*

resim
Ünal Aysal
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:84
Uyruk:Türkiye
  • 9051
    kendisini her dönem desteklemiş ve savunmuş birisi olarak bu sefer yanlış yaptığını düşünüyorum. 9 ocak 2018 trt spor'daki konuşmasının içeriği benim için önemli değil. 4 yıl boyunca susup fatih terim'in galatasaray'ın başına geçmesiyle konuyu tekrar açması kendisine hiç yakışmamış.

    gerçek bir galatasaraylı konunun kişisel tarafını bir kenara bırakır, galatasaray menfaatleri için şu dönemde susar. fatih terim bile, bakın tekrar altını çiziyorum fatih terim bile bunun böyle olduğunu biliyor ama ünal aysal öğrenememiş.
  • 9052
    kendisi faruk süren'den sonra en sevdiğim ve en başarılı başkanımızdır. gönlümüzde bir yeri hep olacaktır. ancaaak; zamansız bir şekilde 4.5 yıl önceki olayları, üstelik fatih hoca'nın kavgalı olduğu trt'de anlaşılmaz bir şekilde açması, takım taraftar yeniden havaya girmişken hiç ama hiç iyi olmamış ve kendisine de yakışmamıştır. ve programdaki tavırları, sözleri false flag bir şekilde dursun özbek'e destek olmuştur. bunun farkında olacak kadar zeki bir adam olduğunu biliyoruz. öyleyse akılda deli sorular uçuşuyor, niye be başkan?
  • 9053
    kendisi hakkında zamanında sağlam araştırmalar yapmıştım. türkiye değil dünyadaki sayılı vizyoner işadamı insanlardan birisi. gençliğinde geçinebilmek için migros gibi yerlerde bile çalışmış birisi. nereden nereye. adam 0'dan inanılmaz bir marka yaratmış. tabi bunların bu olayla alakası pek yok. sadece başlığa ait isme de bir şeyler yazmak istedim. olaya gelirsek; ben dediklerinde haklı olduğunu düşünüyorum. elbette terim, yıldırım, aysal üçlüsünden başka çok çok az kişi gerçeği biliyordur. bizler sadece tahmin ediyoruz. ama ben kişilerin analizi ve aysal'ın konuşma analizini yaptığımda aysal'ın haklı olduğunu düşünüyorum. bu tabii benim düşüncem ve herhangi bir kanıtım da yok açıkcası. belki de haksızdır çünkü gerçeği bilmiyorum. ama aysal'ın haklı olduğunu düşünmem terim'i desteklememem düşüncesini getirmiyor elbette. terim de aysal gibi lider doğmuş bir insan. adam lider yani. belki de bu iki lider adamın konuştuğumuz mesele olmasa bile başka bir meseleden takışacağı beklenebilir. çünkü otoriter insanlar birbirleriyle genelde anlaşamıyor. aysal bence efsane bir başkandı, ama bu avrupai ve çağdaş kafanın türkiye'de iş yapması mümkün değildi. ki araştırırsanız zamanında türkiye'den bu meselelerden dolayı ayrılmış. terim de otoriter bir klas teknik direktör. terim'i galatasaray teknik direktörü olarak destekliyorum.
    ed
  • 9055
    sayfalardır yalan söylüyor denilen ama ne yalan söylediği niyeyse açıklanmayan eski başkan. kaynak ve güvenilir şahıs olarak tüpçü!! gösteriliyor. tamam fatih terim'in gelmesine çok karşı olsak bile ses etmedik takımın menfaati için. ancak sırf bunun için şu sözlükte tüpçünün açıklamasıyla bu adama saldırmak.... ne denir ki artık, dursun'un başkanlığı hayırlı olsun. artık 1987 öncesinin başarısız ezik haline dönebiliriz.

    yakamızdan düş sayın aysal, istemiyoruz vizyon-dünya kulübü olmak falan!!
  • 9056
    sporu harcamayi hocayi herseyi bir tarafa birakin. cok hatalari var, mesela 2014'te uefa'yle uzun vadeli degil 2 yillik ve uyulmasi mumkun olmadigindan cezayi kesinlestiren anlasma yapmasi, daha oncesinde 2013 baskin secimi vs.

    ama oyle bir hareketi var ki galatasaray'i kurtarmistir: borc yapilandirmasi. eger kendi doneminden oncesinden baslayan o dovizle borclanmanin vardigi borc yukunun onemli bir kismini tl'ye cevirme operasyonunu yapmasaydi, o gunden beri degisen doviz kurlarinin sonucunda bugun kulup iflas etmisti.

    aysal bu ulkenin, bu futbol duzeninin adami degil. bizim taraftar icin bu duzenin adami olan demiroren daha muteber, onun lafina itimat edilir, aysal'a edilmez.
  • 9062
    basketbol şubesine falan sponsor olmayacaktır. anca konuşur. milyar dolarların içinde yüzer böyleleri, galatasaray'dan güzel de prim yapar ama konu galatasaray'a sponsor olmaya geldi mi hepsi tırıs tırıs geri kaçar. içlerinden biri bile şu fenerli iş adamları kadar kulübüne değer vermez ama kazandıkları birçok şeyi galatasaray lisesi sayesinde kazanmışlardır. boşuna medet ummamak lazım.
  • 9064
    vizyonu, profesyonelliği ve galatasaraylılık asaletinden taviz vermeden koruyabildiği dobralığı ile son yirmi senede faruk süren`den sonra kendisine en çok sempati duyulmuş galatasaray başkanıdır.

    dursun özbek`in bıraktığı mali, idari ve başarısal enkazı gördükten sonra kendisi mumla aranır olmuştur. mustafa cengiz başkanlığındaki geçiş dönemi yönetiminin ardından geri dönmesi ve fatih terim`le barışması kulübümüz ve taraftarlar adına çok önemli olacaktır.
  • 9066
    zor dönemde elini taşın altına sokmaması nedeniyle savunulacak bir tarafı yok. lakin dursun özbek denilen galatasaray düşmanı şahsı gördükten sonra da kendisine haksızlık yapıldığını kabul etmeliyiz. 3 yılda kulubün borç yükünü sadece 10 milyon dolar arttırıp kazandırdığı başarılar ortada. (kaldı ki aldığı oyunculardan satılanlarla bu para geri geldi sonra) riva'yı kullanım izni verilseydi borcu da sıfırlayacaktı muhtemelen. hep kendi kazandırdığı 1 milyar doları harcamakla eleştirildi. üstüne gelen dursun özbek, bir bu kadar harcadı, rivayı harcadı, üstüne 600 milyon lira zarar etti. kulübün hali ortada. ünal aysal'a ama 1 milyar dolar harcadı diye çakan adnan polat vs tayfası ile paralı basın suskun..
  • 9069
    kendisi hakkında "zor zamanda elini taşın altına koymadı" demek herhalde en kibar tabiriyle insafsızlıktır. kendisi kulübün başına geçtiğinde takımın son 3 seneki lig sıralaması 5-3-8 şeklindeydi. kulübün nakit geliri yerlerdeydi. 11-12 sezona 23 milyon € transfer harcaması ve 15 milyon € transfer geliri ile girdi. yani sadece 8 milyon € harcadı.

    sözde muhalefet (dürüst ve tayfası) ile dedelerin el birliğiyle kendisine oyun oynanıp istifa ettirildi. bakın adam "ben bu şartlarda çalışamam" diyerek istifa etti. türkiye'de görülmemiş bir durum olduğundan dolayı insanlar "kaçtı" dediler. kendisine verilmeyen riva'nın kullanım izni daha sonra dursun aydın özbek'e verildi. sonuçları ortada.

    kısaca galatasaray'ın başına gelmiş en kaliteli ikinci başkandı (diğeri de faruk süren'dir malumunuz). en azından benim gördüklerim içinde bu böyle. 1 kere bile "enkaz aldım" demedi. 1 kere bile taraftarın yüzünü yere düşürmedi. bir kısım taraftar sadece dürüst - albayrak - terim üçgenindeki ilişkileri görmezden gelip kendisini harcamaya kalktı. yapamadıkça delirdiler, kudurdular zaten. daha sonra yukarıda da söylediğim gibi şimdilerde salyalar saçarak saldırdıkları statüko ile el sıkışan muhalefet tarafından devrildiler. duygun dede'nin yönetime aldığı ilk isim albayrak'tı, hatırlatırım.

    sözün özü yazık edildi kendisine. daha doğrusu galatasaray'ın geçen yıllarına yazık oldu. bir iç çekişme uğruna ünal aysal gibi bir başkan lanet ettirildi.
  • 9070
    sağlam hedefleri olan biriydi ve görüntü itibari ile başkanlık makamına yakışıyordu. fakat çoğu arkadaşın kabullenemediği bir durum var. ünal aysal bir projeydi ve uzun vadede ters tepti. kendisi cayır cayır yanan galatasaray aşkı sebebiyle, 2010-2011 sezonunda kulübün başına geçmedi. zaten galatasaray'ın içindeki derin dinamikler tarafından, çok uzun süredir bu makama hazırlanıyordu. daha dün gibi hatırlıyorum kendisi hakkında 2003 yıllarında fanatik veya fotomaç gazetesinin "galatasaray'ın gelecekteki aziz yıldırım'ı" tarzı bir başlık attığını.

    elinde güçlü bir yönetim varken gayet başarılı ilerledi. ne zaman ki ben bu işlerden anlıyorum diyerek, yönetim kurulunu kuklalardan oluşturdu o zaman darmadağın oldu. son trt programında kendi ağzıyla da itiraf etti, son dönemini kast ederek "bazı konularda yanlış kişilerle hareket ettim" diye. ilk zorlukta da başta faruk süren ve alp yalman gibi ağır topların ısrarına rağmen, istifa ederek gitti. çünkü dediğim gibi bu adam senin, benim gibi galatasaraylı değil. geçmişte başarılı bir dönemi olduğu gibi, yapılan komisyon transferleri ve vaat edilen sponsorlukları gerçekleştirememesi sebebiyle camiaya ciddi zarar verdiği bir dönemi de olmuştur. bu yüzden galatasaray tarihinin en iyi 2.başkanı denilirken, iki kere düşünülsün. 90'larda borçsuz ve harika bir iskelet kadro bırakan alp yalman gibi bir gerçek varken hele. yaptıkları için teşekkür edip, kendisi hakkındaki konuların kapanmasını dilemeliyiz.

    kaldı ki kendisi çoktan kapatmış durumda galatasaray konusunu.
  • 9071
    galatasaray tarihinin en iyi başkanı olarak görmemle birlikte 3 büyük hatası olan başkanımız.
    1. milli takım-terim-tff üçgenini iyi yönetememesi
    2. riva arazisini kullanmayarak kendinden sonra gelen vizyonsuz başkanlara bırakması.
    3. yerli futbolculara verilen yüksek maaşlar-bonservisler.
    terim-aysal birlikteliğini koruyabilseydik avrupa'nın ilk 10 kulübü arasında çakılı yerimizi almıştık.
  • 9073
    31 mart 2018 galatasaray olağan mali genel kuruluyapılırken:

    beni sen nasıl terkettin
    bırakıp gittin
    çok ayıp ettin eyvallah
    ... gerisini söylemeye kalbim el vermiyor. üyeler kendsine vermediği imkanı,desteği dursun özbek'e vermişlerdir.

    (bkz: oğuzhan koç domuz gribi ol inşallah)

    edit: başlık hortlattığım için cidden özür dilerim. bi anda şarkı aklıma geldi.
  • 9074
    yanlışları oldu ama doğruları daha fazla olan bir başkandı. ünal aysal’ı ölümüne seven biride değilim. yiğidi öldür hakkını yeme demişler.. zamanında dinozorlar riva ile ilgili projeleri aysal’a değil, dursun gibi bir başkana emanet etti. aysal, aziz’i korkutan bir başkandı arada bir canlı yayına çıkar küsküyü verirdi. duruşu vardı en azından. kendisinden sonra gelen dursun bakkal için, ünal aysal’ın borçlarını temizliyor kaos devraldı diyenler vardı. borç temizliyor diye savunulan adam kardeşinin otel masrafını bile kulübe kitlemiş. bu zihniyeti savunanlar halen varsa.. onlara bi üst entrydeki parçayı armağan ediyorum.
  • 9075
    --- alıntı ---

    onun çok iyi anlayacağı bakkal hesabıyla bile birkaç yüz milyon dolarlık bir hesap hatası yaptığı ortadadır

    konuşmasında pek çok hilaf-ı hakikat vardı ama ben matematiğe inanan biri olarak, bütün resmi kayıtlarda yer alan rakamlara göre 2 ana yanlışının altını özellikle çizmek istiyorum..
    adnan polat yönetimi, görevi bana 328 milyon dolar borçla devretmişti.. adnan polat, herkesin gözünün içine baka baka “görevi 118 milyon dolar borç-alacak farkı ile devrettim” dedi... halbuki izan sahibi bir insan “118 milyon dolar borç-alacak farkı ile devraldığım kulübü; yeni stadın 10 yıllık isim hakkını, 3 yıllık loca ve 1 yıllık koltuk gelirlerini de peşinen tahsil edip harcadıktan sonra 328 milyon dolar borç-alacak farkı ile devrettim” demeliydi... çünkü resmi rakamlardaki gerçek budur.. onun çok iyi anlayacağı bakkal hesabıyla bile birkaç yüz milyon dolarlık bir hesap hatası yaptığı ortadadır..
    adnan polat, 2011-2014 arasında, yani benim dönemimde g.saray'ın 1 milyar dolar harcadığını öne sürme gafletinde de bulundu.. resmi raporlarla kesindir ki, ben kulübü 328 milyon dolar borçla aldım, 348 milyon dolar borçla teslim ettim. üstelik bu döneme 2 büyük yatırımı da sığdırarak. kalamış tesisleri'ni yaparak ve taçspor'u satın alarak. onun dönemindeki çöp olmuş lig 8'incisi kadroyu tamamen yenileyip 130 milyon €'luk iddialı bir takım kurduk, avrupa ve türkiye'de hem yeniden firma olduk hem de başarılar kazandık."

    --- alıntı ---

    başkanlığı 4 sene önce bırakmasına rağmen aziz yıldırım yancılarına ayar vermeye devam eden eski başkanımız.
App Store'dan indirin Google Play'den alın