aynı isimdeki diğer başlıklar:
  • 806
    son açıklamalarında;

    "bu oyuncunun (bkz: kazım kazım) teknik direktörümüz georghe hagi tarafından mutlaka alınmak istenmesi kendisi hakkındaki olumlu görüşlerimizi zedelemiştir." buyurmuşlar.

    siz kimsiniz ki! hagi hakkındaki görüşünüz zedelenmiş olunca bu bize dert oluyor. hagi'nin ilk ağzına sıçan adamlar siz değilmisiniz!

    (bkz: 22 ocak 2005 galatasaray bursaspor maci/@zizonkovac)'nda petre ile başlayıp hagi'ye ana avrat sövmedinizmi? ocak ayı diyorum bak. taa ocak ayında başlamıştınız pislik yapmaya.
    (bkz: 3 nisan 2005 kayserispor galatasaray maçı) sonrasında "galatasaray taraftarına hırsız dedi" diye iftira atmadınızmı?

    deplasman kayseri maçında uğurlamaya gelmiş kayserililerin arasındaki bir kaç çapulcuya söylenmiş "aranızda hırsız var" sözünü yalan dolanla çarpıtıp galatasaray taraftarına söylendiği propagandası yaparak hagi'yi yuhalatan, hagi'ye ana avrat söven sövdüren, tribünleri "hırsız hagi" diye bağırtan sizler, kayserispor yönetimi en yetkili ağzından bu sözlerin "kayserispor taraftarına söylendiğini" açıkladığında hiç utanmadınızmı!

    (bkz: 28 mayıs 2005 galatasaray denizlispor maçı/@zizonkovac)'nda son pisliğinizi yaparken size karşı çıkan galatasaray taraftarlarını sokak aralarına kadar kovalayıp döven sizler değilmisiniz!

    taraftarlardan vazgeçtim, siz önce hagi'ye yaptıklarınız için önce bi özür dileyinde söz söylemeye hakkınız olsun.

    önemli not; kimse bana "oğuz altay" yeni geldi, düzeltmeye çalışıyor ile gelmesin. sakın. bir daha maça gitmemeyi göze alıp çok acaip şeyler yazarım buraya. yazmıyorsam efendiliğimdendir. biz biliyoruz "oğuz altay" kimdir. kimsenin başlığının altına gram bişey yazmıyorum ama kimler beşiktaş tribünden gelip galatasaraylılık taslar, kendi taraftarlarını döver, yetmezse götünü keser, hatta daha ileri gider biliriz. sakın delirtmeyin beni. hagi hakkındaki görüşleri zedelenmiş"miş", pöh.

    -yazı aslında bir sürü çelişki ile dolu ama gerisi fasa fiso. sanki devre arası futbolcu pazarında uygun fiyata süper topçular var, hagi onları almayıp kazım'ı alıyor. utanmadan ortaya karışık yapıp akıllarınca yönetimede çakıp bak biz nasıl duyarlı taraftarız mimikleri ise bi harika ama kimse yemez bu numaraları. hagi'ye "hırsız hagi" diye iftira atıp ana avrat sövdükleri ve galatasaray taraftarına saldırıp dövdükleri gün bitişin başlangıcıydı. artık ne yapsalar boş.

    gerisi;
    (bkz: gheorghe hagi/@zizonkovac)

    bir de şu var;
    ne demiştik?
    (bkz: kalbimizin hırsızısın)
  • 807
    galatasaray lisesi, galatasaray icin ne ise; ultraslan da, tribunler icin odur.

    turkiye'de koreografiyi en guzel ornekleriyle tanistirandir.

    butun taraftarlarini tek cati altinda toplayabilen bir olusumdur. avrupa, amerika ve asya'da bircok uyesi bulunmaktadir.

    galatasaray'in gittigi heryerde, takima sahip cikan uyelerine rastlarsiniz.

    bircok beste, bu grubun uyelerinden cikar.

    yonetimlerden emir almayan tek taraftar grubudur. siz ne kadar inanmak istemeseniz de. ergun gursoy'a da, ozhan canaydin'a da, adnan polat'a da tarife degismedi, basarisizlik ve istenmeyen durumlar oldugunda, takir takir soylediler fikirlerini.

    bu sozlukteki, bircok kendini bilmezden daha fazlasini verdi kulube. fedakarlikta bir yarisma olsa, coguyla yarismaya adinizi yazdiramazsiniz bile.
  • 814
    --- alıntı ---
    karanlık şimdi. ne bir ışık yakan var ne de bu karanlıktan rahatsızlık duyan. herkes kendi karanlığını öylesine benimsemiş ki bir dirhem aydınlıktan rahatsız olacak kadar. güneş doğmaz, ay batmaz olmuş bu sokaklarda. önünü görmeden yürüyen insanlarla dolu her yer. zamanı şimdi, tüm edilmemiş küfürlerin. nasıl olsa aldıran yok hiçbir şeye buralarda. dün karanlıktı, bugün karanlık fakat hiçbir şeyden emin olmadığın kadar emin ol ki yarın güneş’in aydınlığı yırtıp atacak tüm bu karanlığı. herkes her şeyi görmeye başlayacak. birer birer yüzlerimizi vuracağız güneşe. bir gün güneş umut olacak..
    --- alıntı ---
  • 816
    ikiyüzlü bir oluşumdur.

    bir yüzünde kendileri dışında kimsenin hazzetmetmediği,birçok insanın tribünden kopmasına sebep olan,bir şekilde galatasaray sevgisine leke sürülmüş,mevzubahis,tu-kaka grup...

    diğer yüzünde ise bilinçli,profesyonel galatasaraylılar diyebileceğimiz,kendini ultraslan hisseden,hissetmeyen * herkesin sevgisini kazanmış insanlar var.örnek verecek olursak;
    ikizler
    edip gürman
    samet doğan
    ulaş bayam
    halil ibrahim demirtaş
    suat ateşdağlı
    .
    .
    . gibi gibi...

    ultraslanı sadece birinci grup insanlar olarak düşünürsek,işte o zaman elle tutulur bir tarafı kalmaz.sadece ikinci grup olarak da düşünemeyeceğimize göre sanırım tam da burada ikiyüzlü ifadesi doğrulanıyor.ultraslan paradoksu da bu noktada başlıyor işte.ardından da "hangi ultraslan?" sorusu geliyor ister istemez.

    ultraslan'ın,hem eski ihtişamlı günlerine dönebilmesi,hem de galatasaray taraftarının genelinin sevgisini tekrar kazanması ve taraftarın kendini ultraslan olarak benimsemesi için bu soruya cevap vermesi lazım.

    kendine doğru yolu çizdiği zaman yine,yeniden kimse statta sadece 25000 kişi olduğuna inanmayacak *,yine stadımız cehennem olacaktır.çünkü galatasaray tribünlerinin potansiyeli belki de dünyanın hiçbir takımında yoktur.gerek istanbul'da,gerek anadolu'da,gerekse de yurtdışında bu potansiyel fazlasıyla mevcuttur.daha fazla küskünlük,kırgınlık,kopmalar olmadan uzlaştırıcı,bütünleştirici bir "doğru yol" bulmak lazım.potansiyelin farkına varılması lazım.

    halihazırdaki durum içinde bunlar çok zor olsa da,biraz polyannacılığa kaçsa da,tünelin ucunda ışık görünmese de oğuz altay bir fener yakma gayretinde şimdilik.zaman gösterecek,biz de göreceğiz.
  • 817
    türkiye'de eşi benzeri görülmeyen tribün showları, koreografiler yapan, çocuk esirgemeden onlarca çocuğu tribünde ağırlayan bir oluşumken 15 yaşında çocuğa sırf üzerinde polar yok diye 50 yaşındaki adamın galatasaraylılığını sorgulama hakkı veren bir "şey"e dönüşmüş olması çok acı verici olan organizasyon. türkiye'nin filanca kentinde yaşayan 10 yaşında bir çocuğun kumbarasındaki parayı yollayacak kadar güvendiği bir oluşumdu zamanında. kavga dövüşle değil koreografi ile, amatör branşlardaki taraftar sayısıyla, yapılan hayır işleri vasıtası ile rekabet etmeyi türk tribünlerine getiren de ultraslan'dı. türkiye'de unutulma seviyesine gelen spor branşlarını hatırlatan, sporcu aileleri dışında kimsenin uğramaz olduğu salonları dolduran da...

    böylesine ilkleri başaran bir organizasyon iken galatasaray taraftarlarını hatta yıllar yılı emek vermiş insanları bile soğutan hatta tiksindiren bir şey oldu çıktı. karaborsacıların abi olduğu, neredeyse hiçbir hamlesi galatasaray sevgisiyle bağdaşmayan; 15-16 yaşında çocukların üzerlerindeki polara, atkıya ya da yancı oldukları abilerine güvenerek egolarını tatmin ettiği ya da o abilerin kendilerine sorgusuz sualsiz * itaat eden kitlelerine güvenerek terör estirdiği bir baş ağrısına döndü ne yazık ki.

    bağımsız kimliğini kaybetti ne yazık ki, birilerinin güdümüne girdi. stadı bariz şekilde ikiye bölecek kadar kutuplaştı kemikleşmiş galatasaray seyircisiyle. 15 yaşında çocuk dedesi yaşında adama sırf üzerinde polar ya da atkı yok diye tepeden bakmaya, "bağır lan" demeye başladı. karşılıksız yaptıklarını iddia ettikleri herşeyi kendilerine kalkan edindiler. biz her yere koşuyoruz, kuyruk beklemeden gireriz; siz yoktunuz biz vardık filanca maçta, burda biz durucaz...
    vehasıl kelam, bu noktadan dönüş çok zordur. en başlarda herkesi kucaklamak adına ortaya çıkan "her galatasaraylı ultraslandır" sloganı da kucaklayıcılıktan öte dikta haline düşmüş durumda. zaten mevcut kutuplaşmadan dolayı niyet o yöne dönse bile fazlasıyla ütopiktir artık.

    sarı kırmızıya değil yeşile* sevdalı olanlardan bahsetmiyorum bile...

    şehir dışındaki oluşumlar, bazı alt gruplarda henüz yoldan çıkmadıysa da istanbulda yer alan, tayfa olarak da anılan ve üç aşağı beş yukarı ultraslan'ın temeli olarak sayılan topluluğun galatasaray tribünlerindeki yeri -çok üzülerek söylüyorum ki- budur... şimdi koordinatörlük görevinde bulunan oğuz abi olsun; ilk dönemden kayahan berberoğlu olsun, okan kızılırmak olsun, üni olsun, hell olsun, geçen gün kendini fesheden karşı olsun... hala daha bir umut duymama sebep olan onca isme rağmen bu noktadan dönüş imkansız gibi görünmektedir. tribün performansı adına, ciddi reformlar gerekmektedir. hoş, mevcut güç dengesi ortamının değişmeyecek kadar kökleşmiş olduğu da ortadadır ya....
  • 820
    ali sami yene veda gecesinde kendilerine karşı olan gram sempatimi de bitirmişlerdir artık kafam rahat şüphe kalmadı teşekkür ediyorum. önce sebo reise tezahürat yapıldı, sonra yılmaz başkana sonra ömer abiye sonra da hayri baba*yla ali sami yen stadyumunu uğurladılar sonsuzluğa. hayır salaklık bende ki orada izidham olacağını bile bile gittim ki tüm maç seni sevmeyen ölsün, re re re ra ra ra, 4 sene üst üste şampiyon olduk, sarı kırmızı şampiyon cimbom ve benzerleri yapılacak ne etrafımı görücem ne maçı izliycem sadece transa geçmiş şekilde bağıracağım sanıyorum. yok anasını satiym nereye söylüyorsun onları. anca başkan reis abi baba... hayır 1 2 tane de değil ki rütbe hepsinin ayrı tezahüratı var katılmazsan da ya anana bacına sövüyorlar ya "şimdi geliyorum oraya" bakışlarıyla etrafa "korku" salıyorlar yeri geliyor insan altına kaçırabiliyor. ama bir grup var ki gözümde bambaşka bir değeri var yeni fark ettim bu çocuklara dikkat etsinler çok büyük adam olacak hepsi
    (bkz: ultraslan sanayi)
  • 822
    11 ocak 2011 galatasaray beypazarı şekerspor maçı'nda da eski açıktaydım her zamanki gibi.

    adnan polat aleyhine bağıran bir grup vardı maçtan önce. zannedersem bu grup ultraslan değildi, konu da bu değil zaten. işte, konuşurken ıslıklamaya çalıştılar falan. onlar ayrı terane zaten, galatasaraylılık'tan nasibini almazsan, öyle manevi değeri olan bir günde başkanı konuşturmamaya çalışırsın falan. o konuya girmiyorum.

    benim dikkatimi çeken şu oldu : yanılmıyorsam maçın 2. yarısında, önümden yaklaşık 10 kişilik bir ultraslan grubu geçti. deplasman tribünü tarafından, eski açığın üst orta kısmına doğru gidiyorlardı.

    oraya gittiler, ortalık karıştı. tekme tokat daldılar birilerine.

    şimdi bu 10 kişilik gruba muhtemelen birileri haber uçurdu, gelin bunları dövün diye. çünkü bu grup orada değildi, sonradan geldi.

    yani böyle boktan bir işe karıştı ultraslan üniformalı ergenler.

    tayfadır, ultraslandır zerre umurumda değil. eskiden fenerbahçe tribünlerinde olurdu böyle mallıklar, dalga geçerdik. şimdi bu ergenler ve sahipleri karıştırıyor benim ali sami yen'imi.

    lanet olsun hepinize.
  • 824
    galatasaray spor kulübünden ve galatasaray spor kulübü yöneticilerinden bağımsız olduğunu savunanların bu görüşlerini neye dayandırdıklarını merak ettiğim oluşumdur.

    aksini her yerde savunurum, aksini bilmemek tribünü bilmemektir, kapalıdaki 300-400 kombinedir, maçlardan önce ceplerden ve araba pencerelerinden sarkan biletlerdir, takımın protesto edilmesidir, futbolcuların-teknik direktörlerin ıslıklanmasıdır, başka oluşuma engel olmaktır, önünü kesmektir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın