ilk emre mi cikmaliydi sorusu kafalarda kaldi.
  
  nordin amrabat: 55'de emre yerine oyuna girdi. kanimca bir hareketlilik de getirdi. fizigini iyi kullanip pozisyon kovaladi fakat etkisiz kaldi.
  
  selçuk inan: vasati asamadi.
  
  wesley sneijder: çok sinirliydi dunku oyunda. arkadaslarinin kotu paslarina daha da sinirlendi. etkili olamadi.
  
  didier drogba: izledigim en kotu performanslarindan birini sergiledi.
  
  umut bulut: çok top ezdi. evet kostu ama cidden çok top ezdi.
  
  salih dursun: 64'de umut'un yerine girdi. hareketlilik kazandirdi dogru ama teknik kapasitesi sinirli oldugu icin istediklerini tam olarak yapamadi. ilerleyen gunler icin umut verdi yine de.
• 175

  maç başlamadan bir çok taraftarın ümidi yoktu, ben de bunlardan biriydim. devre arasını pek iyi geçirdiğimiz söylenemez. bu süreçte 5 tane maç yaptık, ajax dışında celtic genç takımı, tokatspor, antalyaspor ve elazığspor bize rakip olamayacak takımlardı. kolay geçmemiz gereken maçlardı ama bu 4 maçta 1 galibiyet 2 beraberlik ve 1 mağlubiyet aldık. bir kere şunu baştan söylemeliyiz, takım bariz bir şekilde maç seçiyor. taraftar desteği olmayınca onları oynatacak bir güç de olmuyor malesef. ajax ve celtic maçlarında antalyada müthiş bir taraftar desteği de vardı ve nispeten takım bu maçlarda istekli göründü.
  
  sezon başından beri genel bir değerlendirme yaparsak, bu sene takımın şampiyonluğu yeteri kadar istemediği bariz bir şekilde görülüyor. bunda biz taraftarın da önceki senelere göre daha isteksiz olduğunu (veya uzun bir açlıktan sonra gelen doygunluk da diyebiliriz) ve fenerbahçenin iyi giden performansının etkisi olduğunu söyleyebiliriz. tüm bunlara rağmen bu kadar kötü bir performans beklemiyorduk takımdan. bu maçtaki beraberlik basit bir puan kaybetme olayı değil, takımın ruhsuzluğunun ayyuka çıktığı maç olarak görülmelidir. superlig için böyle kaliteli bir kadro ile alınan bir beraberlikle bu kadar karamsarlığa düşmek yersiz diyenler de olabilir ama bu isteksizliğin önünü alamazsak futbolcular arasında da daha büyük sorunlara yol açacaktır. bir kere takımdaşlık duygusunu, yardımlaşmayı yeniden kazanmak bana göre başarı için kilit olgu. kadroda rakabet yok. şu an için mücadele etmeyenler mücadele edenleri de küstürmüş onları yanına çekmiş gibi gözüküyor, benim gözlemim bu. tek tek oyuncu performanslarına gelirsek
  
  fernando muslera: muslera bildiğimiz muslera. kendisine iş düşünce ondan bekleneni yine yaptı. takımına güven vermeye devam ediyor.
  
  hakan balta: 6 senedir bu takımda hala nasıl oynadığını anlayabilmiş değiliz. bu maçta da ağır hareketleri, ıskaladığı toplar vs. bildiğimiz hakan balta'ydı. 2 pozisyonda önemli hamlede bulunarak atak kesti. defans adamının görevi olan bu hareketleri hakan balta yapınca dikkat çekti. tek olumlu hareketi buydu.
  
  semih kaya: semih hakkında genel olarak herkesin aksine pek iyi görüşlerim yoktur. şu an için yeterli olmadığını düşünsem de dün çölde bir vaha gibiydi. sahanın en iyilerinden biri olarak görevini tamamladı. tek sıkıntısı 3 kere üst üste yaptığı top kayıplarıydı onu da oyunkurucuların görevini yapmamasına bağlayabiliriz. helal olsun aldığı para.
  
  emmanuel eboue: ne yazsak az gelir. uzun zamandır bu kadar berbat bir performans gösteren futbolcu görmemiştik sahada. istisnasız her kaybettiği topta yere yatıyor. maçta neredeyse hiçbir topu olumlu kullanamadı. o kadar ağırlaşmış ki ismi farketmez basit bir anadolu takımı topçusu yanında messi oluyor.
  
  sabri sarıoğlu: 12 senedir a takımda ve kaptan olmuş bir isim bu yüzden saygımız var ama yoklukta abdurrahman çelebi olmaktan öteye gidememiş sabri. dünkü maçta da yine geriye paslar, orta açamama, gereksiz top kayıpları vs... bi caner erkin'in son iki senedir edindiği özgüvene bakıyorum bir de 12 senedir bu takımın parçası olan sabrideki ürkek futbola... ne teknik direktörlerle çalıştı, ne futbolcularla birlikte oynadı ama sabri geldiği günden beri gram üstüne koyamadı. yerli kontenjanı ve cl'deki altyapıdan futbolcu kontenjanından dolayı yine yeri garanti.
  
  felipe melo: özellikle geçen sezon başında gösterdiği kötü performanstan sonra acaba bonservisini almasamıydık derken melo bu sezon başından beri takımın en iyisi olduğunu tekrar gösterdi. bu maçta da takımın en iyisiydi sanki devre arasında takımdan ayrı antreman yapmış, başka bir düzeyde oynuyor. dün sırtına emre çolak ve selçuk'u koy onları taşıyarak da oynardı o derece.
  
  selçuk inan: açık ara bu takımda en beğendiğim adamdır ama malesef giderek düşen bir performansı var özellikle bu sezon. bu maç da onun seviyesinin en dip noktasını gördük sanki. sadece bu ıslak zeminden değil sanki sezon başından beri yere sağlam basamıyor, kayıyor. ilginç bir şekilde denge-güç problemi yaşıyor.
  
  wesley sneijder: son zamanlarda çok agresif, sürekli takım arkadaşlarını azarlıyor. dün de böyleydi. o savunmayı açacak belki de yegane adamdı wesley ancak şut bile denemedi.
  
  emre çolak: belki de beklentilerimizin yüksek olduğu için fazla eleştiriyoruz. 5 senedir bu takımda her sezon ortalama 15 maç oynar kapasitesi belli. dün de ortalama bir performans sergiledi.
  
  didier drogba: dün galatasaray'a geldiğinden beri en kötü performanslarından birine imza attı bunda sakatlıktan çıkması, bir süredir takımla birlikte olmamasının da katkısı var tabi.
  
  umut bulut: birşeyler yapmaya çılışıyor, tek başına pres yapıyor geriye yardım ediyor falan ama bazen bir santrafor olduğunu unutuyor. top kontrolü kötü, top sürme kötü, pas özelliği yok. dün de bunları tekrar gördüğümüz bir performans sergiledi. bu sezon ligde golü olmaması da zaman zaman bulduğu forma şansını iyi değerlendiremediğini gösteriyor.
  
  bunun dışında oyuna sonradan girenlerden salih dursun hakkında dünkü kötü performansına bakıp karar vermek için çok çok erken hele takımda yıllar geçmesine rağmen kötü performansıyla yıllardır kadroda tutulan adamları gördükçe yeni transferlerin kötü oyunlarını tercih ederim. amrabat bu formanın önemini tam kestiremiyor yedek kaldıkça çalışacağına gittikçe düşen bir grafik içinde. ceyhun hakkında fazla konusmayacağım galatasarayda oynayacak bir futbolcu değil fazla denemenin de mantığı yok bence.
  
  özet olarak bu maçın iyileri melo, semih ve muslera'dan ibaret. karamsarlığımız da kaybedilen 2 puan'ın sonucu değil kamp dönemindeki hazırlık ve kupa maçlarında gösterdiğimiz kötü performansın devamı ve şampiyonluk için kapatmamız gereken 8 puanlık farkı kapatacak hırsta bir takımı sahada görememektir. bu takım haftaya kendi sahasında bursaspor karşısında iyi olabilir ama sadece kendi sahanda galibiyetler almak şampiyonluk için yeterli değil. her maçta avrupa arenasında gösterdiği azmi gösteren bir takım izlemek ümidiyle...