• 26
    babam futboldan öylesine nefret eder ki maç yayını yapan kanalları bile televizyondan silerdi. bu yüzden bir futbol takımı tutmam 11 yaşımı buldu. ailede futbola ilgi duyan tek kişi amcamdı ve beni trabzonspor'lu yapmaya çalışıyordu ancak kanım bir türlü ısınmadı hamsilere. maraz işitmemek için rol yapıyordum ve futbol konusu her açıldığında trabzonsporlu gibi konuşuyordum.

    bu ahval ve şerait içinde kendi kendime galatasaraylı olmak durumunda kaldım ve o anı hatırlıyorum. benden küçük 2 kardeşimi de televizyonun karşısına oturtup aklımın bi köşesine yazdığım renklerini beğendiğim ancak hiç maçını izlemediğim takımın maçını beklemeye başladım. maçın henüz başlarında suat diye bi oyuncu sol ayağıyla üst direğin dibine doğru acayip bir gol attı. o an ben artık galatasaray'lıyım siz de bu takımı destekleyin en güçlüsü bu dedim kardeşlerime ve galatasaraylı olduk. 1 sezon önce uefa kupası kazandığımızdan da haberimiz yok. hatta ben bunu 2002 yılında ilk okul 5. sınıftayken öğreneceğim. *

    az önce o golü aradım ve 14 şubat 2001 galatasaray deportivo maçı olduğunu gördüm. o anı nasıl önemsediysem video gibi kaydetmişim beynime. emin olmam çok kolay oldu. bu büyük sevginin başlangıcının sevgililer gününe denk geldiğini görünce de duygulandım. meğer bugün galatasaray'lı olmamın 23. yıl dönümüymüş. yıl dönümümüz kutlu olsun sevgilim.
  • 29
    belli bir yaş olgunluğuna erişmeden önce fazla anlamlar yüklenilen, peluş ayı satıcılarının, çiçekçilerin, kuyumcuların fazlasıyla yüzünü güldüren bir gündür. fakat o olgunluk ya da evrimi geçirdikten sonra, materyalist bir yaklaşım ile çiçek alma zorunluluğu, ziynet eşyası alma zorunluluğunun son derece basmakalıp olduğu anlaşılıyor ve insan da ona göre hareket etmeye başlıyor.
    ne bugün yazılan entrylerdeki gibi galatasaray'ı sadece bugün hatırlıyor ve seviyoruz. ne de eşimizi, sevgilimizi, nişanlımızı, sözlümüzü bugün anımsıyor ve de seviyoruz. sevginin, sevmenin, sevilmenin özel bir günü olmaz. mühim olan bu tarz matryalist günlerde değil, olağan alelade bir günde, çok sevdiğimiz sarı saçlı, uzun boylu, aşkı olduğumuz bir arjantinli'nin de dediği gibi "içimden geldi" diyerek karşı tarafı gülümsetebilmektir.
    he illa sevgililer gününde de bir şey yapayım diyorsanız, lösev'inden, darüşşafaka'sına bir sürü dernek var. gerçek manada sevgiye ve de ilgiye ihtiyaç duyan hiç tanımadığınız ya da tanışamayacağınız kişileri sevindirin, sevdiğiniz adına bir güzellik yaparak.
App Store'dan indirin Google Play'den alın