826
fatih terim’in aklının karıştığı dönem. oyun olarak 2 yıldır yaşadıklarımızın sebebi bu dönemde hocanın almış olduğu kararlarla ilgili. hareketli ve inançlı geçiş oyunundan ruhsuz ve statik pas oyununa geçtiğimiz dönemin temelleri burada atıldı. galatasaray yer yer pas oyununu güzel oynadı ancak en güzel oynadığı dönemde bile rakım ruhsuz ve donuktu. karar verilen oyunun bir tılsımı yok ne yazık ki.
827
sonumuzun başlangıcı olan ve bizi uzun süreli buhrana sokan dönem olmuştur.
bjk'nin 2 yıl üst üste şampiyon olup yaptığı hatanın nerdeyse bire bir aynısını yaptık.
yapılanma planlama için en uygun dönemdi oysaki. kimse 2 yıl üst üste şampiyon olmuş terim'e bir yapılanma yapsa bir şey demezdi.
biz diğer yolu seçtik. hazır oyunculardan kurulu, yüksek maaşlı ve de kiralık bir takım kurduk. evdeki hesap çarşıya uymayınca yani şampiyon olmayınca ucl'de fark yiyip dönünce boş bir kadro ve kasa ile başbaşa kaldık.
ceremesini çekiyoruz, çekmeye de devam edecek gibi duruyoruz.
828
erden timur'un bu transfer dönemiyle ilgili detaylı bir rapor hazırlatması çok iyi olur. o dönemdeki transfer haberleri, taraftar yorumları, twitter caps'leri falan ne varsa derlenmeli. iki sene şampiyon olmuş takım nasıl bir transfer döneminde helvaya döndü ve bu olurken herkes nasıl eğlendi, müthiş bir transfer dönemi geçirdiğini düşündü araştırılmalı. şampiyonluk havası insanın aklını uçuruyor, ayağını yerden kesiyor. dikkat etmemiz lazım.
829
galatasaray futbol takımının seri, lemina, nzonzi, adem büyük, falcao, şener, jimmy durmaz gibi ne kadar statik ve temposuz oyuncu varsa kadrosuna eklediği transfer dönemi. fatih terim’in o sezon kurmuş olduğu kadro planlaması dinamizm eksikliğiyle bu sezona fazlasıyla benziyor.
şampiyonlar liginde psg, real ve brugge takımlarıyla aynı gruba düşmüştük. grubu 1 golle son sırada tamamladık. kurulan takım o kadar statikti ki devre arası alınan onyekuru ve orta alana monte edilen ömer bayram ciddi anlamda fark yaratmıştı. bu sezon takımın dinamizm seviyesi yükseltilmezse benzer bir avrupa serüveni yaşayacağız. o sezona artı olarak bu sezon sadece icardi x faktörü var. onun dışında “avrupa’da başarılı olmamak için ne gerekir”in belgeli ve tasdikli örneği önümüzde duruyor.
830
son saatleri "fatih hoca kafasındaki tüm oyun planlarını uygulayabileceği bir kadro kurdu" coşkusuyla geçen transfer dönemi. nzonzi ve seri'nin üstüne lemina, falcao, andone, taylan filan. babel alındı filan. fernando reges ise sevilla'ya satıldı. ndiaye tekrar kiralanmadı.
tanıdık geliyor değil mi..
831
o zamanlar iyi olduğu düşünülen, şimdi geriye dönüp bakıldığında belki de sayılı en kötü transfer dönemlerinden biri olduğu anlaşılan transfer dönemi.
demek ki neymiş, 3 tane as oyuncu kiralamak, -hele de opsiyonlarını kullanmayacağının oyuncunun kendisi bile farkındayken- pek de mantıklı bir iş değilmiş.
şuraya bak:
nzonzi
lemina
seri
andone
emre mor
babel
falcao...
en çok katkı veren transferimizin adem büyük olduğu sezon.