• 127
    --- alıntı ---
    süper loto’nun 22 kasım tarihinden bu yana kayıp olan 22 milyon liralık talihlisi ortaya çıktı. istanbul da ticaretle uğraşan ve kayserili olan 55 yaşındaki talihli süper loto’yu da kayseri’ye yaptığı bir iş seyahatinde oynamış. talihlinin istatistiksel olarak en çok çıkan sayıları ve hep aynı kuponu yıllardır oynadığı açıklandı. milli piyango genel müdürü recep biçer, 22 kasım tarihinden bugüne kayıp olan 22 milyon liralık süper loto talihlisine dün itibariyle ödeme yapıldığını düzenlediği bir basın toplantısıyla duyurdu.

    vakiflar bankasi yetkilisi talihliyi anlatti

    talihlinin parası yatırdığı vakıfbank yetkilisi atilla zeybek ise, talihliyle ilgili şu bilgileri verdi: "talihli işadamı kayseri doğumlu. istanbul’da yaşıyor. orta ölçekli bir firması var. kendisi çok sık şans oyunları oynayan biri değil. bir yere seyahat ettiğinde kendisinin uğuru olduğuna inanıyor ve istatistiklerde en çok çıkan sayıları hep aynı kuponu oynuyor. bir de gittiği iş seyahatlerinde milli piyango bileti alıyor. vakti fazla olmadığı için de 4-5 kupon biriktiğinde onlara toplu olarak bakıyor. geçtiğimiz günlerde çamaşır makinesinde kuponunun yıkandığını ve talihlinin kendisi olduğunu söyleyen kişinin açıklaması da kendisini çelişkiye düşürmüş. dün çeki aldık, bugün hesaplara geçti. 3 gün önce fark etmiş. yıllık 1,5 milyon tl’nin üzerinde yıllık faiz alacak. daha sonra ise kendi işiyle ilgili bu parasını değerlendirir diye düşünüyorum. 55 yaşında, evli ve 2 çocuğu var. ticaret artı taşeronluk, inşaat malzemeleri işleriyle uğraşıyor.

    galatasarayli olduğunu açiklamami istedi

    bu arada zeybek, talihlinin kendisinden galatasaray futbol takımını tuttuğunu düzenlenecek basın toplantısını özellikle açıklamasını istediğini de sözlerine ekledi
    --- alıntı ---

    beyler hadi yine iyiyiz, sponsoru bulduk. bir adam galatasaraylı olduğunun özellikle açıklanmasını istiyorsa sağlam cimbomludur, bi güzellik yapar, 5-10 milyon bir şey atar transfer için. *
  • 131
    nihayet sana kavuştum sözlük. sınavların bitmesiyle beraber harika bir yılbaşı tatili süper geldi. eve gitmekten bahsediyorum yani. aile çok güzel şey, hele çocukluk arkadaşının senin için istanbul'dan kalkıp yılbaşı için aydın'a gelmesi daha göz yaşartıcı bir durum. neyse tatil de bitti yapacak bir şey yok. yaklaşık 1,5 aydır sadece okumak için girdiğim senin bazen yüzüne bile bakamıyordum. ama artık bitti en azından 1 aylığına buralardayım daha aktif olarak. şampiyonlar ligi maçında yine senle hdmi bağlamaca oynayacağız gibi.

    bunun yani sıra bugün okulda sürekli gördüğüm ua montlu çocukla tanışma şerefine eriştim. o da bu alemlerdenmiş, sürekli gözüme çarpan montuyla tanışmayı kafama koymuştum. kısmet bugüneymiş. hemen de kaynaştık. maç muhabbeti falan döndü sanırım kendisiyle maçlara akıcağız gibi duruyor. büyük zevk benim için. hele kendime yakın gördüğüm ender galatasaraylılardan biri olacaksa. umarım kendimi bu konularda iyi yansıtmayı başarabilirim.

    bunun yanı sıra artık dizilerime geri dönebileceğim. en çok one piece özlemi çektim ne yalan söyleyeyim. şimdi de açtım dolmasını bekliyorum.

    kısacası özlendin sözlük, 2012 yılıyla birlikte anladım ki insan kaybettiklerini özlüyor. güzel günlere birlikte diyorum..
  • 132
    az önce zaman zaman duygusal yakınlaşmalar yaşadığım * bir kızla mesajlaşırken 500+ sms im olmasına rağmen ( 5-6 mesajdan sonra) muhabbeti bitirmek için kıza " sms im bitiyor, yenilemek için de kontörüm yok " dedim. korktuğum whatsapp, msn... den devam etme cevaplarını almayı beklerken " ben sana atayım canım :) " şeklindeki şaşırtıcı cevabı aldım ve kızın teklifini hiç düşünmeden kabul ettim. kız 10 lira kontör attı. paraya ihtiyacımın olduğu şu günlerde gelen liraları direk nesine.com' daki hesabıma aktardım ve bu geceki nba maçlarına bir kupon yaptım. şimdi 500+ sms le maçlar başlayana kadar kızla muhabbet ederim, maçlar başlayınca da uyuyacağım derim. bence çok güzel iyi oldu.

    içimden geldi bu şarkıyı da paylaşayım: http://www.youtube.com/watch?v=ZKvhxapM5zo
  • 133
    an itibariyle memlekete dönüş biletimi aldım gavur ellerden.. şubat'ta sabiha gökçen havaalanına indiğimde ilk iş bir meyhaneye girip rakı - beyaz peynir yapmak olacak sanırım..
    çok özledim be sözlük, ülkemi özledim, yemeklerimizi özledim..
    kokoreci nasıl özledim hem..

    hepsi sırayla yapılacak istanbul'da ve ardından otobüsle denizli yolları..
    tabi o kadar yeme içmenin üzerine otobüste bir facia yaşamazsam.. *

    az kaldı artık..
  • 138
    sözlük ahalisi toplanın.

    bilen var bilmeyen var.
    ben evlilik arefesinde bir kardeşinizim. ve bugün çok mutluyum sözlük.
    evlilik kolay iş değil. evlenmeden önce bir takım şeyler planlanır falan filan.
    tecrübeli ağabey, ablalar daha iyi bilir. evlilik denince heralde herkesin ilk aklına gelen "ev" kelimesi gelir.
    evet. evlilik mevzusunda "ev" kısmı önemlidir. hem bütce'ye fazla zarar vermeyecek, hem eski veya kötü olmayacak.

    işte bugün, benim beklediğim o ev sonunda benim oldu sözlük. günlerden beri heyecan ve korku ile yaşama sebebim sonunda mutlu son ile bitti.

    biliyorum bir çoğunuzun umrunda bile değil ama sevindim be sözlük.
    bu sevincimi de sizlerle paylaşmak istedim.
  • 142
    (bkz: sözlük ağlama duvarı/#1145132)

    finallerimin hepsi açıklandı ve banko kaldım diye hesapladığım derslerden birinden cc ile geçtim. kalma ihtimalim az da olsa olan dersten ise bb ile geçtim. bu sebepten ayrıcada çok mutluyum üzerimden bir yük kalktı. diğer banko kalırım dediğim dersten kaldım ama kafama takmıyorum. sene başında ilk derse girdiğimde de ben bu hocadan kalırım demiştim, kendimi yalancı çıkarmadım ne yazık ki. (neyse sikimde değil)

    sonuç olarak iki derseten büte kalmış oldum. bunlardan birini rahatlıkla bir sorun olmadan vereceğimi düşünüyorum. (bu dersten kalmamda sneijder'in etkisi büyüktür. kendisini beklemekten finallere çalışamadım yahu.) diğeri de söylediğim gibi sikimde değil seneye başka hocadan bir daha alırım.

    evet, anamızı ağlattı, finallerimizi etkiledi benim gibi bazı renktaşlarımın da büte kalmasına az da olsa etkisi oldu ama sonunda wesley sneijder geldi ve artık parçalı formamızı giyecek.
  • 143
    kardeşimin bir an önce ortodontik tedaviye başlaması gerekiyordu sözlük. okuduğum okul vesilesiyle oradaki prof. ve dekan yardımcısının yardımıyla hacettepe'den ege üniversitesi'ne gittik. ve halledebildik durumu sözlük. bugün kabul edildik ve tedavi süreci resmen başladı. umarım sonucu çok güzel olacak. kendimde bu işlerin içinde olarak hocalar arası iletişimi gördüm. hatta ege'de hacettepe mezunu bir bayan doktorla da tanıştık. fakat kim ne derse desin sanırım hacettepe diş hekimliği'nin yeni binasından, düzenli oluşundan ve teknolojiye daha fazla ayak uydurmasından dolayı kendi kendime tekrar ege ve hacettepe arasındaki farkı gördüm. ve bir kez daha iyi ki istediğim yerdeyim, iyi ki hacettepe'deyim dedim. bunu ege'yi küçük düşürmek amacıyla düşünmüyorum. inanıyorum ki ege'nin de öğretmen kalitesi çok iyi fakat eski binalarından yeni bir binaya taşınırlarsa her şey daha güzel olacaktır.
  • 145
    sözlük bugün saat 18.00 sularında kız arkadaşımla bir yemek yedik ve ben biraz şarap içtim. hafif çakır keyif caddede yürürken bir anda kendimi gs store'da buldum, kız arkadaşım bana tee zamanında verdiği bir sözü tuttu bugün. bana verdiği söz şöyleydi: "bundan sonra galatasaray formalarını sana ben alacağım" demişti, ve gerçekten de öyle oldu. 2 sene aradan sonra yeni forma aldım, daha doğrusu o aldı bana. hem de 14 sneijder ! çok mutlu oldum bugün çok, hafif alkolün de verdiği keyifle store'dan çıkınca yerimde zıplamaya başladım, beki de beni hiç bu kadar mutlu görmemişti.

    kızım seni de, galatasaray'ım seni de çok ama çok seviyorum !
  • 148
    aynı gün içinde 3 (yazıyla üç) haber bekledim geçen hafta. ilki ve en önemlisi işle ilgiliydi. ortağım ilk büyük müşteri adayımızla sözleşme toplantısına gitti şehir dışına. toplantıdan çıktığında beni arayacak, bekliyorum. ikincisi bir gönül meselesi. yeni tanıştığım kadınlara hemen zaafiyet göstermekle ilgili bir mazim yok fakat bu defa böyle olmamıştı. facebook'tan buldum, yapıştırdım mesajı, dedim seni yeniden göreyim. başladım mavi zarfın köşesinde yanan kırmızı 1'i (yazıyla bir) beklemeye. üçüncüsüne gelince hepimizin beklediği haber. renkdaşlarım kusuruma bakmasınlar bu noktada, wesley ulan bu boru mu demesinler, sıralamada 3'üncü (yazıyla üçüncü) sıradan girdi listeme. belki müşteri adayı bu kadar büyük, kalbim de bu denli kabarmamış olsaydı şampiyonlar ligine gidebilirdi. gel gelelim o gün içerisinde beklediğim diğer iki haberle ilgili gelişme olmadıkça daha sıkı sarıldım sözlüğe. f5 yıprattım, doğrudur, wesley de wesley hani... itiraf ediyorum, sizler de beni gaza getirdiniz. hele nasıl azgınca yazmış bazıları, ben de abandım klavyeye, wesley de wesley... sonra akşam oldu. bir telefon geldi. arayan ortağım: hayırlı olsun. oh! elde var 1 (yazıyla bir). işten çıktım, eve geçtim, açtım bilgisayarı, yalnızca iki (yazıyla iki) sekme. biri sözlük, biri facebook. çay koydum kendime, geldiğimde biraz havam değişsin diye açayım da iki gazete okuyayım dedim, bir bakayım ki wesley diyor, oldu bu iş diyor, yarın istanbul'da diyor. hemen sözlüğe saldırdım tabi, aklımdan kısa bir süreliğine kırmızı 1 (yazıyla bir) bekleyişim çıktığı için havalara uçtu içim. o an wesley averajla şampiyonlar ligine katılıyordu içimdeki sonuçlara göre. kaynakları taradım, yazılanlar iyice ciddileşmiş, artık herkes diyor ki oldu bu iş. oh! dedim elde var 2 (yazıyla iki). yarın imza diyor, daha ne desin! uçaklı capsler paylaşan, komikli alaylar eden fenerli arkadaşlarıma sardım, dedim yarın imza kanka hahaha, hepsi almış kokuyu, bir geri vitesler tabi. olacak gibi heralde diyor ama ömrü hayatında "a" dese sonuna smiley koyan adamlar noktalama işaretlerini unutmuş, öyle bir yasta. sonra bir iç çöküntüsü geldi. hadi kız dedim, 3 (yazıyla üç) kupayla kapatalım sezonu. hadi dedim, hadi! yak kırmızımı, koyayım yanına sarı papatyalar, hadi yavrum!... değerli renkdaşlarım, şu ana kadar yazdıklarım sözlük sevinme duvarının konusuydu. şimdi sözlük ağlama duvarına gidiyorum... (yanmadı o kırmızı, canı sağolsun) bize her sevdadan geriye kalan sadece galatasaray dedim, sustum.
  • 150
    her an annem dürdütücek "kalk olm, saat kaç oldu?" diyerek uyandırıcak diye çok korkuyorum. hayatımın en güzel günlerini, en mutlu dönemini yaşıyorum. geçtiğimiz 5 gün boyunca gün içinde sneijder'in parçalıyla çektirdiği fotograf aklıma geldikçe sırıtıp "ya nasıl olur, nasıl olur" diye kendi kendime sorarken, sahaya sneijder tam karşımdan ilk adımlarını attığında hala rüyaymış gibi hissedip kendimi yine sırıtmaktan alıkoyamazken, bu akşam saat 8'den beridir "drogbaaaaaa" diye bagırıyor, "drogbaaaaaaaa" diye mesajlar ve "drogbaaaaaa" diye tweetler atıyorum, ne başka tek kelime yazıyor ne de söylüyorum.

    başka bir başlıkta yazmıştım*, ama buraya da yazmak istiyorum; iyi ki babam hasta galatasaraylıymış ve iyi ki beni de kendisi gibi yetiştirmiş. ona ne kadar teşekkür etsem ne kadar ellerini öpsem az !

    çok mutluyum çok.

    http://e1301.hizliresim.com/15/x/jhcbd.jpg *
App Store'dan indirin Google Play'den alın