• 101
    cikacak kadro tahminim :

    muslera
    linnes ozan serdar omer
    donk ndiaye
    onyekuru belhanda garry
    eren beyimiz gelirse yoksa mugdat.

    fenerbahce'de yasanan hoca degisikligi tabii ki olumlu olacaktir. zaten galatasaray maci oldugu icin extra efor sergileyeceklerdir ne kadar kotu olurlarla olsunlar.

    fatih hocam'in klasik arena'daki fener maclari gibi takimi gazlayip surekli hucum dusunen bir takim hazirlayacagini dusunuyorum fakat elimizdeki kadro bunu ne kadar yapabilecek istekte ve seviyede bunu gorecegiz.

    skor tahminim : galatasaray 0-0 fenerbahce
    surpriz : galatasaray 2-0 fenerbahce ( garry, eren)
  • 104
    sosyal medyada dolaşan haberlere göre fb, galatasaray maçına cocu'nun yardımcılarıyla çıkacakmış. bu durum gerçekleşir ise, oyun mantalitesi ve oyuncuların yerlerinin çok fazla değişeceğini düşünmüyorum. gelenin gidenin tokatladığı fb ye okkalı bir tokadı da biz geçirelim. ne kadar sakat futbolcu sayımız azalırsa o kadar iyi olacak takım için. bana göre eren'in durumu çok önemli. sinan'la, muğdat'la bir şey olmadığı aşikar ileri uçta. roman ve skertel'i de düşünürsek mutlaka oynaması gerektiğini düşünüyorum eren'in. inşallah yetişir.
  • 106
    bugün * rizespor puan alırsa beşiktaş karşısında, fenerbahçe haftayı 16. sırada küme düşme hattında kapatacak. bu maçta da biz yenersek gelecek haftayı da 16. sırada kapatmayı garantileyecekler ki erzurum'un durumuna göre 17. sıraya bile düşebilirler. hatta akhisar bir çıkış yakalarsa 18. sıra bile hayal değil.

    edit: haftaya * akhisar-erzurum oynuyormuş, fener yine dört ayak üstüne düştü. *
  • 108
    biz bir fener maçından önce teknik direktörümüz kovulmuş ve hagi gelmişti. ilginçtir 98den beri o sezona kadar berabere kaldığımızı bile hatırlamadığım kadıköy’de çok kötü bir takımla berabere kalmıştık hatta gökhan gönüş çizgiden çıkarmıştı takımı. umarım bu sefer roller değişmez ve berabere kalmak yerine basıp geçeriz.
    yeterki şu olumsuz hava bir değişsin sakatlardan güzel haberler gelsin, fatih hoca sazı eline alsın coşkuyla yenip sonra cl maçına odaklanalım.
  • 109
    ne yazik ki sacma sapan bir golle 0-1'lik bir sonuc kokuyor. 40 senedir bu derbiyi takip ettiysek, bunun icin tum sartlarin olustugunu gormek zor degil. aslinda galatasaray'in da sakatsiz, tam kadro olmasi gerekiyordu ama boyle de olur.

    golu de hayatinda ilk defa gol atacak biri atar, isla ya da jailson olabilir. ozan kabak'in gotune carpip muslera'yi yaniltir. 75-80 civari gelir gol, galatasaray taraftari da o dakikadan sonra maci birakip isliga gecer.

    gs-fb derbilerinin aciklanamaz olagunustuluklerini bir kenara birakip maca bakmak istersek, ben terim'in bu eksiklikler ve yaklasik 1 aydir suren kisir ve kotu futbol dolayisiyla hucumcu yerine saglamci bir anlayisla cikacagini dusunuyorum. kaybetmek istemeyecektir. ancak erken one gecip, hatta 2-0 falan yapabilirse farka gitme fantazisi olabilir. ama bastan boyle bir hucum gaziyla cikacagini beklemiyorum. uzun sure 0-0 gitmesi, hatta 0-0 bitmesi bile hocayi su asamada uzmez gibi duruyor.

    fener'de ise hoca belli degil, takim belli degil ve tahmin yapmak zor. ancak oyun kalitesi ve ozellikle hucum yetenegi son yillardaki en kotu takima sahipler. bu yuzden iyi savunma yapmaya calisirlar ama coluk cocukla ciksa bile galatasaray'a karsi oyunu ele alamazlar gibi geliyor. onlar icin de macin 0-0 gitmesi iyi, zira tarihleri gs'a karsi bala gote atilan gollerle kazanilan maclarla dolu.
  • 111
    ligde 4 seneden fazla, resmi maçlara bakarsak 2 yılı aşkın bir süreden fazla, bir süredir kazanamadığımız bir rakibimize karşı oynayacağımız maç. son golümüzü yine lige bakarsak 2015 yılında attık, kupayı sayarsak son golümüzü 2016 yılının mayıs ayında attık. böyle bir durumu kabul edebilmemiz mümkün değil. bu seri bir şekilde sona ermeli ve ben sona ereceğini düşünüyorum. hoca içeride herkese hesabı kesti, bir tek bu arkadaşlar kaldı hesap kesilmeyen.
  • 114
    sıralama, form durumu, sakatlıklar....vb. gibi normal şartlarda herhangi bir maçı en az % 80-90 etkileyecek olan unsurların ekseriyetle ikinci planda kaldığı,
    ağırlıklı olarak tam konsantrasyon, sinirlerine hakim olma, ekmeğini taştan çıkarma (bulduğunu atma) gibi psikolojik unsurların daha belirleyici olduğu derbi maçlardan biri daha.
    umarım taraftarın hırsının en azından onda birinin sahaya tezahür ettiği, güzel oyun oynayacağımız bir maç izler, sonunda güzel bir galibiyet alırız...
  • 115
    iki takımın form durumu, kulüplerin genel durumu, sakatlıklar, cezalılar vs. düşünüldüğünde, son yıllarda bir gelenek haline gelen futbolsuz, tatsız, tuzsuz galatasaray-fenerbahçe maçlarının zirve noktası olacağa benzeyen maç.

    bizim takımımızın form durumunu etkileyen en önemli faktör 7 as oyuncumuzun sakat olması. defansın bel kemiği serdar aziz sakat, as sağ bekimiz mariano formsuz ve cezalı, daha as sol bekimiz nagatomo sakat, orta sahamızın beyni fernando sakat, hücuma dönük en önemli orta saha oyuncumuz emre akbaba sakat, sağ kanadımıza hücum zenginliği kazandırabilen tek sağ açığımız onyekuru sakat, zaten sıkıntılı olan tek forvetimiz eren sakat, geriye kalan oyuncularımızın %90'ı formsuz. fenerbahçe'nin sıkıntılarını saymaya gerek yok. tüm bunlar göz önüne alındığında izlemenin ızdırap olacağı bir maç gibi duruyor. tabi ki bu durumu tersine çevirecek bir maç olabilir. biz taraftarın önünde yeni bir çıkış yakalamak için varımızı yoğumuzu koyarak oynayabiliriz, fenerbahçe açıklanacak yeni hocasının ilk maçıyla bir hava yakalayabilir ama görünen köyün çehresi yukarıda saydıklarımdan ibaret.

    2012-2013 sezonundan sonra öyle akıllarda yer edecek bir mücadelenin ve pozisyon zenginliğinin olduğu bir derbi de hatırlayamıyorum. sneijder'in sağlı sollu yatırdığı derbi de dahil olmak üzere futboluyla heyecan verici bir derbi izleyemedik. bu iki takım taraftarı için de geçerli.

    umarım cuma akşamı, büyük maç ustası hocamızın dokunuşlarıyla fenerbahçe'yi sahada boğarak kazandığımız bir derbi galibiyeti yaşarız. güzel oyun ve bol golle takımımızı gelsenkirchen'e uğurlarız.
  • 116
    şimdi şöyle bir şey yapalım;

    biz üçüncü sıradayız ve bu hafta 15. sıradaki takımla maç yapıyoruz. rakibi falan boşverelim, sadece sıralamaya bakalım. herkesin aklında "kesin yeneriz ya, yenmezsek ayıp. adamlar 2 galibiyet almış. bir zahmet yenelim" cümleleri belirir. maç günü geldiğinde ve atıyorum 4-1 yendiğimizde her şey normalmiş gibi devam eder. "zaten dengimiz değildi" derdik ve mutlu mesut hayatımıza devam ederdik.

    ama sıralamadan bağımsız, rakibe göre gidersek hemen tedirgin oluyoruz. tamam rakip fenerbahçe olabilir ama geçmişteki başarılar çarpışmıyor ki. adamlar net olarak bu sezon çok çok kötü. ha tamam bizde oyun olarak iyi değiliz ama onlara kıyasla iyiyiz. dezavantajlarımızın yanında bir sürü de avantajımız var. ve şartların %90'ı bizim elimizde.

    sıralamaya bakıp fenerbahçe'yi küçük görelim de demiyorum, diyemem de zaten. ama bu kadar da büyütmemek lazım. inanıyorum ki net bir galibiyetle sahadan ayrılıp schalke deplasmanına mutlu mesut gideceğiz.
  • 118
    sözlük olarak kafayı yediğimizi düşündüren maçtır.

    kimseyi kırmak ya da terbiyesizlik yapma niyetinde değilim ama kendimize gelmeliyiz. bu karamsar hava resmen beni delirtti.

    karşımızda tarihin en kötü fenerbahçesi var. ve sadece form değil; kadro olarak da öyle. birbirini tanımayan ve yetenekleri oldukça kısıtlı bir takım. fark yaratacak tek bir tane yetenekli oyuncuları yok. gerçekten yok. şu an on beşinci sırada olmaları sadece isimlerinden kaynaklı. daha da kötü sırada olabilirlerdi. abartmıyorum. ligin en kötü kadrolarından biri. defans dörtlüsü o kadar vahim ki hasan ali en iyi isim; düşünün durumu.

    "teknik direktörü gitti demek ki önümüzdeki maç yenilmeyecekler" diye bir efsane var. pardon da, ne alaka abi? teknik direktörün ilk maçı diye bu adamlara yeteneğinin iki katı yeteneğe mi ulaşacak? bu ne yersiz bir kaygı yahu?

    bu arada henüz teknik direktörleri yok ve bugün salı. yani biriyle anlaşsalar bile sadece bir antrenman yapabilecek o hoca. hele bir de hoca türk değil yabancı olursa iş daha vahim.

    karşımızda küme düşme hattında bulunan, yetenekleri kısıtlı, öz güveni dibe batmış ve başında teknik direktörü olmayan bir futbol takımı var. bizim sahamızda maç yapacaklar.

    evet eksiklerimiz var ve formda değiliz. ama hala onlardan çok daha güçlüyüz. çok daha diriyiz. birbirini tanıyan ve geçen sene şampiyon olmuş bir kadromuz var. başımızda fatih terim var. bu maçları çok seven ve 2012'den sonra derbilerde psikolojik üstünlük kazanmamızı sağlamış terim. tribünde de elli bin kişiyiz. yani her anlamda üstünlük bizde.

    hiçbir şekilde bir kayba ihtimal olmamalı. kötü oyuna ihtimal vermemeliyiz. çok iyi oynayıp çok gol atmalıyız. çünkü bunu yapabilecek güçteyiz ve rakibimiz de bize karşılık veremeyecek kadar zayıf.

    burada bir abartma yok beyler. bunlar ortada olan şeyler. iyi oyunla galip gelmemiz gereken maçtır.
  • 121
    zahmet olmazsa güzide futbolcularımız 18-19 sezonunda henüz ligde 2 galibiyeti olan, hocasını yollayan fenerbahçe'yi 52000 taraftar önünde yensinler ama zahmet olmazsa yensinler 30.dakikada kendilerini denemeden yere de atabilirler.

    4 maçtır galip gelemiyor bu takım, büyük takım refleksi gösterme zamanı şimdi. malatya maçından sonra hocanın o üzgünlüğüne neden olanlar bu maçı da kazanamayacaklarsa hakettiklerini bulsunlar, nerede hırslı ama mental gücü düşük denen 17-18 cimbom nerede 18-19'da babalarının çiftliği gibi hareket eden paralı elemanlar.

    hani bu takım bu sene seve seve şampiyon olacak da bunu fatih terim yapacak, benim nando ve ozan hariç güvendiğim bir kişi bile yok geçen seneki sevgimden de eser yok bu takıma.
  • 122
    son yılların en kötü derbisi olmaya aday olan maç. fenerbahçe zaten leş gibi oynuyor ve tek dertleri yenilmemek olacaktır. zaten bir hocaları bile yok. bizim de kapanan takımları açmada ne kadar beceriksiz olduğumuz aşikar. takım ile fatih hoca arasında bir gerginlik olduğunu da anlamamak için saf olmak lazım. bu tabloda bu maçı almamız benim için sürpriz olur. maça kadar bir gelişme olur, fatih hoca çıkar hepimize umut aşılar, o zaman bu maça dair duygularım değişebilir.

    8 mart 2003 galatasaray fenerbahçe maçını aklıma getirdi nedense bu derbi. çok da bir alakaları olmayabilir. ancak bu maçta volkan arslan sürpriz bir şekilde ilk 11 çıkmış ve baya iyi bir maç çıkarmıştı. hatta uzun süre bunun ekmeğini yiyerek ilk 11'de oynamaya da devam etti. belki fatih hoca yine böyle bir sürpriz yaparak bu maçı alır. bunu belki bir oyuncu ile yapar belki taktik değişikliği ile yapar. bilemiyorum gerçekten. ancak fatih hocanın bu maça bilendiği gibi önümüzdeki derbiye de bilendiğine eminim.

    her iki takımın taraftarlarının da üzerinde resmen ölü toprağı var. bu maçtan mağlubiyet alan psikolojik olarak daha da derinlere gömülebilir. fenerbahçe puan olarak da derinlere gömülecektir yenilirse. buna ek olarak aynı hafta başakşehir ve beşiktaş da karşılaşacaklar*. önümüzde aslında çok güzel bir fırsat var. derbiyi kazan, kaybettiğin morali tazele, direk rakiplerinden en az birinin puan kaybını rahat rahat izle. kağıt üstünde baldan tatlı duruyor. ancak bu fırsatın bilincinde olacak bir takımımız var mı bilemiyorum.

    takıma inanmamak, güvenmemek pek huyum değildir. ancak sahada ufak bir kıpırtı bile görememek benim gibi bir çok insanın negatif duygular yüklenmesine, tribünde bağırırken ulan biz neye bağırıyoruz bunlar ne yapıyor düşüncelerine yönelmemize neden oluyor. bunları ortadan kaldıracak taraf takımımız. onlar sahada 1 göstersin, biz tribünde 10 bağırırız. bu işler böyledir. sahada oyuncular sizi ateşler, siz o ateşle sahaya alev topu yollarsınız. taraflar birbirini körükler.

    takımdan tek isteğim kazanmak adına düzgün top oynaması, mücadele etmesi, takım arkadaşı için, arma için gereken eforu sarf etmesi. fatih hocadan da tek dileğim dertlere çare bulması. ona duyulan güven, inanç yer yüzünde çok az insana duyulur. hata yapabilir ama düzeltecek olan da yine odur. inanıyoruz sana hocam. senin için yandığı gibi bizim de içimiz yanıyor.
  • 125
    takımların kadroları, ligdeki konumları, form durumları vs. gibi konuların bu maçların skoru üzerinde etkisinin yok denecek kadar az olduğu bilinci ile;

    ne fenerin mevcut konumu, hocalarını göndermelerine bakmadan, ne de bizim bu sene oynadığımız hiç bir meyvesi olmayan futbola rağmen ben kazanacağımıza inanıyorum.

    bu maçlardan önce hissiyatım ile sadece maç sonucu için tahminde bulunuyorum, hissiyatım bana galibiyet gelecek diyor.

    tribünde olacak şanslı arkadaşlardan tek beklentim dinamik ve reaktif olmaları. kendi payıma her ne kadar derbilerde bazen tribün olarak tam performansımızı göstermekte zorluklar yaşadığımızı düşünsem de, taraftara inancım tam, en büyük yük bizlerde, statta olacak sizlerde.

    kasım'ın ilk hafta sonu tamamlandığında yeniden lider olacağımıza dair inancım tam.

    (bkz: konsantrasyon)
    (bkz: içim rahat etmiyor)
App Store'dan indirin Google Play'den alın