• 26
    henüz birinci dakikada totti'nin görmesi gereken bir kırmızı kart vardı. vermediler. eğer o kart verilmiş olsa, maç bambaşka bitebilirdi. o sezon gerçekten şampiyonlar ligi'nde doğrandık. hem saha içinde, hem saha dışında aleyhimize verilmiş yanlış onca karar vardı. şenes erzik her zamanki gibi ülke futbolu adına hiçbir halta yaramadı.

    mondi

    capone - b.korkmaz - e.aşık- hakan
    perez - b.akın - ayhan - sergen - hasan
    ü.karan

    luce'nin çıkardığı kadro, beraberlik kadrosuydu ama son dakikada yediğimiz golle 1-1 berabere kalınca üzülmüştük.

    bizim golümüzü sahanın olan yıldızı ayhan'ın pasında perez atmıştı. ayhan'ı kadroda görünce şaşırmıştık, hemen hemen hiç forma şansı bulamayan bir isimdi. onların golünü ise emerson atmıştı.

    bir puanın oyunumuza yetmediği bir maçtı.
  • 19
    yanlış hatırlamıyorsam bir salı günüydü o zamanlar orta 1'e gidiyorum okuldan geldikten sonra heyecanla evde maç saatini beklemeye başladım. hatta zaman geçsin diye hemen kafayı vurup uyudum. akşama doğru yağmur ve soğuk başladı o aralar ne zaman hava soğusa millet elektrikli ısıtıcılara yüklendiği için elektrikler giderdi. o günde öyle oldu ışıklar kesildi hiç de gelecek gibi gözükmüyordu. ne yapcaz ne edecez derken babam benle ağabeyimi alıp merkez itfaiye'nin yanında oturan tanıdıklarımızın evine götürdü. malum oralarda hiç elektrik gitmiyor neyse nitekim biz gittik hemen maç başladı ayhan'ın golünden sonra acayip sevinmiştim, hiç beklemiyordum gol atacağımızı roma o zamanlar gözüme yenilmez bir takım olarak geliyordu. cm 01 02 oynayanlar bilirler roma'nın o seneki kadrosu efsaneydi. tomassiler panucciler montella lar cafu samuel delvecio tottiler filan...o maçta'da cassano şerefsizi acayip yardırıyordu oradan buradan vıcık vıcık kayıyordu. son dakikalara gelince evine gittiğimiz fenerli akrabalar yalandan esnemeye filan başladı (bence öyle günahlarını almayayım) bizde maçın son düdüğünü beklemeden eve doğru yol aldık. yağmurun altında abim ve babamla sevinçli bir şekilde eve doğru yürüyorduk. galatasaray kazandığı zaman hayat çok güzeldi tabi, okulu filan düşünen kim diğer maçların özetlerini geç saatlere kadar izleyip sabahın köründe kalkmak hiç koymazdı. eve doğru yaklaşırken bizim oralarda çoktan elektriklerin geldiğini farkettik. ufak bir kahve gördüm, hemen koşup buğulu camların ardından son saniyeleri izlemeye koyulduk ve emerson'un saçma sapan golüne şahit oldum. ulan sanki bizi beklemiş gibi bakar bakmaz golu attı şerefsiz. gözümün önünde çocuğumu kesmişlerdi sanki dünya başıma yıkılmıştı anasını satayım 11 yaşında bir çocuk olarak o acıyı nasıl kaldırdım hala inanamıyorum her gün okuldan sonra koşa koşa eve gelip cnn international'ın 2.30pm spor haberlerinindeki dünya takımlar sıralamasında 2.3. olduğumuzu görüp tatmin olan birisiydim sonuçta hayatım galatasaraydı (şimdi de farkı yok ama neyse) golden sonra ağlaya ağlaya eve gittim ne yapayım.

    aradan 14 sene geçti hala o dramatik sahneyi unutamıyorum. yağmurun altında buğulu camlar arkasında o golü izleyen çocuk için hala üzülüyorum diye bir son yapayım.
  • 21
    şaka maka üzerinden 17 sene geçmiş olan maç. golümüz dünya futbol tarihinde köşe vuruşunu paslaşarak kullanmak zevzekliğinin işe yaradığı ender anlardan biri olarak tarihe geçmiş, ayhan akman'ın önce tomassi'nin aklını alıp sonra da o dönem tartışmasız dünyanın en iyi sağ beki olan cafu'nun yanından da sıyrılıp gol çizgisi üzerinde ilerlemesinden sonra bir an gafil avlanan defansın arasından fırlayan sebastien perez o unutulmaz golü atmıştır. ayhan akman'ı bam üçlüsü dönemiyle hatırlayan neslin hatırlayamayacağı oyun karakterinin zirve anlarından biriydi kapalı ile eski açığın birleştiği köşede topu alıp şapkadan tavşan çıkardığı o unutulmaz pozisyon.

    onun dışında ağır zeminin de etkisiyle ciddi bir fizik mücadeleye sahne olmuş, roma çirkef ama akıllıca oyunuyla maç boyu hücum planımızda aksamalara sebebiyet verebilmiş, uzatma dakikalarında mondragon ile fleurquin arasındaki anlaşmazlık sonrası kalabalık defansa karşı iki kişi ile mükemmel bir hücum yapıp mondragon kaleye dönene kadar topu atmayı başarmıştır. golün asistini yapan assuncao'nun 75. dakikada oyuna girmiş olması ise bir diğer bahsedilmesi gereken anektoddur.

    bu maç ile başladığımız ikinci tur grubu boyunca hep benzer maçlar oynayıp 5 maçta 5 beraberlikle son maça kadar gelmiş, ofsayt bir golle son maçta kaybedip üst üste ikinci çeyrek finali kaçırmıştık.

    https://www.youtube.com/watch?v=O5XZ2R0fobg
App Store'dan indirin Google Play'den alın