türk telekom arena doğu tribün

• 1

  cagsoy adlı arkadasımızın ukdesidir. ama benim anlamadığım şey nasıl olur da başlığı acılmamıs doğu tribün diye.
  
  ali sami yen'e göre kıyaslarsak kapalı tribün. arenada maç içerisinde bağırmazlar sürekli. pegasus'tan davet geldi mi geri çevirmezler. fakat bağırdılar mı öyle bir bağırıyorlar ki çıkan sesin haddi hesabı yok. ben ne motor yarışları, formula 1'ler izledim ama bu ses başka bir ses. hem de çoğu oturduğu yerden bağırıyor diyebiliriz. o tribünün akustiği bir başka sanki. helal olsun. uzaktan izlemesi en keyifli ikinci tribündür. birincisi tabii ki kuzey pegasus.
  
  aylar sonra ekleme: bugüne kadar takip ettim ve buna göre söyleyebilirim ki, performans olarak güney tribününü pek beğendiğimi söyleyemem. ama içinde bulunanlar çok seviyor.
• 2

  içinde bulunduğum tribündür en çok edilen tezahürat ise çök çök 'tür...
• 3

  23 ocak 2011 galatasaray sivasspor maçında 4. katta ikamet ettim ben de yanımda kardeşim, sevgilisi ve kardeşiyle... çök çök olayını hiç yaşamadım, ve etrafımda da hiç duymadım... yer yer ayakta, yer yer oturarak ama sürekli olarak sahada olanlara tepki veren *bir taraftar grubu vardı 4. katta görebildiğim kadarıyla...
  
  evet belki bir asy kapalısı havası yoktu, ancak herkes sesi yettiğince tezahüratlara katılmaya çalıştı... stada liderlik etmek gibi bir derdi olmayan insanlar bir araya gelmiş gibiydi ancak o tribüne yer yer hareket verecek (asla ultraslan gibi "bağırın lannn" kafasında değil), o tribünden tazahürat başlatabilecek bir oluşuma ihtiyaç duyduğu açık... kaldıki maçın 80. dakkaları falandı sanırım, 416. bloğun ön tarafında yanlış görmediysem zaman zaman basketbol maçlarında karşılaştığım karşı grubundan bir arkadaş o kadar içten başladıki kendi kendine re re re ra ra ra galatasaray galatasaray cim bom bom diye bağırmaya (ki bu sırada pegasus gene kendi çapında seeen var ya seeen diye uyutuyodu ortamı) başlayınca maçı izlemeyi kesmiş ve avazım çıktığı kadar eşlik eder halde buldum kendimi ve etrafımdakileri, ki bu etrafımdakilerden kastım içerisinde kardeşimin bir beşiktaşlı olan sevgilisi ve tam yanımda maç boyu nerdeyse hiç oturmamış olan 50-60 yaşlarındaki bir amca ve teyze gibi insanlar... nasıl özlemişim anlatamam, bu kısırlığa çözüm ancak böyle insanlarla başlayabilir diye inanıyorum...
  
  gönül isterki sultans- karşı - hell - parçalı ve inatla yürüyedur bu tribünde toplansa (ister ayrı ayrı, ister farklı bir isim altında birlikte)... istediğimiz,özlediğimiz , aklı selim galatasaraylılardan oluşan bir kapalı yaratsak yeniden... re re re ra ra ra desek arabesk şarkılar yerine... yeri geldiğinde ıslıklasak, yuh çeksek.... yeri geldiğinde meşaleleri yakıp cehenneme çevirsek o stadı... yeri geldiğinde bağırsak, çağırsak, tezahürat etsek... koreografinin kralını yapsak gene, tüm dünyaya "ölmedik, burdayız" diye bağırsak...grup ismiyle değil galatasaraylılık üst kimliğimizle bir arada gül gibi geçinip gitsek, kavgasız/gürültüsüz... beğendiklerimizi alkışlasak, beğenmediklerimizi eleştirdik diye "aha şimdi bir yerden uçan tekme gelecek" diye çekinmeyeceğimiz bir yer yaratsak kendimize burda... bando geri gelse keşke tam da bu tribüne...
  
  biliyorum bir çok keşke var bu yazıda...1997-2004 yılları arasında iç saha maçlarından 1 tanesini bile kaçırmamış biri olarak gördüm/yaşadım/biliyorum ben bunları... çok şey istemiyorum... yoksa istiyormuyum?
  
  edit: ufak bir anektod eklemece
• 4

  zirve sonrası terkedilmişliğin, yalnızlığın hissedildiği tribündür. "doğu üst var mı? yok mu... hiç mi yok? :("
  
  üst kat için konuşuyorum, orta kısımlar genellikle oturarak maçı izlese de anlık tepkiler konusunda oldukça başarılı ve akustiğin de katkısıyla etkili ses çıkartıyor. takımın coştuğu ve gol için yüklendiği dakikalarda da genellikle ayakta duruyor ve bağırıyor millet, gol pozisyonunda çök diyene rastlamadım. derbilerde çök diyenler sağlam küfür yer ve maça geldiğini farkederse o stadı inletir doğu tribün.
• 5

  dün ilk maçımı bu tribünün 414. bölgesinde izledim. çök çök var. yalan yok ama güneyden aşşağıda kalmadık, ses olarak aştık bile.
• 6

  kombinemle beraber 1.5 sene 414'teyim. ajax maçını saymazsak ilk maç olduğu için herkes yerini görmek için koltuğuna oturdu, zamanla yerler daha bir şekillenecek gibi. çök çök pek olmadı, isteyen istediği zaman kalktı oturdu, kimse kimseye karışmadı. henüz tam organize olunamadığından spontane tezahüratlarla özellikle takım ateşlenmesi gereken yerlerde topluca harekete geçildi. zamanla birçok şeyin oturacağına inanıyorum. ayrıca bizden sayıca az gözüken batı tribünden gelen sesi duyunca bizimkini tahmin bile edemiyorum. fener maçını iple çekiyorum sözlük..
• 7

  416ıncı blokunda bir efsane yaratılabilir. güney 1 den onlara bakıyorum da, bambaşka bir hava yakalanabilir.
• 8

  mümkün müdür, değil midir? nasıl olur? bilmiyorum ama nasıl ki ultraslan kale arkasında konuşlanmış ise bir şekilde eski kapalı tayfasının da buraya monte edilmesi gerekli. 23 ocak 2011 galatasaray sivasspor maçı'nda bu eksiklik fazlasıyla görüldü. ali sami yen'de dahi kale arkasına geçtikten sonra stadyumu yönlendirme konusunda yetersiz kalan ultraslan'ın tt arena'da bu işin altından kalkması çok ama çok zor. şayet bu sağlanabilrse o zaman diğer tribünlerinde katılımıyla (batı, güney) pegasus tribünü ile beraber ciddi anlamda korkutucu bir tribün gücü oluşabilir.
• 9

  415. bloğun girişindeki yüksek demir koruma yüzünden 4.5.6.7. sıralardan güney tarafındaki kalenin görülemediği tribun.
  iki haftadır orada birikenleri uyarmaktan maç seyredemez olduk. anladık stada ilk giren hayranlıkla etrafa oradan bakıyor ama
  eğer her maç öyle olacaksa "hay bin en iyi yerden alınmış kombine " diyeceğim.
  
  ha bu arada 415. blok 4.5.6.7.8.9. sıralardan toplam 42 kişinin bir araya gelmesiyle oluşturduğumuz deniz nakliyecileri grubu olarak
  her türlü tribün aktivetisinde gür bir ses olmaya adayız.
  
  komşu koltuklara duyurulur.
• 10

  413.bloktan tam setin arkasından 3 arkadaş olarak kombine almanın ne derece doğru bir karar olduğunun farkına bu maç daha da vardık.sanırım bundan sonra da kombineleri yenilerken "aynısından abi" diyebileceğimiz yer.etraftaki herkes efendi efendi maçını seyrediyor,yeri gelince tezahuratlara eşlikler ediliyor ve diğer 3 tribünde kat ve kat fazlasıyla muhteşem bir ses çıkartıyor bu doğu tribün.
• 11

  415'in ortasında çök çökcü biraz vardı ama azdı. sol taraf kendi arasında birşeyler yapmaya çalıştı ama birlik sağlanamıyor. onun dışında ultraslanın "kapalı ayağa" çağrılarına neredeyse bütün tribün katılmıştır.
• 12

  eskişehir maçında başlayan ayaklanma ve tezahurat ateşiyle eski kapalı ruhunu tekrar yakalama konusunda umutlar yeşertmiştir. üst katta deplasman tribününe yakın kısımdaki topluluğun büyümesiyle çok daha güzel ve etkili bir hal alacaktır.
• 13

  biletix oturma planında ilgili tribünün alt tarafı ülker tribünü olarak gözükmektedir.
• 14

  bu tribünün üst köşesinde bulunan bir grup var. her maç en az bir kere milyonlarca başlatırlar, 15-20 kişi olmalarına rağmen sesleri de duyulur yani.
  
  kendilerine ait bir video buldum http://www.youtube.com/...&feature=related
  sanırım bu da blogları http://1905.gs/blog/
• 15

  11 ağustos 2011 türkiye estonya maçı ile beraber doğu alt tribününü * test etme fırsatım oldu. izleme ve seyir açısından, her yer yalan burası gerçek, net. sahaya çok yakın olmanıza rağmen, sahanın her yerine hakimsiniz. bağırsanız futbolcular duyuyor. ben derim ki parası olan doğu alttan alsın.
• 16

  bence arena'nın en kıyak tribünüdür. metro'dan sonra hemen ulaşabiliyorsunuz, aynı şekilde çıkışta da rahat ediyorsunuz. otobüsleri kullanmayacaksanız, aynı görüş açısına sahip batı yerine doğu tribün çok daha iyi. ben bir galatasaray maçında futbol izlediğimi bu tribünde anladım, top rakipteyken ıslık, pozisyona göre çılgınlar gibi tepki, kimi zaman oluşan haydi bastırın uğultusu, tam hayallerimdeki gibi bir tribün. 415. blokta, burası kapalı kardeşim heyya heyya lay lay lom'cular var, zaten her maç orada bir tartışma yaşanıyor ama 60 dereceliler olmadığından, ortamda bir sıkıntı yok.
• 17

  gitmesi bir türlü nasip olmayan tribündür. hakkında yazılanları görünce iç geçirmemek elde değil.
• 18

  iki abimle birlikte her maç üç deve adam olarak maç seyrettiğimiz tribündür. genelde sağımız solumuz boştur. arada güzel kızları yanına alan gençler gözükür. üst kattan yapılmaya başlanan (bkz: re re re ra ra ra galatasaray galatasaray cim bom bom) efsanemiz dışında genelde ultraslan'ın yönlendirmesiyle hareket eder. alt tarafı hakeme baskı yapmaya çalışır. son bursaspor maçında misafir takım seyircisinin altında bulunan en dip köşesine kadın ve çocuk seyirciler uygulaması ile yaklaşık 400 kişilik hoş bir grup girmiştir. bilet fiyatları düştüğünden (bkz: tt arena'daki galatasaray maçlarının bilet fiyatları) acilen dolması gerekir. esas görevi hakeme en yakın 2 bölgeden biri olduğu için hakeme psikolojik baskı olmalıdır.
• 19

  bu tribünün alt kısmı türk telekom arena'nın en güzel maç seyredilebilecek noktalarındandır. ayrıca televizyonlardan izlerken tam karşınızda sürekli kırmızı görünen yer var ya, onlar koltuklar, yani boş kalan tribündür.
  
  son olarak 26 ekim 2011 galatasaray gaziantepspor maçında dolmasını istediğim tribündür.
• 20

  bilet fiyatı uçuk olmazsa arena'ya bir dahaki gelişimde maç izleyeceğim tribündür.
• 21

  bu seneden ümidi kestim ama önümüzdeki sezondan itibaren bilet fiyatları ayarlanarak mutlaka full doldurulması gereken tribündür. hem televizyondan boş göründüğünde tüm stat boş zannediliyor, maça gitmeyen arkadaşlara laf anlatmaktan dilimde tüy bitti..hem de hakemi, özellikle yan hakemleri baskı altına almak için en müsait tribün. 26 ekim 2011 galatasaray gaziantepspor maçında o tribün full çekse ve her hakem kararında büyük bir uğultu koparsaydı serdar diyadin denen o iyi aile çocuğu servet ve sabri'nin pozisyonlarında o bayrağı kaldırırken iki kere düşünürdü.
• 22

  bilet fiyatı ucuz olmasına rağmen beklenen ilgi yine gösterilmemiştir. bir de dünkü seyirci sayısını bilen varsa söyleyebilir mi acaba?
• 23

  26 ekim 2011 galatasaray gaziantepspor maçında bilet fiyatları ucuzlamasına rağmen bir önceki bursa maçına göre daha az seyirci gelmiştir. kadın ve çocuk uygulaması sahaya bakarken en solda yine yapılmış bu sefer 100 kadar seyirci gelmiştir. (bir önceki bursa maçında bu sayı 400 civarındaydı). yan hakem'in kafasına ayakkabısını düşüren efsane taraftarın bulunduğu yerdir. maçın son çeyreğinde tüm arena gibi zıvanadan çıkmıştır. taraftarın acilen doldurması ve yönetimin bilet fiyatlarında daha fazla indirim yapması gereken çok kritik bir tribün'dür.
  
  karanlık yüzümle;
  
  b. ya nasıl olsa boş, şu tribüne seyirci alsanıza, son dakika indirimi filan yap, bak thy bile yapmakta.
  y. sen işine bak, bilet fiyatlarını düşürdük.
  b. ama daha da boş,
  y. kombineciler çok para verdi.
  b. helal olsun diyoruz doldurun bu yeri
  y. ama!
  b. patron sensin istediğin zaman indirim yapabilirsin, uyanık ol bak pegasus, thy nasıl çalışmakta?
  y. sahi mi?
  b. bak hala duruyor.
• 24

  5 kasım 2011 galatasaray mersin idman yurdu maçı'nda yine dolmayan tribündür. 26 ekim 2011 galatasaray gaziantepspor maçı na göre daha doluydu ancak hala çok boş yer var.
  
  ücretsiz kadın ve çocuk taraftar uygulaması sanırım bu kez bu tribünde yapılmadı. veya yapıldı ise ben görmedim.
  
  maçın 80. dakikalar sıraında üst kattan yapılmaya başlanan (bkz: re re re ra ra ra galatasaray galatasaray cim bom bom) efsanemiz bu kez pegasus'un katılmamasıyla yarım kaldı.
  
  bu tribün dolmadığı sürece takıma olumlu seyirci katkısı ve hakem baskısı yaratılması çok zor. acile yönetimin artık burayı doldurması gerekli.
• 25

  26 kasım 2011 galatasaray sivasspor maçında gene boş kalmış yer.
  alıştık artık sorun çözemeyen yönetim ve soğuktan öleceğini zanneden taraftar felsefimiz sebebiyle tüm arena yılın en az seyirci rekorunu kırmıştır (kendi sahamızdan bahsediyorum). arena'da ucuz yerler de boş kalmıştır. (hemen biletler pahalı diyeli sallamayalım lütfen)
  eboue konusunda yaşananlar taraftarda hiç bir şey yaşatmadığı gibi ilgisini de azalttı sanırım.