teknik direktör

• 1

  futbol takımlarının resmi yöneticileridir kendileri. türkiyede yabancısı makbül olan bu kişiler arasında en başarılı türk teknik adam olarak fatih terim çıkmıştır.
  
  (bkz: fatih terim)
  
  (bkz: türk teknik direktör)
• 2

  bir teknik direktör düşünün*geldiği sezon ve 2.sezon'un da takımı şampiyon yapamasın zor ama takımda kalsın başkan onu takımda tutsun ona güvensin. bu hoca 3. ve 4. sezonlarda takımı şampiyon yapsın uefa kupasında final oynatsın.
  
  yukarıdaki cümleler olmayacak şeyler mi ?
  bir teknik direktör'e ilk önce zaman lazım bu zaman öyle 3-5 ay değil takımı tanıması için 1-2 yıl olması lazım, diyelim şampiyon olamadın adamı yollamayacaksın biraz daha zaman işte o zaman büyük başarılar yakalayacaksın.
  fatih terim uefa kupasından önce takımı 4 sene çalıştırmış değil midir? takımda kalmasının tek nedeni ise bu 4 sene de yaşadığı şampiyonluklardır.
  işte biz bunu istiyoruz sadece biz değil fenerlisi de beşiktaşlısı da bunu istiyor. eğer 1 seneyi boş geçseydi sözleşmesi fesh edilebilirdi.
  
  lucescu olsun gerest olsun skibbe olsun bu adamlara neden yeterince şans verilmedi ?
  yoksa hep aynı korku mu ? yönetim istifa korkusu yani.
  peki sürekli *değiştirip başarısız olursan bu taraftar yönetim istifa demeyecek mi sanıyorsun ?
  lütfen bir kere olsun teknik direktörüne sahip çık, büyük başarılar için sözleşmesi fesh edilecek adam takımın hocası değil futbolculardır.
  
  (bkz: sir alex ferguson)
  (bkz: istikrar)
  (bkz: başarı)
• 3

  bu aralar galatasarayımızın sürekli anlaşma safhasında olduğu futbol takımının patronlarıdır. biri gidip biri gelmektedir. sözlük olarak sıyırmak üzereyiz.
  
  (bkz: juan de ramos)
  (bkz: co adriaanse)
• 4

  an itibari ile galatasarayımızda bulunmamaktadır, umarız en başarılısından bir tanesi gelip dertlere deva olur.
• 5

  geçen sene yine bu günlerde kafamızı kurcalayan, aradan bir yıl geçmesine rağmen hala aradığımız şey.galiba bulunmaz hint kumaşı gibi birşey bu çünkü almak için bunca zamandır* avrupada dolaşmadığımız yer kalmadı.en sonunda gidip memleketinden* getireceğiz galiba.
  (bkz: hint müziği eşliğinde antreman yapmak)
• 6

  son yıllarda sık sık değiştirdiğimiz mertebe.
• 7

  (bkz: arayıp da bulamadıklarımız) *
• 8

  (bkz: galatasaray futbol takimi nin teknik direktor arayisi)
• 9

  her sezon küme düşme potasındaki başka bir takımda görülenlere joker teknik direktor denir.
• 10

  "başkan patrondur, sonra yöneticiler gelir sonra kulüp sekreteri, sonra taraftarlar, sonra oyuncular ve nihayet, hepsinden sonra bu yığının en dibinde, en altın da altında en sonda, hepimizin onsuz yapabileceği koduğumun teknik direktörü gelir."
  
  (bkz: the damned united)*
• 11

  galatasaray sözlük yazarıdır büyük ihtimalle.
  
  bazı teknik direktör görevleri;
  
  --- vikiden alıntı ---
  
  1. skill development- training each and every player to get the best out of them
  2. prepare training session in advance- always have sessions planned ahead to allow progression within the team and it also allows you to teacher something that they might need help in to be able to improve on what skills they already have.
  3. make sure correct equipment is available- make sure there is the correct equipment for each training session for.
  4. organising fixtures-make sure the team get enough fixtures during the season.
  5. skill development- this means that the player you are coaching has to get better than he would if he was on his own. ıf this is not the case then you have failed as a coach.
  6. health and safety- what this means is that the coach is aware of laws concerning dealing with young people and recognising the different forms of child abuse. this means that if a player has bad bruises and then knowing what to do.
  
  --- vikiden alıntı ---
  
  anlamak zor değil sanırım çevirmeme gerek yok, ama hem çevirip hemde yazabildiğim kadar görevlerini yazmaya çalışayım. oyuncuların kişisel skillerinin gelişimlerini ve yeni yeteneklerinin keşiflerini sağlamak ,, antremanları hazırlamak, takımın ne eksiği var hangi oyuncu hangi konuda zayıf bunları belirleyip ona göre antreman programı hazırlamak, oyuncu sağlığı, rakip takım analizleri, maça göre taktik teknik antreman, basın işleri, kişisel oyuncu iletişimleri,... bu liste böyle uzar gider. kolay değildir teknik direktörlük. bilgisayarın karşısına geçip fm deki gibi 2 tuşa basarak maça taktik hazırlamaya benzemez. ayrıca takım sahaya çıktığında gördüğünüz de değildir teknik direktörlük. yurdum insanının bir an önce toparlanıp kendisine gelmesi lazım. şimdi sorsak herkes teknik direktör olmaya hazır, sahaya çıkar yönetirim diyor ama teknik direktörlük sadece maç başına takımı kurup oynatmakla oyuncu değiştirmekle olmuyor ne yazik ki. * *
• 12

  menajerlik oyunlarının bünyeye verdiği gaz ile özellikle yenilgi zamanlarında sözlüte sıkça ortaya çıkan teknik direktörlerdir.
• 13

  iranlı yönetmen abbas kiarostami; yönetmeni bir teknik direktöre benzetmiş : "futbolcularını seçer onları yetiştirirsin ama sıra oyuna geldiğinde sahanın yan tarafındaki kulübede oturur, oyunu seyredersin, tıpkı bir seyirci gibi. bu arada heyecanlansan da kimi zaman üzülüp kızsan da oyuncuların maç sırasındaki performansına müdahale edemezsin”.
• 14

  genelde maç oynanırken ciddi durması ile bilinmektedir. ama eminim içinde fırtınalar kopmaktadır.
  http://tinyurl.com/26rrd4h
• 15

  (bkz: jose mourinho)
• 16

  (bkz: 2 kere fm oynayanin kendini teknik direktor sanmasi)
• 17

  (bkz: frank rijkaard)
• 18

  http://www.resultados-futbol.com/...r-milan-rf_28487.jpg
• 19

  --çılgın teknik adam--
  
  t.d : başkanım bu maçı alırsak şampiyonluk gelir !
  b : ulan hayvan lig bitti ! hem kovdum ben seni sen nerden çıktın ?!
  t.d : ya başkanım 2-3 transfer daha yapsak düzelirdik ya ?
  b : lan sktr git !
  
  --çılgın teknik adam--
• 20

  not: eleştirmem gereken şeyi iyi çözerim ilk önce. hani kimsenin aklında soru işareti kalmasın diye yaparım bunu. çünkü zordur, anlatamazsın. kimisi şov yaptığını, prim olsun diye, reklam uğruna saçmaladığını iddia ederek atmaya çalışır seni köpeklerin önüne. susarsın.. sessiz ve hareketsiz kalmak en akıllıca davranıştır saldırgan itlerin olduğu yerde. kimsenin dokunulmazlığı yoktur futbolda. futbolun hatası da yoktur. hatasız goller de yoktur. her futbol topu hataların birer halkasından tutunarak fileyle buluşur. gol diye sevinen vardır. gol diye üzülen de...
  
  8 şubat tarihli bir yazı. geçmiş mi üzerinden 7-8 ay gibi bir süre. gördüğümüzü yazmak en güzel şey.
  önce iyi çözerim eleştirmem gereken şeyi. neden eleştiriyorsunun kanıtıdır! diğer tüm hataları eleştireceğimin garantisi olduğu gibi.
  
  (bkz: #306027)
• 21

  herkese göre;
  http://www.flickr.com/...9425/in/photostream/
• 22

  onun için anahtar kelime "hakimiyet" tir. gelirken şunu söyler, bu takımın iyi ya da kötü her durumundan ben sorumluyum. bir teknik direktör bunu demelidir.
  
  teknik direktör sorun yaşıyorsa futbolcusuyla, çeker köşeye anlatır, anlamazsa yol verir.
  teknik direktör olmayan ise medyanın önüne çıkar "onu bir daha oynatmam" diye sırıtır, kendini haklı çıkarır.
  
  teknik direktörlük; maç kazanmak, takımı şampiyon yapmak, futbolcuyken dünyanın en iyisi olmak değildir.
  teknik direktörlük; futbolcusuna, takımına, rengine, aldığı paraya, verilen emeklere, en önemlisi başında olduğu kurumu sevenlere saygı duymaktır. onların önüne kurban getirmemektir.
  
  işte fatih terim'i fatih terim yapan, belki de dünyanın en kibirli insanı olan mourinho'nun inter'den ayrılırken göz yaşlarına boğulup oyuncularıyla sarılmasıdır onu büyük kılan...
• 23

  bu ülkede avrupa çapında 3 tane yetişmiştir.
  
  (bkz: fatih terim)
  
  (bkz: mustafa denizli)
  
  (bkz: şenol güneş)
• 24

  bunu yermek dünyanın en kolay işi. ciddi söylüyorum. dünyadan bundan daha kolay bir iş yok. çok üstün bir zekaya sahip olmana da gerek yok. ortalama bir zekaya sahip olman yeter. hatta aptal bile olsan bu işte kariyer yaparsın. öyle bir iş çünkü.
  
  kadroda 6 santrfor var. bunların her birinin oynaması üzerinden yerebilirsin. oynamaması üzerindenden de yerebilirsin. 12 orta saha oyuncusu var, aynı şey bunun için de geçerli. matematikten çok anlamam ama olasılık diye bir zımbırtı vardı. bir torbadan 15 kalem kaç farklı şekilde çekilir diye yarak kürek sorulara sahipti. bu da öyle. 6 santrfor (çarpı) 6 oynamayan santrfor (çarpı) 12 orta saha (çarpı) 4 oynayan orta saha (çarpı) 8 oynamayan orta saha. çarptığın vakit anasının amı ediyor ki bu işin daha defans hattı, kalecisi, daha bir sürü ıvırı zıvırı da var..
  
  al sana fıstık gibi iş. sabah akşam yer dur. yerdiğin ismin imparator olmasına, mourinho olmasına gerek yok. sen bir santrforu tamamen öznel sebeplerden seviyorsan ve hoca oynatmıyorsa, hoca kötü. istifa. götü boklu bir adam yüzünden bile 156 noktadan yerebilirsin. ve muhakkak sana birileri 'adam haklı lan galiba' der.
  
  ciddi söylüyorum dünyada bundan daha güzel bir iş yok. fatih terim'e, mourinho'ya futbol konusunda salık veriyorsun ve destekçi bulduğun oluyor.
  
  bir diş hekimine ''diş öyle temizlenmez, diplere iyice girmen lazım'' desen -şakacı bir kimliğin de yoksa şayet- olduğun yerde dayağı yemen lazım. ama imparator'a ''futbol öyle oynanmaz, böyle oynanır'' deyince destekçi bulabiliyorsun.
  
  düşün yani. fatih terim'e, türkiye'de futbolu en iyi bilen adama futbol konusunda akıl veriyorsun. normalde yok hükmünde olması gereken bir şey.
  ama var. oluyor yani.
  
  dünyada bundan daha eğlenceli ve kolay bir iş var mı amk?
  
  not: baros'un oynaması lazım :(
• 25

  galatasaray sözlük'te bir elli tane bulunur, en egosu düşük olanlarından.