kendisini tarık çamdal transferi üzerinden falan eleştirmek komiktir, orası ayrı.
kendisinin fatih terim ile birlikte yaptıkları, gerçek bir türk futbol tarihi ütopyasıdır. bir sezon önce 8. olmuş, psikolojik olarak bitmiş bir takımı ve taraftarı alıp göklere çıkarmıştır. muslera, elmander, melo, ujfa, eboue gibi isimler o dönemin transferleridir. kulübün ilk geldiğinde yer aldığı mali açmazdan çıkmasında büyük katkısı olmuştur. bunlar gerçekten başarılması zor işler.
fakat sonrasında yaptığı hayati hatalar, bugünün mimarıdır maalesef. ne kadar ilk zamanındaki başarılarına meftun olsak da, bunu itiraf edebilmemiz gerekiyor.
fatih terim'le ipleri koparmak istemesi bir ego sonucudur. bunu çok konuştuk, çok yazdık, evet, hocanın da hataları oldu fakat ilk döneminde tasfiye ettiği yöneticiler, fatih terim'in yerine hoca bakmalar, bülent tulun'lar falan yapılmaması gereken hareketler. sonrasında tek adam olma isteğiyle candan erçetin'i falan aldı yönetime.
fatih terim gittikten sonra takımı toparlanamaz bir hale getirdi. mancini'yi getirdi, bunu hata sayamam. zira mancini ismini duyduğunuzda başarılı bir hoca getirdiğini düşünüyorsunuz. fakat mancini'nin unutulmaz bir devre arası transferler fiyaskosu var ki, şu entry'de mevcut:
http://gss.gs/1708912arada yaşananlara değinmeyeceğim. başarısızlık, prandelli falan geçiyorum bunları. en son basketbolcularımız maaşları ödenmediği gerekçesiyle toptan takımı terketti.
adamın fatih terim gittikten sonra yaptıklarını adnan polat'ın, duygun yarsuvat'ın, hele ki dursun özbek'in yaptığını bir düşünün. nasıl tepki verirdiniz acaba...
bugünkü maddi açmazın içinde olmamızda mustafa cengiz'in söylediği gibi her yönetimin payı vardır. ama kimse kusura bakmasın, en büyük pay ünal aysal'ındır. ünal aysal kulübü bırakıp gittikten sonra başkan adayı bulamadı koca galatasaray farkında mısınız? o enkazı kimse devralmak istemedi çünkü. duygun yarsuvat'ı getirdik idare etsin diye.
sonrasında da onun öğrencisi dursun özbek geldi. ünal aysal'ın bıraktığı enkazı biraz daha derine itmek için.