• 155
    2017-2018 ve 2018-2019 sezonunda benim asıl aklımı kurcalayan konu şu; ben atacağım diyen topu alıp kullanabiliyor. ya herhangi bir profesyonel takımda bu nasıl olur? tamam diyelim oldu, 2-3 senede bir kere olur, bakın abartmıyorum böyle giderse, penaltı atmak için kavga eden galatasaray oyuncuları fotoğrafı işten bile değil.

    hayır, hoca kendisi de söylüyor penaltıcılar belli, ilave olarak fatih hoca da öyle yumuşak, esnek bir adam değil ki. maçtan önce bir cümlesine bakar, penaltıcılar haricinde atmak isteyen sonucuna katlanır dedi mi bitmesi lazım.

    penaltıcılarımız da (selçuk hariç) güven vermiyor olabilir ama disiplin her şeydir.
  • 156
    penaltıda kalecinin penaltıyı kurtarabileceği noktalar:
    1. kalecinin üstü veya kolunun uzanabilecegi kalenin ortasındaki bölgeler.
    2. kalecinin atladığı köşede zemine yakın yerler.

    bunların dışında topu çok yavaş atmıyorsanız kalecinin topu çıkarması fiziken mümkün değil. topu köşeye ve kale direğinin orta noktasının üst kısmına vurursan gol olur.
    burada penaltı kaçırma riski var mi var ama çalışırsan antrenmanlarda bunu kaçırma riskini düşürürsün. çalışmıyorsan da o topun başına geçme bir zahmet.
    edit: bir de su penaltıyı atarken sert vurun artık.
  • 157
    bir o kadar kolay olup aynı zamanda bir o kadar zor olan futbola eğlence kattığını düşündüğüm vuruşlar.
    özellikle penaltı atışlarına kalan maçlar çok zevkli oluyor kanımca.
    şurası nettir iyi bir penaltı vuruşu gol olur. ama o an antrenmanda kolayca ve başarıyla yaptığınız vuruş maç esnasında çok zor gelir. penaltı noktasıyla kale arasında 11 metre uzak olmasa da o vuruşu yapacağınız zaman kale olduğundan daha uzak görünür gözünüze. mental olarak çok sağlam olmak zorundasınızdır vururken. en ufak dikkat dağınıklığı penaltıyı kaçırmanızla sonuçlanır. mesela messi benim için gelmiş geçmiş en iyi futbolcu ama penaltı vuruşlarında pek başarılı değildir. yani demek istediğim istediğiniz kadar iyi futbolcu olun, topa sert vurun o mental zorluğu kaldıramazsan golü atamazsın.
    geçen seneden beri penaltı vuruşlarında inanılmaz başarısızız. bunun sebebi oyuncuların egolarını tatmin etmek sebebiyle penaltıyı kullananları seçmemiz olduğunu düşünüyorum. penaltı konusu bence futbol takımında en disiplinli olunması gereken konu. ricayla minnetle olacak iş değil. 2017-2018 sezonunu bildiğiniz gomis'in penaltıları yüzünden az daha şampiyonluğu kaybediyorduk örneğin. maçta skor ne olursa olsun vuracak kişilerin belli olması şart. mesela 18 eylül 2018 galatasaray lokomotiv moskova maçı'nda sonda penaltı olduğunda bazı insanlar selçuk inan'ın kullanmasını eleştirmişti. ama şampiyonlar ligi gibi bir platformda 1 gol averajı bile çok önemli belki bu averaj sayesinde gruptan çıkacağız.
    onyekuru vursa atamaz mıydı? gayet atabilirdi ya da selçuk'ta kaçırabilirdi. ama şu bir gerçek ki penaltı kullandığı zaman gol olma ihtimali en yüksek olan oyuncu net selçuk'tur.

    galatasaray'ımızın penaltıcıları şu sırayla olmalıdır benim gözümde.

    1-) selçuk inan ( sahadaysa tartışmasız vurması gereken oyuncumuz)
    2-) emre akbaba (bildiğim kadarıyla alanyaspor'da oynarken takımın penaltıcısıydı.)
    3-) sinan gümüş ( açıkçası iyi penaltı atar mı atmaz mı bilmiyorum. ama hocamızın söylemine göre 23 eylül 2018 akhisarspor galatasaray maçında normalde vurması gereken kişi sinanmış. hocamızın referansını göz önünde bulundurursak 3. sıraya sinan'ı koymak lazım.)

    umarım artık bu konuda hatalar yapmayız..

    not: ne kadar büyük referanstır bilmiyorum da halı saha takımımın penaltıcısıyım. dün yaptığım halı sahada penaltı oldu topun başına geçerken bizim kaleci koştu ben vurayım diye fırladı. rodrigues geldi aklıma. direkt dedim yok. golü temiz bir vuruşla attım. penaltı vuruşu öncesi bir takım arkadaşın senden topu isteyince senin de dikkatin dağılıyor. profesyonel maçı düşünemiyorum bile.
    bunu neden anlattım bilmiyorum sanırım dün ki rodrigues olayına tutuldum. * *
  • 161
    2 kasım 2018 galatasaray fenerbahçe maçı öncesi bütün basın, kaç sezondur fenerbahçe'ye galatasaray deplasmanında penaltı verilmediğini bağırdı, çağırdı. belliydi böyle olacağı. bu ülkede futbolda birileri ısrarla olmayan bir şeyi, ya da ısrarla olan şeyi deli düdüğü gibi ısrarla söylüyorsa, o mutlaka olacaktır.

    boy boy afişler, jenerikler yapıldı hemen her programda.
  • 162
    2018-2019 sezonunun 9., 10. ve 11. haftalarındaki 3 maçımızda rakiplerimizin lehine birer adet verilmiş yüksek gol potansiyeli.

    var geldi geleli nedense bjk, fb ve başak aleyhine var'dan bakıp penaltı verilmesi pek olmuyor ama bizim de aleyhimize neredeyse her maç var'dan penaltı veriliyor.

    art niyet aramıyorum, hakemlerimizin ne kadar da şerefli olduğu, asla hak yemedikleri herkesin malumu.
  • 168
    11 metre mesafeden, 7.3 metrelik uzunluğa 2.4 metrelik yükseliğe sahip kaleye gol vuruşu yapamadığımız duran top.

    2017-2018 sezonunda başlayan 2018-2019 sezonunda ise resmen sendrom haline gelen bu durum şampiyonluk yolunda sürekli bize darbe vururken dün neredeyse avrupa ligi biletini de kaybedecektik. aleyhimize oldukça kolay verilen, verilmek için bahane aranan, bulunmadığı zaman bir şekilde uydurulan penaltılarla puan kaybediyoruz.

    geçen sezon deplasmandaki kasımpaşa maçının ilk yarısının uzatma dakikalarında serdar aziz'in bir müdahalesinde uydurulan bir penaltıyla başlayan süreçte son bir buçuk yıldır ozan kabak ve serdar aziz gibi hamleli iki stoperimizin ceza sahasında uyguladıkları her temasta tartışmasız olarak aleyhimize beyaz nokta gösterilirken; ceza sahasında tekvandoyu andıran tekmelere, arkadan yapılan kontrolsüz şarjlara ve voleybol oynar gibi topa müdahale eden rakip defans oyuncularının aleyhine ise inatla penaltı çalınmadı.

    görünen o ki; sene sonunda yazımı güncellemem gerekecek. inşallah şimdiye kadar çalınan haksız penaltılarla değil de galibiyetler, kupalar, şampiyonluklar getiren penaltıları eklemek nasip olur.

    http://plasedergi.com/...en-10-penalti-atisi/
  • 171
    penaltı, ceza alanı içindeki on kusurlu hareketin karşılığında, kaleye 11 metre (bazıları 9,15 zannediyor ki bu yanlıştır) mesafedeki beyaz noktadan verilen tek ve direkt vuruşluk cezadır. tek vuruşluk olduğundan bir futbolcu iki kez üst üste topa vuramaz, vurursa aleyhe endirekt atış verilir. bu nedenle penaltı atışı direkten döndüğünde, hiçkimseye dokunmadan atışı kullanan futbolcu tarafından tekrar oynanamaz. penaltı atışları arkaya ya da yana kullanılamaz sadece ileri doğru kullanılabilir. atış sırasında topa doğru koşarken duraksamak serbesttir ancak topa vurur gibi yapıp feyk atmak kurallara aykırıdır.

    ifab’ın futbol oyun kurallarının 14. paragrafında penaltıya ilişkin bütün düzenlemeler açıklanmıştır. buna rağmen ülkemizde penaltılar konusunda büyük bir cehalet yaşanmaktadır. cehalet o denli büyüktür ki anlı şanlı eski hakemlerimiz bile bundan nasibini almaktadır. tabi bu durum tartışmaları daha da büyütüyor ve içinden çıkılmaz hale sokuyor.

    ceza alanı içinde on kusurlu hareketin dokuzu genel olarak biliniyor ama bir kural var ki bu kural tam anlaşılamadığından tartışmaların odağını oluşturuyor. bu kuralı aşağıya alıyorum. oyun kurallarının 12 nolu faul ve fena hareketler başlıklı kurallarının “temas olmadan rakibin ilerlemesine engel olmak” alt başlıklı metni.

    --- alıntı ---
    bir rakibin ilerlemesine engel olmak, top her iki oyuncunun da oynama mesafesinde olmadığında, rakip oyuncuya engel olmak, rakip oyuncuyu durdurmak, yavaşlatmak veya yönünü değiştirmeye zorlamak amacıyla rakibin koşu yönüne doğru hareketlenmektir.
    --- alıntı ---

    kuralın alt başlığı nedir? “temas olmadan rakibin ilerlemesine engel olmak.” yani kural diyorki, rakibinize temas etmesenizde onun koşu yönünü kapatır ve yönünü değiştirmeye zorlarsanız bu bir fauldür ve ceza alanı içinde olunca da penaltıdır.

    şimdi bunu 10 şubat 2019 galatasaray trabzonspor maçı’ndaki onyekuru ve 17 şubat 2019 galatasaray kasımpaşa maçı’ndaki diagne’nin pozisyonuna uygulayalım. her iki pozisyonda da rakipler (birinde kaleci arda, diğerinde ben yousef) yatarak, onyekuru ve diagne’nin koşu yolunu kapatmışlardır. topun kalecinin eline değmesi ya da ben yousef’in ayağıyla hafifçe topa dokunmuş olması faulü ortadan kaldırmaz. gerek onyekuru gerekse diagne’nin düşmüş olmaları penaltı için yeterlidir. çünkü koşu yönleri rakipleri tarafından kapatılmıştır. koşu yolu yatarak kapatılan futbolcu rakibinin üzerinden atlamak zorunda değildir. atlarken düşse bile, (hem de hiç takılmadan) yine penaltıdır. bu nedenle yine 17 şubat 2019 trabzonspor alanya maçı’nda ekuban’a yapılan hareket penaltıdır. çünkü o pozisyonda da rakip ekuban’a açıkça faul yapmıyor ama koşu yolunu daraltarak koşu yönünü kapatıyor ve bu dengesinin bozulmasına neden oluyor. böyle pozisyonlarda faulsüz müdahale etmenin tek yolu topa kesin hakim olmaktır. (kaleciyse topu tutmak ya da kornere çelmek, futbolcuysa net bir şekilde uzaklaştırmak) top kesin ve net bir şekilde rakibin oynama alanından uzaklaştırılamamış ise faul ve dolayısıyla penaltı kaçınılmazdır.

    bu kuralın izlediğim tüm avrupa maçlarında uygulaması bu şekildedir. hatta avrupa’da bu tür pozisyonlara itiraz bile edilmez çünkü herkes kuralın bilincindedir. bizde ise haftalarca tartışılır ve ajitasyonlara alet edilir.

    sonuç olarak diyebilirim ki; rakibin önüne kayarak yattığında ya topa tam hakim olacaksın, ya da topu rakibin oynama alanından net bir şekilde uzaklaştıracaksın. aksi halde rakibin koşu yolunu kapattığın için faul (ceza alanı içindeyse penaltı) kaçınılmazdır.

    ancak kayarak yapılan müdahale eğer rakip için tehlikeli, yaralayıcı ya da şiddetli hareket sınıfına giriyorsa, topa hakim olunsa dahi (koşu yolunu kapatmaktan değil) ciddi faulden cezalandırılır. bu ayrı bir konu olduğundan ayrıntılarına girmiyorum.
  • 173
    ülkemizde kesinlikle kuralı bilinmeyen atış türüdür. aslında çok kolay, nasıl ki ceza sahası dışında faul yapılırsa serbest atış kullanılır, içinde faul olursa da penaltı kullanılır. yani demeye çalıştığım penaltı için ekstra bir faullü hareket gerekmemektedir. bu muhabbetler hep erman hocanın “penaltı gibi penaltı” lafından sonra ortaya çıkmıştır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın