dünya kupası eleme grubu belli olduğunda hollanda'nın grubu sikip atacağı belliydi zaten: ikincilik için çekişeceğimiz rakipler romanya ve macaristan olarak karşımıza çıkıyordu. bu yüzden dünya kupası'nı gitmek istiyorsak bizim için hedef maçlar romanya ve macaristan ile oynayacağımız maçlardı. peki biz o maçlarda ne yaptık?
12 ekim 2012 türkiye romanya maçı: 0-1. selçuk inan kadroda yok, abdullah avcı'nın prenslerinden birisi sercan sararer 69 dakika oyunda kalmış ve ikincilik için en büyük rakiplerimizden biri olacak romanya'ya kendi sahamızda 3 puanı vermişiz (zaten romanya bu maç sayesinde 2. oldu).
16 ekim 2012 macaristan türkiye maçı: 3-1. abdullah avcı'nın diğer prensi tunay torun maça ilk 11 başlıyor, selçuk inan kadroda yok, kurtarıcı olarak oyuna sürülen isim ise aydın yılmaz. sonuç olarak macaristan'a da 3 puanı veriyoruz.
26 mart 2013 türkiye macaristan maçı: 1-1. selçuk kadroda, tunay ve sercan yetersizleri kadroda yok. alınan 1 puan da bunun sonucu olsa gerek. ama bu maçı kazanamamak da 2.lik umutlarının bitmesi demekti. çünkü 2.lik için rakibimiz olan macaristan'dan 2 maçta sadece 1 puan alabilmiştik böylece.
10 eylül 2013 romanya türkiye maçı: 0-2. fatih terim etkisi desek yeterli olacak sanırım. grubun tamamlanmasına 4 maç kala ortada karanlık bir tablo vardı ve matematiksel olarak şansımız mevcut olsa da 2.lik şansımız çok azdı. sonucunda da fatih terim'in geldiğinde olduğumuz yerde bitirdik grubu, yani 4. olarak.
açık konuşmak gerekirse abdullah avcı'nın olduğu dönemlerde milli takımdan tamamen kopmuştum, hiç ilgilenmiyordum. yenilmek, yenmek hiç önemli değildi benim için. fatih terim'in gelişi sonrası da tüpçü ve onun zihniyeti sayesinde milli takıma bakışım yine değişmedi ama genel olarak pozitif bir hava hakimdi. zaten biten umutların son maça taşınması da terim sayesinde olmuştur. ama sonuç olarak nefesimiz daha fazla yetemezdi. çünkü romanya ve macaristan'a 4 maçta verdiğimiz 8 puan elbet önümüzü kesecekti.
sözün özü, gördüğümüz gibi yabancı sınırının ülke futboluna gram faydası yok. önce zihniyetimizi değiştirebilirsek belki 2018 dünya kupası'nda olabiliriz.