resim
Selçuk İnan
Görev:Teknik Direktör
Takım:Gaziantep FK
Yaş:39
Uyruk:Türkiye
  • 9426
    yetenek olarak ligdeki en iyi orta saha oyuncusudur ancak yeteneğini tam formda bir şekilde 1.5-2 yıl gösterebilmiştir. takım liderliği rolünü `wesley sneijder`aldıktan sonra oyunda daha az görünmeye başlamış ve bu da doğal olarak hatalarını daha fazla gün yüzüne çıkarmıştır. saman alevi misali kariyeri boyunca sadece 1-2 sene parlayan, sonrasında cepten yemeye devam eden oyunculardan olduğunu ise düşünmüyorum. çünkü selçuk özellikle duran toplarda gol yada asist yapma olasılığı çok yüksek bir oyuncu, bu nedenle maç kazandırabilecek bir oyuncu statüsündedir. kötü oyunu her zaman eleştirilmelidir ancak bu takımın kaptanıdır ve her oyuncu kadar hata yaptığında bile desteklenmelidir.
  • 9430
    15 ekim 2016 gençlerbirliği galatasaray maçında ilk dakikalarda carole'e çok iyi bir pas atıp soldan çizgiye indirdi. dedim selçuk biraz toparlanıyor galiba. lakin maçın geri kalanında aldığı topların tamamına yakınını muslera ve chedjou'ya oynadı. insan bi umut bekliyor ileri atsın ama yok. hamit bile oyuna girdi bruma'ya ters kanada muazzam bir uzun top atıp pozisyon yarattı.
  • 9431
    ya kaptan, bak kızmicam, eleştirmicem, sövmicem, sadece nacizane bi soru sormak istiyorum:

    - abi sosyal medyayı gram takip etmiyor olabilir misin? tüm galatasaray taraftarı senin geri pas yapmana takmış durumda ve sen sanki onlara inat nazire yapar gibi 45 metre muslera'ya pas veriyorsun, hem de etrafında rakip yokken ve boşta pas bekleyen takım arkadaşın (1'den fazla kişi) varken...

    neden ya?
    valla bana bi ulaş allahın varsa bak? meraktan geberiyorum!
  • 9432
    yıllardır hiç ama hiç bir şey oynadığı yok, buna her hafta canlı canlı şahit oluyoruz. ama artık adamın arkasında nasıl bir kitle var ise göz göre göre oynamamasına tonla para almasına rağmen adam gibi ne görsel ne yazılı basında bir türlü yer bulmuyor. ve her zaman bir şekilde savunulacak bir tarafı oluyor. yok yedekte kim varmış yok frikik atıyormuş yok iye gidiyormuş vs. aynı şeyleri takımda yasin ve sabri içinde söyleyebiliriz. her hafta rezil performanslarını izlememize rağmen yine her hafta ilk on bir başlıyorlar ve neredeyse maçın tamamına yakını sahada yürüyerek gezdikleri halde yine bir sonraki hafta oyunda tutuluyorlar.

    sonra biz bazı taraftarlar genç futbolculara destek olmak isterken bunların fan boyları ile karşı karşıya kalıyoruz. vay efendim hocadan iyi mi bileceğiz, yok antremanda kendini göstermiyor, yok koşmuyor yok şu olmuyor yok bu olmuyor.

    sıkıldım artık bu tarz muhabbetlerden, bu tarz adamları canlı canlı izleyip rezil performanslarını gördüğümüz halde halen savunmaya çalışan galatasaray taraftarlarından gına geldi, midem bulanmaya başladı.

    vakti zamanında terim de aynı şeyleri yapıyordu, eleştiriyorduk söylüyorduk yine terimciler tarafından itin götüne sokuluyorduk. şimdi yine aynı şeyleri söylüyoruz yine suçlu olan biz oluyoruz.

    yeter mk yeter, bir düşün galatasarayın yakasından. miyadını doldurmuş kabak tadı veren formayı elinin tersiyle iten her maç yerlerde sürünen na kaptan ne futbolcu hatta top toplayıcı bile istemiyorum bu camianın içerisinde.

    sizin gibi bir tarafının kılları kadayıfa dönmüş, çoktan emekliliği gelmiş ruhsuzları izlemek is te mi yo rum.
  • 9435
    top ayağına geldiğinde aşırı heyecan yapıyor ve bu hareketlerine yansıyor. hani bir asker bombanın pimini çeker de ne yapacağını şaşırır ya işte selçuk da topu ayağına alınca o şekli alıyor aynen. işte o aynı asker o bombayı elinden nasıl gelişigüzel çıkarıyorsa selçuk da topu ayağından öyle gelişigüzel çıkartıyor.

    ayrıca bugün attığı bir çok pası orta sahadan direkt muslera'ya attı. artık kimse toparlamasını da beklemiyor, beklemez de.
    emeğine her zaman saygı duyarım. ancak uzun süredir de performans alamıyoruz kendisinden. tam anlamıyla "silik" denebilir kendisine.
    umarım tez zamanda yollar ayrılır. çünkü galatasaray'ın vakit harcama lüksü yok. artık doğru futbolcular ile çıkışa geçmenin yollarını aramalıyız.
  • 9436
    herkes sallıyor şimdi selçuk'a çok kazanıyormuş, yatıyormuş, oynamıyormuş. kötü maçları kötü zamanları olmadı mı elbet oldu. o formayı çıkarıp tugay kaptan verdiği günü unutabildim mi hayır. yeniyetmelerin tepkilerini zaten mazur görüyorum, zira artık takım sevgisi başarıdan geçiyor. gözlerini kanatırken oynanan futbol "ihanet etmiş olurum abi gidemem" diyecek yürek yok artık yeni nesilde. beni tanıyanlar iyi bilir, uyuyamadığım geceler olurdu heyecandan, öfkeden. kalbim kıpır kıpır yurda mal bırakmaya gelen bir toptancının arka kasasında maça gitmişliğim bile vardır taa kocaeliden. peki bunca kızgınlık üzerine sırt çevirilebilir mi selçuk inan'a? benim için mümkün değil. kimse farketmedi belki ama ilk yarı (bkz: 15 ekim 2016 gençlerbirliği galatasaray maçı) pozisyon dahi vermeden 4-5 tane net pozisyon kaçırarak mükemmel bir futbol oynandı. açın bakın istediğiniz istatistik sitesinden yana geriye öne oynamış diye söylemekten önemlisi oyunun merkezi kim de? en çok kim topla oynamış? en çok kim isabetli pas atmış. kimin bölgesinde ısı haritası alev alev. be arkadaş her şeyi geçtim. selçuk'un galatasaraya geldiği gün dün gibi aklımda. o formayı çıkardığı gün git deseler gidecekti zaten ardına bile bakmadan sevdasını kalbine gömüp. hatırlayın o sezonu. galatasaray bitmiş tükenmiş, elde avuçta yok fenerbahçe milyonları sermiş selçuk için. kiminiz liseye yeni geçmiş adamlar, kiminiz benle, kiminiz çoluk çocuk sahibi duayen galatasaraylılardı. ve o gün, galatasarayla anlaştığının açıklamasından hemen sonra selçuk'un bir lafı düştü medyaya "bazen para pul işleri bir kenarda kalır. başka sevdalar vardır. ben kendimi bildim bileli galatasarayliyim".

    daha söz yok üstüne söylemeye bana kalırsa, affet bizi kaptan...
  • 9438
    maalesef olmuyor. arada o eski gunlerinin bir kirintisini ortaliga sacip bizi sasirtiyor ama iste o kadar. 15 ekim 2016 genclerbirligi galatasaray macinin ikinci yarisinda bir top kaybi yapti ki akillara zarar. genclerbirligi o ana kadar ki en net pozisyonunu buldu o top kaybiyla. ayrica her sarjda her ufak mudahalede kendisini yere birakma olayini o kadar abartiyor ki hic hakemin gormeyecegi ya da faulu vermeyecegi ihtimalini aklina getirmiyor. aninda kendisini yere birakip hakeme bakiyor. ki bu top kayiplarinin ekserisi ya defanstan top cikarirken, ya da set hucumu esnasinda kontra yemeye en musait oldugumuz anlarda oluyor. bu hareketleri en son eboue bu kadar yapar olmustu, sonu malum. umarim bir an once cin'e falan bir yere gondeririz de kurtuluruz kendisinden. basimiz cok agriyacak yoksa.
  • 9441
    15 ekim 2016 gençlerbirliği galatasaray maçında enfes güzel oynamıştır. şöyle ki;

    al-ver-al-ver (top kaybet) al-ver-al ver... :(

    ne biçim orta saha bu ya? rakibi sindirmez, adam adama markaj desen yok, rakibi kovalamaz, ama sorsan "koştu"... yahu mustafa sarp da koşuyordu iyi de bana mı koştu sanki? merkezi bir orta saha olarak savunma aksiyonu sıfıra yakın. aklı fikri sürekli kıçını rakibe yaslayıp faul aldırmakta ve oyunu tutarak soğutmakta olduğu için top kaybı da bu ara iyice arttı.

    e hücum kısmına gelirsek eskisi kadar şut denemez, ara pas atmaz, çalım desen yok, dripling yok, uzun menzilli hamle ve derin oyun görüşü yoksunu statik bir adam oldu çıktı... kırk yılın başı frikik ya da penaltı olacak diye selçuk inan mı besleyeceğiz?

    yok abicim adamın esktrası yok şu an, bitmiş işte idare ediyor memur gibi mesai dolduruyor. eski selçuk'u da biliyoruz ama bu adam şu an sıfırı tüketmiş.

    (bkz: burayı terk et)
  • 9445
    performansından ziyade formayı bırakıp gittiği gün bitti benim gözümde selçuk inan. hiçbir zaman istastisliğine yada oyuna bakamıyorum evet at gözlüğü taktım çünkü bu adam en zor sezonumuzda, bizi bitirmek için fırsat kollayan camia karşısında bizi yalnız bıraktı. o zaman en çok güvendiğimiz insandı selçuk. biz selçuk ve terim için drogba ve sneijder'i bile karşımıza aldık. ama gerçek galatasaray'lı kim, özveriyle kim oynuyor hepsi ortada. velhasıl selçuk inan 10 gol 10 asist yapsa takımım için mutlu olurum elbette ama selçuk'u gene sevemem. umarım devre arası yollar ayrılır katlanamıyorum parçalı içinde onu görmeye.
  • 9446
    bu forma çıkarma mevzusunu çok uzattınız yahu. formayı çıkarıp verdiği tugay kerimoğlu affetti siz affetmediniz. allah affeder ben affetmem modundasınız resmen. tugay bu meseleden birkaç ay sonra telegol'e çıktı ve ben selçuk'un her şeyine kefilim dedi. o forma galatasaray armalı nasıl cıkarır diye mizansen yapmayın tugay'dan daha mı cok biliyorsunuz armanın değerini. galatasaray'ın arması başka olsa da galatasaraylı olurduk bu kadar ulvi değerler yüklemek abartı geliyor. kur'an-ı kerim'i evin en üst noktalarına koyan bir daha indirmeyen insanlar gibisiniz. forma yere atılmazmış, atmadı zaten yanındakine uzattı o ayrı. selçuk'u eleştiririm, babamızın oğlu olsa gene eleştiririm zaten artık futbolunun baydığını hepimiz görüyoruz ama sizin bu mevzudan dolayı tekrar tekrar eleştirmeniz de baydı.
  • 9447
    15 ekim 2016 gençlerbirliği galatasaray maçı 'nda attığı bir geri pasla artık daha fazla dayanamayıp mekanda içki şişesini yere vurmama neden olan futbolcumuz. artık saha içinde dolaşması maalesef mide bulandırıyor. kendisinin gelişi türk futbolu'nda nasıl bi devrim açtıysa gidişi de o denli bi deviri açacaktır. tez zamanda yol verilmesi en büyük temennim.

    edit: imla
  • 9448
    takımda geri pas yapan tek oyuncu değildir. şu an zaten takım orta sahası ile oyun kurmuyor çünkü buna çok elverişli olmayan iki orta saha ile oynuyoruz. hem selçuk hem de tolga kesici rol ile birlikte ortasahada topu ayağımızda tutmak için pas alışverişi yapıyor ve ara sıra ileri çıkışlar yapıyorlar. oyunu defanstan kurmaya çalışıyoruz artık. bu yüzden de özellikle hakan balta her maç en çok topla buluşan oyunculardab birisi oluyor. zaten oyunun yönlendirme görevi tamamiyle sneijder'e yüklenmiş durumda ve yokluğunda da bu alanda çok sıkıntı çektik.

    topu ayağımızda tutmak için sık sık geri paslar yapıldığı doğrudur çünkü bu takım yıllarca durarak oynadı ve yavaş yavaş oas oyununa geçiş yapıyoruz. bu oyun tarzı bir anda geçilecek bir şey değil. selçuk ise kesinlikle önceki maçlardan farklı olarak artık olduğu yerde beklemiyor. top alabilmek için sağa sola veya oyuncuya doğru sürekli hareket ediyor ki bu riekerink'ten sonra yapmaya başladığı bir şey. tolga da aynı şekilde oynuyor. tolga da selçuk'tan artı olarak dikkatimizi çeken şey ise fiziğinin verdiği güç ve daha çevik olması.

    takımın oynamaya çalıştığı oyuna hala katkı veremeyen isimler var. mesela bir carole'a bakın bir de sağ bektekilere. carole top almak için sürekli hareket ederken sabri veya cavanda olduğu yerde çakılı kalıyor. hiç düşündünüz mü selçuk ile carole paslaşmasının neden bu kadar çok olduğunu? ama özellikle top sağ kanada sıkıştığını o bölgedeki oyuncuların statik olması sürekli topun geri gelmesine sebep oluyor. son maçlara dikkat ederseniz en çok o bölgeden defansa veya kaleciye doğru geri pas atılmış. yasin ve oynadığı zaman sinan da hareketli pas oyununu çok beceremiyor.

    ayrıca unutulmaması gereken bir şey var. rakip takımlar genellikle sayıca daha fazla ortasaha oyuncusuyla oynuyor bunda orta ikilimizin sürekli baskı yemesine neden oluyor. sneijder'in sola yanaşık oynamasının takıma en büyük olumsuz etkisi de burada geliyor.

    bütün bunlar düşünüldüğünde, selçuk'un da dinamizmini hesaba katarsak yan pas yapması veya geriye dönmesi oyun planı içerisinde topu kaybetmemek adına çoğu zaman bir zorunluluk haline geliyor. topu rakibe vermemek adına enerjinizi de tasarruflu kullanmak için oyunun belli bölümlerinde sadece topu koşturmak artık tüm iyi takımların yaptığı bir şey. ki takımımızda da son maçlarda gördük ki tolga da kanatlar da hatta sneijder de bunu sık sık yapıyor.

    artık selçuk'u bu durum ile eleştirmek kabak tadı vermeye başladı. sanki takımda herkes dikine oynuyor da bir kendisi öyleymiş gibi konuşulması ezbercilikten başka bir şey değil.

    bunları selçuk'u korumak adına yazmıyorum. ağır deyin, top kaybediyor deyin tamam ama yan pas geri pas yazıp durmayın allah aşkına.
  • 9449
    ilk 1,5 senesi hariç beğenmediğim futbolcumuzdur. en verimli sezonlarında duran toplarda ve savunma arkasına attığı toplarla ön plana çıkmıştı. rakipler oyununu çözdüğünden beri etkisiz durumda. ilk 1,5 sezon baskı yemeden rahatça oynuyordu. hiç bir zaman savunma anlamında basan ısıran top çalan bir oyuncu olmadı. hep asistleri ve golleriyle ön plana çıkmıştı. son zamanlarda atamadığı serbest vuruşlar penaltılarla iyice özgüvenini yitirmiş durumda. hep söylenen "sneijder oyununu bozuyor" savını dün çürütmüştür. saygıyı elbette hak ediyor ama oynaması takımımıza zarar veriyor. galatasaray'ın menfaatleri daha önemli.
App Store'dan indirin Google Play'den alın